Maskeli Depresyon

advertisement
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
Maskeli Depresyon
Çökkünlük durumu olarak bilinen depresyon, hayatın her döneminde herkes tarafından yaşanabiliyor
ve utanılacak bir durum değil Duygusal, davranışsal, bedensel ve zihinsel bir takım değişikliklerle
kendisini gösteren depresyonun en belirgin özellikleri arasında, hayattan keyif alamama, kendini
değersiz, yetersiz ve çaresiz hissetme, iştah bozuklukları ve uyku sorunları yaşama yer alıyor.
Erken teşhis edilemeyerek ya da önemsenmeyerek bir terapiste başvurulmadığı takdirde, kronik
yorgunluk, halsizlik, sessiz kalma ve ağlama nöbetleri tabloya eklenebiliyor. Ama bazen bu belirtiler
görülmeyebiliyor. Terapistler buna “maskeli depresyon”, “bedenselleşmiş depresyon” veya “örtük
depresyon” adını veriyor. Yani kişi gerçekte bedensel bir hastalığı olmadığı halde fiziksel
rahatsızlıklar ve ağrı çekiyorsa maskeli depresyonda olabiliyor.
MASKELİ DEPRESYON KENDİNİ NASIL BELLİ EDİYOR?
İnsan bedenen sağlıklı olduğu halde, kendini hasta hissedip bir hastalığın tüm ağrılarını çekebilir mi?
Yani gerçekte fiziksel bir hastalığı olmadığı halde, fiziksel yakınmalarla hastaneye başvurabilir mi?
Evet, böyle bir tablo olabiliyor. Özellikle öfkesini bastıran kişilerde görülen maskeli depresyon normal
depresyondan farklı olarak ruhsal sıkıntılar yerine fiziksel belirtilerle kendini gösteriyor. Örneğin
kronik bel veya baş ağrısı, mide ve bağırsak ile sıkıntılar (ishal, kabızlık, şişkinlik, gaz), baş dönmesi,
başta ağırlık gibi baş bölgesi ile sıkıntılar, nefes darlığı, nefesin yetmemesi, kalpte sıkışma, kalp
atışlarının hızlanması, kaslarda ve eklemlerde ağrı olabiliyor. Bu şekilde kendini gösteren bedensel
sıkıntıların altında ruhsal problemlerin yatabiliyor. Maskeli depresyonda beyindeki seratonin salınımı
azalıyor, bu nedenle kişi kendini mutsuz, halsiz, çaresiz ve değersiz hissetmeye başlıyor. Seratonin
hormonu ağrı kesici özelliği var… Seratonin salınımı azaldığı zaman insanların ağrıları artıyor. Maskeli
depresyondaki ağrılar bununla ilgili…
NASIL ANLAŞILIYOR?
Kadınlarda erkeklere göre daha çok yaşanan maskeli depresyon daha çok orta yaş ve ileri yaşlarda
daha sık görülüyor. Maskeli depresyona sahip kişiler genellikle fiziksel şikâyetleri için hekime
başvuruyor ve ilaç tedavisine alınıyor ama depresyonda oldukları anlaşılamıyor. Hekimler vücudun
çeşitli yerlerindeki ağrı ve sızılardan dolayı depresyon tanısını koyamadığı gibi ruhsal bir sorun
olduğunu da fark edemiyor. Eğer hekim fiziksel şikâyetleri açıklayacak bir durum tespit edemezse ve
maskeli depresyon konusunda bilgiliyse, kişiye ruh haliyle ve kendini nasıl hissettiğiyle ilgili sorular
sorabiliyorsa, onun maskeli depresyonda olduğu anlayabiliyor ve bir terapiste veya psikiyatri
uzmanına sevk edebiliyor. Ancak çoğu zaman fiziksel belirtilerin ön planda olduğu maskeli
depresyonda kişi depresyona girdiği bilincine sahip olamıyor. Fiziksel belirtiler özellikle sabah
saatlerinde ortaya çıkmakla birlikte, kişide genel bir yorgunluk hali ve keyifsizlik olarak görülüyor.
Diğer depresyon çeşitlerinin aksine, maskeli depresyon kişinin sosyal çevresinden uzaklaşmasına,
ikili ilişkilerinde sorun yaşamasına ve yalnızlaşmasına neden olmuyor. Bu nedenle tanı koymak zor
oluyor.
NEDENİ DAHA ÇOK RUHSAL ÇATIŞMALAR VE İFADE EDİLMEMİŞ DUYGULAR…
Kişi, bilinçdışı olarak, farkında bile olmadan, ruhsal gereksinimlerini ve duygusal çatışmalarını, söze
koymak yerine beden dili ile ifade ettiğinde maskeli depresyon ortaya çıkabiliyor. Yani psikolojik
ihtiyaçlar ya da duygusal çatışmalar, beden dili ile kendini gösteriyor. Sevgi, dokunulma ve değer
ihtiyacının karşılanmamasıyla ilgili çelişkiler ve ikilemler akciğer hastalıkları ve deri ile ilgili
hastalıklarda daha çok ortaya çıkıyor. Ağrı ve acı hissedilmesi geçmişte öfkenin bastırıldığına ilişkin
ipuçları veriyor. Kalp sıkışması ve hipertansiyon tablolarında ifade edilememiş ve bastırılmış öfkeyle
bağlantı kurulabiliyor. Bağımsızlık ve sınır koymayla ilgili çatışma yaşayanlarda mide ve bağırsak
sistemine ilişkin sorunlar oldukça fazla görülüyor. Yani sorunun kaynağı organlarda olmuyor,
organlarla etkileşim içinde olan sinir sisteminde ve ruhsal yapıda oluyor. Bu nedenle ağrı kesicilerin
1/2
Psikoterapist CEM KECE
www.cemkece.com.tr
ve diğer ilaçların fiziksel belirtilerle baş etmesi mümkün olmuyor.
TEDAVİ EDİLEBİLİYOR MU?
Kişinin kendine zarar vermesi ve intihara kalkışması gibi olumsuz sonuçlara meyil hazırlayabilecek
kadar tehlikeli ve ciddiye alınması gereken bir depresyon çeşidi olan maskeli depresyon
da“farkındalık ile erken teşhis” bir hayli önem taşıyor. Maskeli depresyonun tedavisinde, diğer
depresyon türlerinde uygulanan tedavi teknikleri kullanılıyor. Terapistler tarafından tedavi edilen
maskeli depresyonla başa çıkabilme yolunda ilk hedef, kişinin hayatında ve özellikle ikili ilişkilerinde
nelerin eksikliğini hissettiğini bulmaya yönelik oluyor. Bu süreçte kişinin kendisi kadar ikili ilişkileri
(cinsel hayatı, davranım biçimi ve iletişimi) de önem taşıyor. Çünkü istemsiz olarak maskelenmeye
çalışılan depresyon ikili ilişkilerdeki davranış, tutum ve iletişim değişiklikleri ile daha rahat ortaya
çıkabiliyor. İkinci olarak ise depresyonun kişinin hayatına ne kadar girdiği bulunmaya çalışılıyor. Kişi
ikili ilişkilerini, ev ve iş hayatını sürdüremeyecek durumda ise ve ağlama nöbetleri oluyorsa psikiyatri
uzmanına yönlendirilerek ilaç tedavisine başlanıyor. Psikoterapi ve ilaç tedavisi ile kişinin kendini
daha iyi hissetmesine yardımcı olunuyor. Maskeli depresyonun ne kadar zamandır olduğu, kişinin
entelektüel yeteneği ve yaşı, cinsiyeti veya çalışıyor olup olmadığı terapinin süresini belirliyor.
Yayınlanma tarihi: 11.12.2013
Makale adresi: http://www.cemkece.com.tr/m-maskeli-depresyon.html
Web : http://www.cemkece.com.tr
Facebook: http://facebook.com/drcemkece
Twitter: http://twitter.com/drcemkece
Google+: https://plus.google.com/114707731481596974039
Instagram: http://instagram.com/drcemkece
Youtube: http://youtube.com/user/cisedorgtr
RSS: http://feeds.feedburner.com/drcemkece
2/2
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download