0. Senatosu B : 29 çekleştirilmesi zorunluğunu müdrik

advertisement
0. Senatosu
B : 29
çekleştirilmesi zorunluğunu müdrik olarak ça­
lışmalarımızı düzenlemiş bulunuyoruz. Bu cüm­
leden olarak ihracatımızın gelişmesi ve bünye
değişmesine imkân verecek tedbirler üzerinde
çalışmaktayız.
Mevcut pazarların genişletilmesi ve yeni pi­
yasalar kazanılması yolunda esasen kesif bir
faaliyet devresine girmiş olduğumuzu ifade et­
mek isterim. Bu maksatla, 1967 yılında Libya'­
da, Suudi Arabistan'da, Danimarka'da, Roman­
ya'da yeni ataşelikler açılmış 1968 başında
Kuveyt'te bir ay sürecek bir sergi düzenlemiş
bulunmaktayız. Ayrıca Mart 1968 den itibaren
Kuveyt'te de bir Ticaret Ataşeliği ihdas edile­
cektir.
1967 yılı dış ekonomik ilişkilerimiz açısın­
dan da önemli bir yıl olmuştur.
GATT'ta Kennedy Round çerçevesinde sağ­
lamış olduğumuz tâvizler yanında :
Ortak Pazarda tütün, kuru üzüm, kuru incir,
fındık gibi geleneksel ihraç maddelerimize ilâ­
veten sınai nitelikteki yeni maddelerimiz için
kontenjan ilâveleri sağlanmıştır.
RCD Anlaşması dâhilinde Iran ve Pakistan
ile olan ticari münasebetlerimiz hissedilir bir ar­
tış kaydetmiştir. Birkaç güzel örneğini de bu
yıl tesis etmiş bulunyoruz.
1968 Şubat ayında toplanan İkinci Dünya Ti­
caret ve Kalkınma Konferansının dış ticaretimiz
ve binnetice ekonomik kalkınmamız bakımından
müspet unsurlar getireceğini ümidetmekteyiz.
İkili anlaşmalı memleketlerle ticari müna­
sebetlerimizi kalkınma plânına ilişkin yıllık
programlar çerçevesinde ve ekonomimizin icap­
larına uygun şekilde yürütmekteyiz.
1967 yılı içinde yeni pazarlar kazanılma­
sı yolundaki gayretlerimiz cümlesinden olarak
Tunus ve Cezayir ile işarı liste ve serbest dö­
vizle ödeme esasına müstenit birer Ticaret An­
laşması akdetmiş bulunuyoruz.
Ortadoğu, Afrika ve Güneydoğu Asya mem­
leketlerinde ihraç mallarımız için yeni pazarlar
sağlanmadı yolunda sarfedegeldiğimiz gayret­
lerin semerelerini bu yıl içinde göreceğimizi
ümidediyoruz.
Bukonuyu bitirmeden bir konuya özellik­
le temas etmek istiyorum. Bu mevzu Sayın
6 . 2 . 1968
O : 1
C. H. P. sözcüsü Fikret Gündoğan'm bütçe­
nin tümü üzerindeki konuşması sırasında ve
yine Sayın Şükran öskaya'mn balıanlığımrn
bütçesinin görüşülmesi sırasında değindikleri
meselelerdir. Sayın Fikret Gündoğan'm temas
ettiği birinci husus; (1962 den itibaren dış ti­
caret açığına dayanan bir politika devresi baş­
lamış ve devam etmektedir) iddiasıdır.
Evvelâ bu bir kusur ise kendi mensubu ol­
dukları partinin de bunda iştiraki vardır.
İkinci olarak, bu ticaret açığının devamlı­
lığının bir sınırı olmak iktiza eder ki, plân
ilkelerinde bu kabul edilmiştir. Kaldı ki tesbit ettiğimiz 32 memleketin 18 inin ticaret açı­
ğı vardır. 14 ünde de neticeler tehaluf etmek­
tedir. Türkiye kalkman bir ülkedir. Bu durızzıımu yatırımlarına paralel olarak disipline
etmiştir. Bu sebeple dış ticaret açığını bu an­
layış içinde değerlendirmek lâzımdır.
2 nci değineceğim husus : (Dış ticaret had­
leri gelişmişler lehine ve az gelişmişler aleyhi­
ne işliyor. Âz gelişmişlerin ihraç .ürünlerindeki
fiyat artışları ile gelişmişlerin ihraç malları
fiyatlarındaki artış farkı iki yönlü olarak ya­
ni ihraç ve ithalde az gelişmişler aleyhine işli­
yor. Misal olarak 1955 - 1966 arasındaki 11
yıllık devrede bundan dolayı az gelişmiş ülke­
ler 2 milyar dolar kaybetmişlerdir) deniyor.
Bu iddiaya Sayın Şükran özkaya'da iltifat et­
tikleri için bu konuda müştereken cevabımı
arz edeceğim. Şimdi bu iddianın dayandığı
mesnet ve sıhhati hakkında düşünmek lâzım­
dır.
Eğer bu iddia Türkiye için
bunu da cevaplamamız lâzım.
söyleniyorsa
Gerçek şudur; az gelişmiş ülkelerde teşki­
lâtlanma her yönü ile kifayetsiz olduğu için
bundan doğan kayıplar vardır.
Az gelişmişlerin istatistik doneleri ile ge­
lişmiş ülkelerin istatistik doneleri de farklar
arz eder. Bunun içindir ki plânlı kalkınma ile
meselelerini disipline etmiş bir ülkede bu iddi­
ayı aynı şekilde ileri sürmek güçtür ve haksız­
dır.
Türkiye'de bugün müstahsil mallarında,
özellikle geleneksel ihraç mallarımızda köklü
teşkilâtlanma vardır.
Download