Slayt 1 - Uluslararası Şeffaflık Derneği

advertisement
Yönetimde Dürüstlük, Şeffaflık, Hesap
Verebilirliğin Önemi ve Türkiye’de Öne
Çıkan Sorunlar
26 Mayıs 2011
Kadir Has Üniversitesi
E. Oya Özarslan
Şeffaflık Derneği
Yönetim Kurulu Başkanı
• 2008 yılında gönüllü çabalarla kuruldu.
• Ülkenin demokratik, sosyal ve ekonomik yönden gelişimi
için toplumun tüm kesimlerinde şeffaflık, dürüstlük ve
hesap verebilirlik ilkelerini hâkim kılma amacını taşır.
• Faaliyetlerinde kamu, özel sektör, sivil toplum ile ulusal ve
uluslararası kuruluşlarla işbirliğini esas alır.
• Şeffaflık, açıklık ve hesap verebilirlik ilkelerinin ülkedeki
yolsuzluğun panzehiri olduğuna inanarak bu doğrultuda
faaliyetlerde bulunmayı hedeflemektedir.
• Uluslararası Şeffaflık Örgütü’nün (Transparency
International) Türkiye temsilciliğini yürütmektedir.
Faaliyetlerimiz arasında…
ŞEFFAFLIĞA ÇAĞRI MERKEZİ
• Amacı yolsuzlukla mücadele konusunda sivil inisiyatif geliştirmektir.
• Vatandaşların günlük yaşamlarında yolsuzluk karşısında
neler yapabilecekleri konusunda bilgi düzeyinin artırılması
ve yasal ve kurumsal düzeylerde yolsuzlukla mücadele
yaklaşımları ve mekanizmaları hakkında bilincin
artırılması hedeflenmektedir.
Şeffaflık Nedir?
• Şeffaflık karar alıcıların hedeflerini, hedeflere ulaşmak için
hayata geçirdiği politikaları, aldıkları kararları ve bu
politikaların yarattığı sonuçları izlemek için gerekli olan
bilgiyi vatandaşlarına düzenli, anlaşılabilir, tutarlı ve
güvenilir bir biçimde sunmasıdır.
Hesap Verebilirlik Nedir?
• Hesap verebilirlik prensibi; karar alıcıların ve
uygulayıcıların yetkilerini kullanmalarından ve yapmış
oldukları faaliyetlerden sorumlu tutulmaları anlamına gelir.
Kişiler veya kurumlar aldıkları karardan etkilenecek
kişilere hesap verebilmelidir. Hesap verebilirliğin ön şartı
şeffaflık ve hukukun üstünlüğü ilkeleridir.
Yolsuzluk Nedir?
• Yolsuzluğun çok çeşitli bilimsel tanımı vardır. Yaygın bir
tanıma göre, yolsuzluk “kamu gücünün özel çıkarlar
amacıyla kötüye kullanılmasıdır.” Daha kapsamlı
yolsuzluk tanımı ise “kamu gücüyle” sınırlı olmayan
“herhangi bir görevin özel çıkarlar için kötüye
kullanılmasını” içerir.
• Yolsuzluk, sosyal, ekonomik ve politik krizleri besleyen,
hukukun üstünlüğü ve demokratik sistemin işleyişini
engelleyen, rekabeti ve ekonomik gelişimi önleyen, doğal
kaynakların doğru kullanımını engelleyen, ve insanları
yoksulluk ve sefalete sürükleyen bir olgudur.
Yolsuzlukla Mücadele Göstergeleri ve
Ölçümü Projesi
Mantıksal Çerçeve
• Türkiye’de ciddi bir yolsuzluk sorunu vardır.
Küresel Yolsuzluk Barometresi’nin 2010 bulgularına
göre;
 Görüşülen 1000 kişinin yüzde 57’si son üç yılda Türkiye’de
yolsuzluğun arttığını düşünüyor.
 Yolsuzluk algısının en yüksek olduğu alanlar; siyasi partiler,
özel sektör, kamu görevlileri, ordu, eğitim sistemi, yargı ve polis.
 Görüşülenlerin yüzde 33’ü son 12 ayda yukarıda sayılan
kurumlardan en az birine rüşvet verdiğini söylüyor. Bu oran
Avrupa Birliği ülkelerinde ortalama yüzde 5.
Uluslararası Şeffaflık Örgütü Küresel Yolsuzluk Barometresi 2010
Yolsuzlukla Mücadele Göstergeleri ve
Ölçümü Projesi
Mantıksal Çerçeve II
• Doğası gereği yolsuzluğu ölçmek zordur. Ancak, yolsuzluğu
önlemek ve en aza indirgemek için alınan önlemler ve
uygulanan politikalar ile bunların etkinliği ölçülebilir.
• Yolsuzlukla mücadelede başarılı olmak için ulaşılabilir
somut hedefler koymak gerekir.
• Yolsuzluğun sürdürülebilir bir şekilde azaltılması, ancak
yerel sivil toplum kuruluşlarının ve vatandaşların konuyu
sahiplenmesi ve karar alıcıları gerekli önlemleri almaya
ikna etmesi halinde başarıya ulaşabilecek bir mücadeledir.
Yolsuzlukla Mücadele Göstergeleri ve
Ölçümü Projesi
Amaç
• Üç temel alan olan yargı, yasama ve kamu yönetiminde iyi
yönetişim ve yolsuzlukla mücadele kriterlerinin belirlenmesi
• İzleme çalışması ile Türkiye’nin bu kriterlere uyumunun
ölçülmesi
• İleriki yıllarda bu çalışmayı tekrarlayarak ilerleme veya
gerilemelerin belgelenmesi
Yöntem
• Göstergelerin belirlenmesi: Uluslararası Şeffaflık Örgütü
uzmanları ile birlikte Avrupa Birliği müktesebatı göz önüne
alınarak hazırlandı.
• İzleme: Yasal mevzuat taraması yapıldı, benzer çalışmalar
incelendi ve konunun paydaşları ile mülakatlar yapıldı.
İyi Yönetişim ve Yolsuzlukla Mücadele
Göstergeleri I
• Kapasite
 Çalışanların maaş ve özlük haklarının, uygun bir hayat
standardı yakalamaları için yeterli olması
 Fiziksel çalışma koşullarının iyi olması
 Çalışanların düzenli meslek-içi eğitim alması
• Bağımsızlık
 Çalışanların işe alımının şeffaf ve liyakate dayalı yöntemlerle
yapılması
 Meslekte atama, terfi, disiplin cezaları, meslekten ihraç
uygulamalarının şeffaf, kanunla açıkça belirlenmiş kurallara
dayalı olması ve tüm kararların yargı denetimine açık olması
İyi Yönetişim ve Yolsuzlukla Mücadele
Göstergeleri II
• Dürüstlük, Şeffaflık ve Hesap Verebilirlik











Kapsamlı yazılı etik davranış kurallarının olması
Çıkar çatışmasının yasalarla açık bir şekilde düzenlenmesi
Çalışanların düzenli mal beyanı vermesi
Dokunulmazlıkların sınırlı olması
Çalışanların hediye almasını yasaklayan açık yasalar olması
Katılımcı karar alma mekanizmaları
Kurumun tüm faaliyetleri ile ilgili bilginin herkesin anlayacağı bir
şekilde kamuya açık olması
Etkin iç denetim mekanizmaları
Etkin bağımsız dış denetim
Vatandaşlar için aktif ve etkin şikayet mekanizmalarının varlığı
Yasaların yolsuzluk ihbarında bulunan çalışanları koruması
Yargı Alanında İzleme Sonuçları
Olumlu Adımlar
• Adalet Bakanlığı kapsamlı bir Yargı Reformu süreci
başlatmıştır ve yargıya ayrılan bütçe son yıllarda
arttırılmıştır.
• Adliyelerin fiziki koşullarının iyileştirilmesi için çalışmalar
yapılmaktadır. 2003 yılından beri 130 yeni adliye binası
inşa edilmiştir.
• UYAP sistemi Türkiye’nin yüzde 70’inde
yaygınlaştırılmıştır.
• Hakimlerin meslek-içi eğitiminden sorumlu Adalet
Akademisi kurulmuştur.
• Hakimlerin meslekten ihraç kararlarına karşı yargı yolu
açılmıştır.
Yargı Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Adalet Akademisi’nin personel ve fiziki kapasitesi kanunla
öngörülmüş görevlerini yerine getirmek için yeterli değildir.
• Hakimler, yoğun iş yükü ve sağlıksız fiziksel çalışma
koşullarından şikayet etmektedir.
• Hakimlerin işe alımı, çoğunluğunu yürütmeden gelenlerin
oluşturduğu Mülakat Kurulları tarafından yapılmaktadır.
• Hakimlerin atama, terfi ve disiplin cezalarından sorumlu
HSYK’ya Adalet Bakanı başkanlık etmekte ve disiplin suçlarının
onaylanacağı son merci olması gibi geniş yetkileri elinde
bulundurmaya devam etmektedir.
• HSYK’nın disiplin cezaları kamuya açık değildir. Bu kararlar,
ihraç kararları dışında, yargı yoluna kapalıdır.
Yargı Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Yargı bağımsızlığı yasa ile güvence altına alınmasına rağmen
mülakatlar, uygulamada hakimlerin kararlarına dolaylı veya
doğrudan siyasi müdahaleler olduğunu göstermiştir.
• Yargı mensupları için kapsamlı ve yazılı etik kurallar
bulunmamaktadır.
• Yapılan görüşmelerde hakimler arasında hediye alma
uygulamasının yaygın olduğu görüşü dile getirilmiştir.
• Mahkeme kararları ilgilisi dışındakilere kapalıdır.
• En temel adil yargılanma haklarından olan “Adil Yargılanma
Hakkının uygulaması aşırı derecede problemlidir. Türkiye bu
alanda AİHS imzacıları arasında en sorunlu ülkedir.
Yasama Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Meclisin fizik kapasitesi yeterli değildir. Bu durum özellikle
Komisyon çalışmalarını etkilemektedir.
• Meclisteki yasama uzmanı sayısı yetersiz, uzmanlık alanları
dardır. Bu da yeni çıkan yasaların kalitesini etkilemektedir.
• TBMM Genel Sekreterliği, kariyer planlaması, performans
değerleme ve motivasyon sistemi gibi esaslar üzerine
kurulu bir modern insan kaynakları yönetiminden
yoksundur.
• Hem Genel Kurul, hem de komisyon gündemlerini
oluşturmakta iktidar partisi büyük oranda belirleyici
olmaktadır.
Yasama Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
•
•
•
•
•
Yasa yapım mekanizmaları katılımcı değildir.
Türkiye’de bir lobicilik yasası yoktur.
Milletvekillerinin mal beyanları şeffaf değildir.
Türkiye’de hala bir siyasi etik yasası yoktur.
Milletvekili dokunulmazlıkları dar bir şekilde
tanımlanmamıştır.
• Milletvekillerinin çıkar çatışmasını düzenleyen yasal
hükümler yoktur.
• Kamu kurumlarını TBMM adına denetleyen Sayıştay’ın
yerindelik denetimi yapma yetkisi kaldırılmıştır.
Siyasi Partilerin FinansmanıÖne Çıkan Sorunlar
• Siyasi partiler, seçim kampanyalarının finansmanını,
sadece yılda bir kez Anayasa Mahkemesi’ne gönderdikleri
kesin hesapları içerisinde sunmaktadır.
• Bağımsız adayların ve ya parti üyelerinin seçim
harcamaları ile ilgili herhangi bir düzenleme yoktur.
• Siyasi partilerin hesaplarını kamuya açıklama zorunluluğu
yoktur.
• Anayasa Mahkemesi tarafından gerçekleştirilen mali
denetim kararları kamuya açıktır ancak burada yer alan
bilgiler kamu denetimini sağlayacak kadar ayrıntılı değildir.
Kamu Yönetimi Alanında İzleme Sonuçları
Olumlu Adımlar
• 2005 yılında Başbakanlık Kamu Etik Kurulu kurulmuş ve
Kamu Görevlileri Etik Rehberi yayınlamıştır.
• Her kamu kurumu ve Bakanlık altında Etik Komisyonları
oluşturulmuştur.
• 2003 yılında Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ile vatandaşların
bilgiye erişimi yasal bir hak olarak tanınmıştır.
• 5018 nolu Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile
kamu kurumları yıllık faaliyet raporları yayınlamak ve
kamu ile paylaşmakla yükümlü kılınmıştır.
Kamu Yönetimi Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Türkiye’de devlet memurları maaşları, ek gelir ihtiyacı
duyurmadan uygun bir hayat standardı yakalamaya yeterli
değildir.
• Kamu hizmetine girişte adam kayırmacılığın yaygın olduğu
düşünülmektedir.
• Kamu Görevlileri Etik Kurulu, bağımsız bir kurum değil,
hem personel hem bütçe olarak Başbakanlığa bağlı ve
Başbakana hesap veren bir kurumdur.
• Kamu görevlilerinin mal beyanlarının kontrol edilmesi ve
bir önceki yılla kıyaslamasını sağlayacak mekanizmalar
yoktur.
• Seçilmiş kamu görevlilerinin mal beyanları şeffaf değildir.
Kamu Yönetimi Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Bilgi Edinme Hakkı’nın kullanımında sorunlar vardır.
Devlet sırrı, ticari sır gibi nedenler kanunda istisna kabul
edilmiştir ancak bu kavramların net bir tanımı yoktur.
• Kamu kurumlarında yer alan Teftiş Kurullarına üst
yöneticiler tarafından denetim izni çıkmamakta, bu
kurullar çalıştırılmamaktadır.
• Kamu görevlilerinin yargılanması için üst yöneticinin izni
gerekmekte, bu da kamu görevlilerinin dokunulmazlığı
olarak algılanmakta ve hesap verebilirlik ilkesine zarar
vermektedir.
Kamu İhaleleri Alanında İzleme SonuçlarıÖne Çıkan Sorunlar
• Kamu İhale Kanunu’nda temel usul olan “açık ihale usulu”ne
17 maddelik istisna getirilmiştir. 2009 yılında yapılan
ihalelerin yüzde 25’i, değer olarak yüzde 20’si istisnalar
kapsamında gerçekleşmiştir.
• İhale sonuçlarının açıklanması tamamen şeffaf olmamaktadır.
Kanuna göre kurumlar sonuç bildiriminde yer verilecek
bilgilere kendileri karar vermektedir.
• Kamu İhale Kurumu (KİK) sadece gelen şikayetleri çözmekle
yükümlüdür. Medyaya yansımış yolsuzluk olayları hakkında
kendiliğinden inceleme başlatamamaktadır.
• KİK’e itiraz başvurularında yüksek ücretler (4000 TL) talep
edilmektedir. Bu da hak arama özgürlüğünün önünde bir
engel oluşturmaktadır.
Teşekkür ederiz…
Download