lojistik yönetimi

advertisement
LOJİSTİK YÖNETİMİ
8. HAFTA: ULUSLARARASI TZY: ÖRNEK OLAY VE UYGULAMALAR
YRD.DOÇ.DR. SAMET GÜNER
Öğrenme Hedefleri
- Uluslararası tedarik zincirlerinde karşılaşılan problemler
- Yerel tedarikçiler mi yoksa denizaşırı tedarikçiler mi? Avantajları ve
dezavantajları
- Uluslararası tedarik zincirlerinin zarar görebilirliğini etkileyen faktörler ve
bunların yönetimi.
Uluslararası TZY’de kontrol
edilemeyen faktörler
Kontrol edilebilir
faktörler
Diğer
aktiviteler
Envanter
Lojistik
Depolama
Paketleme
Taşımacılık
Rekabet
Sosyal ve kültürel
Müşteri
hizmetleri
Kontrol edilemeyen
faktörler
- Müşteri hizmetleri - Politik ve yasal
düzenlemeler
- Envanter yönetimi
- Ekonomik şartlar
- Paketleme
- Rekabetin seviyesi
- Depolama
- Teknolojiye erişebilirlik
-Taşımacılık
- Pazarın coğrafi yapısı
- Diğer
- Kültürel normlar ve
değerler
Uluslararası Tedarik Zincirlerinin Zarar
Görebilirliğini Artıran Faktörler
 Faaliyet gösterilen coğrafi alanın genişliği
 Politik bölgeler ve sınırlar
 Taşımacılık modlarının sayısı ve hızı
 Altyapı ve kullanılabilirlik seviyesi
 Tesadüfi olaylar
 Taşıma maliyetleri
 Yüksek seviyede envanter gereksinimi
 Satış tahminlerinin tutarsızlığı
 Tedarikçilerle yaşanan teknik problemler
Faaliyet gösterilen coğrafi alanın genişliği
Farklı coğrafi bölgelerin kendine has ulaştırma problemleri olmaktadır. Örneğin,
Ural Dağlarından Batı Avrupa’ya taşımacılık yapmak için tek seçenek
demiryoludur. Çünkü mesafe ve dağlar karayolu kullanımını zorlaştırmaktadır.
Benzer şekilde, Uzakdoğu Asya’dan Amerika'ya sevkiyat için iki seçenek vardır;
havayolu ve denizyolu. Havayolu daha hızlı fakat daha pahalıdır. Denizyolu ise
ucuz ancak yavaştır. Diğer yandan, örneğin Kuzey Amerika’da karayolu ağı
mükemmel olmasına rağmen uzun süren bakım çalışmaları ve kıtanın olumsuz
hava koşulları bazen karayolu taşımacılığını riskli kılmaktadır.
Lojistik anlamda problemli coğrafi alanlar ve tedarik zincirinin kapsadığı coğrafi
alanın genişliği, tedarik zincirinin zarar görebilirliğini artırmaktadır.
Politik bölgeler ve sınırlar
Tedarik zincirinin kapsadığı farklı sınırlar çeşitli problemlere neden olabilir.
Bir taraftan, bölgedeki politik istikrarsızlık söz konusu olabilir. Politik istikrarsızlık,
yabancı firmaların fiziksel varlıklarını, işgücünü ve operasyonlarını etkileyen olay
yada olaylar dizisidir.
Diğer yandan, politik istikrar olan bölgelerde de gümrük kontrolleri söz
konusudur.
Örneğin, her ne kadar AB ülkeleri arasındaki gümrük kontrolleri kaldırılmış ve
ürünlerin rahatça geçişi sağlanmışsa da, Doğu Avrupa ülkelerinde gümrük
süreçleri standart değildir. Bu durum tedarik zincirindeki karmaşıklığı, belirsizliği
ve zarar görebilirliği artıran bir faktördür.
Taşımacılık modlarının sayısı ve hızı
Sağladığı birçok avantajın yanı sıra, intermodal taşımacılık tedarik zincirinde
gecikmelere neden olabilmektedir. Her ne kadar konteynırlar sayesinde kolaylık
ve hızlılık sağlanmışsa da, halen daha gecikmeler veya potansiyel hatalar
bulunmaktadır.
Elleçleme süreçlerinin çok olması, ürünün zarar görme veya çalınma ihtimalini
meydana getirir.
Diğer yandan hız, genellikle maliyet ve hacimle ters orantılıdır. Uzun
mesafelerdeki yavaş taşımacılık modları esnekliği düşürür ve belirsizliği artırır.
Altyapı ve kullanılabilirlik seviyesi
Bazı ülkeler, yetersiz ulaştırma ve iletişim altyapıları nedeniyle firmaların etkin bir
şekilde faaliyet görmesini engellemektedir.
Örneğin, birçok gelişmekte olan ülkede iletişim altyapısı firmaların sesli, faks
veya internet üzerinden bilgi paylaşımına imkan vermemektedir. Bu durum
esnekliği düşürmek ve belirsizliği artırmak suretiyle işletmelerin standart işletim
süreçlerini sınırlandırmaktadır.
Diğer yandan, bölgede yeterli altyapı olsa bile, bölgesel işletmelerin yeterince
kullanmaması durumunda yabancı firma zorluk çekebilir. Örneğin firma EDI
kullanmak istediği halde tedarikçiler kullanmıyorsa, benzer problemle karşılaşılır.
Tesadüfi Olaylar
Deprem, sel ve çığ gibi olaylar kontrol dışıdır ve tedarik zincirlerini ciddi şekilde
etkileyebilir.
Diğer bazı olaylar ise öngörülebilir ancak engellenemez. Örneğin tayfun mevsimi,
Uzakdoğu Asya’dan Kuzey Amerika’ya yapılan sevkiyat sürelerini her zaman
etkiler.
Tedarik zincirinde mesafeler uzadıkça, doğa olaylarının belirsizliğine maruz
kalma potansiyeli de artırmaktadır.
Just-in-Time Teslimat Gerekliliği
Küresel tedarik stratejisi izlendiği taktirde JIT teslimat sistemlerinin uygulanması
imkansız hale gelebilir. Küresel tedariklerde, yüksek maliyetinden dolayı
havayolu kullanılamaz. Bunun yerine maliyet avantajından dolayı denizyolu
tercih edilir. Mesafe, bazı gecikmelere neden olabilir. Her ne kadar gümrük süreci
iki veya üç gün sürse de, dokümantasyondaki bir hata bu süreci 2 veya 3 haftaya
kadar uzatabilir. Her ürün için bu tür problemler yılda birkaç kere tekrarlanabilir.
Pazarlar
Birleşik Devletler
Avrupa
Japonya
Üretim Tesisi
Hava
Deniz
Hava
Deniz
Hava
Deniz
Kaliforniya
-
2
4
14
3
16
İrlanda
4
14
3
5
-
-
Singapur
4
25
4
35
4
18
Her ne kadar tedarik zincirleri denizyolu taşımacılığına göre tasarlansa da,
genellikle üretimdeki gecikmeler veya beklenmeyen talep dalgalanmaları
nedeniyle havayolu kullanımına ihtiyaç duyulur. Bu şekildeki hızlı teslimat
maliyeti artırır.
Tabloda, taşıma modlarının toplam ürün maliyeti içerisindeki yüzdesi
verilmektedir. Tablodaki değerler önceden ayırtılmış garantili fiyatlara göre
belirlenmiştir. Kısa vadedeki hızlandırılmış teslimatlarda ise havayolu maliyeti,
toplam ürün maliyetinin %10’u civarına çıkabilmektedir.
Böylelikle havayolu taşımacılığının maliyeti tek başına lokasyonun sağladığı
maliyet avantajını yok etmektedir.
Düşük değerli ürün
Yüksek değerli ürün
Yan Donanım
Havayolu
%5,4
%4,0
%20,9
Denizyolu
%1,2
%1,0
%1,0
Havayolunun maliyeti sadece taşıma maliyeti ile sınırlı değildir. Sevkiyatlar bir
kere havayolu ile başladığında tekrar denizyoluna dönmek çok zor olmaktadır.
Tekrar eski taşıma moduna dönmek için denizyolunda yaşanabilecek muhtemel
aksamalara önlem olarak yaklaşık bir aylık envanter yığmak gerekmektedir. Eğer
işletmenin kapasite sıkıntısı varsa bu çok zor olabilir.
Ayrıca, havayolunda ürünler daha küçük gruplar halinde sevk edilir ve bu durum
çalınma ve zarar görmeye karşı işletmeyi savunmasız yapar.
Yeniden paketleme ve ürünlerin hasar görüp görmediklerini test etme süreçleri,
ürünlerin kabul edildiği ülkede önemli maliyetlere neden olur.
Envanter Seviyesi
Yurtdışından alınan ürünler için, yurtiçinden temin edilen ürünlere göre daha
fazla envanter bulundurmak gerekmektedir. Tedarik kaynağı bir aylık taşıma
süresi uzaklığında ise, talepteki dalgalanmayı karşılamak için ne kadar ekstra
envantere sahip olunacağını kestirmek zordur. Örneğin pek çok ürün için
yurtiçinden tedariklerde 14 günlük envanter bulundurulurken, denizaşırı
tedariklerde bu süre bir aya çıkabilir.
Mesafe, yalnızca tedarik zincirindeki envanterin miktarına değil, fakat aynı
zamanda daha yüksek seviyede emniyet stoku miktarına da neden olur.
Kısa Mesafe
Uzun Mesafe
Ortalama Sevkiyat Süresi (gün)
23,25
40,6
Ortalama Envanter / Satış Oranı
0,67
1,87
%1,27
%3,54
Satılan ürün maliyeti başına
envanter maliyeti yüzdesi
Satış Tahminlerinin Tutarsızlığı
Envanter miktarını kayıp satışı engelleyecek seviyede düşük tutmak ancak net satış
tahmini ile mümkündür. Uzun mesafelerin, satış tahmininin kesinliği üzerine iki
etkisi vardır. Birincisi, uzun teslim süresinden ötürü, üretim planlarının ve
siparişlerin yerel tedarikçilerle karşılaştırıldığında bir veya iki ay erken verilmesi
gerekmektedir. Bu durum, gerçek satış zamanı ile sipariş zamanı arasındaki süreyi
artıracağı için tahminlerin doğruluğunu olumsuz etkilemektedir.
Diğer yandan, aynı süre için bile tahmin hatası yakın pazarlarda uzak pazarlara göre
daha düşüktür. Çünkü yerel tedarikçilerle sürekli toplantı yapılıp yakın bir iletişim
kurulabilir. Böylelikle satış tahminleri daha sık güncellenebilir. Ayrıca, yüz yüze
görüşmeler neticesinde taraflar hedefleri karşılamaya daha istekli olurlar.
Yakın pazarlar
Uzak pazarlar
30 günlük süre için ortalama hata payı
%12
%22
90 günlük süre için ortalama hata payı
%38
%45
Tedarikçilerle Yaşanan Teknik Problemler
Yeni ürün tasarımı ve tanıtımı sürecinde yoğun teknik koordinasyon ihtiyacından
dolayı denizaşırı tedarikçilerle bazı zorluklar yaşanabilmektedir. Yeni ürün
tasarımı aşamasında, ürünün nihai şekli verilmeden önce prototip birçok kez
tedarikçi ile firma arasında gidip gelir. Ürünler yoğun teknoloji içeren karmaşık
ürünler ise bu süreç daha da önemli bir hal alır. Ancak firma ile tedarikçisi
arasındaki mesafe çok olduğunda bu süreç çok zaman alır. Yeni ürün tasarımında
yüz yüze iletişim sayesinde süreç daha sağlıklı ve hızlı bir şekilde yürütülebilir.
Mesafe, ürünlerle ilgili teknik problemlerin çözümünü zorlaştırmaktadır. Yerel
tedarikçilerle bir veya iki günde çözülebilecek teknik bir problem, denizaşırı bir
tedarikçi ile bir haftayı bulabilir. Dil, kültür ve zaman farklılıkları bu gecikmeye
neden olur. Yüz yüze iletişim sadece teknik problemin daha kolay anlaşılmasını
değil, aynı zamanda problemin aciliyetini aktarmada da daha etkili olur.
Yurtdışı ziyaretlerini organize etmek zaman alır ve maliyetlidir. Denizaşırı
tedarikçiler yılda bir veya iki kere ziyaret edilirken, yerel tedarikçiler çok daha sık
ziyaret edilebilir (bazen haftada bir).
Zaman farkı (örneğin Kaliforniya ile Singapur arasında 16 saatlik bir zaman farkı
vardır), elektronik iletişimi de her zaman mümkün kılmaz. Bu nedenle denizaşırı
bir tedarikçiye atılan bir e-maile, yerel tedarikçi ile karşılaştırıldığında, çok daha
geç cevap alırsınız.
Uluslararası Tedarik Zincirlerinin Yönetimi
Hız ve Esneklik
Uluslararası tedarik zincirleri oldukça karmaşık ve belirsizliğin yüksek olduğu
yapılardır. Bu yapıların yönetilebilmesi için çeviklik kavramı önem kazanmaktadır.
Çevikliğin iki fonksiyonu vardır; hız ve esneklik.
 Hız, ürünü sevk etme veya temin etme süresidir.
 Esneklik, işletmenin ürünleri sevk etme veya tedarik etme zamanını
ayarlayabilme becerisidir. Başka bir ifadeyle, işletmenin tedarik zinciri hızını,
destinasyonlarını ve hacmini ayarlayabilme becerisidir.
İşletme, TZ parçalarından birisinin hızı veya esnekliğinde yaşanan problemi, diğer
parçaların performansı ile telafi edebilir. Örneğin bir işletmenin dağıtımı deniz
taşımacılığından ötürü esnek veya hızlı olmayabilir. Bu eksiklik, temin veya tedarik
sürecindeki hız veya esneklik ile telafi edilebilir.
Karmaşıklık ve Belirsizlik
Eğer çeviklik tedarik zincirini kısıtlayacak derecede düşükse, bu durumda tedarik
zincirindeki inbound ve outbound lojistik süreçlerinin belirsizliği yüksek olacaktır.
Uluslararası bir tedarik zincirinin dışsal zarar görebilirliği iki faktörden etkilenir;
 Tedarik ve dağıtımın karmaşıklığı: Gereğinden fazla büyüme ve coğrafi alana
yayılmadan ötürü tedarik zincirinin yönetiminin zorluğu.
 Talep veya tahmindeki belirsizlik: Tedarik ve dağıtım süreçlerinde yaşanan
belirsizlikler.
Esneklik belirsizliği azaltır ancak karmaşıklığı artırır!
Tedarik zincirleri daha esnek bir şekilde tasarlanarak belirsizlik azaltılabilir. Ancak
esnekliği artırmak için yapılan çalışmalar tedarik zinciri karmaşıklığını artırabilir.
Örneğin tedarik zinciri daha geniş bir coğrafi alana ve politik bölgeye yayılırsa
çeviklik artacaktır. Ancak aynı zamanda karmaşıklık da artacaktır.
Esnek bir tedarik zinciri yapısında işletmelerin müşterileri ve outbound lojistik
partnerleri ile çok sık ve gerçekçi bilgi alışverişi yapmak gereklidir. Dahası, üretim
operasyonlarının da üretimi minimum sürede gerçekleştirecek şekilde (örneğin
yeterli sayıda envanter miktarı bulundurarak) tasarlanması gerekir. Dolayısıyla,
esnekliği artırmak için yapılacak çalışmalar maliyeti çok yükseltebilir. En önemlisi,
bu çalışmalar eğer yönetimin karmaşıklığını artırırsa (ki genelde artırır)
koordinasyon maliyetleri de yükselecektir.
Karmaşıklık
Belirsizlik
Çeviklik
Dışsal zarar görebilirlik arttıkça, karmaşıklığın ve belirsizliğin azalması için çeviklik
azaltılmalıdır. Eğer tedarik zinciri gereğinden fazla genişlemişse, yeniden
yapılandırılmalıdır.
Örnek Olaylar
 General Electric Lighting (GE)
 Hewlett Packard ve Fraure Machette
 Pioner Hi-Bred
 VAI
 Apple Computer Products
General Electric Lighting (GE)
GE, bir Macar firması olan Tungsram’ın %75 hissesini alarak Doğu Avrupa
pazarına girmiştir. Başarılı bir yönetimden sonra GE, tüm Avrupa için ampülleri
Macaristan’daki bu fabrikada üretmeye başlamıştır.
GE, dağıtımı Metz’de bulunan merkezi bir depodan yapıyor. Metz, multimodal
dağıtım ağlarına direkt erişim sağlayan bir noktada bulunmaktadır. GE,
taşımacılığı Danzas firmasına outsource ederek karmaşıklığını azaltıyor.
Danzas, yükün hazırlanmasından, gerekli dokümanların hazırlanmasından,
araçları yüklemekten ve dağıtımı yapmaktan sorumludur. Bilgi akışını sağlamak
amacıyla Danzas elemanlarının GE fabrikasında ofisleri bulunur. Bu nedenle
direkt bilgisayar ağları da kurulmamıştır.
Problem
Her ülke customized ürünler talep ediyor ve talep belirsizliği yüksek seviyede. Ayrıca
GE, JIT teslimat yapmaya çalışıyor. Her ülke için customized teslimatı merkezi bir
depodan yapmak lojistik operasyonları zorlaştırıyor. Ya verimsiz bir şekilde çalışması
ya da teslimatları zamanında yapamaması durumuyla karşı karşıya kalıyor.
Çözüm
Bu problemin üstesinden gelmek için JIT yaklaşımını bırakıyor ve planlı teslimata
geçiyor. Teslimatları günlük değil, iki haftalık süre içerisinde yapıyor. Teslimat süreleri
artırılarak belirsizlik azaltılıyor. Bu sayede GE, ekipmanlarını daha verimli bir şekilde
kullanma ve taşımacılık maliyetlerini azaltma olanağına kavuşuyor. Ayrıca daha az
işgücü ile daha fazla sevkiyat yapabiliyor.
Sonuç
İlk aşamada GE, depolamayı merkezileştirerek ve lojistiği outsource ederek
karmaşıklığı azaltıyor. Ancak bölgeler arasında talep belirsilizği baş gösteriyor. Bunu
aşmak için de uzun teslim süreleri koyuluyor. Teslimat güvenilirliği %85’ten %99’a
çıkıyor.
Hewlett Packard ve Fraure Machette
HP, tüm Avrupa ve Kuzey Amerika için yazıcı üretimini Hollanda’da bulunan
fabrikasında yaparak lojistik sistemini merkezileştiriyor.
Ana ürün aynı olmakla birlikte tamamlayıcı ürünler (adaptör, kablo vs.) ülkeden
ülkeye farklılaşıyor. Firma, lojistik süreçlerini Fraure Machette (FM) firmasına
outsource ediyor. Tüm yazıcılar ve tamamlayıcı ürünler FM’nin Metz’de bulunan
deposuna gönderiliyor.
İki firma bilgisayar ağları ile bağlı ve her ikisi de ne kadar sipariş olduğunu ve stok
miktarlarını görebiliyor. HP bir sipariş aldığında, FM deposundaki envanterini
serbest bırakıyor. FM ürünleri tekrar paketliyor, üzerine gideceği ülkeye göre
tamamlayıcı ürünleri de yerleştiriyor ve ürünü sevk ediyor.
Böylece HP, taşımadan kaynaklanan belirsizliği azaltarak tedarik zincirinin zarar
görebilirliğini azaltıyor. Ürünlerin customize edilmesine imkan veriyor. Siparişler
geldikten sonra ürünü kişiselleştirmek, “erteleme stratejisi” olarak
adlandırılmakta ve uluslararası TZ’ler için büyük önem taşımaktadır. Ayrıca HP,
operasyonlarının karmaşıklığını da azaltmış oluyor.
Depolama merkezileştiği için hız ve esneklik azalsa da, FM ile kurulan iyi işbirliği
sayesinde ve FM’nin belirsiz taleple uğraşma riskini üzerine alması ile belirli
seviyede bir çeviklik sağlanabiliyor.
Lojistik, FM’nin temel yetkinliğidir. Belirsiz bir talep artışı olduğunda FM geçici
işçiler alarak beklenmedik talebi karşılayabilmektedir.
Pioneer Hi-Bred
Pioneer Hi-Bred, dünyanın en büyük tohum üreticilerinden birisidir. Doğu Avrupa
pazarında da faaliyet göstermektedir. Şu anda Budapeşte’de bir fabrikası vardır.
Firmanın karşılaştığı lojistik problemler
 Doğu Avrupa’nın ulaşım ve iletişim altyapısının yetersizliği,
 Demiryollarının Avrupa ile uyumlu olmaması,
 Gümrükten gümrüğe geçiş işlemlerinin değişmesi ve standart olmaması,
 Bölgede faaliyet gösteren büyük ve profesyonel bir lojistik firmasının olmaması
 Ürünün hava koşullarından da çok etkilenmesi önemli bir diğer problemdir.
Inbound Lojistik Sürecinin Yeniden Tasarımı
Inbound lojistikteki ve üretimdeki belirsizliği azaltmak için firma örgütsel yapısını
değiştiriyor. Normalde firma tarlayı satın alır, ürünü yetiştirir, hasat eder ve
fabrikasına taşırdı. Yeni durumda ise çiftçilerle anlaşma yapılıyor. Buna göre
çiftçiler ürünü üretip, hasat yapıp fabrikaya kadar getiriyorlar. Firma, ürünün az
olması ihtimaline karşın çiftçilere minimum getiri garantisi veriyor. Böylelikle
firma, karmaşık inbound lojistik sistemini basitleştiriyor.
Ancak diğer yandan, firmanın taşımacılıktaki ve üretimdeki direkt kontrol
mekanizması zayıflıyor. Bu nedenle taşımacılıkta veya üretimdeki gecikmeleri
kabul etmek durumunda kalıyor.
Outbound lojistik çözümleri
Outbound lojistik tarafında ise, bölgede firmanın tüm lojistik sürecini
devredebileceği büyük bir lojistik firması bulunmuyor. Bu nedenle firma, bir tır
şoförünü yönetici olarak işe alıyor. Tır şoförü, diğer küçük operatörleri bireysel
olarak tanıyor. Böylelikle sevkiyat yapılacak güzergahı (Çek Cumhuriyeti, Ukrayna,
Avusturya vs.) ve bu güzergahın kurallarını iyi bilen küçük operatörler kolaylıkla
bulunabiliyor. Her ülkenin kurallarının bilinmesi özellikle önemli çünkü her biri
birbirinden farklı. Bilişim sistemleri altyapısı yeterince iyi olmadığı için,
gümrüklerde basılı dokümanlar kullanılıyor ve çok vakit kaybediliyor.
Sonuç olarak Pioneer Hi-Bred, inbound ve outbound lojistikteki belirsizlikleri
azaltmaya çalışmıştır. Buna rağmen firma teslim sürelerini garanti
edememektedir. Ancak içinde bulunduğu bölgeye göre bu eksiklikler kabul
edilebilir seviyededir.
VAI
VAI, büyük bir uluslararası çelik üreticisidir. Ural Dağları’nda da çelik üretimi
yapmaktadır. Bu operasyonlar VAI’nin Avusturya’daki ofisinden yönetilmektedir.
Taşımacılık sürelerindeki belirsizliklerden ötürü tedarik zinciri yeterince çevik
değildir. Ürünlerini Ural Dağları’ndan Uzakdoğu Asya limanına kadar taşıması
gerekmektedir. Ürünler önce Ural’dan Karadeniz kıyısındaki Odessa Limanı’na,
oradan da Uzakdoğu limanlarına gönderilmektedir.
VAI, bu süreçte hem Rusya hem de Ukrayna firmaları ile çalışmaktadır.
Problemin tanımlanması
Problem, bilgi akışının verimsiz ve teslim güvenirliğinin düşük olmasından
kaynaklanmaktadır.
Lojistik süreç
Ulaştırmanın ilk aşaması için 3 haftalık bir teslim süresine ihtiyaç duyulmaktadır.
Bu süreç şu aşamaları içermektedir;
 Moskova Demiryollarına ait vagonlar kiralanır.
 Odessa, VAI’nin 10.000 tonluk demiryolu kapasitesine ihtiyaç duyduğu
konusunda bilgilendirilir.
 Odessa, Ukrayna Demiryolu bakanlığını bilgilendirir.
 Ukrayna Demiryolları, ihtiyaçları doğrultusunda Rusya Demiryollarını
bilgilendirir.
Bundan sonraki aşama demiryolu konfirmasyonunu almak ve denizyolu
taşımacılığını ayarlamaktır. E-mail olmadığı ve telefon kullanılamadığı için tüm bu
süreçlerde telgraf kullanılmaktadır.
Taşıma süreçlerini takip etmek için VAI görevliler ayarlar ve bu görevliler
demiryolu hattının belirli noktalarına yerleştirir. Tren gözlemcilerin önünden
geçince gözlemci vagonları sayar ve hırsızlık olup olmadığını belirler. VAI’ye
telgraf göndererek trenin lokasyonunu bildirir. Tüm bilişim sistemi bundan
oluşmaktadır.
Ürün gemiye yüklendikten sonra Hint ve Pasifik okyanusundaki hava koşullarına
bağımlıdır. Pazarlık gücü elde edebilmek için VAI ürünlerini birkaç yükleniciye
paylaştırır.
Bu sistemde VAI siparişleri hızlı bir şekilde karşılayabileceğini garanti edemez. VAI
tedarik zinciri oldukça hassastır. Firma, anlaşmalarını aylık veya 4 aylık olarak
yapar. Fiyatı uygun olduğu için müşteriler bunu kabul eder. Böylelikle hem VAI’nin
hem de müşterilerin zarar görebilirliği azaltılmış olur.
Apple Computer Products
Üretimdeki belirsizliği azaltmak amacıyla Apple, 1990’ların başında üretim tesislerini
Uzakdoğu Asya’ya taşımıştır. Böylece, talepte bir artış olduğunda ABD’de
olduğundan daha az bir maliyete ve hızlı bir şekilde yeni işgücü alınabilmiştir.
Tamamlanan ürünler daha sonra denizyolu ile Kaliforniya’ya gönderilmektedir.
Apple Powerbook laptop, aşırı yüksek ve belirsiz ilk talebe sahiptir. Her ne kadar
üretim tesisleri bu belirsizlikle baş edebilse de, tamamlanmış ürünlerin ülkeye
getirilmesinde problemler yaşanmaktadır. Çünkü ürünler denizyolu ile Pasifik
okyanusundan taşınırken hava koşullarından etkilenmektedir. Bu durum, kayıp
satışların oluşmasına neden olmuş ve firmanın pazar payını etkilemiştir.
Her ne kadar Apple’ın tedarik zinciri karmaşık olmasa da, denizyolu taşımacılığındaki
belirsizlik tedarik zincirinin zayıflamasına neden olmuştur. Ayrıca, denizyolunun hız
ve esnekliğinin düşük olması da ürünlerin pazara geç ulaşmasına neden olmuştur.
Download