İkinci hücum da: İslâmiyet milliyet-i kudsiyesini

advertisement
Sorularlarisale.com
"İkinci hücum da: İslâmiyet milliyet-i kudsiyesini
bırakıp, evvelkisi gibi, bir câni yüzünden yüz mâsumun
hakkını çiğneyebilen, zahiren bir milliyetçilik,.."
Devamıyla açıklar mısınız?
"İkinci hücum da: İslâmiyet milliyet-i kudsiyesini bırakıp, evvelkisi
gibi, bir câni yüzünden yüz mâsumun hakkını çiğneyebilen, zahiren
bir milliyetçilik ve hakikatte ırkçılık damarıyla hem hürriyetperver
dindar Demokratlara, hem bütün bu vatandaki yüzde yetmişi sair
unsurlardan bulunanlara, hem hükûmet aleyhine, hem biçare
Türkler aleyhine, hem Demokratın takip ettiği siyaset aleyhine
çalışarak ve serseri ve enaniyetli nefislere gayet zevkli bir rüşvet
olarak bir ırkçılık kardeşliği veriyor. O zevkli kardeşliğin içinde, o
zevkli faydadan bin defa daha ziyade hakikî kardeşleri düşmanlığa
çevirmek gibi acip tehlikeyi, o sarhoşluğu ile hissedemiyor."(1)
İslam kardeşliği geniş bir çatı gibidir, her türlü milletten Müslümanları bünyesinde
toplar ve birbirleri ile hakiki ve ebedi bir kardeşlik duygusunu oluşturur. Bu da
Müslümanlara bir güç ve birliktelik sağlar.
Ama kavim milliyetçiliği, sadece kendi kavmini sevip, değer verdiği için, diğer
kavimlere yabani ve düşman gibi baktığından, alanı dar, kardeşliği sınırlıdır. Bu
milliyetçilik, gücü zayıflatır, birliği bozar.
Mesela Türkiye’de bir çok milliyetten insanlar vardır ve hepsi Müslümandır. Türk,
Kürt, Laz, Çerkez, Boşnak vs gibi. Şayet Müslüman kimlik bir kenara atılıp, her kavim
kendi kimliği ile ön plana çıkarsa, bu ülkede birlik ve beraberlik kalmaz, dost ve
kardeşlik kin ve adavete dönüşür. Öyle ise adalet ve insaftan uzak olan kavim
milliyetçiliğini bırakıp, birleştirici ve adaleti temin edici İslam milliyetçiliğini ön plana
çıkarmayıyız. Yoksa bu kavim milliyetçiliği bu ülkenin başına çok belalar açar ve
açıyor da maalesef.
(1) bk. Emirdağ Lâhikası-II, (102 Mektup)
page 1 / 1
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org)
Download