ﺑﺴﻢ ﷲ اﻟﺮﺣﻤﻦ اﻟﺮﺣﯿﻢ وَﻋِﺒَﺎدُ اﻟﺮﱠﺣْﻤَﻦِ اﻟﱠﺬِﯾﻦَ ﯾَ

İLİ
: BURSA
TARİH : 30.05.2014
Muhterem Müminler!
‫ﺑﺴﻢ ﷲ اﻟﺮﺣﻤﻦ اﻟﺮﺣﯿﻢ‬
‫ض‬
ِ ْ‫وَ ِﻋﺒَﺎ ُد اﻟﺮﱠﺣْ ﻤَﻦِ اﻟﱠﺬِﯾﻦَ ﯾَ ْﻤﺸُﻮنَ َﻋﻠَﻰ ْاﻷَر‬
‫ھَﻮْ ﻧًﺎ وَ إِذَا ﺧَ ﺎطَﺒَ ُﮭ ُﻢ اﻟْﺠَ ﺎ ِھﻠُﻮنَ ﻗَﺎﻟُﻮا ﺳ ََﻼﻣًﺎ‬
‫ﻗﺎل رﺳول ﷲ ﺻﻠﻰ ﷲ ﻋﻠﯾﮫ وﺳﻠم‬
ُ‫ﷲ‬
‫َرﻓَ َﻌﮫُ ﱠ‬
‫ﻣَﻦْ ﺗَﻮَاﺿَ َﻊ‬
İSLAM’DA TEVAZU’NUN ÖNEMİ
Muhterem Müminler!
Yüce Rabbimiz tarafından bizlere pek çok
yetenek ve sayamayacağımız kadar çok nimet
verilmiştir. Sahip olduğumuz güç, sıhhat zenginlik ve
benzeri nimetlerin tümü Allah’ın birer lutfudur. O
dilediği için biz bunlara sahibiz. Bizden almak
istediği zaman da onu bir an olsun ertelemeye
gücümüz
yetmez.
Öyleyse
gerçek
sahibi
olmadığımız, bize bir lütuf olarak verilen nimetlerle
kibirlenmeye hakkımız yoktur.
Büyüklük sadece Allah’a yakışır. Şeytanın
cennetten
kovulmasının
sebebi
de
kibirlenmesindendir. İslam dini, toplumsal yaşamda
insanların birbirlerini ezme yarışı yerine, kardeşçe
duygularla
yardımlaşma
içinde
olmalarını
emretmektedir. Zenginin fakiri, güçlünün güçsüzü
hor görmesini kesinlikle yasaklamıştır. Allahu Teala
ayeti kerimede “İnsanları küçümseyip yüz çevirme,
yeryüzünde böbürlenerek yürüme; Şüphesiz ki
Allah, kendini beğenip övünen hiç kimseyi
sevmez”1
Kibrin zıddı olan tevazu, yani alçak gönüllülük
ise, İslam’ın öngördüğü sosyal yaşamın temel
ilkelerindendir. Mükafatı ise dünyada huzurlu bir
toplum, ahırette de Allah’ın rızasıdır. Nitekim
Rasulüllah (s.a.v.) Hadis-i Şerif’te: “Kim Allahu
Teala için alçak gönüllü olursa,
Allah onun
derecesini yükseltir. Kim de Allah’a karşı kibirli
davranırsa, Allah’da onu bu sebeple alçaltır,
böylece onu aşağıların aşağısına atar.”2
Mütevazi insan, sahip olduğu üstünlüklerinin,
kendisine Allah tarafından verildiğini bilir. Allah’ın
dilediği zaman geri alabileceğini de aklından
çıkarmaz. Kendisinden daha zayıf, daha fakir
insanları hor görmez. Onlarla muhatap olurken,
aradaki farkı hissettirmemek için, azami derece de
çaba gösterir. Böylece hem toplum nazarında
saygınlığını artırır, hem de Allah (c.c.) katında büyük
bir mükâfata nail olur. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı
Kerim’ de şöyle buyurmaktadır; “İlahınız, bir tek
İlah’tır. Öyle ise, O’na teslim olun. (Ey
Muhammed!) O ihlâslı ve mütevazi insanları
müjdele!” 3
Muhterem Müminler!
Allah’ın Kur’an da ahlakını methettiği
Peygamberimiz Hz.Muhammed (s.a.v.), kendi
cemaatine su dağıtacak kadar mütevazi idi. Bizler de
O’nun ümmeti olarak, mütevazi bir yaşam
sürmeliyiz.
Hutbemi okumuş olduğum Ayet-i Kerimin
mealiyle bitirmek istiyorum: “Rahman’ın (has)
kulları onlardır ki, yeryüzünde tevazu ile yürürler
ve kendini bilmez kimseler onlara laf attığında
(incitmeksizin) “Selam” derler (geçerler)”.4
1
Lokman 18.
Kütüb-i Sitte 17 / 581, Hadis No:7273
3
Hac 34.
4
Furkan 63
2
Hazırlayan : İbrahim KONAK- Hasanağa Kızılcıklı Mah.
Toki Camii İ.H.-NİLÜFER
Redaksiyon: İl İrşat Kurulu