sürdürülebilir kalkınma eğitimi

advertisement
• BİLİM ve AKLIN AYDINLIĞINDA EĞİTİM
SÜRDÜRÜLEBİLİR
KALKINMA EĞİTİMİ
TÜLİN KARTAL GÜNGÖR
Dr., Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı
Tülin Kartal Güngör, Sürdürülebilir Kalkınma
Eğitimi, Bilim ve Aklın Aydınlığında Eğitim, S. 143,
Ocak 2012, ss.26-28.
• 26
S
anayileşme ile ortaya çıkan çevre kirliliği, ülkeler
arasındaki dengesiz gelir dağılımı, yoksulluk ve
nüfus artışı içinde yaşadığımız doğal çevreyi hızla yok etmeye başlamıştır. Bu durum karşısında,
1972 yılında Stokholm’de toplanan BM Çevre Konferansı dünyada ortaya çıkan çevre sorunlarına karşı duyarlılık göstermiş ve yeni politikalar üretmek üzere ulusal ve
uluslararası örgütler kurulmaya başlanmıştır. Sürdürülebilir kalkınma kavramı da 1987’de yayımlanan ve kısaca
Brundtlan Komisyonu denilen Dünya Çevre ve Kalkınma
Komisyonu’nun raporu ile önem kazanmaya ve tartışılmaya başlanmıştır. Rapor, sürdürülebilir kalkınma kavramını,
“gelecek kuşakların kendi ihtiyaçlarını karşılayabilmelerini
tehlikeye sokmaksızın, bugünkü kuşakların ihtiyaçlarını
karşılayabilen kalkınma olarak tanımlamaktadır. Sürdürülebilir kalkınma, insan ile doğa arasında denge kurarak doğal kaynakları tüketmeden, gelecek nesillerin ihtiyaçlarının
karşılanmasına imkân verecek şekilde bugünün ve geleceğin yaşamını ve kalkınmasını programlaması anlamına
gelmektedir. Sürdürülebilir kalkınma sosyal, ekolojik, ekonomik ve kültürel boyutları olan bir kavramdır. Kuşkusuz
sosyal, ekonomik ve çevresel faktörler birbiriyle karşılık-
OCAK 2012 - SAYI 143•
lı ilişki içindedir ve birbirini etkilemektedir. Uzun
vadede sürdürülebilir sonuçların alınması için bu
ihtiyaçların birbiriyle dengeli bir şekilde karşılanması gerekir. Toplumda geniş bir kabul gören ve
uluslararası tartışmalarda önemli bir konu haline gelen sürdürülebilir kalkınma Türkiye ‘de de
güncel olan konulardan biridir. Ancak bu konuda
toplumsal bilinci geliştirmek, kısa ve uzun vadeli
ulusal politikalar üretmek gerekir.
Sürdürülebilir kalkınma şimdiki neslin ve gelecek nesillerin ihtiyaçlarını karşılamayı kapsar. Bu
süreç çevre, ekonomi ve gelişimin sosyal kavramlarını kültürel özellikler göz önünde bulundurularak
bütünleştirilmesini içerir. Sürdürülebilir kalkınmanın temel ilkesi adaletin ve eşitliğin bütün insanların yararlanabileceği derecede gelişmesidir. Sürdürülebilir kalkınma eğitimi, erken çocukluk döneminden başlayarak yükseköğretim ve yetişkin
eğitimine uzanan ve örgün eğitimin ötesine geçen
ve yaşam boyu süren bir süreçtir. Sürdürülebilir
Kalkınma Eğitimi, bireylerin, çevresel, ekonomik,
sosyal ve kültürel ihtiyaçlar arasındaki ilişkiyi anlamalarına, insanlar arasındaki toplumsal dayanışmaya ve dünya dengelerini koruyacak davranışları benimsemelerine yardımcı olur. Sürdürülebilir
kalkınma Eğitimi yüzlerce farklı alanda farkındalık
yaratmayı amaçlamaktadır. Dayanışma, beslenme, sağlık, yeni enerji kaynakları, küresel ekonomi, biyoçeşitlilik, , atıkların ayrıştırılması, afet
yönetimi ve arazi bozulmaları bunlardan sadece
birkaçıdır. Sürdürülebilir kalkınma, çevre, ekonomi ve toplum arasında bir denge arayan, sürdürülebilir bir dünyada bizim yaşamımıza rehberlik
eden bir kavram olarak kabul edilebilir. Sürdürülebilir Kalkınma Eğitimi farklı kültürleri anlamayı, onlara saygı duymayı, onlardan gelecek katkıyı kucaklamayı destekler ve geleneksel bilgiye değer
verir. Bu bakımdan sürdürülebilir kalkınmada eğitim kurumlarına ve öğretmenlere düşen rol de çok
önemlidir. Şu anda ders programlarındaki çevre
ile ilgili konu ve üniteler, sürdürülebilir kalkınma
düşüncesini yeni yetişen nesillere aktarmada kimi
zaman yetersiz kalmaktadır. Bu alanda yeni pro-
jeler oluşturmalı, okullarda sürdürülebilir kalkınma
eğitimi dersleri yer almalı, bu alanda laboratuar ve
saha çalışmaları yapılmalıdır. Dünyadaki yeni örnek uygulamalar takip edilmeli, gençlerimiz ve çocuklarımız ileride karşılaşacakları karmaşık dünya
sorunlarına karşı hazırlanmalıdırlar.
Sürdürülebilir Kalkınma Eğitiminde yapılması gerekenleri sıralayacak olursak:
Öncelikle, sürdürülebilir kalkınma felsefesini kavramış ve bunu öğrencilerine aktarabilecek
öğretmenler yetiştirilmelidir. Bu kapsamda, kısa
vadede, öğretmenlere hizmet içi eğitimler verilmeli, uzun vadede ise öğretmen yetiştiren kurumların programlarına seçmeli, çevre ile ilgili seçmeli
dersler konulmalıdır.
• Sürdürülebilir kalkınma eğitimi disiplinler arası bir yaklaşımı gerektirdiğinden, eğitim kurumları
sürdürülebilir kalkınma felsefesini etkin bir şekilde
öğretim programlarına yansıtmalıdır. İnsanlığın ortak geleceğine ilişkin kaygılar paylaşılmalı, çözüm
yollarının üretilmesinde ve uygulanmasında çocuk
ve gençlerde ortak bilinç yaratılmalıdır. İklim değişikliği, yeni enerji kaynakları, biyolojik çeşitlilik,
arazi bozulması, su yönetimi, kimyasallar, afet risk
yönetimi ve erken uyarı sistemleri gibi sürdürülebilir kalkınmanın alanına giren birçok konuya ders
programlarında daha fazla yer verilmelidir. Sürdürülebilir kalkınma eğitiminde kullanılan öğrenmeöğretme stratejileri geliştirilmelidir.
• Sürdürülebilir kalkınmanın güçlendirilmesi
için ulusal ve yerel düzeyde, iklime, ekonomik ve
toplumsal cinsiyet eşitliğine dikkat eden politikalar geliştirilmeli, çevresel verimliliğin sağlanması
ve izlenmesi için ulusal düzeyde veri toplama sistemleri güçlendirilmelidir. Ulusal İklim Değişikliği
Uyum Stratejisi ve İklim Değişikliği Eylem Planı
geliştirilmeli, afet ve risk azaltma stratejileri ulusal
kalkınma planlarına entegre edilmelidir.
• Çevrenin ve kültürel mirasın sürdürülebilir
kalkınma ilkeleri ile paralellik içinde, iklim değişikliği ve afet yönetimi de dikkate alınarak korunması
27 •
• BİLİM ve AKLIN AYDINLIĞINDA EĞİTİM
için politikalar oluşturulmalıdır. Sürdürülebilir Kalkınma eğitimi; yoksulluğun azaltılması, vatandaşlık, barış, ahlak, yerel ve küresel çerçevede sorumluluk, demokrasi ve yönetişim, adalet, güvenlik, insan hakları, sağlık, cinsiyet eşitliği, kültürel
çeşitlilik, kırsal ve şehirsel gelişme, ekonomi, ortak sorumluluk, çevre koruma, doğal kaynakların
yönetimi, biyolojik ve görsel çeşitlilik gibi konuları
da içermelidir.
• Sistematik ve eleştirel öğrenmenin yanı sıra
hem yerel hem de küresel çerçevede yaratıcı düşünmenin kullanılması teşvik edilmeli, Hayat Boyu
Öğrenme desteklenmelidir.
Sürdürülebilir kalkınma eğitimi tüm yaşama
yayılmış bir süreç olarak düşünülmelidir. Mesleki
eğitim, eğitimcilerin eğitimi ile karar vericiler için
sürekli eğitim de dâhil olmak üzere her düzeydeki
tüm öğretim programlarının içersinde yer almalıdır. Bu konuda, Yükseköğretim kurumları uygun
bilgi ve yeterliliklerin geliştirilmesinde sürdürülebilir Kalkınma Eğitimine katkıda bulunmalıdır. Örgün
• 28
ve yaygın eğitim kurumlarında, ailelerde, medyada ve sivil toplum örgütlerinde sürdürülebilir kalkınmaya olan duyarlılığın artması sağlanmalıdır.
Sürdürülebilir Kalkınma Eğitimi, küresel ve yerel
çıkarlar arasında bir denge sağlamaya amaçladığından, küresel şartların yanı sıra yerel, ulusal
ve bölgesel şartlarda dikkate alınmalı, doğal kaynakların korunması ve sürdürülebilir tüketim alışkanlıklarının kazandırılması boyutunda toplumu
bilinçlendirilecek çalışmalar yapılmalıdır.
KAYNAKÇA
Mahir Fisunoglu, “Sürdürülebilir Kalkınma ve
Ekonomi”, Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı 2930 Kasım 1989, Türkiye Çevre Sorunları Vakfı yayını,
Ankara 1990.
Türkiye Çevre Sorunları Vakfı, Ortak Geleceğimiz
Dünya Çevre Ve Kalkınma Komisyonu, Türkiye Çevre Sorunları Vakfı yayını, Ankara 1987.
Avrupa Konseyi ,Pestalozzi Hizmet İçi Programı,
Sürdürülebilir Kalkınma Eğitimi Semineri,Haziran
2011, Romanya.
Download