Sekssiz Evlilikler

advertisement
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
Sekssiz Evlilikler
Cinsellik günümüzde hâlâ bir tabu olarak görülüyor ve bu nedenle cinsel sorunlar çok fazla dile
getirilmiyor. Ancak çok fazla sayıda çift cinsel sorun yaşıyor. Hatta ülkemizde cinsel hayatı aktif olan
her on erkekten yedisi ve her on kadından sekizi hayatlarının bir döneminde cinsel işlev bozuklukları
yaşıyor. Oysa sağlıklı ve mutlu bir evlilik için cinsellik vazgeçilmez bir unsurdur. Cinsel terapistler ve
hekimler olarak dokunma ve fiziksel yakınlığı, insanın temel ihtiyaçlarından biri olarak görüyoruz ve
bunların karşılanmadığı evliliklerde başka sorunların ortaya çıkabileceğini savunuyoruz.
"Neredeyse iki aydır bir cinsel birlikteliğimiz yok. Bu, birbirimizi sevmediğimiz ve arzulamadığımız
anlamına gelmiyor. Aslında düzgün bir evliliğimiz var ama iş hayatı ve çocuklar bizi öylesine yoruyor
ki, yatak odasına gittiğimizde, aklıma gelen ilk şey uyuyup, dinlenmek oluyor…" veya "Eşimi de
erken boşalma söz konusu. Beni tatmin edemediği için eşimin cinsel yönden beceriksiz olduğunu
düşünüyorum. Ayrıca, eşim hoyratça sevişiyor. Sanırım bu nedenle, cinsel birleşmemiz kısa sürüyor
ve cinsellik artık benim için hiç bir şey ifade etmiyor. Ne kadar az olursa o kadar iyi olur diyorum…"
gibi yakınmaları her geçen gün daha fazla duymaya başladık. Seks ve cinselliğin, tarihin hiç bir
döneminde olmadığı kadar çok gündemde olduğu ve konuşulduğu günümüzde, nasıl oluyor da böyle
sorunlar yaşanabiliyor? Cinsellik olmayan evlilik olur mu? Evlilikte seks zamanla ortadan kayboluyor
mu? Sekssiz evlilikler yaygın mı?
SEKS OLMADAN YAŞANABİLİR Mİ?
Yapılan araştırmalarda, 30-40 yaş aralığındaki insanların %15-20'si yılda yalnızca 10 defa; %20'si
ayda 2 ya da 3 defa; %25'i ise ayda bir defa seks yaptığı gözlemleniyor. Ankete katılan deneklerin
%24'ü cinselliğin çok önemli olmadığını; %3 ise tümüyle gereksiz olduğunu ifade ediyor. Oysa
Freud gibi bazı bilim adamlarına göre cinsellikten uzak bir yaşam mümkün değil. Freud'a göre, cinsel
dürtüleri (libido) kontrol etmek ve bunun yarattığı gerilimi giderecek cinsel eylemleri
gerçekleştirebilmek, insanın temel dürtüsü ve yaşam enerjisidir. Tatmin edilmeyen cinsel dürtüler ise
kendini farklı yönlerden ifade eder. Bu durum, evlilik ve çift ilişkilerinde birçok sorunun ana sebebi
olabilir. Bu nedenle bugün 12 Eylül ve şu an yolunda gitmeyen evliliklere darbe yapmanın tam
zamanıdır.
KADIN VE ERKEĞİ ÇİFT YAPAN ARADAKİ CİNSELLİKTİR!
Arkadaşlık ilişkileri ile yakın kadın erkek ilişkilerini birbirinden ayıran en önemli eylem cinselliktir.
Arkadaşlık ilişkilerinde duygusal, entelektüel ve düşüncesel yakınlık vardır, buna cinsellik
eklendiğinde bu arkadaşlık ilişkisinden çok farklı bir yakınlığı ve mahremiyet paylaşımını beraberinde
getirir. Bu nedenle kadın ve erkeği çift yapan aradaki cinselliktir. Yakın ilişkilerde aşk eninde
sonunda biter ve yerini sevgi alır. Bu sevgi olgunlaştıkça seks anlamlı bir şekilde devam eder. Ama
seksin yoğunluğu ve çeşitliliği zamanla farklılaşır.
CİNSEL ÇEKİM ZAMANLA NEDEN KAYBOLUYOR?
Çiftlerde cinsel isteğin ve seks yapma arzusunun azalmasında fiziksel, psikolojik ve ilişki kaynaklı
birçok neden olabilir. Azalan cinsel isteğin tedavisi ortaya çıkaran nedenlere göre farklılık
gösterebilir. İlişkinin başında hissedilen tutkunun zamanla azalması nedeniyle, ilişki sıklığı da
azalmaya başlar. Çiftlerin cinsel hazları canlandırılamazsa birbirlerinden uzaklaşabilirler veya
kopabilirler. Böyle bir durumla karşılaşmamak ya da karşılaşılan durumdan kurtulmak için eşlerin
ilişkiyi ve arzuyu artırıcı davranışlarda bulunmalarında fayda vardır. Şimdi cinsel istek ve seks yapma
arzusunun azalmasına yol açan nedenlere kısaca bakalım:
-Fiziksel sebepler : Genellikle, erkeklerde, kolesterol yüksekliği, şeker hastalığı, testosteron
1/3
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
hormonunda azalma, çeşitli cerrahi operasyonlar ve travmalar, peyroni hastalığı gibi hastalıkların
sebep olduğu cinsel organ anomalileri, boşalma ve sertleşme bozuklukları; kadınlarda ise mantar
hastalığı, genital organ siğilleri, genital organ cerrahi operasyonları, vajinal kuruluk, menopoz, vajinal
şekil bozuklukları ve ağrılı cinsel ilişki şeklinde görülebilir. Bunların yanında her iki cins için de yaş
faktörü, kronik hastalıklar, nörolojik durumlar ve hormonsal dengesizlikler önem teşkil etmektedir.
-Psikolojik sebepler: Stres, bireysel ve kişiler arası sorunlar, beden algısı ile ilgili kaygılar, anksiyete
ve depresyon çiftlerin cinsel isteğini olumsuz yönde etkileyebilir. Ayrıca, kişilerin birbiriyle yarış
etmesi, olumsuz anılar, cinsel travmalar, ölümler ya da doğumlar, yer değiştirme vb. durumlarda
isteksizliğe neden olabilmektedir. Bunların dışında, vajinismus ve erken boşalma, hem kadının hem
de erkeğin cinsel isteğini olumsuz yönde etkileyen psikolojik faktörler arasında yer almaktadır.
-İlişki memnuniyetsizliği: Eşlerin yaşadıkları cinsellikten memnun olmamaları ve hayal kırıklığı
yaşamaları oldukça sık görülen bir durumdur. Bu durumun zamanla düzeleceğini ve böyle bir
sebepten dolayı, yolunda giden bir ilişkiyi bitirmenin yersiz olduğunu düşünebilirler. Dolayısıyla,
ilişkiye bağlılıkları uğruna cinsellikten vazgeçerek, aslında bir fedakârlık yaptıklarını düşünürler.
-Kontrol edilemeyen öfke: Öfkeni yoğun olduğu bu nedenle de, fikirlerin doğrudan ifade edilemediği
zamanlarda, eşlerden birinin diğerini, cinsel ilişkiden mahrum ederek cezalandırmak ya da intikam
almak istemesi sık karşılaşılan bir durumdur. Bu gibi durumlarda açık olunmalı ve konuşulmalıdır.
Böylece, ilişki daha az zarar görür.
-Cinsel mitler: Aşırı ahlakçı, cinselliğin ayıp, günah ve pis olduğu seklinde inanışların baz alındığı bir
aile ortamında yetişmiş genç, bilinçdışında aşırı günahkâr duygular barındırabilir. Dolayısıyla, bu
hurafeler doğrultusunda kişi, partnerinin ve kendisinin cinselliğe karşı beslediği duygu ve
düşüncelerde düşüş yaşayabilir. Özellikle kadınların cinselliği sadece erkeğe yönelik bir görev olarak
görmeleri ve böyle düşünerek yatağa girmeleri cinsel isteklerinin azalmasına yol açabiliyor.
-Eğitim eksikliği: Cinsel konularda bilgilerin eksik olması, partnerlerin birbirlerinin ve kendilerinin
organlarını tanıyabilmelerini büyük ölçüde kısıtlar. Hatta birçok erkek, kadının orgazm olup
olmadığını bile fark edemez. Bu nedenle, seks sırasında çiftlerin hazları yarım kalır, cinsel ilişkileri
zamanla monotonlaştığı için çiftler birbiriyle seks yapmak istemez bir durama gelebilirler.
-Bağlanma ve yakınlık korkusu: Çocuklukta ya da geçmişte yaşanan birlikteliklerde bağlanılan ve
yakın ilişki kurulan kişiler tarafından terk edilen veya incitilen kişilerde yaşanan bu olumsuz duygular
ve travmalar zamanla genelleştirilerek, her türlü duygusal ve fiziksel yakınlaşmada bir korkuya ve
uzaklaşmaya neden olabilir.
-Ten uyuşmazlığı: Sosyal alanlarda birbirine uyum sağlayabilen ve ortak paylaşımları olan bazı çiftler
cinsel anlamda uyumlu olmayabilirler. Bu çiftlerin ihtiyaçları, istekleri, beklenti ve fantezileri
birbirinden çok farklıdır. Ten uyuşmazlığı yaşayan bu çiftler, bir türlü doyumlu bir cinsellik
yaşayamazlar, zamanla birbirlerinden uzaklaşırlar.
PENİS İÇERİ GİRER VE AŞK GERİ GELİR!
Cinsel yaşam sekteye uğradı diye, "evliliği bitirmek veya aldatmak" doğru olmaz. Önemli olan, cinsel
ilginin neden azaldığını ortaya çıkarmak ve ortaya çıkan problemi çiftlerin birinden kaynaklanan bir
sorun gibi değil de "bizim sorunumuz" şeklinde algılamaktır. Çünkü çiftlerin cinsel istek ve seks
yapma arzuları azalmaya başladığında, aşağıdaki basit teknikleri ve önerileri uygulayarak, mevcut
problemlerinden kurtulabilirler. Nepalli kadınların bir söylemi vardır: "Penis içeri girdi ve aşk geri
geldi!" Peki, bu nasıl olacak? İşte uygulanabilecek basit öneriler:
-Sessiz kalmayın: Diğer evlilik ve çift sorunlarında olduğu gibi bu sorunda da çekinmeden
2/3
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
konuşulabilecek bir güven ortamı yaratmak ve açık iletişim kurmak çok önemlidir. Susmakla sorunun
çözülemeyeceği sadece üstünün kapatıldığı unutulmamalıdır ve bu ilişkiler için tehlike teşkil
etmektedir. Hal olmayan sorun, daha sonra çıkabilecek bir probleme dâhil edilerek daha büyük bir
tartışmaya neden olacaktır. Mutlu bir cinsel yaşamda, eşler arasında sadece onlara özgü bir dil
olmalıdır. Çiftlerin her biri neyi sevip neyi sevmediğini rahatlıkla söyleyebilmeli ve anlayışla
karşılanmalıdır.
-Kıyaslama yapmayın: Cinsel hayatını ve eşini üçüncü şahıslarla; eski sevgili ya da eş, arkadaş, anne
ve baba vb. olumsuz yönde kıyaslamak, evliliklerde ya da birlikteliklerde yapılacak en kötü şeylerden
biridir. Kıyaslama yapmak ilişkiye zarar verir.
-Eleştiri yapmayın: Cinsellik, insanların eleştiriye karşı en hassas oldukları alanlardan biridir.
Özelliklede erkekler, penis boyu ve performansları ile ilgili aşırı kaygılıdırlar. Bu nedenle, bu konuda
olumlu konuşulmalı ve övgü dolu sözler söylenmelidir.
-Baştan çıkarıcı olun: İlişkinin altın kurallarından biri de, bakımlı, ilgili ve ilgi çekici olmaktır. Hiç bir
birliktelikte, sonsuza dek sürecek garantisi yoktur. Her eş, birliktelik süresince ilişkiyi canlı tutacak
söz ve davranışlarda bulunmalıdır. Partnerler birbirine, ilk başlardaki gibi küçük jestler yapmalı,
önemli günleri hatırlamalı, arada sırada dışarıda birlikte vakit geçirmelidir. Zaman zaman, rutini
bozan küçük erotik sürpriz ve fanteziler ise cinsel isteği artırarak tekrar yakınlaşmayı sağlar.
-Bir şekilde bir çözüm yolu bulun: Yapılan her şeye rağmen, çiftin arasına giren soğukluk
giderilemiyor, bazı sorunlar çözülemiyorsa, kişiler kendi fikrini diretmekten vazgeçip ortak noktayı
bulmalıdır. Cinselliğin yaşanmadığı bir evliliği normal gibi görmek doğru bir çözüm değildir. Bu
durum, eşlerden yalnızca birinin sorunu değil, çiftin ortak sorunudur. Sağlıklı bir iletişim kurabilmek
için çaba harcanmalı, gerekiyorsa bir uzmandan yardım alınmalıdır. Mutlu bir cinsel yaşamı istemek
ve yaşamak herkesin hakkıdır.
Yayınlanma tarihi: 12.09.2012
Makale adresi: http://www.cemkece.com.tr/m-sekssiz-evlilikler.html
Web : http://www.cemkece.com.tr
Facebook: http://facebook.com/drcemkece
Twitter: http://twitter.com/drcemkece
Google+: https://plus.google.com/114707731481596974039
Instagram: http://instagram.com/drcemkece
Youtube: http://youtube.com/user/cisedorgtr
RSS: http://feeds.feedburner.com/drcemkece
3/3
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download