) ı-ı {b 1

advertisement
-~) .·\ 1 ~7
"''""'-~·.._...-
/
~
.....
)
)ı-ı {b 1
lll
lll
1
1
1. Hz. iBRAHiM SEMPOZYUMU BiLDiRiLERi
.
TY~~I~tl P'lb'tiH~
Islam
Editör
Prof.
Dr. Ali BAKKAL
Aı·aşmm:darı
KUtUphaneı-i
Dem. No:
Tas. No:
17-18 Ekim 1997
Şanlıurfa
Ş UR KA V
YA YINLARI - 29
Merk
2
ŞANLIURFA İLİ KÜL TÜR EGİTİM SANAT VE
ARAŞTIRMA V AKFI YA YlNLARI No: 29
Araştırma
Birinci
Dizisi No: 1
Basım:
Haziran 2007
ISBN: 978-975-7394-28-2
Dizgi- Tasarım
Dr. Hüseyin KURT
Baskı
Simge
:\Iatbacılık 1 Şanlıurfa
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
59
KUR'AN'DA TANlTlLAN MODEL ŞAHSiYET
Hz. İBRAHiM (a.s.)
Prof. Dr. Mustafa BAKTIR*
A-KUR'AN VE KISSALAR
Kıssa, insanlık
tarihi kadar eski bir anlatım biçimidir. Kur'an-ı
Kerim'de kıssalar, özellikle peygamber kıssaları geniş bir yer tutar.
Hatta Kur'an'ın Taberi'ye göre üçte biri, M. Reşid Rıza'ya göre de
dörtte üçünü oluşturduğu kaydedilmiştir. Bu tesbitler tamamen kesin
olmanıakla birlikte, nisbi bir gerçeği i fade ettiği de gözden uzak
tutulmanıalıdır. ı
Kur'an'ı
Kerim'de çokça zikredilen kıssaların gayesi, Kur'an'ın
asıl indiriliş gayesinin gerçekleşmesidir. Bunlar, sırf bazı tarihi
olayların hikaye edilmesi için kaydedilmemiş, Kur'an'da aniatılmak
istenen ilahi mesajın daha· çarpıcı ve inandırıcı bir üslüpla Kur'an
muhatablarına ulaştırılması için verilmiştir. Bu kıssalar anlatılırken
dinin asıl gayesi yanında, ikinci derecede önemli olan birçok
meseleye de işaret edilmiştir. Böylece beşeriyetİn yaratılışında
mevcut sosyal ve psikolojik cihetler göz önünde bulundurularak daha
cazip ve canlı bir anlatım üslubu yakalanmıştıc:!
Diğer taraftan kıssalar, insan topluluklarının özelliklerine göre
peygamberlerin nasihat ve irşadlarını dile getirirler. Bu toplumların
her zaman maksatlarını bulabileceklcri birer tip olarak ortaya
konuldukları, gözden uzak tu tu lmamalı dır. Mesela Hz. Nuh'un (a.s.)
· Atatürk Üniversitesi ilahiyat Fakültesi İslam Hukuku Anabilim Dalı Öğretim
Cvesi.
1
Kur'an kıssaları hakkında geniş bilgi için bkz. Yıldırını Suat Kur'an-ı Kerim'de
Kıssalar. Atatürk Ünin?rsitesi, İsliimi İlimler Fakültesi Dergisi. 3. sayı. Ankara
1979. s. 37-63. Şengül, İdris. Kur'an Kıssaları Czerine. İzmir 1994, s.26.
2
Yıldırım. s.40. ŞengüL s.27. 2R.
60
kavmi
sapık
ve
mağrurdur.
Hz. Lut'un (a.s.) kavminde sefahat ve
fuhuş yaygındır. Ad kavminde dünyevi güç ve kuvvet, Semud
kavminde dünya nimetlerine perestiş ve gurur, Medyen ahalisinde .
ölçü, tartı ve muamelelere hile karıştınna, İsrail oğullarında da inat ve
taassub vardır. Bunların hepsi bazı cezalara maruz kalmışlar,
1
peygamberlere uyanlar ise kurtulmuşlardır.
Kur'fm kıssalarında, insanlığı irşad ve terbiye için gönderilen
peygamberlerin ayrı bir yeri vardır. Bu kıssalarda, peygamberlerin
Allah'tan aldıklan hidayet düsturlarını insanlara tebliğ keyfiyeti, bu
tebliğ karşısında insanların takındığı müsbet ve menfi tavırlar, imanla
küfür cepheleri arasında geçen tevhit mücadelesinin, kısa ve özlü
tarihi vardır. Böylece Kur'fm, muhatablannı aynı hataya düşüp de
helak olmaktan sakındırmak istemiştir.:!
Kur'an'daki kıssalarla ilgili olarak bir hususa da temas etmek
istiyoruz. Kıssalarda, tarihi unsurların genellikle kapalı tutulması,
bunların gerçekliğini inkar ederek hayall, temsili veya uydum1a
olabileceği vehmini doğurabilir. Bu görüş kesinlikle reddedilmiştir.
Çünkü böyle kabul edildiğinde Kur'an'ın hayra yönlendirici,
inkarcıların kötü akıbetierini göstererek de caydırıcı olma hususiyeti
ve eğitim gayesi gerçekleşmeyecektiL Bu da Kur'an'ın temel
espirisine ve ilahi mesaj özelliğine aykındır. 3
Kur'an'da peygamberlerin kıssalan anlatılırken örnek insanlar
ve özellikle onların hayatlarından ibret alınması gerektiği
vurgulanmıştır: "Andolsun onların (geçmiş peygamberler ve
ümmetlerin) kıssalarmda akli sahipleri için pek çok İbretler
4
vardır."
oldukları
Kur'an'da anlatılan kıssalann en önemli fonksiyonlarından birisi
de, tarihte yaşayan insanlardan hayır ve şer tarafını temsil eden
"Model Şahsiyetlerin" takdim edilmesi ve böylece insanlara
örnekler sunulmasıdır. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.v.)
hakkında şöyle buyruluyor:
"Andolsun ki, Resullullah sizin için, Allah'a ve Ahiret
1
2
3
4
Yıldırım, s.43, 44.
Şengül, s.l7. 29.
İlgili görüşler için Bkz. Şengül, s. 1 16-125.
12/Yusuf lll. ayrıca bkz. 33/Ahzab 21. 60/Munıtehine 16.
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
gününe kavuşmayı umanlar ve
bir örnektir." 1
"Model
Allah'ı
61
çok zikredenler için güzel
şahsiyet"
veya "Güzel ömek" olarak tercüme
"üsve-i hasene" tabiri, Kur'an'da Mümtehine
Suresi'nde iki ayrı ayette, Resullullah'tan (sav) başka geçmiş
peygamberler arasında sadece İbrahim (as) için kullanılmıştır:
edebileceğimiz
.
"İbrahim'de
ve onunla beraber olanlarda sizin ıçın
gerçekten güzel bir örnek (üsve,i Hasene) vardır. Onlar
kavimlerine demişlerdi ki, "Biz sizden ve Allah'ı bırakıp
taptıklanmzdan uzağız. Sizi tanımıyoruz. Siz birtek Allah'a
inaomeaya kadar sizinle bizim aramızda düşmanlık ve öfke
. t"ır... ıı2
b e1.ırmış
Bu ayetin devamında," ... Ancak İbrahim'in babasına söylediği,
andolsun ki senin için mağfıret dileyeceğim, fakat sana Allah 'tan
gelecek herhangi bir şey için de elimden bir şey gelmez ... "
buyuruluyor. Ancak Hz. İbrahim (as)'ın babası hakkında dua etmesi
hoş karşılanmamış o da babasının Allah'a iman etmediğini anlayınca
bundan vazgeçmiştir. 3
bu haraketi Kur'an'ın diğer ayetlerinde
açıklanan, normalde anne ve babaya iyilikte bulunmayı, onlara "of'
4
bile dememeyi emreden, Allah'ın şirki affetmeyeceği, 5 şirke
çağırmalan halinde onlara itaat gerekmediği, 6 şeklinde emir ve
tavsiyelerine uygundur.
Hz.
İbrahim (as.)'ın
Yine Mümtehine Suresinde Hz. İbrahim (as) ile ilgili olarak
meselenin ehemmiyeti vurgulanıyor ve şöyle buyuruluyor:
"Muhakkak ki sizden Allah'a ve Ahiret gününe varacağını
uman kimse için bunlarda (Hz. İbrahim (as.) ve beraberinde ki
müminlerde) güzel örnekler vardır." 7
1
33/ Ahzab21.
60/Mümtehine 4.
-'Bkz. 9ATevbe, 114.
4
Bkz. 17/İsra 23, 24. 31/Lokman 14.
5
4/Nisa45, 116.
6
31/Lokman 15.
7
60/Mümtehine 6.
2
62
Kur'fm'ı
Kerim peygamberlere ve onlara tabi olan
müminlere, özel tavır ve yaşayışlarda benzemeyi açık olarak teşvik
ediyor. Nitekim her gün kıldığımız namazlarda okuduğumuz Fatiha .
Suresinde, "(Allahım), bizi doğru yola, kendilerine nimet
verdiğin kimselerin yoluna hidayet et, gazaba uğrayanların,
sapanların yoluna değil" şeklinde dua etmemiz emrediliyor. .
Kendisine nimet verilenierin başında, hiç şüphesiz peygamberler
geliyor. Yüce Rabbımız onları önder, din ve dünya işlerinde mürşid,
ahlak ve fazileıtte insanlığa örnek ve model olsunlar diye seçmişdir.
Hz. İbrahim (as)'da Kur'an'da örnek bir şahsiyet olarak kendisinden
çokça bahsedilen bir peygamberdir.
B- KUR'AN'A GÖRE Hz. İBRAHiM (a.s.)
Hz. İbrahim (as), Hz. Nuh (as), Hz. Musa (as), Hz. İsa (as) ve
ahir zaman peygamberi Hz. Muhammed (sav) ile birlikte "Ulu'lAzm" peygamberlerden sayılmıştır. ı Hz. İbrahim (as.)'in ismi
Kur'an'ı Kerim'de 69 kere zikredilmiştir. Hz. Musa (as)'dan sonra
Kur'an'da en çok ismi geçen peygamber, Hz. İbrahim (as)'dir.Z
Bir
defasında
Hz. Peygamber (sav)'e bir sahabi gelerek "Ey
insanların en hayırhsı" dedi. Buna karşılık olarak Resullullah (sav):
."O, İbrahim (as)'dir" buyurdular. 3 Bu hadis, çeşitli şekillerde tevil
ve izah edilmiş olsa da, Hz. İbrahim (as)'ın Resullullah (sav)
nezdindeki itibarını göstem1esi açısından önemlidir.
Yukarıda
da belirttiğimiz gibi, Resullullah (sav)'den sonra
Kur'an'da "Üsve-i Hasene", yani model şahsiyet olarak verilen tek
peygamber, Hz. İbrahim (as)'dır. Bu bakımdan bu tebliğimizde onun
örnek şahsiyeti ile ilgili olarak Kur'an ve Sünnet'te geçen vasıfları
tesbit edip iki ayrı gurupta vermek istiyoruz. Bunlardan birincisi,
peygamberi ve vehbi vasıflar, ikincisi ise beşeri ve kesbl vasıflardır.
Aslında onun hususiyetlerini, kesin çizgilerle iki ayrı gnıpta
toplamanın zorluğunun da farkındayız. Ancak peygamberi ve beşeri
şahsiyetini ortaya koyınak için böyle bir tasnife gitme ihtiyacını
1
Bkz. 33/ Ahzab 7. 46/Ahkaf35.
Bkz. M. Fuad abdulbaki, el-Mucemu'l-Mufehres li Elfazi'l Kur'an'il-Kerim Mısır, ts.
s. 1-2.
3
Müslim. Fedail. 150 H. No. 2369, Ebü Davud, Sünnet, 14, H.No: 4672.
2
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
duyduk. Bu iki grup
dahilindedir.
arasında
bazı
tcdahüllerin
olması
63
da ihtial
C- PEYGAJ\IBERI VE VEHBI VASlFLARI
) - Kendisine ve Nesiine
Peygamberliğin Verilmiş Olması
Hz. İbrahim (as)'n peygamberliği, Kur'an'da Çeşitli şekillerde
ifade edilmiştir. Bakara Suresinde iki bir ayette şöyle buynıluyor:
"Bir zamanlar Rabbi İbrahim'i bir takım kelimelerle sınamış,
onları tam olarak yerine getirince, ben seni insanlara öndek
(imam) yapacağım demişti". ı Böylece Allah, Hz. İbrahim (as)'ı
kendisine uyup hidayctc erecekler için bir önder yaptı. Bu onun fazilet
ve şcrcftc çok ileri bir seviyede olnıasmdan dolayıdır. Güzel ahlak ve
sı !at larda mü mta/. bir mevki kazandığı için Allah bu vazifcyi ona tevdi
. . ,
etmıştır.-
M. Abdulı'a göre burada ki "imamet" risalet manasınadır. Çünkü
peygamberlik kcsble olmaz onun için de ayette buna işaret edilerek
bizzat Allalı'ın imanı, yani önder, yaptığı vurgulannııştır. Nitekim O
da insanları şirktcn uzaklaştırıp halis tcvhide davet ederek bu
önderliğin gereğini yapmıştır.~
Nahl Suresinde de şöyle buyuruluyor: . "İbrahim gerçekten
Hakka yönelen, Allah'a itaat eden bir önder idi. Allah'a ortak
koşanlardan değildi. Allah'ın nimetlerine şükredici idi. Çünki
Allah onu seçmiş ve doğru yola iletmişti.,.+
Allah'ın onu seçmiş olması, kulun şayi olmaksızın bir çi.ik
nimetierin meydana geldiği ilahi feyzini ona venııesidir. Bu da ancak
peygamberler ve onlara yakın olan sıddlkln ve şUheda inçidir. 5
Hz. ihrahim (as) hakkmda Bakara Suresinde ki bir başka ayette
1
2 Bakaral24.
c Bkz. Kurıuhi \lu hammed b. Ahmed. d-Cami'! i Ahk:ımi'l-Kur'iiıı. Beynıt, ıs, Il. ı 07.
' \lu hammed :\hdulı. Tefsiru'I-Kur'aıı'il Kerim. ıışr. M. Reşid Rıza. Mısır ı 945. ı,
455.
l<ı :\ahi. 120. 121.
• isıt:haııi. Ragıp. Ehüi~Kasım d-lluseyiıı h. Muhammed. el-Mufredat fı Garihii'IKıır':ııı. \!ısır. Jl)(ı I. s.X7.
4
64
de şöyle buyruluyor: "İbrahim'in dininden kendini bilmezlerden
başka kim yüz çevirir'? Andolsun ki, biz onu dünyada (elçi)
1
.
seçti k. Şüphesiz o, Ahirette de Salihlerdendir."
Yukarıdaki
iki ayette geçen "ictiba" ve "istifa" lafızları
"seçmek" manasma eş anlamlı kelimelerdir. Hz. İbrahim (as) bu
makamlara Allah'ın lütfü ve ikramı ile seçilerek nail olmuştur.~
Enbiya Suresinde de onun
peygamberliği hakkında,
"Andolsun
biz İbrahim'e daha önce rüşdünü vermiştik. Biz onu iyi
tanırdık" 3 buyrulmaktadır. İsfehani'ye göre bu ayette geçen "rüşd"
kelimesi, Hz. İbrahim (as)'ın risaletten önce sahib olduğu hidayet ve
doğruluk nıanasınadır.-ı
Hz. İbrahim (as)'ın nesiine de peygamberliğin verilmiş olduğu
Kur'an'da değişik ayetlerleifade edilmiştir. "Ona İshak ve Yukub'u
bağışladık. Peygamberliği
5
ve
kitapları
onun soyundan gelenlere
verdik. .. "
Peygamberliğin ve semavi kitapların onun nesiine verildiğinin
Kur'an'da açık bir şekilde belirtilmiş olması, şcreflerin en büyüğüdür.
Nitekim Beni İsrail peygamberleri ve Hz. İsa (as), Hz. Yakub (as)'ın
soyundan, HatamU'I-Enbiya Hz. Muhammed (sav)'de diğer oğlu Hz.
İsmail (as)'in soyundan gelmiştir. Resullullah (sav)'den sonra da
1
peygamberlik kapısı kapanmıştır. '
Kur'fın'ı Kerim· de başka ayetlerde de Hz. İbrahim (as)'ın
neslinden gelecek peygamberlere ve salih kişilere temas edilmiştir. 7
2- Makam-ı İbrahim'in Namazgah Edinilmesi
Allah'u Teala Kur'an'da Resullullah (sav)'e ve onun şahsında
ümmete şöyle hitab ediyor: "Biz Beyti (Kabe'yi) insanlara
1
2/Bakara. 130.
Emiri Ahmet el-Bera. İbrahim Aleyhisselam ve Da'vetulıu fı'I-Kur'aıı'l Kerim.
Cidde 1986, s.!48.
:; 21/Enbiyii 51.
4
İsfehani, s. I 96.
5
29/ Ankabut 27.
~> Sabüni, Muhammed Ali, Muhtasaru Tefsir-i İbn-i Kesir. Beyrut I 981. lll. 35.
7
Bkz. 6/En'iim. 84-88.19/Meryem49. 21/Enbiyii 72, 73.
2
-ı. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
65
toplanma mahalli ve güvenli bir yer kıldık. Siz de İbrahim'in
makaniında bir· namaz yeri edinip orada namaz kılın ... " ı
Ri\·aycte göre Hz. Ömer (ra) Peygamber Efendimize Makamnamaz kılınmasını teklif ettiğinde, bu ayet nazil
2
olmuştur.
ı
İbrahim'uc
• Makam-ı İbrahim'in ne olduğu hususunda farklı görüşler
bulunmaktadır. Makam-ı İbrahim, bir görüşe göre Haccın tamamı, bir
görüşe göre Arafat, M üzdelife ve Cemrelerdir. Haram-ı Şerif diyenler
de olmuştur. Ancak İbn Kesir'in ve cumhur'un tercihine göre, Hz.
İbrahim (as)'ın Kabe'nin binasını tamamlamak üzere üzerine çıktığı
taştır. Resulltıilah (sav), tavafı bitirdikleri zaman burada iki rekat
namaz kılmışlardır. 3 Nitekim şartlar müsait olduğunda, tavaf
namazının burada kılınması sünnettir.
D- BEŞERi VE KESBi V ASIFLARI
I-İslam Olması
Hz. İbrahim (as)'ın İslam oluşuyla ilgili olarak Kur'an'da
şöyle
buyrulmaktadır:
"İbrahim'in
dininden
kendini
bilmezlerden başka kim yüz çevirir'? Andolsun ki, biz onu
dünyada (elçi) seçtik. Şüphesiz o ahirette de iyilerdendir. Çünkü
Rabbi ona "Müslüman ol" demiş, O da Alemierin Rabbma boyun
4
eğdim (İslam oldum) demişti."
Bu ayetler açık olarak gösteriyor ki, Hz. İbrahim (as)'ın dini
İslam idi. İslam, Allah'ın emrine teslim olmak ona inkıyad etmek
demektir. Nitekim Hz. İbrahim (as) hayatında bunu açık olarak
göstcm1iştir. Allah'ın emri ile oğlunu kurban etmek istemiş, gözünü
kırpmadan ateşe atılmış, bütün malını misafirlerine ziyafet için
harcamış, hatta nıhunu kalbini her şeyini Allah'a vem1iştir. 5
2 BJkar;:ı ı 25.
c Sahtiııi. 1. ı ı X.
' Siihtiııi. 1. ı ı X.
1
2 Bab ra. ı 30. ı 3 ı. ·
'Bb. (ı l:ııamı(ı2.
4
66
2- Han if Dininden Olması
Kur'anı Kerim'de değişik ayetl.erde Hz. İbrahim (as)'ın Hanif
olduğu
bilhassa vurgulanmıştır: "lbrahim ne Yahudi, ne de
Hristiyan idi. Fakat o Allah'ı bir tanıyan dosdoğru bir müslüman
1
(han if) idi. Müşriklerden de değildi. " "İbrahim. gerçekten
Hakk'a yönelen Allah'a itaat eden bir önder idi. Allah'a ortak
koşanlardan değildi." 2
Hanif, Allah için İslam'a bağlanışında müstakim ölan
demektir. Birisi müslüman olduğunda, "Filan hanif oldu" denilirdi.
Hanif, islama doğru bir şekilde meyledip onun üzere sehat eden kimse
demektir. Cahilliye döneminde sünnet olan ve Kabe'yi tavaf edene
Hanif ismi verilirdi. Çünkü cahiliye araplannda Hz. İbrahim (as)'dan
sadece bu ikisi kalmıştı. 3
Nitekim bir hadiste de Resullullah (sav) şöyle buyum1Uşlardır:
"Ailah'a en sevgili olan din, semahat ve suhulet üzerine kurulmuş
4
olan din-i Hanif-i İsHimdır."
3- Halilullah (Allah Dostu) Olması
Peygamberler, Allah'ın elçileri olma bakımından farksız
olmakla birlikte, her birisinin-bazı hususiyetleri vardır. Bu cümleden
·olarak Hz. Musa (as)'a "Kelimullah", Hz. İsa (as)'a "Ruhullah", Hz.
Muhammed (sav)'e "Habibullah" denildiği gibi, Hz. İbrahim (as)'de
"Halillullah" denilmiştir. Nitekim Kur'an'da şöyle buyuruluyor:
"İşlerinde doğru olarak kendisini Allah 'a veren ve İbrahim'in
Allah'ın bir tanıyan dinine tabi olan kimseden dince daha güzel
kim vardır? Allah İbrahim'i (kendisine) dost edinmişti." 5
Elmalı'ya
göre Halil, bir kimsenin umur-ü esran arasına giren ve
muhabebeti, kalbinin eczasına nüfuz eden dostu demektir ki hiç bir
haleli olmayan meveddet (sevgi) manasma hulletten alınmıştır.
3/AI-i İmran 67.
16/Nahll20.
3
Zebidi, Muhammed, Murteza, Tacu'l-Aras, Bingazi. ts. VI, 77.
4
Buhiiri. İman 29. Lll5. Ahmet h. IlanheL I. 2J6. Miras. K. Naima. Sahib-i Bubiiri
mulıtesarı Terid-i Sarih Tercümesi, Ankara. 1969.1. 48.
5
4/Nisal25.
1
2
L Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
67
Allah'ın Hz. İbrahim (as)'ı halil edinmesi, onu bir halil gibi özel seçim
ile şereOendiıip mazhan esran rabbani kılmış olmasından mecazdır. 1
Bir başka izaha göre Allah'ın Hz. İbrahim (as)'i halis bir dost
edinınesi demek, Hz. İbrahim (as)'i dost gibi ilahi sırlarına vakıf
kılarak
tekrim buyurmuş olmasıdır. Bu yüce unvanın veriliş sebebi,
Hz. İbrahim (as)'ın Allah'a şiddetle ımıhabbeti, Allah'ın rıza ve
ımıliabbetini eelbeden ibadetlerde bulunmasıdır. Bir rivayete göre
Halilullah vasfını olması, insanlara ihsanda bulunması, karşılığında bir
.
. .
')
şey ıstenıemesıdır.-
Bir hadisde Peygamber Efendimiz (sav) onun Halil sıfatını
vurgulayarak
şöyle
buyummşlardır:
"Her
peygamberin
peygamberlerden dostalır vardır. Benim dostum ceddim ve
Rabbimin Halili olan İbrahim'dir". Hz. Peygamber (sav) daha
sonra Al-i İmran Suresinin 68. ayetini okudular. 3
4-
Yumuşak
Huylu
Olması
Hz. İbrahim (as) kemal sıfatiardan birisi olan yumuşak huylu,
halim selim bir insandı. Nitekim bir peygamber için halim selim
olması, tebliğ görevini yapabilmesi için gerekiyordu. Kur'an'da Hz.
Peygamber (sav)'e hitaben şöyle buyurulmuştur: "O vakit Allah'tan
bir rahmet ile onlara yumuşak davrandm. Şayet sen kaba, katı
yürekli olsa idin, hiç şüphesiz etrafından dağılıp giderlerdi. Şu
halde onları affet, bağışlanmaları için dua et. İş hakkında onlara
d anış ... wl
Yine Kur'an'da Hz. Musa (as) ve Hz. Hanın (as)'ın Firavuna
gitmeleri ve ona yumuşak söylemeleri tavsiye ediliyor: "Firavuna
gidin. Çünkü o iyeden iyiye azıttı. Ona tatlı dille konuşun belki o
aklını hasana alır veya korkar." 5
Resullullah (sav), Bedir esirlerine ne
1
yapılacağı
hususunu,
Elnıalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur'iin Dili. İstanbul 1960, llL 1476,1477.
2
\liras. IX, 107.
'Tirmizi. Tefsir, 41, H.No: 2995.
~ JAI-i İnıran, 159.
'20Taha. 43, 44.
68
ashabıyla İstişare etmiş ve görüşlerini almıştı. 1 Hz. Ebu Bekir (ra),
bunların müslümanların yakınları olduğunu iyilikle davranılması
gerektiğini ve belkide tevbe edeceklerini söylemişti. Resullulah (sav)
Hz. Ebu Bekir (ra)'in bu davranışına Hz. İbrahim (as)'e Hz. İsa
(as)'a benzetmiş ve şu ayete okmuştur: " ... Rabbim şimdi kim bana
uyarsa, o bendendir. Kim de bana
çok bağışlayan, pek esirgeyensin" .2
karşı
gelirse,
artık
gerçekten
·
·
Kur'fm'da Hz. Musa (as)'ın duası da şöyle: "Eğer kendilerine
azab edersen, şüphesiz onlar senin kullarındır. Eğer onları bağışlarsan
şüphesiz sen izzet ve hikmet sahibisin. "3
Resullullah (sav), Bedir esirlerini öldürülmesini tavsiye eden Hz.
Ömer (ra)'de Hz. Nuh (as) ve Hz. Musa (as)'a benzetmiştir. 4 Nitekim
Hz. Ömer (raYın görüşünü teyit edici mahiyette Ayet-i Kerime nazil
o Im uştur. 5
Bütün bunlar gösteriyor ki yumuşaklıında bir sınırı olduğu gibi,
ile muamele de bir zafiyet alameti değildir. Çünkü insanlara
yumuşak davranılması Hz. İbrahim (as)'in ve bazı peygamberlerin
vas ı flarındandır. cı
rıft
5- H ilim Sahibi Olması
Kur'an'da Hz. İbrahim (as)"n ahlakı şöyle tarif ediliyor: " ...
Gerçekten İbrahim çok ah çeken ve halim (çok sabırlı) idi." 7
"İbrahim cidden halim (yumuşak huylu) bağn yamk ve kendisini
tamamen Allah'a vermiş birisi idi." 8
Hilim, nefsi gazabın heyecanından korumaktır. 9 Bu erkekler için
çok nadir bulunan kıymetli bir sıfattır. Hilim sahibi Allah'ın sevdiği
1
Hadis için bkz. Ahmet b. Hanbel, I, 383.
14/İbrahim, 36.
3
5/Maide, 118.
4
Bkz. lO/Yunus, 88, 71/Nuh 26.
5
Bkz. 8/Enfal. 67-69.
c. Emiri, s. 104.
2
7
X
9
Tevbe, 114.
ı I/Hıld75.
.
Bkz. İslihani, s.129, Zebidi, VIII, 256.
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
69
mulısiıılcrdcıı sayılmıştır:
"O takva sahipleri ki, bollukta ve darhkta
Allah için harcarlar öfkelerini yutarlar ve insanları affederler.
Allah da muhsinleri sever." ı
Ancak bu sıfatlarla sıfatianmak oldukça zor bir iştir. Bu da
lütuf ve ihsanı ile olabilir. Nitekim bu husus Kur'fm'da da
i fad~ cdnmiştir: "İ yilikle kötülür bir olmaz. Sen (kötülüğü) en
güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında dQşmaıihk
2
bulunan kimse, sanki candan bir dost olur". "Kim sabreder ve
affederse, şüphesiz bu haraketi, yapılmaya değerli işlerdendir". 3
Allah'ın
Rcsullullah (sav) sahabeten Eşecc Abdilkays'a şöyle
"Sende iki haslet var ki, Allah onları sever: hilim ve
tcenmi".-ı Bir başka hadisde de Resullullah (sav) asıl pehlivamn
kuvvetli olan değil, gazablandığı zaman nefsine hakim olan kimse
olduğunu ifade ctmişlen.lir."
buyurmuşlardır:
6- Allah'tan Çok Korkan (Evvah) Birisiydi
"Ev\·ah" tabiri, Hz. İbrahim (as) ile birlikte Kur'an'da iki
yerde geçmektedir: " ... Gerçekten İbrahim evvah (çok ah çe~en,
6
duygulu, hüzünlü) ve halim idi". "İbrahim cidden halim, evvah
7
(bağrı yanık) ve kendisini tamamen Allah'a vermiş birisi idi".
"En·ah" ve "Teevvüh" kelimeleri, Allah'tan çok korkan,
yakaran, huşu ile Allah'a yönelen, onun rahmetini isteyip·
azabından
ona sığınan gibi çeşitli şekillerde açıklanmıştır.
İsfelıfıııi'nin de kaydettiği gibi bu manalann hepsinde "hüzün"
yalvarıp
hakimdir.~'
"Evvah" kelimesini, ayetlerin mealierinde de kaydettiğinüz
gibi "çok ah çeken" ve "bağn yanık" tabirlerinin daha canlı bir
."\Al-i İnıran!J4.
c ..ı ı Fussil:.ıt.3-L
-~ -12. Şura -1.3.
~ :-.Hislını. İman. 25, H.No: ı 7.
1
'Bulıari. hleb. ıo2. VII, 115. Tecrid-i Sarilı. XII. 140.
" 9.Tcdıc ı ı 4.
ı ı Hud. 75.
' İsklı:.ını. s ..32.
70
.
sekilde ifade
ettiğini gömıekteyiz.
.
7- Tevaı;u,ve İhlasla Allah'a Yönelirdi (İnabe)
İsfehani, "İnabe"yi şöyle tarif ediyor: Tevbe ve ihlaslı amcl ilc
Allah'a yönelme.ktir. ı Allah'a yönelen insan Allah'ın hidayetc
erdirdiği kimsedir. Nitekim Kur'an'da şöyle buyrulmaktadır:
" ... Allah dilediğini kendisine .., (peygamber) seçer ve kendisine
yöneleni de doğru yola iletir."- "... De ki: şüphesiz Allah dilediğini
saptınr, kendisine yöneleni de hidayete erdirir."3
"İnabe", Kur'an'da peygamberlerin, salihlerin ve muttakilerin
sıfatı
olarak
zikredilmiştir:
ve Rabbından mağfıret
Allah 'a yöneldi...-ı
"... Davud, kendisini denediğimizi sandı
dileyerek secdeye kapandı, tevbe edip
Kur'an'da bir başka ayetin baş tarafı, "İbrahim'de ve onunla
beraber olanlarda, sizin için gerçekten güzel bir örnek vardır. .. "
şeklinde başlayıp şöyle bitiyor: " ... (Hz. İbrahim'le beraber olan
mürninler şöyle dediler): Rabbif!JiZ, ancak sana dayandık, sana
yöneldik. Dönüşte ancak sanadır.":ı
Hz. İbrahim (as)'da Allah'a daima ihlasla tövbe edip yalvardığı
onun hakkında şöyle buyurulmuştur: "İbrahim cidden
1
yumuşak huylu, bağn yanık, Allah'a yönelen birisi idi." '
· için
8- Doğru Bir insandı (Sıddık)
Sıdk, yalancılığın zıddı
olup doğruluk manasınadır. Kur'an-ı
Kerim'de sadece üç peygamber doğnılukla vasıflandırılmıştır. Bunlar
Hz. Yusuf (as), 7 Hz. İdris (as/~ ve Hz. İbrahim (as)'dır. Kur'an'da onun
1
2
İsfehani, s.508.
42t'Şura, ı 3.
3
13/Ra'd, 27.
38/Sa'd 24.
5
60/Mümtehine, 4~
c. ı ı/Hüd, 75.
4
iBkz. ı2/Yüsuf,46.
s Bkz. ı 9/Meryem. 56.
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
71
hakkında
Hz. Peygamber (sav)'e hitaben şöyle. buyruluyor.
"Kur'an'da İbrahim'i (n kıssasını da) an. Şüphesiz ki o
sıddık (özü, sözü doğru) bir peygamberdi" 1
9-
Şükreden
·şükür,
etmektir.
Bir Kul
Olması
nimeti düşünüp ona karşı teşekkürünü açıktan ifade
nimeti inkar veya unutmaktır.
Şükrün zıddı,
Şükür
üç kısmıdır: Kalbin şükrü, nimeti düşünmek, lisanın
şükrü, nimeti vereni sena edip övmek, azaların şükrü ise, yeteri kadar
nimetin karşlığını verıııektir. Nitekim Kur'fm'da "... Ey Davud ailesi
2
şükredin. Ktillanmdan şükreden azdır." buyruluyor.
Bu ayet gösteriyor ki, şükür zor bir işdir. Bunun için Kur'an'da
şükründen dolayı iki kişi övlilmüştür. Birisi Nuh (as), 3 diğeri ise Hz..
İbrahim (as)'dır: "İbrahim, gerçekten Hakk'a yönelen, Allah'a
itaat eden (başlı başına) bir ümmetti. Allah'a ortak koşanlardan
değildi. Allah 'ın nimetlerine şükredici idi. Çünkü Allah onu
4
seçmiş ve doğru yola iletmişti."
Resullullah (sav), çok ibadet ettiği için müdahale eden Hz. Aişe
(ra) annemize, "çok şükreden bir kul olmayayım mı?" 5 şeklinde
cevap vennişlerdir.
10- Çok Dua Ederdi
Allah'a yalvarıp yakarmak manasma gelen dua, çeşitli
vesilclerle Kur'an'da çokça zikredilmiştir. 6 Resullullah (sav)'de, "Dua
7
ibadettir" buyurdular ve şu ayeti okudular: "Rabbimiz şöyle
buyurdu: Bana dua edin, size içabet edeyim ... 118 Bir başka hadiste
ı <J/ivleryem. -lı.
~ .HSebe. 13.
'ırisra. 3.
4
16 :\ahi. ı20, ı21.
':\hmet b. IlanıbeL IV, 251, VI, 1 ı5.
1
" Bkz. 2. Bakara 68, 69, 70. 6/En'i'ım 40. 4 ı.
· Ebü Danıd, Salat 358. H. l'\o:l479, Tirmizi. Dua, L l·I.i\o: 3372, Ahmed b. Hanbel,
IV, 267.271.
'-lO/\Iü'min. 60.
72
de, "Dua ibadetin özüdür" buyunılınaktadır.
1
Kur'an-ı Kerim'de Hz. İbrahim (as)'ın dilinden nakledilen bir
çok dua örnekleri bulunmaktadır. Bunlardan bazılarını vcııııck
istiyoruz:
"Rabbim, bana hikmet ver ve beni iyiler arasına kat. Bana .
sonra gelecekler için de iyilikte anılmak nasib eyle. Beni naim
cennetinin varisierinden kıl. Babamı da bağışla. (Ona tevbe ve
iman nasib et) Çünkü o sapıklardandır. (İnsanların) dirilecekleri
gün beni mahcup etme. O gün ne mal fayda verir, ne de evlat.
Ancak Allah'a kalm-i selim (temiz kalb) ile gelenler o günde
(k_urtuluşa erer). " 2
"Ey Rabbimiz bizi sana teslim olanlardan kıl, neslimizden
de sana teslim olan bir ümmet çıkar, bize ibadet yerlerimizi
göster, tevbenıizi kabul et. Zira tövbeleri kabul eden, çok
merhametli olan ancak sensin". "Ey Rabbimiz onlara kendi
içlerinden sen~ ayetlerini kendilerine okuyacak, onlara kitab ve
hikmeti öğretecek, onları temizleyecek bir elçi gönder. Her zaman
üstün gelen, her şeyi yerli yerince yapan yalnız sensin." 3
"Ey Rabbim, beni ve soyurudan gelenleri namazı devamlı
eyle. Ey Rabbimiz, duaını kabul et. Ey Rabbimiz,
(amellerin) hesap olunacağı gün, beni, ana-babamı ve mürninleri
kılanlardan
bağışla.".ı
"Ey Rabbimiz, bizi inkar edenler için deneme konusu kılma,
bizi bağışla. Ey Rabbimiz yegane galip ve hikmet sahibi ancak
sensin.":ı
Kunılt, huşu ile ibadete devam etmektir. Hz. İbrahim (as)
hakkında şöyle buyuruluyor: "İbrahim gerçekten Hakk'a yönelen,
6
Allah'a itaat eden (başlı
7
koşanlardan değildi."
1
Tirmizi. Dua. 1. H.No:3371.
26/Şuarii.. 83-89.
3
2/Bakara. ı 28. ı 29.
~ ı4/İbralıim. 40.41.
5
60/Mumtehine. 5.
r. isfelıani, s.413.
7
ı 6/Nahl. 120.
2
başına)
bir ümmet idi. Allah'a ortak
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
73
Bu . ayette geçen "üm met" kelimesi çeşitli şekillerde tefsir
edilmiştir. Bir görüşe göre birçok peygamberin atası olan Hz. İbrahim
(as). sıradan basit bir tek insan olmayıp, hayır ve fazileti kendisinde
toplayan kamil bir ümmete, yani bir topluluğa denktir. Nitekim
İsfehani de ümmeti, "AIIah'a ibadette bir cemaatin yerine kaim
olan" şeklinde açıklamıştır. 1
ll- Temiz Kalbii
Olması
Hz. İbrahim (as)'ın vasıflarından birisi de temiz kalbii oluşudur.
Nitekim Hz. İbrahim (as) duasının sonunda, ancak kalb-i selim ile
gelenlerin kurtulacağı vurgulanmıştır. 2 Saffat suresinde de, "çünkü
(İbrahim) Rabbine kalb-i selim ile geldi" 3 buyrularak Hz. İbrahim
(as)'ın temiz bir kalbesahip olduğu açıklanmıştır.
Nitekim günümüzde de peygamber mesleği olan dini tebliğ ile
kimselerin, kalbierini kin, haset ve buğuzdan uzak tutarak,
herkes için hüsn-ü zan besleyen iyi niyetli kimseler olması gerekir.
Zira dünyada Hakka'a davette başarılı olmanın, Ahirette de kul
hakkından kurtulmanın yolu budur.
uğraşan
12- Misafirperver
Olması
Hz. İbrahim (as)'ın en çok meşhur olduğu vasıDardan birisi de,
misafirperverliğidir. Nitekim günümüzde, "Halil İbrahim Bereketi",
"Halil İbrahim Sofrası" gibi tabirler cömertlik ve misafırperverlik
için alem
olmuşlardır.
Resullullah (sav) de; "AIIah'a ve Ahiret gününe iman eden
kimse, misafirine ik ram etsin " 4 buyurmuşlardır.
Hz. İbrahim (as)'ın misafırperverliği Kur'fm'da şöyle bir kıssa ile
anlatılıyor: "İbrahim'in ikram edilen misafirlerinin haberi sana
geldi mi'? Onlar İbrahim'in yanına girmişler, selam vermişlenU.
İbrahim de selamı olmış, içinden "bunlar yabancılar" demiştir.
İsl(:lıaııi. s.23.
~ 2Cı ~uara 89.
1
'37 SatTat X-L
-ı Bulıari. Elkh. 3 L VII. 79. Edeb, 85, VII, 104.
74
Hemen ailesinin yamna giderek semiz bir dana (kebabını)
getirmiş, onların önüne koyup, "yemez misiniz'?" demişti." 1
Bu ayetlerde
vurgulanması
gereken bir kaç husus
vardır:
Birincisi, gelen misafirler izin almaksızın onun evine girdiler.
Bu gösteriyor ki Hz. İbrahim (as) misafirlerine ikraınla meşhur
olmuştur. Hatta evi ziyafet yeri olarak biliniyordu. Dolayısiyle evine
gelen izin almaksızın içeri giriyordu.
İkincisi, ailesinin yanına misafirlerin haberi olmadan gizlice
gitti ve
sofrayı hazırlattı.
baktılar
ki sofra önlerine
Misafirlerde bunun
farkında olmadılar.
Birde
gelmiş.
Üçüncüsü, hiç tanınmayan misafirlere ikram edilen sofra da,
oldukça zengin idi. Nitekim misafirler de onun bu ikramına hayret
ettiler.
Dördüncüsü, sofrayı hizmetçiye vemıeksizin bizzat kendisinin
getirip misafirlerine ikram etmesi, ayrı bir asaJet ömeğidir.
Beşincisi, yemek sofrasını hazırlatıp onlann önlerine koydu. Bir
başka yere hazırlatıp da onlan çağımı:ıdi.:::
Hz. İbrahim (as) misafirlerine ikramı ve konukseverliğinden
dolayı, "Ebu'd-Dayfan" veya "Ebu'l-Edyaf', yani "Konuklar
babası" lakabını almıştır. 3
13- Vefalı Bir insandı
Allah'ü Teala Kur'an'da Hz. İhrahim (as)'ın vefasını övdü ve
onun hakkında, "Ahdine vefa gösteren İbrahim" 4 şeklinde bahsetti.
Nitekim o, Rabbisinin kendisine tevdi ettiği Risalet görevini tebliğ
için bütün gücünü harcamıştır. 5 Bir defasında Restılullah (sav) şöyle
buyurdular: "Allah, Hz. İbrahim'i niçin vefatı olarak tavsif etti,
bunu size haber vereyim mi'? Çünkü o, sabah ve akşam şu ayeti
51/Zariyat 24-27. Aynı hadise Kur'an'da bir başka Surede anlatılmaktadır. Bkz.
11/Hüd 69-70.
2
Emiri, s.172.
3
İbn Sa'd, et-Tabakatu'l-Kübra BevrLıt. 1960.1, 47. Tecrid-i Sarı h-I..\. 107.
4 -'N
,
:u11 ecnı, _,'7 .
1
5
İsfehani, s.528.
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
okuyordu:
O
halde
akşama
kavuştuğunuzda Allah'ı tesbih edin." 1
ulaştığınızda,
Bir başka rivayette de gece ve gündüz
2
dolayı bu vasııtla tavsif edildiği kaydedilmiştir.
•t4- Salih Bir Kul
75
yaptığı
sabaha
ibadetlerden
Olması
Salah, fesad'ın zıddı olup, lügatte layık olmak, iyi bir hal üzere
olmak, istikamet ve müsalaha anlamına gelmektedir. 3
Kur'an-ı
Kerim'de salih, müminlere ait üstün bir özelliktir.
Peygamberler bile bu vasfa sahip olmak ıçın temennide
4
bulunmuşlardır. Hz. İbrahim (as)'dan başka, Hz. Yusuf (as) ve Hz.
5
Süleyman (as) da salih insanlardan olmayı teınenni etmişlerdir.
Hz. İbrahim (as) Rabbine şöyle dua ediyordu: "Rabbim bana
hikmet ver ve beni salihler arasına kat". 6 Yine Hz. İbrahim (as),
7
"Rabbim, bana salihlerden olacak bir evlat ver" diyerek dua
etmiştir. Ayetin devamında, Hz. İbrahim (as) salih bir oğul ile
müjdelenıniştir.
Hz. İbrahim (as)'in ..,salihlerden olduğunu haber veren diğer
ayetler de şöyledir:
"İbrahim'in dininden kendini bilmezlerden başka kim yüz
çevirir? Andolsun ki, biz onu dünyada (elçi) seçtik. Şüphesiz o,
ahirette de aalihlerdendir."R
"Ona dünyada güzellik verdik, muhakkak ki o ahirette de
Salihlerdendir."'> "... Şüphesiz o, ahirette de salihlerdendir.'" 0
30/Rum: ı 7, ı 8. Hadis için bkz. Alımed b. Hanbel, III, 439.
~ Sabüni, III, 404.
:; Bkz. Dumlu, Ömer, Kur'an-ı Kerim'de Salalı Meselesi, Ankara ı 992. s. 4-5.
~Bkz. 12/Yüsuf 101.
1
Bkz. 27/Nenıl. 19.
83.
- 37iSa!Tat. 100.
s 2 Bakara. 130 .
., ](ı·~:;iiı. ın.
5
"26,Şuara
1
"
29:·:\ııkebut. 27.
76
Kur'fm-ı
Kerim'de diğer bazı
insanlardan oldukları i fade edilmiştir.'
peygamberlerin
de salih
15- Kabe'yi İnşa Etmiş Olması
Kur'an, Hz. İbrahim (as)'ın Kabe'yi inşa edişini şöyle anlatıyor:
"Bir zamanlar İbrahim'e Beytullah'm yerini hazırlamış ve (ona
şöyle demiştik): Bana hiçbir şeyi eş tutma. Tavaf edenler, ayakta
ibadet edenler, rükô ve secdeye varanlar için evimizi temiz tut." 2
"Bir zamanlar İbrahim, İsmail ile beraber Beytullah 'm
temellerini yükseltİyor (ve şöyle diyorlardı): Ey Rabbimiz bizden
bunu kabul buyur. Şüphesiz sen işitensin, bilensin.'' 3
Nitekim hadislerde Hz. İbrahim (as)'ın oğlu Hz. İ~mail (as) ile
birlikte Kabe'yi inşa edişleri uzurt uzun anlatılır. Hz. İbrahim (as)'ın
bizzat kendisi Kabe'yi yapİyor, Hz. İsmail (as) da ona yardım
ediyordu. 4
16- Sünnet
Olması
Hz. İbrahim (as)'ın sünnet olduğuna dair Kur'an'da bir bilgiye
Ancak hadislerde onun seksen yaşlannda iken sünnet
5
olduğu belirtilmiştir.
rastlamıyoruz.
Sünnet olduğu yaş, şekil ve yer hakkında farklı rivayetler
bulunmakla birlikte, sünnet olma o günden zamanımıza kadar, Hz.
6
İbrahim (as)'ın hatırası olarak gelmiştir.
17- Kıyamet Günü İlk Elbise Giydirilendir
1
Bkz. Dumlu, s.85.
Hac, 26.
3
2/Bakara, 127.
4
Bkz. Buhari, Enbiya, 9, IV. 116.
2
5
Buhfıri, İsti'zan, 51, VII, 144. Müslim, Fedail 151. H. No:2370.
Sünnetle ilgili olarak: Bkz. Tecrid-i Sarih IX. lll. Canan. İbrahim. Hadis
Ansiklopedisi, Almanya ts. VII. 41.
<>
1. Hz. ibrahim Sempozyumu Bildirileri
77
Yine Kur'an'da geçmemekle birlikte Hz. Peygamber (sav)
kıyamet günü ilk elbise giydirilen kimsenin Hz. İbrahim (as)
olduğunu
şöyle
haber
veriyor:
"... Kıyamet
gunu
(peygamberlerden) ilk elbise giydirilen kişi, (en büyük babam)
1
İbrahim' dir ... "
Bunun hikmeti çeşitli şekillerde izah edilmiştir. Tercih edilen
gBrüşe göre, Hz. İbrahim (as) çıplak olarak ateşe atıldığı için Allah'da
ahirette onu mükafat olarak giydiirnekte ve örtmede acele etti.Z
SONUÇ
Kur'an'da örnek insan "üsve-i hasane" olarak takdim edilen iki
peygamberden birisi Hz. İbrahim (as)'da günümüz insanının alacağı
birçok değerler ve mesajlar vardır. Çağlar değişse, insanlık ilim ve
fende çok ileri gitse de, peygamberlerin rehberliğine olan ihtiyaç hiç
eksilmeden devam ediyor.
1
2
Buhari, Rikak, 45, VII, 195. Enbiya, s.IV, I 10. Müslim, Cennet, 58 H.No.2860.
Bkz. Tecrid-i Sarih, IX, 106. Canan, İbrahim, XIV, 162.
Download