hz. muhammed. evrensel mesajı

advertisement
1l-G. l L/L
HZ. MUHAMMED.
VE
EVRENSEL MESAJI
SEMP02YUMU'
20-'22 NİSAN 2007
)'ayına Hazırlayari
Doç. Dr. Mahfuz Söylemez
·ruı' ·ı~e t11Vatıet
vmm
hılüm AN\~mm!\lim Maı·k@:ııi
Küt!.i!'lhi!Mfll
Tas. No:
2-C)J. . 5 2_
\,..-\ A :t_ . 'tl\
· İslami İlimler Dergisi Yayınlan
Aralık
2007
.
İsliimi İlimler Dergisi Yayınlan: 2
İslfuni İlimler Dergisi Yayınlan
Dizgi Kapak: İslfuni İlimler Dergisi
Baskı, kapak baskı, cilt: Özkan Matbaacılık
Birinci Basım: Aralık 2007
ISBN: 978-975-98073-3-7
İsliimi illm.ıer Dergisi Yayınlan
Yeniyol Mahallesi l.Gazi Sok. No:9/2 ÇORUM
Web: islamillimlerdergisi.com
Tif: o 364 224 81 18
'
e-posta: islami_ilimlerdergisi®yahoo.com
Her yazının dil ve bilimsel sorumluluğu yazarına aittir.
I. OTURUM: HZ. PEYGAMBER'İ ANLAMAK
OLAGANÜSTÜ ANLATlMLAR ARASINDA HZ. PEYGAMBE,Jl'İ ANLAMAK
Mehmet AZİMLİ'
Diniere en büyük düşmanlığı kendi mensuplan yapmıştır dersek yanlış
olmaz. Bütün dinler için geçerli olan bu kaideye İslam dini mensuplan da
dahildir. Nasıl ki Kuran'ın dediği gibi; Ehl-i Kitap kendilerine gelen dini tahrif
ettilerse, son dinin mensubu olan Müslümanlar da kendilerine gelen dinirı kitabını. tahrif edemeseler de, kitabın uygulayıcısı olan insanın hayatını örneklik
zemirıinden, örnek alınamayacak bir noktaya taşıyarak bu tahrifi gerçekleş­
tirmişlerdir.
Bu bağlamda İslam'ın doğru bir şeltilde anlaşılmasındaki en büyük problemlerden biri, dinirı iki kaynağından biri olarak telakki edilen Hz. Peygamberin
hayatının yanlış anlaşılması veya daha doğrusu yanlış ve abartılı olarak anlatıl­
masıdır. Bu bağlamda günümüzde İslam'ın net ve gerçek olarale anlaşılmasında
en büyük engellerden biri Müslümanların Hz. Peygamberi yaşadığının ötesinde
bir anlatırula yüceltmek amaçlı olarak aniatmalan ve algılamalandır.
Dinirı
bize alctanlmasındaki en önemli kaynağımız olan Hz. Peygamberin ha-
ya.tının olduğunun çok ötesinde arz edilmesi, insanların gerçekte olanı değil de,
kafalarında oluştunnalc istedilderi peygamber tipolojisirıi olmuş gibi bir sonraki
nesillere aletarınalan ve bunun asırlar boyunca katmerleşerek devam etmesi,
önümüze yaşanamayan, ulaşılamayan, her anı mucizelerle dolu insanüstü olan
ve adeta insani özelliideri olmayan bir peygamber inancı ve anlatımı ortaya çı­
karmıştır. Bundaki hedef, en masum okumayla Hz. Peygamberi yüceltmektir.
Ancak ulaşılan gaye ise tam tersi olmalctadır. Hz. Peygamber, insanlara örnek
olma seviyesiriden, örnek olamayacağı insanüstü noktalara taşınmış, böylece
örnektiği söz konusu olamayacak nolctaya getirilmiştir.
Hz. Peygamber, İslam tarihinirı ilk dönemlerinden itibaren haldeında yığın­
la eser yazılan bir şahıstır. Şu ahda bile dünyada hiç kimse onun kadar bu
şansa sahip değildir. Hatta dünya tarihinde hayatı onun kadar geniş anlatı­
lan ve yine hayatı bu kadar genişçe araştınlan başka bir insan yoktur dersek
yanlış söylemiş olmayız. Aslında dünyada hayatı örnek alınabilecek lider bir
insanın bütün özellilderine sahiptir. Tarihi bir şahsiyettir, hayatı derli toplu
çeşitli yörılerden tam ve kesintisiz olarak bilinmektedir. 1
Doç. Dr., Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ögretıın Üyesi.
Süleyman Nedv!, Hz. Peygamber HaldcuıdaKonferanslar, Çev; Osman Kesk!oğlu. Ankara, trz .. 51.
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyumu
56
Ancak, onun hayatım anlatan eserler yazılırken, yukarda işaret ettiğimiz
tehlike belirmiş ve üretilen inşai hayat kurgusu bu eseriere yansımıştır. Bunun sebebi, insanoğlunun fıtratında bulunan, lider ittihaz ettiği ve sevdiği
insanı yüceltınek duygusunun çok güçlü olmasıdır. İnsanoğlu, önder olarak
gördüğü insanı, kendinden üstün görmeye meyillidir. Ancak bu sayede onu
lider kabu1 edebilir. Hz. Peygamberin de hayatında bu anlamda mübalağa ve
abartılar bol miktarda·mevcuttur.
Bu
anlatırnlara
göre nübüvvet adeta ona
doğumundan
itibaren hatta
"Adem ceset ile ruh arasmdaylcen" 2 verilmiştir ve hayatı doğumundan itiba-
ren yığınla mucize ile doludur. Bu bağlamda o doğmadan mucizeleri başlar
ve peygamber olmadan da mucizeler gösterir. Buna göre babasının almndan
gelen bir nurun nesiller boyu devam ettiğfı, doğumu sırasında evden çıkan bir
nurun Şam bölgesini aydınlattığı veya o gece onun doğumunu haber veren
bir yıldız doğduğu , sütannesinin yarıındayken göğsünün yarılıp içindeki günahlann temizlenip tekrar dikildiği , o çocukken birçok kahin verahibin onun
peygamber olacağım müjdelediğF gibi olağan üstü olaylar anlatılarak mesele
izah edilmeye çalışılmaktadır.
4
5
6
Bu şekildeki aktanlan rivayetler, belki onu önder ittihaz eden biz müslümanlar açısından hoş ve ruhu okşayıcıdır. Ancak Hz. Peygamberi, daha kolay
örnek aJ.ı.nabileceği bit i;nsani boyuttan çıkarıp örnek alınamaz noktaya götüren bu türde rivayetlerle ortaya çıkan Hz. Peygamber portresinde, Cebrail tarafindan durmadan kollanan, suikastlerden korunan, tedbir almasına ihtiyaç
duyulmayan, dolayısıyla dinin anlaşılmasında örnekliği olamayan veya yarılış
örneldiği olan bir peygamber portresi çizilmektedir. Sonuçta bu rivayetler Hz.
Peygamberin olduğu gibi resmedilmesinin önünde de önemli bir engeldir.
Bu tür anlatınıların oluşumunda o dönem Müslümanlarının Ehl-i Kitap ile
tartışıp Hz. Musa, Hz. Yahya ve Hz. İsa'nın çocukluklarında meydana geldiği ileri sürülen olaylara karşı,· kendi peygamberlerini bir savunma psikolojisi
içerisinde bu tür olağanüs~ülükleri üretmelerinin payı büyüktür. Bu üretilen
mucizeler, asırlar geçtikçe kartopunun yükseldikten yuvarlarıırken kat be kat
büyüdüğü gibi çağalmış ve onun hayatının gerçekleri, geri plana itilmiştir.
8
Doğrusu,
bizim için bir anlam ifade etıneyen, bize bir şey kazandırmayan,
bize örnek olamayan bir peygamber hayatı ile karşı karşıya bırakılmışızdır.
Miraç anlatımlannda uçarale yolculuk eden bir peygamberin hayatı, böyle bir
2
3
4
5
6
7
8
Zehebi. Tarihu'!-İslam, es-Siret'ü-Nebeviyye. Beyrut. 1994. I. 41.
İbn Hlşam es-Siretu'n-Nebeviyye. Beyrut, 1994. II. 91.
İbn İshak. Siret-üİbniİshalc, Konya, 1981. 28. p.
İbn Hlşam. II. 92: İbn Sad. et-Tabalcatıı'l-Kübra. Beyrut, 1985, ı. 160.
İbn İshak. 32.
Belazurı. Ensabu'l-Eşraf, Dımeşk, 1997, 110.
.
Bünyamln Erul. "Hz. Peygamberin Risalet öncesi hayatına Farklı bir Yaklaşım" Diywıet İlmi
DergL Peygamberimiz Özel Sayısı. Ankara. 2003. 58.
Hz. Peygamber'i Anlamak
57
yolculuk kabiliyeti olmayan bizim için ifade edeceği anlam, sadece hilı:aye dinleyip vıikit geçiren bir insanın durumundan farksızdır. İnsanüstü demesek
de insanın Ötesinde meleK gibi. işlerini olağanüstü yardımlarla yürüten bir
peygamber hayatı bizim için çok anlamsızdır ve bize örnek olamaz. Ancak tatlı
efsanevi hilı:ayelerle vakit geçirmeye yarayacaktır.
Halbuki Hz. Peygamber, hayatı boyunca bu türden olaylan müşriklere
karşı ilzam edici bir delil olarak sunmarıııştır. 9 Onun hayatı tetkik edilirse
gösterilen bir mucize ile Müslüman olan bir şahsa da rastlarımayacaktır. 10
Üstelik tersine mucize gösterildiği halde müşriklerin inkar etmeye devam ettikleri şekUndeki anlatımları da bulmak mümkündür. Şu ayet durumu çok
güzel izah etınektedir; "Ona Rabbinden mucizeler indiıilmesi gerekmez miydi?"
derler. De lci: "Mucizeler aneale Rabbimin lcatmdadır. [)oğrusu ben, sadece apaçık bir uyarıcıyım." Kendilerine olaınan bir Kitabı sana indirmiş olmamız onlara
yetmiyor mu? Bunda, inanan topluluk için rahmet ve ibret vardır." 11
Bu türde mübalağalı anlatımlar, esasen Müslümanların hoşuna gitınesi ve
böyle bir peygambere sahip olmanın hazzını duymalarının ardında belki de dile
getirilemeyen, ancak gizli olarak içlerinde kalan Hz. Peygamberin Kuran'da ifade edilen: "Andolsun ki; sizin için Rasulullah'ta güzel bir örnele vardır" 12 ayeti
gereği örnek almamız gereken örnek hayatına uymama isteği de olabilir. Bu
bağlamda onun ne kadar yüce bir peygamber olduğunu belirtip, anlatılan türde
mucizevi bir hayat tarzı yaşayan peygamberin hayatının, örnek alınamayacağı
gerçeğinden hareketle, peygamberin örnektiğiili de ortadan kaldırabilmektedir­
ler ve bunu şu sözlerle ifade edebilmektedirler: "o, peygamberdir, biz onu nasıl
örnele alalım, nasıl onun gibi olalım?' Aslında bu sözlerdeki mazeret doğrudur.
Hayatının her anı mucizelerle dolu olarak anlatılan bir peygamber örnek alına­
maz. Çünkü insanlar böyle mucizevi bir hayat yaşayamazlar.
Esasen bu mazeretin benzerini o dönemdeki müşrilder de farklı bir şekilde
Onlar da Hz. Peygambere itirazlarının başında Kuran'ın anlat-
yapmışlardır.
tığı şekilde;"Onlar şöyle
yiyor,
dediler: Bu ne biçim peygamber; (bizler gibi) yemele
Ona bir melek indirilmeli, kendisiyle birlikte o da
çarşılarda dolaŞıyor!
uyarıcı olmalıydı!
9
10
ll
12
13
şeklinde
1
itiraz ederler. ~ Onların itirazı peygamberin insan
gibi yaşamasınadır. Hz. Peygamber, insan gibi olmasa, insanüstü bir varlığın
örnek alınamayacağı için hayatiarına karışmayan, mÜdahale edemeyen bir
peygamberi onlar da kabullenirlerdi. Onların Hz. Peygambere en büyük tepkileri hayat standartlannda değişiidik talep etmesiydi.
"
Adem Apak, İslam Taıi/ı~ İstanbul, 2006, 109.
Muhammed Hüseyin Heykel. Hz. Muhammet'in Hayatı, (Çev; Vahdettin İnce), İstanbul, 2000, I.
99.
Ankebut 50-51
Ahzab, 21. Kuran da bize bildirtlen bu ayette gereği onun insanlar için ömekltği söz konusudur.
Furkan, 7.
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyıımıı
58
Bu anlayış ile günümüzde Hz. Peygamberin notmal insan gibi değil de insanüstü olduğu tezini ileri süren ilk anlayışın, aynı kategoride yani Hz. Peygamberi insanüstü görme noktasında buluştuklannı görebiliyoruz. İki anlayışın
da geliştirdiği tavır, onun normal bir insan olmaması gerektiğidir. Müslümanlar: "o çolc yüce, insanüstü biz ona uyamayız" diyerek itaati reddederlerken,
Müşrikler:"onun çok yüce biri olması gerekir, insan gibi olmwnası gerekir" diyerek ona itaati reddediyorlardı. Kuran, bu konuyu şu şekilde bildirir; "Zaten.
kendilerine hidayet rehberi geldiğinde, insanların (buna) inanmalarını sırf "Allalı, peygamber olarale bir beşeri mi gönderdiT demeleri engellemiştir. " 14 "Biz
onları (peygamberleri), yemele yemez birer (cansız) ceset olarale yaratmadık
Onlar (bu dünyada) ebedi de değillerdir. " 15
ğil,
Kuran, bize Hz. Peygamberi olağanüstülüklerle donatılmış biri olarak deöncelilde insan olduğunu, sonra peygamber olduğunu telkin eder: "Onlar:
"Sen, dediler, bizim için yerden bir lcaynalcjı.şlcırtmadıleça sana asla inanmaVeya senin bir hurma bahçen ve üzüm bağın olmalı; öyle lci, içlerinden
gürül gürül ırınalelar alcıtmalısm. yahut iddia ettiğin gibi, üzerimize göleten parçalar yağdırmalısm veya Allah'ı ve melekleri gözümüzün önüne getirmelisin.
Yahut da altından bir evin olmalı, ya da göğe çılcmalısm. Bize, olcuyacağımız bir
kitap indirmediğin sürece (göğe) çıletığma da asla inanmayız." Bütün bu talepyacağız.
lere
karşı
tek bir cevap ~erilmiştir: "De lci: Rabbimi tenzih ederim Ben. sadece
insandan bir elçiden
başica
neyim lci?"
16
Yani aslında onun elinde bir şey yoktur. O mucizeler indiren biri değil­
dir. Müşriklerin mucize istekleri de Kuran tarafından devamlı reddedilmiştir.
Bu konuda ondan bela getirmesini isteyenlere karşı verdiği cevapta bunun
mümkün olmadığım, her istediğini yapamayacağım şöyle ifade eder: "De lci:
Acele istediğiniz şey benim elimde olsaydı, elbette benimle sizin aranızda iş bitirilmişti. " 17 Mekkelilerin Hz. Peygamberden; "Melelee'nin dağlarını düzleyip ova
yapsın.
içinde sular
soralırri'
türündeki isteklerine "ben bunlan getirmelde
cevap vermiştir.
alcıtsırı atwnız
K usay dirilsin de ona senin durumunu bir
emrolunmadım"
diyerek
18
Bu anlamda o, elinden mucize türü şeylerin gelmediği beşerdir ve peygamberdir. O, bu beşeri özelliklerini devamlı icra ediyordu. Zaman zaman, kızıyor,
seviniyor, aç kalıyor, kazamyor, mağlup oluyor, bazen unutarak abctestsiz olduğunu hatırlıyor, bazen namazım geçiriyordu. O bir insandı. 19 Zaten bizi ilgilendiren bölümleri de bu yönleri olması değil mi? Onun insanı aşan türdeki
davramşlan -eğer varsa- bizi ne kadar ilgilendirir? Ne kadar örnek alınabilir?
14
15
16
ı7
18
19
İsra. 94.
Enbiya, 8.
İsra, 90-93.
Fnaın. 58.
İbn İshak, 254.
Buhar!, Gusul,
i7.
Hz. Peygamber'i Anlamak
59
Örnek alınamayan bu yönler bizimle ne kadar ilgili olacaktır? Veya göremedimucizeler bizim için ne onUıda mucize olabilecektir? Veya bizim için ne
anlam ifade edecektir? Aslında mucize arayan insaniann en az ilgilendiklert
mucize de Kuran'dır.
@ıni.z
Hz. Peygamber, Kuran'da beşer üstü özelliklerinden ve yüceliklerinden
bahsedilmeyen tek peygamberdir. 2° Kuran onu bize böyle anlatmalctadır.
Kendisi de kendini şöyle vasfetmelctedir. "Ben AbduUah oğlu Muharrunedim.
Allah'ın lculu ve peygamberiyim. Beni yüceltmenizi sevmiyorum. " 21 Muhtemelen
yukanda saydığıım.Z övgülü anlatımlan hisseden ve bu tehlikeyi tahmin eden
Hz. Peygamber: "Hıristiyanlarm Meryem oğlu İsa'ya yaptıkları gibi, siz de bana
mübalağalı medihlerde bulunmayın" diyerek bunu önlemeye çalışmıştır. 22
Aslında o, toplum içinde bakılınca hemen tarunabilen biri olmayacak şekil­
de mütevazı, toplum içinde kaybolmuş bilinmeyen biridir. Nitekim dışandan
gelen bir elçi. satıabeler içinde onu tanıyanıamışlı ve sahabe topluluğuna şöy­
le sormuştu: "İçinizde Abdillmuttalib'in tarunu hangisid.ir?' 23 Yine Medine'ye
ulaşlıklan sırada Hz. Peygamber, sukut edip bir kenara oturmuştu. Ensar, Hz.
Ebu Bekir'i peygamber zannettiler. Biraz sonra Hz. Ebu Bekir'in Hz. Peygambere hürmet ve hizmetini görünce onu tanıyabildiler. 24 O, insanlardan kendisini ayırmamaya çalışıyor. özelleşmemeye özen gösteriyordu. Kendisinden
korkan bir bedeviye: "Mekke'de kurutulmuş et yiyen bir kadının oğluyum"
diyordu.
25
Hz. Peygamberin hayalım anlatan eserler iyi tetkik edilirse genel olarak en
fazla abartılı anlatımlan ve mucize türü olaylann anlatıldığı dönem peygamberlikten önceki 40 yaşına kadarki dönemdir. İkinci sırada Mekke dönemi
üçüncü sırada ise Medine dönemi gelmelctedir. Bu durum şunu gösteriyor ki;
en fazla gözleınlenen Medine döneminde bu tür anlatıınlan azalması ve en az
gözleınlenen peygamberlik öncesi dönemde zirveye çıkması bu tür rivayetlerin
sonradan boşluk doldurmaya yönelik uydurulduğunu göstermektedir.
Hz. Peygamberin tanıtılmasındaki yanlış aktanınlardan bir diğer nolcta ise,
özellikle Medine dönemindeki anlatıınlann sadece savaşlara endeksli olarak
sunulmasıdır. Bunun belki de en öneınli sebebi siyer adına öncelikle Kitabu'IMeğazi'lerin oluşturulmasıdır. Buna göre ı. yıl Bedir, ~- yıl Uhut, şeklinde
devam eden bir öğretim ne kadar doğrudur? Sanki o, hep kanla uğraşan bir
peygamber midir? Tüccarlığı. adaleti, insani yönü, evliliği, toplumsal ilişkileri,
ahlakı neden ön plana alınmamaktadır? Onun hayatına komple bakılması ge20
21
22
23
24
25
Mehmet Sait Hatipoğlu, Miislflman Kiiltiiril Üzerine, Ankara, 2004. 145.
İbn Hanbel, Mıısned, III, 241.
Buhaıi, Enbiya, 48.
Müsllm, İman. 10; Daıirn!, Taharet, ı.
Buhaıi, Menakıbu'l-Ensar, 44.
İbn Sad, I, 23.
Hz. Muhammed ve Evrensel Mesajı Sempozyumu
60
rekmez midir? Bazılannın ön plana çıkardı@ gibi O, sadece kıyafeti, oturuşu
ve yemek adabıyla mı örnektir? Gerçek örnekliği, mazlumayardım etmesi, açlan doyurması, fakirleri himaye etmesi, af, hoşgörü ve misafirperverliği neden
daha ön plana alınmamaktadır? Normal insanlar arasına karışmış olan bu
insan neden belli yönleri ortaya çıkarılmaktadır? Söz gelimi zahitçe bir hayat
yaşamayı tercih etmemesi önemli değil midir?26
Dinin doğru anlaşılması için bu dinin bize aktancısı olan Hz. Peygamberi
anlamak zorunludur. Bu bağlamda yukanda aktardı@nıız örneklerin de
gerektirdiği şekilde Hz. Peygamberi efsanevi anlatıınlardan kurtarıp günümüz
insanının önüne sade ve gerçekliği olan bir şekilde sunmamız gerelanektedir.
Bu da onun hayatını anlatan kitaplarırnızın İslam rivayet kültüründen gelen
rivayetleri iyi tahlil edip siyer kitaplarındaki tercih edilen bu rivayetlerden öte,
Hz. Peygamberin insani boyutta örnekliğini ortaya çılcaracak rivayetler ortaya
çıkarılmalı ve onu insanüstü gösterip örneklikten yoksun bırakan rivayetler
bir kenara bıralillmalıdır.
doğru
Hz. Peygamberin örnek hayatı aktarılırken, siyer ve hadis kaynaklarındaki
bize ulaşan tüm malzemeler toplanmalı ve karşılaştınlmalar yapılmalıdır. Bu
malzemedeki verilerin aralarında kıyaslar yapılıp rivayetler arası açınaziara
dikkat edilip tutarlı tercihler yapılmalıdır.
Bu işleınler yapılırken en önemli ölçütlerden biri tarihsel bağlam olmaTarihsel bağlam ile şunu kastediyoruz: bir olayı, tarihi ve gerçek bir
vakıa olarak kabul edebilmemiz için o olayın, isnat edildiği tarihte var olan
sosyal-çevre, kültür ve olayın akliliği/imkfuıı gibi hususlara göre ortaya çıka­
bilmesinin mümkün olması gerekmektedir. Bu şartlara uygun olduğu zaman
bir olay tarihi bir vakıa olur. Bize ulaşan malzemeyi de bu açıdan dillliatle
incelememiz önemlidir. Bir rivayet tarihsel bağlama oturuyor mu oturmuyor
mu? Yani incelenen olaydaki anlatılan veriler o tarih dilimi içerisinde olması
ve gerçeldeşmesi mümkün mü? O dönemin insanlan aktanlan olaya tepkileri
ne olabilir? Acaba anlatıldı@ gibi mi davranırlar, yoksa farklı bir tepki mi vermeleri gerekirdi?
lıdır.
Her tarihi olaya bu sorular sorulmalı ve eğer incelenen olaya sorduğumuz
bu sorulara pozitif cevaplar alabiliyorsak o zaman bu olay tarihi bir olaydır
diyebiliriz. Bunu çok önemsiyoruz. Eğer bir rivayet tarihsel bağlam yönünden
gerçeldeşmesi mümkün görülmüyorsa veya mürııkün değilse ne kadar sahih
olduğu belirtiise de kabul edilmemelidir. Çünkü aktancılar uydurdukları birçok olaya sağlam senetler ekleyerek aktarrnışlardır. Zaten bu senet olayı da
kendi zaman diliminde çok öneınli işler görse de, şu anda bizim açımızdan
sadece o rivayet o tarihte nasıl değerlendiriliyorrlu şeldinde bilgi vermekten
başka bir anlam ifade etmeyecektir. Bütün bu işleınler yapılırken Hz. Pey26
Nedvi. 51.
Hz. Peygamber'i Anlamak
61
gambert.insani platformlar çerçevesinde bir yere oturtup bu yönü ön plana
çıkanimalı dır.
Bu yapılacak çalışmalar İslam dinini çağa sunmayı amaçlayan bu dinin
önüne yaşanabilen, örnek alınabilen, anlatılabilen bir peygamber portresi sunacaktır. Bu peygamber portresi de hem Kuran'ın hem de Hz.
Peygamberin ortaya koyduğu davetin gayesine en uygun bir portredir. Değilse
klasik peygamber algısı yeniçağın insanının zihinlerinde efsanevi türdeve ancak masal türü bir algı olarak kalacaktır ve devamlı da sorgulanmaya hazır
bir halden kurtulamayacaktır. Çünkü anlatılan portreyi hiçbir insan örnek
alamayacağı için bu türde bir hayat lıikclyesi yani siyerin hiç de örnektiği olmensuplannın
mayacaktır.
Download