Ekim Ayı Rehberlik Bülteni

advertisement
PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE REHBERLİK EKİM AYI BÜLTENİ
Ergenlik Dönemi Ve Bu Dönemde Görülen Davranış Bozuklukları
Ergenlik Dönemi Nedir?
Çocukluk döneminin bitmesiyle birlikte kız çocuklarında ve erkek çocuklarında ergenlik dönemi
başlar. Bu dönem kız çocuklarında 7-14 yaş arasındayken, erkek çocuklarında 10-16 yaş arasında
devam eden bir süreçtir. Bu süre içerisinde fiziksel olduğu kadar ruhsal açıdan da birçok değişiklik
görülmektedir. Fiziksel olarak ergenlik döneminde kız çocuklarının ve erkek çocuklarında
farklılıklar olmaktadır. Kadınlarda salgılanan östrojen hormonu, erkeklerde testesteron adlı hormon
salgılanmaya başlar. Ergenlik döneminde artık daha mantıklı düşünmeye başlayıp, çocukluk
döneminde yaptığı hareketler, izlediği programlar, okuduğu kitaplar ve ya giyindiği kıyafetleri son
derece komik ve saçma bulmaya başlayacaktır. Ergenlik dönemi, cinsellik olarak bireyin kendisini
fark etmesini sağlayacaktır. Erkeklerde sıklıkla ergenliğe geç girilme görülmektedir. Ergenliğe
girilme yaşı olarak, coğrafi konum çok önemlidir. Aşırı sıcak olan iklimlerde daha erken olurken,
soğuk yerlerde daha geç görülmektedir. Bu dönem içerisi çok önemli olduğundan anne ve babanın
mutlaka çok dikkatli olarak, çocukları ile ilgilenmeleri gerekmektedir.
Ergenlik Dönemi Ruhsal Özellikleri
Ergenlik dönemi fiziksel olarak değişimin çok olduğu bir dönem olmaktadır. Bu dönem
içerisinde kişinin duygusal olarak da çok büyük çöküntüler yaşayacaktır. Karşı cinse çok fazla bir
ilgi duymaya başlayacaktır. Merakı artacağından okul hayatında derslerinde düşük not alması
görülmektedir. Ailenin koymuş olduğu kuralları ezmek ve çiğnemek gibi tutumları olacaktır.
Arkadaş çevresinde farklı arkadaşlıklar kurmak isteyecektir. Madde kullanımı ergenlik döneminde
daha çok görülüyor. Bu dönemin içerisinde anne ve babadan özenerek sigara içme alışkanlığı da
görülmektedir. Genellikle çocukta özgüven problemleri yaşayacaktır. Aile içerisinde şiddet gören
ve sürekli olarak kötü davranışlar içerisinde büyüyen çocuklarda ergenliğe girdiğinde çok büyük
sorunlar yaşayacaktır. Zorda kaldığında ya da herhangi bir olayı gerçekleştiremediğinde şiddete
başvuracaktır. Bencillik çok fazla olacaktır. Sürekli olarak takdir edilmek ve hizmet görmek
isteyecektir. Bir ergenin ailesine çok iş düşmektedir. Aile içerisinde var olan herhangi bir sorun,
çocuklara belli edilmemesi gerekmektedir. Bedeninde yaşadığı değişiklikler nedeniyle, utanma ve
çekingenlik olacağından içe kapanıklık görülmektedir. Her şeye meraklı olduğundan düşünmeden
hareket edecektir. Sık sık kendilerini dünyadan koparıp hayal dünyasında yaşarlar.
Kişilikleri bu sürede oluşur: Ergenlik döneminde insanların hayata bakış açıları
gelişir. Bu sürede kimlikleri oluşacağından kız çocukları annelerini, erkek çocukları da
babalarını örnek alacaklardır. Sosyal gelişim olarak kendisinin yaşam felsefesine önem
verecektir. Bazı çocukların bu sırada çok kötü arkadaşlıklar sonucunda, uyuşturucu
kullananlar, tarikatlar ya da terör gruplarına merak ederler. Ahlaki olarak gelişimlerinin
toplum kurallarına uygun olması beklenmektedir. Bu sürede ergenlerin değişik tepkiler
göstereceği gerçeği vardır. Sistematik düşünmeye başlar ve kendi düşüncesinin
doğruluğuna inanır.
Karşı olma bozukluğu
Kurallara uymama, tekrarlayan karşı çıkışlarda bulunma ve düşmanca davranışların en az 6
ay süre ile devam etmesi ile tanı konulmaktadır. Çocuğun bu tavrı, çevresi için sinir bozucu
olabilir. Ancak çocuk, sergilediği olumsuz tutuma rağmen başkalarının haklarını ihlal
etmez.
Davranış bozukluğu
Çocuk ve ergenlerde davranış bozukluğu, başkalarının haklarını veya temel toplumsal
kuralları ihlal eden, tekrar edici davranış modeli ile tanımlanır. Bu tutum çocukta çeşitli
ortamlarda en az 12 ay boyunca sürer ve bazı davranış bozukluklarına yol açabilir.




Bunlar:
Fiziksel saldırı, insan ve hayvanlara zarar verme tehdidi,
Mala zarar verme,
Yalancılık veya hırsızlık,
Kuralların ihlali.
Toplumsal zıtlık durumu
Genç sürekli içinde bulunduğu ortama karşı çıkar. Bu nedenler çevresi ile olan ilişkilerinde
zaman zaman geçimsizlik oluşabilir. Otoriteye karşı direniş eğilimleri vardır. Örneğin ev ortamında
mutlaka otoriteyi temsil eden birisi vardır. Bu anne, baba ya da ağabey, abla olabilir. Gelişmekte
olan ergenin karşı çıkacağı ilk kişi otoriteyi temsil eden kişidir. Eğe otoriteye karşı çıkamıyorsa bu
istek ergende daha da alevlenecektir. Otoriteye karşı gelemeyen bireylerde bazı davranış
bozuklukları oluşabilmektedir.







Olay yaratmak
İnsanları kızdırmak
Yerli yersiz ıslık çalmak
Dikkatsizlik
Kabalık
Sabırsızlık
Dalginlık, aldırmazlık



İnatçılık
Kafa tutma
Şüphecilik
Tüm bu yaşananlar aslında ergenin yardım talebidir. Öncelikle onu tanımak ve değişimleri
görebilmek önemlidir. Aile ve öğretmenler, baskılamak ve eleştirmek yerine sakin yaklaşmalıdır.
Eleştiri ve baskı çocuğun ailesine, okulda yaşadığı sorunlara ve yalnızlığına dair çatışmaları artırır.
Ergen, anlaşılması gereken bir bireydir, bu süreçte güven duygusunu arar ve destek olunmasını
ister. Eleştirmek yerine ergenin sergilediği davranışların nedenlerini araştırmak daha doğru
olacaktır. Önemli olan, ona rahat hareket edecek alanı yaratmaktır.




Anne babalar ve öğretmenler ergenin kendi kimliğini ortaya koymasına izin vermelidirler.
Onun ayrı bir kişilik olduğu kabul edilmelidir, böylece iletişim sağlıklı olur.
Anne babalar ve öğretmenler onun duygularını yoğun yaşadığını ve düşüncelerinin doğru
ve kesin olduğuna inandığını unutmamalıdır.
Anne babasından anlayış göremeyen, onlarla çatışma içinde olan ergen; evde bulamadığı
güveni arkadaş çevresinde arar. Arkadaşlarından ayrı kalmamak için kendisine aykırı gelen
düşünceleri, tutumları ve davranışları benimseyebilir. Aile ortamı sağlıklı olursa o da mutlu
olur.
Ergenlerle iletişimde önemli olan bir nokta da ebeveynlerin tepkiler ve çelişkili davranışlar
karşısında soğukkanlı kalabilmesidir.
ERGENLERLER ETKİLİ İLETİŞİM YOLLARI

Onlarla konuşurken dürüst ve içten olmaya özen gösterin.

Kendilerini ifade etmeleri konusunda cesaretlendirin.

Sürekli akıl verir şekilde konuşmaktan kaçının.

Kendi gençliğinizle çocuğunuzu kıyaslamayın. Onun farklı zamanda yaşayan farklı bir birey
olduğunu unutmayın.

Onlarla arkadaş gibi konuşmaya çalışın.

Öğrencinin yaşamına ve tercihlerine saygı duyun.

Fikirlerini ciddiyetle dikkate alın.

Güven ortamı yaşatmaya çalışın.

Size ihtiyaç duyduklarında yanlarında olduğunuzu hissettirin.

Emir cümleleri kurmaktan sakının.

Şimdiki zamanın şartlarına uygun değerlendirmeler yapın.

Onlara davranışlarınızla örnek olmaya çalışın.

Kendi sınırlarınızı ihlal etmelerine müsaade etmeden, mümkün olduğunca anlayış ve sabır
göstermeye çalışın.

Bu dönemde duygusal iniş-çıkışlar çok yaygındır, aşırı tepki göstermeyin.

Yaşadıkları dönemin zorluklarını her zaman göz önünde bulundurmaya çalışın.
Download