ulusal ve uluslar arası muhasebe standartlarına göre

advertisement
T.C.
SÜLEYMAN DEM REL ÜN VERS TES
SOSYAL B L MLER ENST TÜSÜ
LETME ANAB L M DALI
ULUSAL VE ULUSLAR ARASI MUHASEBE
STANDARTLARINA GÖRE VARLIKLARIN
DE ERLEMES : SM VE SMMM’LER N
UYGULAMA DÜZEYLER N N TESP T NE
YÖNEL K B R ARA TIRMA
YÜKSEK L SANS TEZ
Hasan ENOL
Tez Danı manı:
Doç. Dr. Durmu ACAR
ISPARTA, 2005
2
i
ÖNSÖZ
Bu çalı ma konusunun belirlenmesinde ve çalı manın yürütülmesinde sürekli
yardım ve tavsiyelerde bulunan, çalı ma süresince görü
ve önerileri ile beni
yönlendiren, tez çalı mamın bu noktaya gelmesinde deste ini esirgemeyen ve
sonuçlanmasında çok de erli katkıları olan danı manım Sayın Doç. Dr. Durmu
ACAR’a, bugünlere gelmemde eme i olan anne ve babama, beni sabırla destekleyip
sıkıntılarıma katlanan e im ule’ye te ekkür ediyorum.
Hasan ENOL
2005
ii
ÖZET
ULUSAL VE ULUSLAR ARASI MUHASEBE STANDARTLARINA GÖRE
VARLIKLARIN DE ERLEMES : SM VE SMMM’LER N UYGULAMA
DÜZEYLER N N TESP T NE YÖNEL K B R ARA TIRMA
Hasan ENOL
Süleyman Demirel Üniversitesi, letme Bölümü
Yüksek Lisans Tezi, 143 sayfa, ubat 2005
Danı man: Doç. Dr. Durmu ACAR
Bu tezin amacı, ulusal muhasebe standartları ve uluslararası muhasebe
standartlarına göre varlıkların nasıl de erlendirildi ini ortaya koymak ve söz konusu
standartlara göre kar ıla tırma yapmaktır.
Tez
çalı masında
öncelikle
literatür
çalı ması
yapılmı ,
ardından
standartların muhasebeciler tarafından ne derece uygulandı ına ili kin anket
çalı ması yapılmı tır.
Sonuç olarak;
Ulusal ve uluslararası muhasebe standartları birbiriyle genelde uyumludur.
2005 yılından itibaren AB’ye üye ülkelerde IFRS kullanımı zorunlulu u artık
uluslararası muhasebe standartlarının uygulamada yasal statüye kavu tu unu
göstermektedir.
Ülkemizde muhasebe standartları alanındaki geli meler yakından takip
edilmekte ancak yasal bir zeminde uygulama alanı bulamaması eksiklik olarak göze
çarpmaktadır. Ancak AB müzakere sürecinde olan ülkemizin bu alt yapıyla sıkıntı
ya amadan AB normlarına adapte olabilmesi için muhasebe standartları konusunda
e itim faaliyetlerinin ba latılması gerekmektedir. Meslek mensuplarının muhasebe
standartları konusunda bilgi düzeylerinin eksik oldu u görülmektedir.
Anahtar Kelimeler: Uluslararası muhasebe standartları, Türkiye muhasebe
standartları, varlıkların de erlemesi.
iii
ABSTRACT
EVALUATION OF ASSETS ACCORDING TO NATIONAL AND
INTERNATIONAL ACCOUNTING STANDARDS: A RESEARCH ABOUT
PUBLIC ACCOUNTANTS’APPLICATION LEVELS
Hasan ENOL
Süleyman Demirel University, Department of Business Administration
MBA, 143 pages, February 2005
Supervising Professor: Assoc. Prof. Dr. Durmu ACAR
The aim of this thesis is to point out how assets are evaluated according to the
national general accepted accounting principles and international accounting
standards and compare these standards.
In this study, first of all it has been made a literature research and then a
survey about degree of application of these standards by accountants.
As a result:
Generally, there is no so many differences between national GAP and
international accounting standards.
The obligation of application of IFRS at EU countries by 2005 indicates that
IAS has a legal status in application.
In Turkey developments in accounting standards has been being followed
closely, but it has no application area legally.
However, to adapt to the EU norms, it should be started to education
activities about accounting standards in Turkey. It has been realized that, accountants
have limited information about accounting standards.
Key Words: International Accounting Standards, Turkish Accounting
Standards, Evaluation of assets.
iv
Ç NDEK LER
ÖNSÖZ………............................................................................................................. i
ÖZET............................................................................................................................ii
ABSTRACT................................................................................................................iii
Ç NDEK LER............................................................................................................iv
KISALTMALAR D Z N ..........................................................................................vii
TABLOLAR D Z N .................................................................................................viii
G R ………………....................................................................................................1
B R NC BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARININ AMACI VE GEL M .........................2
1.1. Uluslararası Muhasebe Standardının Amacı ve Geli imi .............................2
1.2. Türkiye Muhasebe Standartlarının Amacı ve Geli imi ................................4
1.3. Muhasebe Standartlarının Harmonizasyonu ................................................4
K NC BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARINI DÜZENLEYEN KURUMLAR ................8
2.1 Uluslararası Muhasebe Standartlarına li kin Kurumlar ...............................8
2.1.1. IASC (Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi) .........................8
2.1.1.1. IASC (UMSK)’nın kurulu ve tarihçesi.........................................8
2.1.1.2. IASC tarafından Uluslararası Muhasebe Standartlarının
Olu turulması ..........................................................................................10
2.1.2. IFAC- (Uluslararası Muhasebeciler Federasyonu)..................................12
2.2. TÜRK YE MUHASEBE STANDARTLARINA L K N KURUMLAR.....................12
2.2.1. Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK) .........12
2.2.1.1. TMUDESK’nın kurulu ve tarihçesi ...............................................13
2.2.1.2. TMUDESK tarafından Ulusal Muhasebe Standartlarının
Olu turulması ..............................................................................................14
2.2.2. Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK) ....................................16
2.2.2.1. TMSK’nın kurulu ve tarihçesi .......................................................16
2.2.2.2. TMSK Çalı ma Usul ve Esasları .....................................................17
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARI ......................................................................18
3.1. Varlıklarla lgili Uluslararası Muhasebe Standartları ................................18
3.1.1. UMS 2:Stoklar...................................................................................18
3.1.2. UMS 4: Amortismanların Muhasebele tirilmesi .................................24
3.1.3. UMS 8: Ola anüstü Ve Önceki Dönem Kalemleri Ve Muhasebe
Yöntemlerindeki De i iklikler.....................................................................24
3.1.4. UMS 11: n aat Sözle melerinin Muhasebele tirilmesi ......................25
3.1.5. UMS 16 Duran Varlıklar, Tesis ve Donanımın Muhasebele tirilmesi .30
3.1.6. UMS 17: Kira Sözle melerinin Muhasebele tirilmesi ........................37
3.1.7. UMS 21 Döviz Kurlarındaki De i ikliklerin Etkileri .........................43
3.1.8 UMS 27 Konsolide Finansal Tablolar ve Ba lı Ortaklıklardaki
Yatırımların Muhasebele tirilmesi……………………………….................48
3.1.9. UMS 28 tiraklerin Muhasebele tirilmesi .........................................53
3.1.10. UMS 36 Sabit Kıymetler De er Dü üklü ünün Muhasebele tirilmesi
....................................................................................................................56
3.1.11. UMS 38 : Maddi Olmayan Duran Varlıklar .....................................61
3.1.12.UMS 39: Finansal Enstrümanlar: Kayda Alma ve De erleme ...........67
v
3.1.13.UMS 40 : Yatırım Varlıklarının Muhasebele tirilmesi ......................73
3.2.1. TMS 6 tiraklerdeki Yatırımların Muhasebele tirilmesi ....................74
3.2.2. TMS 7 Yatırımların Muhasebele tirilmesi .........................................75
3.2.3. TMS-8 Maddi, Maddi Olmayan Duran Varlıklar ile Özel Tükenmeye
Tabi Varlıklar ..............................................................................................76
3.2.4. TMS-9 Amortisman Muhasebesi .......................................................77
3.2.4.1. Maliyetin Da ıtım Yöntemleri ....................................................77
3.2.5. TMS-12 Kur De i im Etkilerinin Muhasebele tirilmesi .....................78
3.2.6. TMS-13 Stoklar .................................................................................78
3.2.7. TMS-17 Kiralama lemlerinin Muhasebele tirilmesi ......................81
3.3 UMS ile TMS’nin Kar ıla tırılması ...........................................................82
3.3.1. IAS 2 Stoklar ile TMS 13 Stoklar Standardının Kar ıla tırılması .......82
3.3.2. IAS 16 Maddi Duran Varlıklar ile TMS 8 Maddi, Maddi Olmayan
Varlıklar ile Özel Tükenmeye tabi Varlıkların Kar ıla tırılması ...................82
3.3.3. IAS 17 Kiralama Sözle meleri ile TMS 17 Kiralama lemlerinin
Muhasebele tirilmesi Kar ıla tırılması ........................................................83
3.3.4. IAS 21 Döviz Kurlarındaki De i imlerin Etkisi ile TMS 12 Kur
De i im Etkilerinin Muhasebele tirilmesi Kar ıla tırılması .........................84
3.3.5. IAS 28 tiraklerin Muhasebele tirilmesi ile TMS 6 tiraklerdeki
Yatırımların Muhasebele tirilmesi’nin Kar ıla tırılması ..............................84
3.3.6. IAS 38 Maddi Olmayan Duran Varlıklar ile TMS 8 Maddi, Maddi
Olmayan Varlıklar ile Özel Tükenmeye tabi Varlıkların Kar ıla tırılması....85
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
ULUSAL VE ULUSLARARASI MUHASEBE STANDARTLARINA GÖRE
VARLIKLARIN DE ERLEMES ..................................................................86
4.1. DÖNEN VARLIKLARIN DE ERLEMES ............................................86
4.1.1. Hazır De erler ...................................................................................86
4.1.1.1. Kasa Hesabının De erlemesi .......................................................86
4.1.1.1.1. Türk Lirası Kasasının Envanteri ...............................................86
4.1.1.1.2. Yabancı Para Kasasının Envanteri ............................................87
4.1.2. Menkul Kıymetler .............................................................................88
4.1.3. Ticari Alacaklar .................................................................................91
4.1.4.Di er Alacaklar ..................................................................................92
4.1.5. Stoklar ...............................................................................................92
4.1.5.1. Türkiye Muhasebe Standartlarına Göre Stokların De erlemesi ....92
4.1.6. Yıllara Yaygın n aat Ve Onarım Maliyetleri ....................................99
4.1.7. Gelecek Aylara Ait Giderler Ve Gelir Tahakkukları......................... 100
4.2 DURAN VARLIKLARIN DE ERLEMES ........................................... 105
4.2.1. Ticari Alacakların De erlemesi........................................................ 105
4.2.2. Di er Alacakların De erlemesi ........................................................ 105
4.2.3. Mali Duran Varlıklar ....................................................................... 105
4.2.4 Maddi Duran Varlıklar...................................................................... 108
4.2.5. Maddi Olmayan Duran Varlıklar ..................................................... 111
vi
BE NC BÖLÜM
MUHASEBE MESLEK ELEMANLARININ ULUSAL VE ULUSLARARASI
MUHASEBE STANDARTLARINI UYGULAMA DÜZEY N N TESP T NE
YÖNEL K B R ARA TIRMA........................................................................... 119
5.1. ARA TIRMANIN AMACI ................................................................... 119
5.2. ARA TIRMANIN KAPSAMI ............................................................... 119
5.3. ARA TIRMANIN YÖNTEM ............................................................... 120
5.4. VER LER N SUNULMASI ................................................................... 120
5.4.1. MUHASEBEC LERE L K N K SEL B LG LER ..................... 120
5.4.2. MESLEK ELEMANLARININ STANDARTLARA L K N B LG
DÜZEY ................................................................................................... 122
5.4.3. MESLEK ELEMANLARININ MUHASEBE STANDARTLARINI
UYGULAMA DÜZEY NE L K N B LG LER ..................................... 131
5.5. SONUÇ VE DE ERLEND RME............................................................ 136
KAYNAKÇA………………………………………………………………………139
EK : ANKET FORMU…………………………………….… ………………….141
ÖZGEÇM ………………………………………………………………………..143
vii
KISALTMALAR D Z N
AB Avrupa Birli i
a.g.m. Adı Geçen Makale
ED Exposure Draft
EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Belgesi
EU European Union
F FO First n First Out
IASC International Accounting Standarts Committee
IFAC International Federation of Accountants
IFRS International Financial Reporting Standarts
IMF International Money Fund (Uluslararası Para Fonu)
IOSCO International Organization of Securities Commissions (Menkul
Kıymetler Komisyonları Uluslararası Örgütü)
L FO Last n First Out
MB Merkez Bankası
MDV Maddi Duran Varlık
NGD Net Gerçekle ebilir De er
OECD Organization for Economic Co-operation and Development
(Ekonomik birli i ve Kalkınma Örgütü)
SM Serbest Muhasebeci
SMMM Serbest muhasebeci Mali Mü avir
SPK Sermaye Piyasası Kanunu
TMS Türkiye muhasebe Standardı
TMSK Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu
TMUD Türkiye Muhasebe Uzmanları Derne i
TMUDESK Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu
TTK Türk Ticaret Kanunu
TÜRMOB Türkiye Serbest Muhasebeci ve Mali Mü avirler ve Yeminli Mali
Mü avirler Birli i
UFRS Uluslararası Finansal Raporlama Standartları
UN United Nation (Birle mi Milletler)
UMS uluslararası Muhasebe Standartları
UMSK Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi
VUK Vergi usul Kanunu
YMM Yeminli Mali Mü avir
viii
TABLOLAR D Z N
Tablo-1 Muhasebecilerin Ünvanlarına Göre Da ılımı ........................................... 120
Tablo-2 Muhasebecilerin Ö renim Durumuna Göre Da ılımı ............................... 121
Tablo-3 Muhasebecilerin Mesleki Kıdem yılına Göre Da ılımı ............................. 121
Tablo-4Muhasebecilerin Çalı ma ekline göre da ılımı ........................................ 122
Tablo-6 Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) hakkındaki bilgi düzeyi ............... 122
Tablo-7 Ünvanlarına göre TMS hakkındaki bilgi düzeyleri ................................... 123
Tablo-8 Ö renim durumuna göre TMS hakkındaki bilgi düzeyi ............................ 123
Tablo-9 Mesleki kıdeme göre TMS hakkındaki bilgi düzeyi ................................. 123
Tablo-10 Uluslararası Muhasebe Standartları (UMS) hakkındaki bilgi düzeyi ....... 124
Tablo-11 Ünvan-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki bilgi düzeyi ....... 124
Tablo-12 Ö renim Durumu-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki bilgi
düzeyi .................................................................................................... 125
Tablo-13 Mesleki Kıdem-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki bilgi düzeyi
............................................................................................................... 125
Tablo-14 A.B.'
ye üye ülkelerin 2005 yılında Muh.Standartlarını uygulayaca ından
haberdar olma durumları......................................................................... 125
Tablo-15 TMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.'
ye üye ülkelerin 2005 yılında
Muh.Standartlarını uygulayaca ından haberdar olma durumları ............. 126
Tablo-16 UMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.'
ye üye ülkelerin 2005 yılında
Muh.Standartlarını uygulayaca ından haberdar olma durumları ............. 126
Tablo-17 Muh. Harmonizasyonuna katkı sa laması açısından ............................... 127
Tablo-19 Standartların birebir uyumlu olmalarına göre durumu ............................ 128
Tablo-20 TMS hakkındaki bilgi düzeyine göre standartların birebir uyumlu
olmalarına göre durumu.......................................................................... 128
Tablo-21 UMS hakkındaki bilgi düzeyine göre standartların birebir uyumlu
olmalarına göre durumu.......................................................................... 128
Tablo-22 TMS’nı uygulama düzeyleri................................................................... 129
Tablo-23 TMS sektörlere göre uygulanmalıdır ifadesine katılma düzeyleri ........... 129
Tablo-24 TMS'
nin tam anlamıyla kullanımı ekonomik büyümeyi hızlandırır ifadesine
katılma düzeyleri .................................................................................... 129
Tablo-25 TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeyleri ....................................... 130
Tablo-26 Ö renim durumuna göre TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeylerinin
kar ıla tırılması ...................................................................................... 130
Tablo-27 Muhasebe standartları hakkındaki e itimi vermesi gereken kurumlar ..... 131
ix
Tablo-28 TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeyiyle E itimi vermesi gereken
kurulu ................................................................................................... 131
Tablo-29 Yabancı paraya ili kin de erleme i lemleri ............................................ 132
Tablo-30 Yabancı para de erleme yöntemlerinin kullanılmalarına göre da ılımı .. 132
Tablo-31 Menkul kıymetlere ili kin de erleme i lemleri ....................................... 132
Tablo-32 Menkul kıymet de erleme yöntemlerinin kullanılmalarına göre da ılımı133
Tablo-33 Stok de erleme yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı .................... 133
Tablo-34 Amortisman ayırma yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı ............. 133
Tablo-35 MDV’lara ili kin de erleme i lemleri .................................................... 134
Tablo-36 MDV de erleme yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı .................. 134
Tablo-37 5024 sayılı yasaya göre düzeltme yapma durumlarına göre da ılımı ...... 134
Tablo-38 Muh.Standartları VUK,SPK ve TTK'
daki de erleme yöntemlerini esas alır
ifadesi hakkındaki dü üncelerin da ılımı ................................................ 135
1
GR
Dünyada ya anan küreselle me muhasebe biliminde de kendini göstermi tir.
Günümüzde uluslararası ticarette önemli geli meler ya anmaktadır. Ulusal sınırlar
ülke ekonomisine dar gelmeye ba lamı tır. Bu da gösteriyor ki; ticarette sınırlar
ortadan kalkmakta ve dünya tek pazara do ru ilerlemektedir.
Uluslararası irketler tarafından ülkeler arasında gerçekle tirilen ekonomik
faaliyetlerin ölçülebilir muhasebe bilgilerinin kar ıla tırılmasına imkan sa lamak ve
tek düze bir muhasebe sistemi olu turmak amacıyla uluslararası muhasebe
standartlarının kullanımı amaçlanmı tır. Böylelikle Finansal bilgi sunumunun ülkeler
arasında kar ıla tırılabilir hale getirilmesi amaçlanmı tır.
Uluslararası alanda çıkarılan muhasebe standartlarına ülkeler, ulusal
muhasebe standartlarını çıkararak adapte olmaya çalı maktadır. Uluslararası
muhasebe standartlarının önündeki en büyük engellerden bir tanesi uygulamada yasal
zorunlulu un olmamasıydı. Ancak son geli meler neticesinde UMS, UFRS adı
altında AB’ye üye ülkelerde 2005 yılından itibaren uygulamaya ba lanmı tır. Bu da
UMS’nin yasal bir statü kazanmaya ba ladı ının göstergesidir.
UMSK tarafından çıkarılmakta olan UMS’ler, Uluslararası Finansal
Raporlama Standartları (UFRS) olarak 2005 yılından itibaren anılmaya ba lamı tır.
Be bölümden olu an Çalı manın birinci bölümünde muhasebe standartlarının
amacı ve geli imi üzerinde durulmu tur. Daha sonra da muhasebe standartlarının
harmonizasyonu hakkında ki geli meler incelenmi tir.
kinci bölümde; Muhasebe standartlarını ulusal ve uluslararası alanda
düzenleyen kurumlar hakkında bilgi verilmi tir. Bu kurulu ların kurulu ve
tarihçeleri, standart olu turma süreçleri, çalı ma usul ve esasları incelenerek
anlatılmı tır.
Üçüncü bölümde; uluslararası ve ulusal muhasebe standartları hakkında
varlıkların de erlemesinde kullanılacak muhasebe standartları açıklanmaya
çalı ılmı tır. Daha sonra UMS ve TMS kar ıla tırması sunulmu tur.
Dördüncü bölümde; ulusal ve uluslararası muhasebe standartlarına göre
varlıkların de erlemesi anlatılmı tır.
Be inci bölümde; Muhasebe standartlarının uygulama etkinli ine ili kin
Isparta ilinde faaliyet gösteren Serbest Muhasebeci Mali Mü avirler odasına kayıtlı
meslek mensuplarını kapsayan ve örne i ekte sunulan bir anket çalı ması yapılmı tır.
Sonuçları da bu bölüm içerisinde de erlendirilmi tir.
2
B R NC BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARININ AMACI VE GEL
M
Ülkemizde ve uluslar arası arenada olu turulan muhasebe standartlarının
amacı; finansal tablolarda effaf, tutarlı, kar ıla tırılabilir, ilgili ve güvenilir mali
bilgi sunan bir mali raporlama sistemi olu turmaktır.1
Muhasebe uygulamaları ve finansal tabloların kullanıcıları arttıkça muhasebe
standartlarının önemi de artmaktadır. Muhasebe bilgilerini hem muhasebeciler hem
de iç ve dı denetçiler kullanmaktadırlar. 2
Muhasebe çalı malarının yöntemini belirleyen düzenlemeler durumundaki
standartlar, muhasebe kuramının önemli kaynaklarından birini olu turmaktadır.
Muhasebe standartları ulusal ve uluslararası kurulu lar tarafından yayımlanmaktadır.
Muhasebe ilkeleri, muhasebe standartları vasıtasıyla uygulamaya konulur.
Muhasebe standartları, gerek muhasebe i lemlerinde, gerekse mali tabloların
hazırlanmasında,
i letmeler tarafından
farklılıkları en aza indiren düzenlemelerdir.
yapılan
muhasebe
uygulamalarındaki
3
1.1. Uluslararası Muhasebe Standardının Amacı ve Geli imi
Muhasebenin uluslararası i lerde uygulanması, Uluslararası Muhasebe
Standardı(UMS)’nın olu turulması ile mümkündür. UMS’na kısa sürede tam uyum
söz konusu de ildir. Fakat uyum zorunlulu u her geçen gün artmaktadır. Çünkü
gerek uluslararası ticarette, gerekse uluslararası birle me ve rekabette finansal
tabloların ve muhasebe uygulamalarının uyumlu hale getirilmesi, önemli yararlar
sa lamaktadır. Aksi takdirde, bir ülkenin kanunlarına istinaden hazırlanan finansal
tablolar, di er ülkelerdeki i letme ve i letme sahiplerine aynı bilgileri vermeyebilir.
Bu durum, uluslararası alanda ticari faaliyetlerin geli tirilmesini engelleyebilir.4
1
Pınar ACAR, “Uluslararası Muhasebe Standartları”, Uluslararası Mali Standartlar, T:C.Maliye
Bakanlı ı Avrupa Birli i ve Dı li kiler Dairesi Ba kanlı ı, Ankara, 2002. s.256.
2
Murat ERDO AN, Yöneticilerin Karar Verme Aracı Olarak Finansal Muhasebe, Beta Basım
Yayım, 1.Baskı, stanbul, 2002, s.15.
3
Durmu ACAR-Nilüfer TET K, Genel Muhasebe, Tu ra Ofset, 3.Baskı, Isparta, 2004, s. 28-29.
4
ERDO AN, a.g.e., s. 15.
3
UMS, çok uluslu kazanç amaçlı kurum ve i letmelerin, uyguladıkları
muhasebe tümlemlerinde de il, bundan sonraki mali tabloların ayrıca de erleme ve
sunu larında asgari mü tereklerde birlik sa lamak için olu turulan ve her biri kendi
içinde tutarlı bir bütündür; bunlara bir
ey eklenmez ve bunlardan bir
ey
çıkartılmaz; bunlar, çok özenle hazırlanmı , kendi içlerinde tutarlı birer yazılı
metindir.5
UMS, birçok ülke tarafından uygulamaya konmu tur. Gelecekte küreselle me
kaçınılmazdır. Bu da tüm dünya için tekdüzen muhasebeyi art kılar. Bu nedenle,
UMS’nın benimsenmesi yaygınla makta, kullanılması da giderek benimsenmektedir.
Bu standartlar muhasebede ortak dil olma özelli ini yakalamak üzeredir. 6
IASC, Avustralya, Kanada, Fransa, Almanya, Japonya, Meksika, Hollanda,
ngiltere,
rlanda
ve
Amerika’dan
profesyonel
muhasebe
kurulu larının
anla malarıyla 1973 yılında kurulmu tur. 1983 yılından itibaren ise Uluslararası
Muhasebeciler Federasyonu’na (IFAC- International Federation of Accountants) üye
tüm profesyonel organlar da IASC üyeli ine dahil olmu lardır. Halen 112 ülkeden
153 üyesi olan kurulu , ulusal standart belirleyici kurulu lar, menkul kıymet
borsaları, Avrupa Komisyonu, OECD, Birle mi Milletler gibi hükümetler arası
kurulu lar ve Dünya Bankası gibi kalkınma kurulu ları ile i birli i içinde
çalı maktadır. 7
IASC’nin kendi statüsünde belirtilen amaçları a a ıda sunulmu tur:8
•
Kamu yararına, finansal tablolarda ve di er bazı finansal raporlarda
bilgilerin effaf, kaliteli ve kar ıla tırılabilir olarak yayınlanabilmeleri için anla ılır,
yüksek kalitede ve yaptırımı olan global muhasebe standartları geli tirilmesi,
•
Bu standartların kullanımının ve sıkı bir
ekilde uygulanmasının
sa lanması,
•
Yüksek kalitede çözümler üretilebilmesi için ulusal ve uluslararası
muhasebe standartlarının olabildi ince benzer hale getirilmesidir.
5
Mehmet YAZICI, “Muhasebe Standardının Tanımı”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, Sayı:18
(Nisan, 2003), s.37
6
ERDO AN, a.g.e., s.15.
7
Ümit GÖKDEN Z, Muhasebe Standartları, 1.Baskı, stanbul: Alfa Basım Yayım, 1996, s.2.
8
GÖKDEN Z, a.g.e., s.2.
4
IASC’nin Uluslararası Muhasebe Standartları ile ilgili çalı maları halen
Avrupa Birli i, EFTA (Avrupa Serbest Ticaret Bölgesi) OECD ve Birle mi
Milletler Örgütleri tarafından desteklenmektedir.
1.2. Türkiye Muhasebe Standartlarının Amacı ve Geli imi
Ulusal
Muhasebe
Standardı,
bir
ülkedeki
kurum
ve
i letmelerin
muhasebelerinde uygulama birli ini sa lamak amacıyla, muhasebenin evrensel
terim, ilke, yasa, kural, yöntem ve kuramlarına uygun olarak düzenlenen tekdüzen
hesap çerçevesi ba lamında, tekdüzen malolu
yönergesi, tekdüzen envanter
yönergesinden olu an bir sistem; konmu yasa hükümleri ve bildirilerle bütünlenen
ve uyulması gerekli bir birim, bir birlik, bir ölçünlük anlamına gelen bir terimdir.9
Türkiye’de
muhasebe
standartlarının
geli imi
devlet
öncülü ünde
gerçekle mi , Türk Muhasebe yazını ve mevzuatının olu turulmasında ise ekonomik
ve siyasi olarak ili kilerimizin yo un oldu u ülkeler örnek alınarak aktarılan yasalar
ve uygulamalarının etkileri görülmü tür. Muhasebe uygulamalarında önce Fransız
mevzuatı ve yayınlarının daha sonra Alman mevzuatı ve yayınlarının etkisi olmu tur.
1950’li yıllarda ABD ile olan ticari-siyasi ili kilerin sonucunda Amerikan
mevzuatının etkisinde kalınmı tır. 1987 yılı sonrası AB’ye tam üyelik ba vurusunda
bulunulması ile AB düzenlemelerinin ve son zamanlarda küreselle me hareketlerinin
hızlanmasıyla hemen hemen tüm dünyada ve ülkemizde Uluslararası Muhasebe
Standartlarının etkisinde kalınmı tır.10
Ulusal Muhasebe Standardı belirli bir ülke içindir; belirli bir sistemdir; o
ülkedeki kurum ve i letmelerde muhasebe birli ini sa lar; bu kurum ve i letmeler,
bu sisteme göre, o ülkedeki ilgili yerlere hesap verirler.11
1.3. Muhasebe Standartlarının Harmonizasyonu
Her ülkenin kendi ulusal muhasebe standartlarını belirlemesi do al ve
gereklidir. Bu konuda birçok mesafe kaydeden ülkeler oldu u gibi, henüz
çalı malara yeni ba layan ülkelere de rastlanmak mümkündür. Halen muhasebe
standartları ülkeden ülkeye birçok hususta farklılık göstermektedir. Ülkeler ulusal
9
Yazıcı, s.36.
Feri tah SÖNMEZ, “13 No’lu Türkiye Muhasebe Standardı-Stoklar”, Muhasebe ve Denetime
Bakı , Sayı:9 (Mayıs, 2003), s.24
11
YAZICI, A.g.e., s.36.
10
5
standartlarını be enmemekle birlikte, di er ülkelerin standartlarına göre daha iyi
oldu unu dü ünmektedirler. 12
Harmonizasyon, muhasebe uygulamalarının uyumlulu unu artıran bir
süreçtir. Di er bir ifade ile muhasebede uyumla tırma (harmonizasyon), çe itli ve
de i ik muhasebe uygulamalarını tekdüzeli e do ru yönlendiren çalı malar olarak
nitelendirilebilir.13
Muhasebe standartlarında uluslararası harmonizasyonun sa lanması gere ini
ortaya çıkaran faktörler arasında; finansal piyasaların uluslararasıla tırılması, çok
uluslu
irketler, ba ımsız denetim firmalarının faaliyetleri, ekonomik birlik
olu turma hedefleri ve geli mekte olan ülkelerin elde edebilece i muhtemel faydalar
sayılabilir. Bunlara ili kin kısa açıklamalar a a ıdaki gibidir. 14
Finansal piyasaların Uluslararasıla ması: Son yıllarda teknoloji ve i lem hızındaki
geli meler ile uluslararası ticaretin ve fon akımlarının serbestle tirilmesi yönündeki
politikalar finansal piyasaların/sermaye piyasalarının da uluslararasıla masını
beraberinde getirmi , sermaye piyasası vasıtasıyla fon toplanması yöntemi a ırlık
kazanmaya ba lamı tır. Günümüzde birçok borsada çok sayıda yabancı irket kota
olmu , sınır ötesi menkul kıymet satı ları bazı ülkelerde gayri safi yurt içi gelirinde
üzerine çıkmı , menkul kıymet piyasalarında yabancı yatırımları yükseltmi tir.
Piyasalardaki bu geli meler, güvenilir finansal bilgilerin uluslararası düzeyde
kar ıla tırılabilirli inin sa lanmasını zorunlu kılmaktadır. Ba ka ülkelerden fon
sa lamak isteyen bir
irketin mali tablolarının ayrıca bir düzeltmeye ihtiyaç
göstermeksizin di er ülkelerde de kabul görmesi ba ta maliyetlerinin azalması ve
yatırımcının korunması olmak üzere birçok avantaj sa layacaktır. 15
Çokuluslu
irketler: Küreselle me ve buna ba lı olarak dı ticaretin geli imi
sonucunda birçok ülkede ekonomik faaliyetler, genellikle ba ka ülkelerde de
faaliyetleri bulunan çok uluslu irketler tarafından gerçekle tirilmeye ba lanmı tır.
Muhasebe ve raporlama standartlarından ortak uygulamaların benimsenmesi çok
uluslu irketler açısından, finansal tabloların hazırlanması ve konsolide edilmesinde
12
Ba ak ATAMAN AKGÜL- Hüseyin AKAY, Uluslararası Muhasebe Standartları, Türkmen
kitabevi, stanbul, s.24.
13
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.24.
14
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.25.
15
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.25.
6
maliyetlerin dü ürülmesi, yönetim bilgi sistemlerinin uygulanması, uluslararası
faaliyetlerinin performanslarının de erlendirilmesi, faaliyet gösterilen ülkeler
arasında personel hareketlerinin kolayla ması ve ba ımsız denetim maliyetlerinin
azalması gibi alanlarda fayda sa layacaktır. Ayrıca, bu irketler dünya çapında
ülkeler arasında kaynak aktarımları yapmakta olup, güvenilir finansal kaynaklar
olmaksızın bu i lemlerin kontrol edilmesi mümkün de ildir. 16
Ba ımsız Denetim Firmaları: Muhasebe standartlarında uluslararası uyumun
sa lanmasında yarar sa lanması beklenen taraflardan biri de profesyonel denetim
firmalarıdır. Günümüzde ço u, bizzat kendileri çok uluslu irket konumunda olan bu
denetim firmaları, uluslararası standartların olu turulmasından, çokuluslu irketlerin
denetiminden sa lanacak kolaylık, personel e itimi için yapılan giderlerin azalması
ve de i ik ülke ofisleri arasında personel transferinin kolayla ması gibi yararlar elde
edeceklerdir. 17
Ekonomik Birlik Olu turma Hedefleri: Dünyanın de i ik bölgelerinde ülkeler
tarafından ekonomik i birlikleri, ekonomik topluluk ve birlikler
eklinde
yapılanmalarının yaygınlık kazandı ı görülmekte ve bu tür bölgesel i birliklerinin
hedeflerine ula masına yönelik olarak; muhasebe standartlarındaki farklılıkların
ortadan kaldırılarak, üye ülkelerde faaliyet gösteren irketlere ili kin mali bilgilerin
kar ıla tırılabilir olmasının sa lanması yönünde önlemler alınmaktadır. 18
Uluslararası Düzenlemelerdeki Geli meler: Muhasebe standartlarında uluslararası
uyumun sa lanması gere ini ortaya çıkaran etkenler bulunmasına kar ın, uluslararası
harmonizasyon kar ıtı görü ler de ileri sürülmü tür. 19
Muhasebe standartlarının harmonizasyonun gerçekle tirilmesini önleyen
çe itli engeller vardır ve bunlar a a ıdaki gibidir: 20
Harmonizasyon
için
en
önemli
engel,
ülkelerin
uygulamaları arasındaki mevcut farklılıkların büyüklü üdür,
16
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.25-26.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.26.
18
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.26.
19
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.26.
20
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.26.
17
muhasebe
7
Bazı ülkelerde etkin profesyonel muhasebe meslek örgütlerinin
yoklu udur,
Milliyetçi bakı açılarının bulunmasıdır,
Ekonomik sonuçların, muhasebe standartları üzerindeki etkileridir.
Ancak bunlara ra men son yıllarda uluslararası muhasebe standartlarının
olu turulması yönünde birçok kurulu un giri imde bulundu u ve bu konuda önemli
geli melerin sa landı ı gözlenmektedir.
Geli mekte Olan Ülkelerin Elde Edecekleri Faydalar: Uluslararası muhasebe
standartlarının olu turularak muhasebe standartlarının uyumla tırılması, muhasebe
ilkeleri ve standartlarında henüz yeterli geli meyi sa layamamı
olan ülkeler
açısından yol gösterici olacak, ülke standartlarının kalitesinin yükseltilmesini
sa layacaktır. 21
Özellikle küreselle me ile birlikte muhasebe standartlarında uluslararası
harmonizasyonun sa lanması ve ortak muhasebe standartlarının olu turulması için
de i ik kurum ve kurulu larca giri imler sürdürülmekte ve bu alana önemli
kaynaklar ayrılmaktadır. Muhasebe standartlarının uyumla tırılması konusunda
dünyada birçok organizasyon eylem halindedir. Bunlar Birle mi Milletler (UN),
Ekonomik
birli i ve Kalkınma Örgütü (OECD), Uluslararası Muhasebe
Standartları Komitesi (IASC) ve Avrupa Birli i (EU)’dir. Ayrıca Menkul Kıymetler
Komisyonları Uluslararası Örgütü (IOSCO) ve Uluslararası Para Fonu (IMF)’de bu
organizasyonlar arasında sayılabilir. 22
21
22
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.27.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.27.
8
K NC BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARINI DÜZENLEYEN KURUMLAR
Muhasebe standartlarını düzenleyen kurumları uluslararası ve ulusal bazda
de erlendirmekte yarar vardır.
2.1 Uluslararası Muhasebe Standartlarına li kin Kurumlar
Uluslararası muhasebe standardını düzenleyen kurulu lara ili kin bilgiler
a a ıda verilmi tir.
2.1.1. IASC (Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi)
Uluslararası muhasebe standartlarını düzenleyen kurumlardan ilki IASC’dir.
2.1.1.1. IASC (UMSK)’nın kurulu ve tarihçesi
Uluslararası muhasebe standartlarını biçimlendiren bildiriler; 29 Haziran
1973 tarihinde Avustralya, Kanada, Fransa, Almanya, Japonya, Meksika, Hollanda,
ngiltere, rlanda ve Amerika Birle ik Devletleri’nin önde gelen muhasebe meslek
örgütlerinin olu turdu u Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi tarafından
yayınlanmaktadır.23
UMSK, 88 ülkeden 125 meslek örgütüne hitap etmekte, Türkiye’den
TMUD(Türkiye Muhasebe Uzmanları Derne i) 1974 yılından ve TÜRMOBTMUDESK 1994 yılından beri üyedirler. Üye meslek örgütlerinin sayısı süratle
artmakta olup bu standartlar muhasebede ortak dil olma özelli ine ula ması yakın
zamanda beklenmektedir.24
2000 yılı sonu itibariyle 112 ülkeden toplam 150 muhasebe örgütü bu
muhasebe örgütüne üyedir.
Bir yandan uluslararası muhasebe standartlarının hazırlanması, yayınlanması
ve bu standartların dünya çapında kabulünün sa lanması, öte yandan mevcut mevcut
düzenlemelerin geli tirilmesi ve uluslararası harmonizasyonun gerçekle tirilmesi
yönünde çaba gösterilmesi, IASC’nin 1992 tarihli tüzü ünde bu organizasyonun
amaçları olarak belirlenmi tir. O tarihlerde IASC için farklı ulusal muhasebe
23
L.Michael Bırch, “Uluslararası Muhasebe Standartları Açısından Türkiye’deki Muhasebe ve
Denetim Uygulamalarının De erlendirilmesi”, Türkiye VI. Muhasebe E itimi Sempozyumu
Bildiriler, Gazi Üniversitesi, Alanya, 9-11 Mayıs 1984, s.13.
24
SÖNMEZ, a.g.e., s.24.
9
kültürleri arasında uyumla tırmanın sa lanması amacı ön planda yer alıyordu. Bunun
do al sonucu olarak da, IASC tarafından yayımlanan standartlar çok sayıda seçimlik
haklar içermekteydiler. 25
2001 yılında IASC içerisinde köklü yapısal de i ikliklere gidildi. Bu
ba lamda adı International Accounting Standarts Board olarak de i tirilen kurul,
Nisan 2001 tarihinde görevine ba ladı. IASB’nin 2000 yılı Mart ayında
kararla tırılan yeni tüzü ünde organizasyonun amaçları u ekilde sıralanmı tır: 26
Kamu yararı gözetilerek, yüksek nitelikli,
effaf ve mukayeseye
elveri li bilgileri içeren mali tabloların hazırlanması için gerekli olan
kaliteli, kolay anla ılır ve uygulanabilir global muhasebe standartları
geli tirmek,
Bu standartların dünya çapında kabul edilmesini ve öngördükleri
normlara titizlikle riayet edilmesini te vik etmek,
Yüksek kaliteli çözümlere ula abilmek için, ulusal muhasebe
standartlarının IAS/IFRS’e uyumunu sa lamaktır.
IASB’nin yeni tüzü ünde belirledi i amaçlar incelendi inde, organizasyonun
artık seçimlik hakların yer almadı ı, tüm dünyada yeknesak ekilde uygulanan
muhasebe standartları geli tirme esasını ön planda tuttu u görülmektedir.
IASB tarafından hazırlanan muhasebe standartları tüm dünyada her geçen gün
daha fazla yaygınla makta ve önem kazanmaktadır. 2001 yılından önce yapılan
de i iklikten önce IAS adı altında yayımlanan International Financial Reporting
Standarts (IFRS), bugün dünyanın pek çok ülkesinde ulusal muhasebe standartlarına
kar ı güçlü bir rakip te kil etmektedirler. Bu kapsamda IOSCO 2000 yılı mayıs
ayında üyelerine, yabancı irketlerin sınır ötesi kayıt ve menkul kıymetlerin ihracı
i lemlerine ancak bu irketlerin bilançolarını IAS/IFRS esaslarına uygun olarak
düzenlemeleri ko ulu altında izin vermelerini önermi tir. Aynı ekilde Avrupa
Komisyonu da gelecekte bilanço hukuku alanında uygulayaca ı uyum stratejisinde
IASB tarafından yayımlanan standartları esas almı tır: 11 Eylül 2002 tarihinde
25
Asuman YILMAZ, “Avrupa Birli i Bilanço Hukuku’nda IAS-Tüzü ü’nün Yaptı ı De i iklikler ve
Türkiye’deki Durum”, Muhasebe ve Denetime Bakı , Sayı:10 (Eylül, 2003), s.119.
26
YILMAZ, a.g.e., s.119.
10
yürürlü e giren ve kısaca IAS-Tüzü ü olarak adlandırılan tüzü ün 4. maddesi,
merkezi Avrupa Birli i sınırları içerisinde bulunan ve borsada kayıtlı olan bütün
irketler için 2005 tarihi itibariyle konsolide bilançolarını uluslararası muhasebe
standartlarına göre düzenleme zorunlulu unu getirmektedir.27
2.1.1.2. IASC tarafından Uluslararası Muhasebe Standartlarının
Olu turulması
UMSK amaçlarını, “finansal tabloların sunumunda izlenecek muhasebe
standartlarını kamuoyu yararına olu turmak ve yayınlamak” ve “finansal tabloların
sunumu ile ilgili kurallar, muhasebe standartları ve prosedürlerin geli tirilmesi ve
harmonizasyonu için çalı mak” olarak belirlenmi tir. UMSK yeni konularda
standartların olu turulması hakkında tüm kurum ve ki ilerin önerilerini almaktadır.
Yeni bir uluslararası muhasebe standardı olu turulmak istendi inde UMSK’nın
a a ıda anlatıldı ı ekilde çalı tı ı bilinmektedir: 28
-
Kurul, standart olu turmak üzere bir Kurul üyesi ba kanlı ında ve en az üç
di er ülke temsilcisinden olu an bir idare heyeti olu turulur. dare Heyet’inde ayrıca
Kurul’a üye muhasebe kurumlarının temsilcileri ile Danı man Gruptan olan ya da
spesifik bir konuda uzman olan ki ilerle de çalı ılabilir.
-
dare Heyeti, konuyla ilgili ulusal ve bölgesel muhasebe uygulamalarını
ara tırır, UMSK’nın ilkelerinden “Finansal Tabloların Hazırlanması ve Sunumu çin
Genel Yapı”yı izler ve bir “Konu Dökümü”nü Kurul’a sunabilir.
-
Kurul’un konu ile ilgili yorumları alınır ve “ lkeler Beyanı” ya da
di er bir tartı ma amaçlı belgeyi olu turur. Bu belge konu kapsamındaki alternatif
uygulamaları içerir ve ileride olu acak standart tasla ına temel olu turmaktadır.
“ lkeler Beyanı” genelde üç aylık bir süre yoruma açık bırakılır.
- dare Heyeti, Kurul’a sunulmak üzere yukarıdaki a amalardan geçmi ve
kesinle mi “ lkeler Beyanı”nı hazırlar. Kurul bu beyanı onaylar.
27
YILMAZ, a.g.e., s.118.
Begüm SEÇGEN, “Uluslararası Muhasebe Harmonizasyonu Çalı maları ve Türkiye Muhasebe
Standartları ile Uyumu”, Ü Sosyal Bilimler enstitüsü (Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi), stanbul,
1998, s.60-61
28
11
- dare Heyeti nihayet Kurul tarafından onaylanmak üzere bir “Sunum
Tasla ı”Exposure Draft (ED)- hazırlar. Tasla ın, Kurul’un üçte iki oy ço unlu u ile
kabul edilmesi ve gerekli düzeltmelerin yapılmasını takiben taslak, bir ay ile üç ay
arasında bir süre yoruma açık olarak yayınlanır.
- dare Kurul’u yorumları inceler ve bir Uluslararası Muhasebe Standardı
olu turur. Standardın Kurul tarafından ancak dörtte üç oy ço unlu u ile kabul
edilmesi mümkündür.
Görüldü ü üzere bir standardın hazırlanma süreci oldukça uzundur. Bu,
dünyadaki farklı uygulamaları standartla tırmaya çalı ıldı ı ve uzun tartı ma ve
yorum sürelerinin kaçınılmaz oldu u dü ünüldü ünde makul olarak dü ünülse de
standartla tırma sürecinin uzaması ile fayda azalmaktadır. Bu süreç ile ilk önceleri
standartlar belirlenirken, standardın Kurul’ca onanmasını sa layan dörtte üçlük oyun
elde edilmesi de gözönünde bulundurularak birçok ülke uygulaması birbirine kar ıt
uygulamalar dahi olsalar aynı standardın içinde alternatif olarak bulundurulmu tur.
Bu ekilde standartların yayınlanması ile zaman içinde platform olu turulabilmi ve
bu sefer de farklı uygulamalara izin veren bir standart ile kar ıla tırılabilirlik
sa lanamayaca ından belirli grup ve alternatif uygulamaları barındıran standartların
gözden geçirilip alternatiflerin azaltılması ya da tamamen ortadan kaldırılması
amacıyla 1989 yılında E 32 “Finansal Tabloların Kar ıla tırılabilirli i” ba lıklı bir
taslak hazırlanmı tır. Kurul daha sonra 1990’da “Amaç Beyanı” yayınlamı ve
bununla birçok standardın olu tu u günden itibaren gözden geçirilmesi ve
alternatiflerin mümkün oldu unca ortadan kaldırılmasını amaçladı ını belirtmi tir.
Kar ıla tırılabilirlik ile ilgili taslak neticesinde günümüze de in 24 standartta
de i iklik yapılmı tır. Bu de i ikliklerin 15’i tek tip muhasebe çözümü
getirmektedir. Di erlerinde ise birden fazla seçene e yer verilse de seçeneklerden
biri “Tavsiye Edilen” – Benchmark- di erleri ise alternatif uygulama olarak
tanımlanır. Birçok konuda tek bir durum ve dolayısıyla uygulamada tek bir do ru
yöntem olmamakla beraber, uluslararası harmonizasyon amaçlı kısmen daha esnek
standartlardan,
gerçek anlamda
ya anmı tır.29
29
SEÇGEN, a.g.e., s.61-62
standardizasyona
do ru bir geçi
dönemi
12
2.1.2. IFAC- (Uluslararası Muhasebeciler Federasyonu)
Ulusal muhasebe meslek kurulu ları tarafından olu turulan IFAC, kamu, özel
sektöre ve e itim alanlarında faaliyet gösteren muhasebe meslek mensupları ve
ö retim üyelerinden olu mu bir komitedir. IFAC, muhasebe mesle inin kalitesini
yükseltmek ve standartların dünya çapında benimsenmesini sa lamak amacıyla altı
alanda çalı ma yapmaktadır.30
a-
Denetim ve ilgili hizmetler
b-
E itim
c-
Etik
d-
Finansal ve dari Muhasebe
e-
Bilgi Teknolojileri
f-
Kamu Sektörü Muhasebesi
2.2. Türkiye Muhasebe Standartlarına li kin Kurumlar
Türkiye’de
muhasebe
standartlarının
geli imi
devlet
öncülü ünde
gerçekle mi , ekonomik ve siyasi olarak ili kilerimizin yo un oldu u ülkeler örnek
alınarak aktarılan yasalar ile bu ülke uygulamalarının etkileri görülmü tür. Muhasebe
uygulamalarında önce Fransız mevzuatı ve yayınlarının daha sonra da Alman
mevzuatı ve yayınlarının etkisi olmu , 1950 yılından sonra ABD ile olan ili kilerin
ekonomik ve kültürel alanda geli mesiyle Amerikan sisteminin etkisinde kalınmı ve
1987 sonrası AB’ne tam üyelik ba vurusunda bulunulması ile AB düzenlemelerinin
ve son zamanlarda da uluslararası muhasebe standartlarının etkisinde kalınmı tır.31
Türkiye Muhasebe Standartlarına li kin Kurumlarla ilgili bilgiler a a ıda
verilmi tir.
2.2.1. Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK)
Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu (TMUDESK) 09.02.1994
tarihinde kurulmu tur. Kurul üyelerinin sayısı 60'
la sınırlandırılmı tır. Bu üyeler,
30
Hülya TALU, “Muhasebe Mesle inin Para ve Sermaye Piyasalarındaki Yeri ve Önemi”, V.Türkiye
Muhasebe Denetimi Sempozyumu Bildiriler, TÜRMOB Yayınları-172, Aralık 2001, s.120.
31
Nejdet SA LAM, Bölümsel Raporlama ve Uygulaması, Anadolu Üniversitesi Yayınları,
No:1282, Eski ehir, 2001, s. 44.
13
TÜRMOB ile ilgili kurulu ların temsilcilerinden olu maktadır. TMUDESK, halen
TÜRMOB'
un deste i ile faaliyetlerini sürdürmektedir. TMUDESK'
in faaliyetleri, bir
ba kan, bir sekreter ve iki sekreter yardımcısından olu an ve Kurul üyeleri arasından
ve tarafından seçilen bir sekreterya tarafından yürütülmektedir.32
2.2.1.1. TMUDESK’nın kurulu ve tarihçesi
9
ubat 1994 tarihinde kurulan TMUDESK’in amacı, ülkede faaliyette
bulunan i letmelerin finansal tabloların düzenlenmesini esas almak, muhasebe
ilkelerinde tekdüzeni gerçekle tirmektir. Ayrıca, meslek mensuplarının, finansal
tabloların ba ımsız denetiminde esas alacakları denetim standartlarını saptamak yine
TMUDESK’in önemli bir görevidir. Kuruldu u yıldan bu yana çalı malarını büyük
bir özveriyle sürdüren TMUDESK, Türkiye Muhasebe Standartlarını(TMS)
hazırlayıp yayınlamaya ba lamı ve 1 Ocak 2002 tarihi itibariyle 19 adet muhasebe
standardı yayımlanıp yürürlü e girmi tir.33
Kurul, Ulusal Muhasebe Standartlarının saptanmasında a a ıdaki ilkeleri
benimsemi tir:
-Saptanan muhasebe standartları uluslararası muhasebe standartları ile
uyumlu olmalıdır.
-Türk ekonomisi ve i letmelerinin yapısı ve gereksinimleri göz önünde
bulundurulmalıdır.
TMUDESK'
in 09.02.1994-17.08.1999 tarihleri arasındaki birinci dönemde
çalı malar, 30 adet muhasebe standartları komisyonu ile bir adet denetim standartları
komisyonu tarafından "Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Yönergesi"ne
göre yürütülmü tür. Bu çalı malar sonunda, Kurul 14.04.1996 tarihli toplantısında 11
adet standart tasla ının "Türkiye Muhasebe Standardı" olarak kabulüne oy birli i ile
karar vermi tir. Bu standartlar 01.01.1997 tarihinden itibaren yürürlü e girmi tir.
Ülkemizin 11 muhasebe standardına kavu tu u 14.04.1996 günü muhasebe mesle i
için tarihi bir gündür.34
32
http://www.turmob.org.tr/uluslararasi/if.html (15-08-2004)
TMUDESK, Türkiye Muhasebe Standartları, TÜRMOB Yayınları-166, TMUDESK seri no:95,
Ankara, 2001, s.ıv.
34
http://www.turmob.org.tr/uluslararasi/if.html (15-08-2004)
33
14
Kurul, 14.04.1996-17.08.1999 tarihleri arasında di er muhasebe standartları
ile denetim standartları üzerindeki çalı malarını sürdürmü tür. Bu çalı malar
sonucunda 6 adet muhasebe standardına ili kin son taslaklar hazırlanmı ve ba ımsız
denetim ile ilgili genel denetim standartlarına ili kin son taslaklar da tamamlanma
a amasındadır.
Kurul, 17.06.1999 tarihinde dört yıllık bir süre için yeni üyeleri ile ilk
toplantısını yapmı , üyeler kendi aralarında bir ba kan, bir sekreter ve iki sekreter
yardımcısı seçmi tir. Aynı toplantıda daha önceki dönemde hazırlanan muhasebe
standart taslakları ele alınmı , biri Türkiye Muhasebe Standardı 1'
in yerini almak
üzere be adet Türkiye Muhasebe Standardı oybirli i ile kabul edilmi tir. Yeni
Muhasebe standartları 01.01.2000 tarihinden itibaren yürürlü ü girmi tir. Böylece
Kurul'
ca kabul edilen Türkiye Muhasebe Standartları 15 adete ula mı tır.35
17.06.1999 tarihinde toplanan Kurul sekreteryası Kurul üyelerinden olu an 19
adet muhasebe standardı komisyonu ile 1 adet denetim standardı komisyonu
kurmu tur.36
Ancak TMUDESK tarafından hazırlanan standartların uygulanmasına yönelik
herhangi bir yasal müeyyidenin öngörülmemesi, özellikle uluslararası muhasebe
standartlarıyla uyum sa lanması açısından önem arz eden bu çalı maların beklenen
amaca ula masını önlemektedir.37
2.2.1.2. TMUDESK tarafından Ulusal Muhasebe Standartlarının
Olu turulması
TMUDESK’in muhasebe standartlarının saptama ile ilgili amaçları u ekilde
ifade edilebilir: 38
1.
Finansal tabloların düzenlenmesi ve sunulmasına temel alınacak
muhasebe standartları geli tirmek ve yayınlamak. Bu standartların ülke genelinde
kabulünü ve uygulamasını sa lamak.
35
http://www.turmob.org.tr/uluslararasi/if.html (15-08-2004)
http://www.turmob.org.tr/uluslararasi/if.html (15-08-2004)
37
Aydın KARAPINAR, “Ülkemizin Muhasebe Politikaları Açısından Ulusal ve Uluslararası Uyumu”,
Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi, Cilt:3 Sayı:1 (Mart, 2001), s.95.
38
Yüksel Koç YALKIN, “TMUDESK Çalı maları ve Türkiye Muhasebe Standartları”, Muhasebe ve
Denetime Bakı , Sayı:5 (Ekim, 2001), s.3.
36
15
2.
Türkiye Muhasebe Standartlarının, Uluslararası Muhasebe Standartları
ile uyumlu olmasını sa lamak,
3.
Türk
ekonomisinin
yapısı
ile
gereksinimlerinin
göz
önünde
bulundurulması,
4.
Finansal tabloların düzenlenmesi ve sunulmasına ili kin mevzuat ile
muhasebe standartları ve yöntemlerinin harmonizasyonuna ili kin çalı malar
yapmak,
5.
Ülke muhasebe uygulamalarında genel kabul görmü
muhasebe
kavram ve terimlerinden, muhasebe standartlarının geli tirilmesinde yararlanmak.
TMUDESK, kurul üyelerinin salt ço unlu u ile toplanır. Kurul’da oylama
yazılı veya el kaldırma ile yapılır. Kararlar standartların oylanmasına ili kin
yönergede düzenlenen nisaplar hariç basit ço unlukla alınır. 39
Hazırlanacak Muhasebe Standartları listesi kurul tarafından belirlendikten
sonra, Kurul’da her standart için en az (Üç) Kurul üyesinden olu an “Standart
Komisyonu” belirlenerek ön taslakların hazırlanması için uygun bir süre verilir.
Komisyona atanacak üye sayısı Kurul tarafından arttırılabilir.
Standart komisyonları gerekli gördükleri ki ileri komisyon çalı malarına
i tirak ettirebilirler, gerekli gördükleri ki i ve kurumlardan görü isteyebilir. Standart
komisyonları tarafından hazırlanan taslaklar ilk kurul toplantı gündeminde görü ülür.
Bu görü menin yapılmasından önce standartların ön taslakları kurul üyelerine
da ıtılır. Genel Kurul gündeminde yer alan Muhasebe ve denetime ili kin ön taslak,
bu tasla ı hazırlayan komisyonun üyelerinden birisi tarafından takdim edilir. Her
kurul üyesi hazirun cetveline göre söz alır. Bir üyeye aynı konuda tekrar söz
verilmez. Tartı malardan sonra, Muhasebe ve Denetim Standart tasla ı aynen veya
varsa kar ı önerisi ile oylanır. Katılan üyelerin 5/3’ü oranında kabul edilen taslaklar
yayınlanır. 40
39
Masum TÜRKER, “Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulunun do u u ve levleri”,
Türkiye Muhasebe Standartları Sempozyumu I, zmir SMMMO, zmir, 30 Ekim/03 Kasım 1996,
s.7.
40
TÜRKER, s.8.
16
Kurulca yayınlanması 5/3 ço unlukla kabul edilen standart taslaklar
yayınlandı ında kar ı görü lere yer verilmez. Kurulca yayınlanması kararla tıran
muhasebe standart taslakları TMUDESK’in kurulu una katılan kurumların
bildirece i ilgililer ile TÜRMOB üyeleri ve ba lı odalara da ıtılır. Yüksek Ö retim
Kurulu (YÖK) tarafından bildirilecek Muhasebe ve denetim alanındaki Profesör,
Doçent, Yardımcı Doçent ve Ö retim Görevlilerine da ıtım listesine yer verilir.
Muhasebe
ve
Denetim
standartları
taslaklarının
yaygın
bir
da ıtımını
gerçekle tirmek için da ıtım, TÜRMOB’un yayın organı olan “Bilanço Gazetesi”
aracılı ı ile yapılır.41
Yayınlanan standart taslaklar üzerinde ilgililerin görü
bildirmesi için
Kurul’ca son görü bildirme tarihi saptanır. Bu süre içinde TMUDESK’e ilgili ki i ve
kurulu larca bildirilen yorum ve önerilen Kurul’un ilk toplantısında incelenir ve
gerekli ise taslaklar gözden geçirilir.
Gözden geçirilen taslaklar üyelerin en az 3/2’si tarafından onaylanırsa
“Ulusal (Türkiye) Muhasebe Standardı” olarak yayınlanır ve standartta belirtilen
günden itibaren yürürlü e girer.
Muhasebe standardı taslaklarının kesinle mesine kadar ki süreçte, istenen oy
nisabının sa lanamamasında veya Kurul’ca gerekli görülmesi halinde ortaya konacak
görü lerin
asgari
mü terekte
toparlanabilmesi için
bir tartı ma
formunun
yayınlanmasına kurul karar verebilir. Tartı ma formunun yayınlanabilmesi için Kurul
tam üye sayısının salt ço unlu unun oyu gereklidir. Tartı ma formuna dayanılarak
tekrar görü ülen Muhasebe Standardının onaylanması için Kurul tam sayısının salt
ço unlu u yeterlidir. 42
2.2.2. Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu (TMSK)
2.2.2.1. TMSK’nın kurulu ve tarihçesi
2499 sayılı Sermaye Piyasası Kanununa 18.12.1999 tarih ve 4487 sayılı
Kanunla eklenen Ek-1’inci madde uyarınca kurulan ve idari ve mali özerkli i
bulunan Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu 07.03.2002 tarihinde ilk toplantısını
41
42
TÜRKER, s.8.
TÜRKER, s.9.
17
yaparak faaliyete geçmi olup, buna ili kin kararı 14.04.2002 tarih ve 24726 sayılı
Resmi Gazetede yayımlanmı tır. 43
Söz konusu hüküm uyarınca kamu tüzel ki ili ine haiz, idari ve mali
özerkli e sahip olan bu kurul, denetlenmi finansal tabloların sunumunda “finansal
tabloların ihtiyaca uygun, gerçek, güvenilir, dengeli, kar ıla tırılabilir ve anla ılabilir
nitelikte olmaları için ulusal muhasebe ilkelerinin geli mesi ve benimsenmesini
sa layacak ve kamu yararı için uygulanacak ulusal muhasebe standartlarını saptamak
ve yayımlamak” amacını gütmektedir. 7 Mart 2002 tarihinde göreve ba layan
TMSK, muhasebe standartları belirleme faaliyetleri sırasında TMUDESK’in
yayımladı ı
standartlardan
ve
henüz
standarda
dönü memi
taslaklardan
yararlanacaktır.44
Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu; Hazine Müste arlı ı, Maliye
Bakanlı ı, Sanayi ve Ticaret Bakanlı ı, Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık
Düzenleme ve Denetleme Kurumu, Yüksek Ö retim Kurulu ile Türkiye Odalar ve
Borsalar Birli inden birer, Türkiye Serbest Muhasebeci Malî Mü avirler ve Yeminli
Malî Mü avirler Odaları Birli inden bir yeminli malî mü avir ve bir serbest
muhasebeci malî mü avir olmak üzere 9 üyeden olu ur.
Kurulun
te kilatlanması
tamamlanana
kadar
sekretarya
hizmetleri,
Ba bakanlı ın 16.10.2001 tarih ve 2001/49 sayılı Genelgesi uyarınca Sermaye
Piyasası Kurulu tarafından yerine getirilmektedir.45
2.2.2.2. TMSK Çalı ma Usul ve Esasları
Kanunda TMSK’nın çalı malarına ili kin usul ve esasların Bakanlar Kurulu
tarafından çıkarılacak yönetmeliklerle belirlenmesi öngörülmektedir. Mevcut
durumda, “TMSK çalı malarına ili kin usul ve esaslar hakkında yönetmelik tasla ı”,
Devlet Bakanlı ınca Ba bakanlı a gönderilmi ve Ba bakanlıkça ilgili bakanlıkların
görü üne açılmı
bulunmaktadır. Kurulun sekreterya hizmetleri halen Sermaye
Piyasası Kurulu tarafından yürütülmektedir.46
43
www.tmsk.org.tr (15-08-2004)
Yüksel KOÇ YALKIN, “Muhasebe Standartları ve Türkiye Uygulaması”, Muhasebe Bilim
Dünyası Dergisi, Cilt:4 Sayı:2 (Haziran, 2002), s.5.
45
www.tmsk.org.tr (15-08-2004)
46
Sayar A.R.Zafer; Üstünda Saim, “Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu ve ABD, Kanada,
ngiltere ve Japonya Örnekleri”, Muhasebe ve Finansman Dergisi, Sayı:18 (Nisan, 2003), s.51.
44
18
ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
MUHASEBE STANDARTLARI
Standartlar, ekonomik etkinlik ve mali istikrar için gerekli olup, nitelik olarak
yüksek kaliteye sahip olmalı, güçlü bir altyapı ile desteklenmelidir.
Dünyada en geçerli ve yaygın olarak kullanılan standartlar dizisi, Uluslararası
Muhasebe Standartları Kurulu tarafından belirlenen 41 adet standart grubudur.
Finansal tabloların hazırlanmasında gözetilecek prensipleri belirleyen bugüne kadar
41 adet standart yayımlanmı olup, bunlardan yedi tanesi yürürlükten kaldırılmı tır.47
3.1. Varlıklarla lgili Uluslararası Muhasebe Standartları
Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi (IASC) tarafından 41 adet
standart yayınlanmı tır. Ancak söz konusu komite çalı malarını sürdürmekte ve bu
standartların yayınlanması devam etmektedir.
A a ıda (IASC) tarafından yayınlanan standartlar kısaca açıklanacaktır.48
3.1.1. UMS 2:Stoklar
Bu standart, finansal tabloların düzenlenmesinde ço unlukla esas alınan tarihi
maliyet sistemi içinde, stokların de erlenmesi ve finansal tablolarda sunulması
konusu ele alınmı tır.49
Bu standarda göre stoklar;
a) Normal i letme faaliyetleri içinde satılmak için elde bulundurulan,
b) Böyle bir satı a yönelik olarak imalat a amasında bulunan,
c) Satılacak mal ve hizmetlerin üretiminde tüketilecek olan,
gözle görülen varlıklardır.50
UMS
2,
genel
olarak,
stokların
tarihi
maliyet
esasına
göre
muhasebele tirilmesiyle ilgili konuları belirlemekte ve açıklamaktadır. Amaç,
bilanço tarihinde i letmenin varlı ı olarak elinde bulunan stokların gerçe e uygun
de eriyle gösterilebilmesi ve dönemsel gelirle ilgili do ru tespitin yapılabilmesi için,
47
ACAR, Pınar, a.g.e., s. 256.
GÖKDEN Z, a.g.e., s.4.
49
GÖKDEN Z, a.g.e., s.4.
50
Orhan SEV LENGÜL, Genel Muhasebe, Setma Yayıncılık, Ankara, 1996, s. 265.
48
19
maliyetler ile gelirlerin belirlenmesidir. Standartta, stoklara ili kin belirli
tanımlamalar yapılmakta, stokların de erlemesi, stokların maliyeti satın alma ve
dönü türme maliyetleri, birle ik ve yan ürün, direkt maliyetleme, stok de erleme
yöntemleri, net gerçekle ebilir de er ve raporlanacak bilgiler açıklanmaktadır.51
Bu standardın amacı, stoklar için kullanılan muhasebe uygulamasını tarihi
maliyet sistemi içinde açıklamaktır. Stoklar maliyet ve net gerçekle ebilir de erden
dü ük olanıyla de erlenmelidir. Net gerçekle ebilir de er;bir malın satı fiyatından o
malın yerine koyma maliyetini çıkarmak suretiyle bulunmaktadır. Stoklar ço u
i letmenin varlıklarının önemli bir bölümünü olu turmaktadır. Bu nedenle stokların
derlenmesi ve sunulması bu i letmeleri finansal durumlarının ve faaliyet sonuçlarının
belirlenmesinde ve ortaya konulmasında önemli etkilere sahip bulunmaktadır. Üretim
genel giderlerinin ne kadarlık kısmının stokların mevcut yerlerine ve durumlarına
getirilmesi ile ilgili oldu unun ve böylece stokların tarihi maliyetleri belirlenirken
üretim maliyetlerine dahil edilmesi gerekti inin belirlenmesi için bir inceleme
yapılmalıdır. Üretim sırasında katlanılan sabit ve de i ken üretim genel giderleri
genellikle üretim maliyetlerine dahil edilmektedir. Stokların de erlenmesinde farklı
etkilere sahip a a ıdaki de erleme yöntemleri kullanılır.52
-
ilk- giren, lk- çıkar
-
A ırlıklı ortalama maliyet
-
Son- giren , ilk – çıkar
-
Temel Stok
-
Belirli mamullerin izlenmesi
-
Gelecek olan ilk- çıkar
-
En son alı fiyatı
Finansal tablolarda yer alan stokların alt grupları hammadde, yarı mamuller,
ticari mallar ve üretim malzemeleridir. Üretilmi
stokların tarihi maliyeti, bu
stokların mevcut yerlerine ve durumlarına getirilmesi ile ilgili olan üretim genel
51
P. Ba ak BERBERO LU, “Uluslararası Muhasebe le Ülkemizdeki Muhasebe Uygulamalarının
Kar ıla tırılması”, AÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü (Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi), Antalya,
2002, s.52.
52
Ahmet Hayri DURMU , “Uluslararası Muhasebe Standartları”, TMUD, stanbul, 1992, s.17.
20
giderlerini sistematik bir biçimde kapsamalıdır. Net nakit de erinin tahmin
edilmesinde ise fiyatlardaki ve maliyetlerdeki geçici dalgalanmalar dikkate
alınmamalı ve elde edilebilecek en güvenilir örneklere dayanılmalıdır.
Stoklar finansal tablolarda iletmeye uygun olan bir ekilde alt gruplara
ayrılmalıdır ve stokların de erlendirilmesi amacıyla seçilen muhasebe yöntemleri,
kullanılan maliyet formülü dahil olmak üzere, finansal tablolarda açıklanmalıdır.
Standarda göre stoklar, maliyet veya net gerçekle ebilir de erden dü ük olanı
ile de erlendirilir. Bunları a a ıdaki gibi kısaca açıklayabiliriz:53
Net gerçekle ebilir (net realisable value) stokların gerçekle mesi beklenen
satı bedelinden tamamlama maliyetleri (yarı mamullerin tamamlanması veya veya
mamullerin satılabilir hale getirilmesi için gerekli ek maliyetler) ve satı sırasında
katlanılacak maliyetlerin (satı giderleri) dü ülmesi ile elde edilecek de erdir.
Stokların maliyeti; tüm satın alma maliyetlerinin, dönü türme maliyetlerini ve
stokların mevcut durumuna ve konumuna getirilmesi için katlanılan di er maliyetleri
içermektedir.
Stokların satın alma maliyetleri; satın alma fiyatı, ithalat vergileri ile di er
vergiler, ta ıma, yükleme ve bo altma maliyetleri ile mamul, malzeme ve hizmetlerin
elde edilmesi ile do rudan ba lantısı kurulabilen di er maliyetlerden olu ur. Ticari
skontolar ve benzeri di er indirimler, satın alma maliyetinin belirlenmesinde indirim
konusu yapılır. 54
Stokların dönü türme maliyetleri; direkt i çilik giderleri gibi, üretimle
do rudan ili kili maliyetler ile stokların mamul mallara dönü türülmesinde katlanılan
sabit ve de i ken genel üretim giderlerinden sistematik bir biçimde da ıtılan tutarları
da içerir. Sabit genel üretim giderleri, amortisman, fabrika binası ve teçhizatının
bakım onarım giderleri gibi üretim miktarından ba ımsız olarak nispeten sabit olan
dolaylı üretim maliyetleri ve fabrikanın yönetim ve idaresi ile ilgili maliyetlerdir.
De i ken genel üretim giderleri, endirekt malzeme ve endirekt i çilik gibi, üretim
hacmindeki de i imler do rultusunda de i en dolaylı üretim maliyetleridir. Sabit
genel üretim giderlerinin üretim maliyetine yüklenmesine, üretim tesislerine normal
53
54
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.56.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.56.
21
kapasitesi esas alınır. Normal kapasite, planlanan bakım-onarım çalı malarından
kaynaklanacak kapasite dü üklü ü de göz önüne alınarak kullanılan artlar altında
bir veya birkaç dönemde elde edilmesi beklenen ortalama üretim miktarıdır. Gerçek
üretim düzeyi, normal kapasiteye yakınsa, bu kapasite normal kapasite olarak
kullanılabilir. Her bir ürüne da ıtılan sabit genel üretim gideri tutarı, dü ük kapasite
ve atıl kapasitenin bir sonucu olarak arttırılamaz. Da ıtılmayan genel üretim
giderleri, gerçekle ti i dönemde bir gider olarak kaydedilir. Ola an dı ı olarak
yüksek düzeyde üretimin gerçekle ti i dönemlerde, stokların maliyet bedelinden
daha yüksek bir tutar üzerinden de erlenmemesi için, üretim birimi ba ına da ıtılan
sabit genel üretim gideri tutarı azaltılır. De i ken genel üretim giderleri, her bir ürün
için, üretim tesislerinin gerçek kullanımı esas alınarak yüklenir. 55
Üretim sürecinde aynı anda birden çok ürün üretilebilir.Bu durum, örne in
bile ik ürünlerin üretildi i veya bir ana ürün ve bir yan ürünün olmasıdır. Her biri
ürünün dönü üm maliyeti ayrı ayrı belirlenemedi i zaman, maliyetler ürünler
arasında rasyonel ve tutarlı bir biçimde da ıtılır. Da ıtım, örne in ürünlerin ayrılma
noktasındaki veya tamamlandıktan sonraki nispi satı de erlerine göre yapılabilir.
Yan ürünlerin önemsiz oldu u durumlarda, yan ürünler net gerçekle ebilir de erleri
üzerinden de erlenir ve ana ürünün maliyetinden dü ülür. Bunun bir sonucu olarak
da, ana ürünün kayıtlı de eri, maliyetinden önemli bir farklılık göstermez. 56
Di er maliyetler, sadece stokların mevcut durumuna ve konumuna getirilmesi
için katlanılması halinde stokların maliyetine dahil edilir. Örne in, belirli mü teriler
için ürünlerin tasarım maliyetleri, stokların maliyetine dahil edilebilir.
A a ıda örnekleri verilen maliyetler, stokların maliyetine dahil edilmeyerek,
stok maliyetine alınmazlar ve olu tukları dönemin gideri kabul edilerek kayıt
edilirler. 57
A) Normalin üstünde yapılan malzeme, i çilik ve di er üretim maliyet
kayıtları,
B) Depolama maliyetleri (bir sonraki üretim süreci için depolanan ürünlerle
ilgili olanlar hariç),
55
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.57.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.57.
57
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.58.
56
22
C) Stokların mevcut durumuna ve konumuna getirilmesi için katkı
sa lamayan genel yönetim giderleri,
D) Satı maliyetleri.
Hizmet sunan bir i letmede stokların maliyeti, hizmetin sunulmasında görev
alan personelin i çilik ücretleri (kontrol i lemlerini yürüten personel de dahil) ve
di er maliyetler ile bunlarla ili kili olabilecek genel giderleri içerir. Satı ve genel
yönetim ile ilgili personelin i çilik ücretleri ve di er giderleri, hizmetin maliyetine
dahil edilmeyerek gerçekle ti i dönemde gider olarak kaydedilir.
Stok maliyetine yakın sonuçlar vermesi
artıyla, stokların maliyetinin
de erlemesinde standart maliyet yöntemi ya da perakende satı
yöntemi
kullanılabilir. Standart maliyet yönetimde, madde ve malzemelerin, i çili in,
etkinli in ve kapasite kullanımının normal seviyeleri dikkate alınır. Bu maliyetler
düzenli olarak gözden geçirilir ve gerek görülürse mevcut ko ullar dikkate alınarak
revize edilir. 58
Perakende satı yöntemi, perakende satı yapan i letmeler tarafından di er
maliyet yöntemlerini uygulamanın pratik olmadı ı, benzer kar marjına sahip, hızla
de i en, çok sayıda varlık unsurundan olu an stokların de erlemesinde kullanılır.
Stokların maliyeti, stokların satı de erinden uygun bir kar marjının dü ülmesi sureti
ile bulunur. Kullanılacak yüzde oranının belirlenmesinde, orijinal satı fiyatının
altında fiyatlandırılan stoklara dikkat edilir. Her perakende satı
bölümü için,
ortalama bir oran kullanılabilir.59
Ola an durumlarda birbiri ile ikame edilemeyen stok kalemleri ile özel
projeler için üretilen mal veya hizmetlerin maliyeti, gerçek parti maliyeti yöntemine
göre belirlenir. Bunların dı ındaki stokların maliyeti, ilk giren ilk çıkar (FIFO) ya da
a ırlıklı ortalama maliyet kullanılarak ya da izin verilen alternatif bir yöntem olarak
son giren ilk çıkar (LIFO) yöntemlerinden birine göre saptanabilir.
Stokların maliyeti, stokların zarar görmesi,kısmen veya tamamen demode
olması,satı fiyatlarının dü mesi,tahmini tamamlanma maliyeti veya tahmini satı
58
59
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.58.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.58.
23
maliyetlerin artması durumunda da geri kazanılmayabilir.Yani bu gibi durumlarda
stokların maliyeti ,bu stokların net gerçekle e bilir de erini a abilir. 60
Stoklarda de er dü üklü ü genellikle stok gruplarındaki bireysel stok
kalemleri itibariyle net gerçekle e bilir de ere indirilir.
Net gerçekle ebilir de ere ili kin tahminler, tahmini yapıldı ı zamanda
ula abilir en güvenli kanıtların stokların satılması halinde beklenen satı tutarları esas
alınarak yapılır.Bu tahminler yapılırken dönem sonun da varolan artları teyit etmesi
artı ile, bilanço tarihinden sonraki olaylar ilgili maliyet ve fiyat dalgalanmaları da
dikkate alınır. Net gerçekle ebilir de ere ili kin tahminler yapılırken stokların elde
tutma amacıda dikkate alınır. Örne in, taahhüt edilen kesin satı veya hizmet
sözle melerinin yerine getirmek için elde tutulan stokların net gerçekle ebilir
de erinin belirlenmesinde sözle me fiyatı esas alınır. 61
Stokların üretiminde kullanılmak amacıyla elde tutulan madde ve malzemeler
için, bunların kullanılması sonucunda üretilecek mamullerin maliyet bedellerine veya
daha üzerinde satılmasının beklendi i durumda, de er dü üklü ü kar ılı ı ayrılmaz.
Ancak malzeme fiyatındaki bir dü ü , üretilen mamulün maliyetini net
gerçekle ebilir de erini a aca ını gösteriyorsa, malzemenin net gerçekle ebilir
de erine indirgenebilir. Bu tür durumlarda malzemenin yerine koyma maliyeti
onların net gerçekle ebilir de erinin en uygun ölçüsü olabilir. 62
Her izleyen muhasebe döneminde net gerçekle ebilir de er yeniden gözden
geçirilir. Daha önce stokların net gerçekle ebilir de ere indirgenmesine neden olan
ko ulların geçerlili ini kaybetmesi durumunda ayrılan de er dü üklü ü kar ılı ı iptal
edilir.
Stoklar satıldı ında bu stokların net defter de eri ilgili hasılatın olu tu u
dönemin bir gideri olarak kaydedilmelidir. Stokları net gerçekle ebilir de erine
indirgenen stok de er dü üklü ü kar ılık tutarı ve stoklarla ilgili tüm kayıplar,
indirgenmenin ve kayıpların olu tu u dönemin gideri olarak muhasebele tirilir.
60
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.59.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.59.
62
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.59.
61
24
Bu standarda göre finansal tablolarda stoklarla ilgili olarak a a ıdaki
hususların açıklanması gerekmektedir: 63
a) Kullanılan maliyet hesaplama yöntemi dahil olmak üzere stokların
de erlemesinde kabul edilen muhasebe politikaları,
b) Stokların toplam net defter de eri ve stokların i letmeye uygun ekilde
sınıflandırılmı bazda ayrı ayrı tutarları,
c) Net gerçekle ebilir de erine göre kayıt edilen stokların tutarı,
d) ptal edilerek dönem içinde gelirle ili kilendirilen stok de er dü üklü ü
kar ılı ının tutarı,
e) Stok de er dü üklü ü kar ılı ı iptaline neden olan olaylar ve artlar,
f)
Borçlar için teminat olarak gösterilen stokların net defter de eri
L FO yöntemi ile stok de erlemesi yapıldı ı hallerde, bu standart tarafından
önerilen di er maliyet hesaplama yöntemleriyle hesaplanmı olan stok de erleri ile
net gerçekle ebilir de erin dü ük olanı veya bilanço tarihindeki cari maliyet ile net
gerçekle ebilir de eri dü ük olanı dipnotlarda LIFO’ya göre de erleme farkı olarak
açıklanmalıdır.64
Bu Standart 1 Ocak 1976 yılında yürürlü e girmi ve 1993 yılında revize
edilmi tir. Sonra da 1 Ocak 1995 yılından itibaren revize edilmi haliyle yayınlanan
finansal tablolar için geçerli kabul edilmi tir.
3.1.2. UMS 4: Amortismanların Muhasebele tirilmesi
1 Ocak 1977’de yürürlü e giren UMS’nin bu maddesi 2000 yılının sonunda
UMS 16,22 ve 38’le de i tirilmek suretiyle geçerlili ini kaybetmi tir.
3.1.3. UMS 8: Ola anüstü Ve Önceki Dönem Kalemleri Ve Muhasebe
Yöntemlerindeki De i iklikler
Bu standartlar Gelir tablosunda ele alınan ola anüstü gelir ve giderler ile
muhasebe yöntemleri, dönem içinde yapılan de i ikliklerle ilgilidir. Ola an dı ı
kalemler kurulu un ola an faaliyetlerinden ba ımsız olan ve bu nedenle sık sık
63
64
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.60.
ATAMAN AKGÜL- AKAY, a.g.e., s.60.
25
ortaya çıkması beklenmeyen olaylardan veya i lemlerden do an kazançlar veya
zararlardır. Bu kalemler gelir ve gider kalemlerinden ayrı olarak gösterilir ve
açıklanırlar. Finansal tabloların düzenlenmesi sırasında kullanılan muhasebe
yöntemlerinde bir de i iklik, ancak e er yasa veya muhasebe standartlarını
belirleyen kurum tarafından kurulu un yeni bir muhasebe yöntemini benimsemesi
isteniyorsa, veya e er yapılacak de i iklikle kurulu un finansal tablolarının daha
uygun olarak sunulmasının sa lanaca ı dü ünülüyorsa yapılmalıdır. Her durumda
yapılan bir de i ikli in nedenleriyle birlikte açıklanması gereklidir. 65
Bu Standart 1 Ocak 1979 yılında yürürlü e girmi ve 1993 yılında revize
edilmi tir. Daha sonra 1 Ocak 1995 yılından itibaren revize edilmi
haliyle
yayınlanan finansal tablolar için geçerli kabul edilmi tir.
3.1.4. UMS 11: n aat Sözle melerinin Muhasebele tirilmesi
Bu standardın amacı in aat sözle melerine ili kin gelir ve maliyetlerin
muhasebe uygulamaları düzenlemektir.
sözle me ile belirlenmi
dönemlerinde
n aat sözle melerinin yapısı gere i,
faaliyetlerin ba lama ve biti
gerçekle mektedir.
Bu
yüzden,
tarihleri farklı hesap
in aat
sözle melerinin
muhasebele tirilmesine ili kin temel mesele, sözle me gelir ve maliyetlerine in aat
i inin gerçekle tirildi i muhasebe dönemlerine tahsis edilmesidir. 66
Bu standartta, yüklenicilere (müteahhit) ait finansal tablolarda gösterilen,
in aat sözle melerinin muhasebele tirilmesi konusu ele alınmaktadır.
n aat
sözle meleri, bir sabit varlı ın veya beraberce tek bir proje olu turan birkaç varlı ın
yapımı için yapılan sözle meler olarak tanımlanmı tır. Örnek olarak köprü, baraj,
gemi
yapımı
bu
ba lamda
de erlendirilebilir.
n aat
sözle melerinin
muhasebele tirilmesine ili kin temel sorun, sözle meye ili kin gelir ve maliyetlerin,
sözle me süresi için muhasebe dönemlerinin da ıtılmasıdır. Yükleniciler tarafından
genellikle uygulanan iki muhasebe yöntemi, ‘tamamlanma yüzdesi’ yöntemi ve
‘tamamlanmı sözle me’ yöntemidir. Tamamlanma yüzdesi yöntemine göre gelir,
sözle mede belirtilen faaliyetler ilerlerken finansal tablolarda gösterilir ve bu tutarın
elde edilmesi için katlanılan maliyet tutarı ile kar ıla tırılarak rapor edilir.
65
66
DURMU , a.g.e., s. 57.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 71.
26
Tamamlanmı sözle me yöntemine göre gelir, ancak sözle me tamamen yerine
getirildi inde finansal tablolarda gösterilir. Maliyetler ve hakedi ler sözle me
ilerlerken biriktirilmektedir. Her iki yöntemde de sözle mede ula ılan tamamlanma
durumuna ait olası zararlar için kar ılık ayrılmaktadır.67
Bu standart müteahitlerin finansal tablolarında in aat sözle melerinin
muhasebele tirilmesinde uygulanmalıdır.
Bir in aat sözle mesi; köprü, bina, baraj, boru hattı (kanal), yol, gemi, ya da
tünel gibi tek bir varlı ın in ası için akdedilebilir. Bir in aat sözle mesi ayrıca
tasarım, teknoloji ve fonksiyon veya son amaç yada kullanım açısından birbiri ile
ili ki veya birbirine ba lı birden fazla varlı ın in ası ile ilgili olabilir. Bu tür
sözle me örnekleri, rafineri in aatı ve di er fabrika veya tesislerdeki karma ık
kısımların in asını içermektedir. 68
De i ik ekillerde düzenlenebilen in aat sözle meleri bu standardın amaçları
açısından,
Sabit
Fiyatlı
n aat
Sözle meleri
(belli
ko ullarda
maliyet
güncelle tirmesini (esklasyon) konu olan in aat sözle mesi olup, müteahhidin sabit
bir bedeli veya üretim birimleri ba ına sabit bir fiyatı kabul etti i sözle medir) olarak
sınıflandırılır.Bazı in aat sözle meleri hem sabit fiyat hem de maliyet artı
sözle melerinin özelliklerini içerebilirler.Örne in,maliyet artı sözle melerinde
üzerinde anla ılmı maksimum fiyat bulunabilir. 69
Bu standardın gerekleri, genellikle her bir in aat sözle mesine ayrı ayrı
uygulanmalıdır.Ancak,bazı durumlarda ,bir sözle me yada sözle meler grubunun
özünü yansıtmak amacıyla bir sözle menin ayrı tanımlanabilen bölümlerine ayrı
olarak ya da sözle meler grubuna birlikte de uygulanabilir.
Sözle me
birden
çok
varlı ı
kapsadı ında
ve
a a ıdaki
durumlar
oldu unda,her bir varlı ın in ası için ayrı bir in aat sözle mesinin oldu u kabul
edilmelidir: 70
a) Her bir varlık için ayrı tekliflerin sunulması,
67
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 71.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 71.
69
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.71.
70
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.72.
68
27
b) Her bir varlı ın ayrı bir görü me konusu olması ve müteahhit ile
mü terinin her bir varlı a ili kin sözle menin o kısmını kabul veya red
etme hakkının olması,
c) Her bir varlı ın maliyet ve gelirlerinin ayrı ayrı belirlenebilmesi.
Sözle meler grubu,ister tek ister birden çok mü teriyle ilgili olsun,a a ıdaki
ko ullar sa landı ında tek bir in aat sözle mesi gibi kabul edilecektir. 71
a) Sözle meler grubunun tek bir paket olarak görü melere konu olması,
b) Sözle melerin toplam kar marjlı tek bir projenin parçası olacak kadar
birbirleriyle yakından ilgili olması,
c) Sözle melerin aynı anda ve birbirini izleyen evrelerde gerçekle mesi.
Bir sözle me, mü terinin iste ine ba lı olarak ek bir varlık in aatını
sa layabilir yada ek bir varlı ın in aatını kapsayacak ekilde de de i tirilebilir.
A a ıdaki hususların varlı ı halinde, ek varlık in aatı ayrı bir in aat sözle mesi
olarak yapılır.72
a) Varlı ın, orijinal sözle mesini kapsadı ı varlık veya varlıklardan tasarım,
teknoloji bir fonksiyon açısından önemli farklılıklar göstermesi,
b) Varlı ın fiyatının orijinal sözle me fiyatından ayrı olarak belirlenmesi
Sözle me gideri; gelirin sözle me ile belirlenen ilk tutarı ve sözle me konusu
i lerdeki de i iklikler, talep hakları ve te vik ödemelerinden gelir olarak
sonuçlandırılması
olası
görünenler
ile
güvenilir
biçimde
ölçülebilenlerden
olu maktadır.
Sözle me geliri, alınan veya alınacak olu an bedellerin gerçe e uygun de eri
ile ölçülür. Sözle me geliri, gelecekteki olaylarla ilgili çe itli belirsizliklerden
etkilenmektedir. Olaylar oldukça ve belirsizlikler çözüldükçe tahminler sık sık
gözden geçirilmelidir. Bu nedenle sözle me geliri dönemden döneme artabilir yada
azalabilir. 73
71
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.72.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.72.
73
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.73.
72
28
Sözle me maliyetleri belirli bir sözle me ile ili kisi kurulabilen maliyetler
sözle me faaliyetleri ve genel olarak ili kisi kurulabilen ve sözle meye yüklenebilen
maliyetler ile sözle me hükümlerine göre özellikle mü teriye yüklenebilen di er
maliyetlerden olu maktadır.74
Sözle me
faaliyeti
ile
ili kisi
kurulamayan
yada
bir
sözle meye
yüklenemeyen maliyetler ise in aat sözle me maliyetinin dı ında tutulurlar. Bu
maliyet kalemleri öyledir: 75
a) Sözle mede geri ödenece i belirtilmemi olan genel yönetim maliyetleri,
b) Satı maliyetleri,
c) Sözle mede geri ödenece i belirtilmemmi olan alı tırma ve geli tirme
maliyetleri,
d) Belirli bir sözle me kapsamında kullanılmayan atıl makine ve ekipmanın
amortismanı
Sözle me maliyetleri bir sözle menin ba ından tamamlanmasına kadar geçen
sürede o sözle meye yüklenebilen maliyetleri kapsar.
Bir in aat sözle mesinin sonucu güvenilir bir biçimde tahmin edilebiliyorsa
in aata ili kin sözle me gelir ve maliyetleri bilanço günü itibarı ile sözle me
faaliyetlerinin tamamlanma düzeyi esas alınarak tahakkuk ettirilir.
n aat
sözle melerine ili kin beklenen zararlar ise hemen gider olarak muhasebele tirilir.
Sözle menin gelir ve giderlerinin tahakkukunda in aatın tamamlanma
düzeyinin esas alınması genellikle “Tamamlanma yüzdesi yöntemi” olarak
adlandırılmaktadır. Bu yöntemle sözle me geliri ula ılan tamamlanma a amasına
kadar katlanılan sözle me maliyetleri ile e le tirilerek, i in tamamlanma oranı ile
ili kilendirilen gelir, gider ve kârın raporlanmasını sa lar. Bu yöntem sözle me
faaliyetinin kapsamını ve dönem boyunca ortaya konulan performans hakkında
faydalı bilgiler sa lamaktadır. 76
74
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.73.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.73.
76
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.74.
75
29
Tamlanma yüzdesi yönteminde sözle me geliri i in yapıldı ı muhasebe
dönemlerine ili kin gelir tablosuna gelir olarak gösterilir. Sözle me maliyetleri ise
genellikle ait oldukları i in yapıldı ı muhasebe dönemlerinin gelir tablosunda bir
gider olarak gösterilir. Ancak beklenen toplam sözle me maliyetlerinin toplam
sözle me gelirlerini a ması halinde, a an kısım derhal gider olarak tahakkuk ettirilir.
Bir in aat sözle mesinin sonucu güvenilir bir biçimde tahmin edilmedi i
zaman, gelir yalnızca katlanılmı sözle me maliyetlerinden tahsil edilebilme olasılı ı
yüksek olan kısım esas alınarak tahakkuk ettirilir ve sözle me maliyetleri olu tukları
dönemin giderleri olarak tahakkuk ettirilir.77
n aat sözle mesine ili kin zarar beklentisi varsa derhal gider olarak tahakkuk
ettirilmelidir. Toplam sözle me maliyetlerinin, toplam sözle me gelirini a ma
olasılı ı muhtemel ise, beklenen zarar derhal gider olarak tahakkuk ettirilmelidir.
Tamamlanma yüzdesi yöntemi, her muhasebe döneminde sözle me geliri ve
sözle me maliyetlerine ili kin cari tahminlere birikimli olarak uygulanır. Bu nedenle
sözle me gelir ve maliyetlerinde veya bir sözle menin sonucuna ili kin tahmindeki
de i ikli in etkisi, muhasebe tahminin de bir de i iklik olarak muhasebele tirilir.
Bir i letme, in aat sözle meleri ile ilgili olarak a a ıdaki hususları
açıklamalıdır: 78
a) Dönemde gelir olarak kaydedilen sözle me gelirinin tutarı,
b) Dönemde kayıtlara alınan sözle me gelirinin belirlemede kullanılan
yöntemler,
c) Yapılmakta olan sözle me konusu i lerin tamamlanma düzeylerinin
belirlenmesinde kullanılan yöntemler.
Bir i letme, bilanço gününde yapılmakta olan sözle me konusu i leriyle ilgili
olarak a a ıdaki hususları açıklamalıdır.79
a) Bilanço gününe kadar katlanılan toplam maliyetler ve kayıtlara alınan
karlar (kayıtlara alınan zararlar dü üldükten sonra),
77
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.74.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.75.
79
DURMU , a.g.e., s.87.
78
30
b) Alınan avansların tutarı,
c) Alıkonulan hak edi tutarı.
Bir i letme, ayrıca sözle me kapsamındaki i ile ilgili olmak üzere mü teriden olan
brüt alacak ve brüt borç tutarını da açıklamalıdır.80
Bu Standart, 1 Ocak 1980 yılında yürürlü e girmi ve 1993 yılında revize
edilmi tir. Daha sonra 1 Ocak 1995 yılından itibaren revize edilmi
haliyle
yayınlanan finansal tablolar için geçerli kabul edilmi tir.
3.1.5.
UMS
16
Duran
Varlıklar,
Tesis
ve
Donanımın
Muhasebele tirilmesi
Bu standarda göre; 81
a) Ormanların ve buna benzer üretken nitelikteki do al kaynakların,
b) Maden kaynakları, madenlerin, petrolün, do al gazların ve bunlar gibi
yeniden üretilmeyen do al kaynakların ara tırılması ve çıkartılması için
katlanılan harcamaların,
c) Ta ınmazların geli tirilmesi için gerçekle tirilen harcamaların
Muhasebele tirilmesi konusu ele alınmaktadır. Duran varlıklar, tesisler ve
donanımlar genellikle bir i letmenin toplam varlıklarının önemli bir bölümünü
olu tururlar ve bu nedenle finansal durumun belirlenmesinde büyük öneme
sahiptirler. Önemli nitelikteki, yedek parçalar ve donanımlar normal olarak
aktifle tirilirler, yani bir duran varlık kalemi olarak belirlenirler. Di er yedek
parçalar ve donanımlar genellikle stoklar arasında belirtilirler ve tüketildikçe
giderle tirilirler. Bir duran varlık, tesis ve donanım kaleminin maliyeti ithal harçları
ile geri alınamayan alı vergileri de dahil olmak üzere alı fiyatı ve varlı ın önceden
belirlenen amaçlar do rultusunda kullanılmak üzere çalı abilir duruma getirebilmek
için katlanılan ve onunla direkt olarak ili kilendirilebilen maliyetlerden olu ur, alı
fiyatı belirlenirken herhangi bir ticaret iskontosu veya indirim tutarı da dikkate alınır.
Varlıkların elde edilmelerinden sonra katlanılan maliyetlerin ilgili kalemlerin brüt
defter de eri tutarına mı eklenecekleri yoksa bir gider olarak mı raporlanacaklarının
80
81
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 75.
DURMU , a.g.e., s.107.
31
belirlenmesi genellikle zordur. Sadece varlı ın önceden belirlenmi kapasitesini
geni leterek ancak gelecekte elde edilecek yararları artıran harcamalar brüt defter
de eri tutarına eklenebilir. Gelecekte elde edilecek yararlarda artı
sa layacak
82
harcamalara örnek olarak unlar gösterilebilir:
a) Varlı ın ekonomik ömrünü uzatan harcamalar,
b) Varlı ın hizmet kapasitesini artıran harcamalar,
c) Üretilen mal veya hizmet kalitesini artıran, ya da önceden belirlenmi
faaliyet maliyetlerini azaltan harcamalar,
Amortismana tabi bir duran varlık, tesis ve donanım kaleminin brüt defter
de eri normal olarak sistematik bir biçimde varlı ın ekonomik ömrü boyunca yok
edilir.
Bir duran varlı ın, tesisin ve donanımın de erini yeniden belirlerken en çok
uygulanan yöntem de erleme uzmanları tarafından varlı ın de erlenmesidir. Ara sıra
kullanılan di er yöntemler endeksleme ve cari fiyatlara uyarlama olarak belirtilebilir.
Duran varlık, tesis ve donanımın yeniden de erlenmesi nedeniyle net defter de eri
tutarında ortaya çıkan artı normal olarak yeniden de erleme fonu ba lı ı altında öz
sermayeye dahil edilir ve genellikle ortaklara da ıtılmaz. Bir varlık sınıfının net
defter de eri tutarının ileride amortismana tabi tutulması gereken tutardan daha
yüksek olarak belirlenmesine neden olacak bir ekilde yeniden de erlemesi do ru
de ildir.
Tarihi maliyet esasına göre hazırlanan finansal tablolarda varlıkların elden
çıkarılmaları nedeniyle ortaya çıkan kazanç ve kayıplar genellikle gelir tablosunda
belirtilir.83
Bu standardın amacı, gayrimenkul, tesis ve ekipman ile ilgili muhasebe
uygulamalarını belirmektir. Standartta söz konusu maddi ve duran varlıkların, kayda
alınma zamanları ve bunların kayıtlı de erleri ve ilgili amortismanlarına ili kin
düzenlemeler yer almaktadır.
82
83
DURMU , a.g.e., s.110-111.
DURMU , a.g.e., s.112.
32
Bu standart, bir ba ka Uluslararası Muhasebe standardı farklı bir muhasebe
uygulamasını öngörmedi i ve izin verdi i sürece maddi duran varlıkların
muhasebele tirilmesinde uygulanmaktadır. Ancak, maden hakları ile maden, petrol
do al gaz ve benzer nitelikli yeniden yaratılabilir olmayan do al kaynaklar için
standart uygulanamamakla beraber bu varlıkların geli tirilmesi ya da korunmasında
kullanılan maddi varlıklar için uygulanabilmektedir. 84
Standartta adı geçen kavramlara ili kin tanımlamalar yapılmı tır. Buna göre,
gayrimenkul, tesis ve ekipman; maddi varlıklar olup bunlar bir i letmenin mal ve
hizmet üretmek ya da elde etmek di er i letmelere kiraya vermek amacıyla veya
idari amaçlarla elinde tuttu u ve bir dönemden daha fazla kullanımı beklenen
varlıklardır. Amortisman; bir varlı ın amorti edilebilir kısmının faydalı ömür süresini
sistematik olarak da ıtımıdır. Amorti edilebilir tutar bir varlı ın maliyeti veya
finansal tablolarda maliyetinin yerine konulan di er tutardan, kalan de erin
indirilmesi suretiyle elde edilen tutardır. 85
Faydalı Ömür; Bir varlı ın, i letme tarafından kullanılmasının beklendi i
zaman dilimi veya i letmenin varlıktan elde etmeyi bekledi i üretim veya benzeri
ürünlerin sayısı olarak standartta açıklanmı tır.
Maliyet; ktisap veya üretme tarihi itibariyle, bir varlı ı elde etmek için
ödenen nakit ve nakde e de er varlıklar veya verilen kıymetlerin gerçe e uygun
de erinden olu maktadır.
Geri Kazanılabilir De er; Faydalı ömrün sonunda, beklenen hurda de eri
dü üldükten sonra, i letmenin bu varlıktan elde etmeyi bekledi i net de eridir.
Gerçe e Uygun De er; Kar ılıklı pazarlık ortamında, bilgili taraflar arasında
bir varlı ın el de i tirmesi durumunda ortaya çıkan tutardır. De er dü üklü ü kaybı
bir varlı ın kayıtlı tutarının geri kazanılabilir tutarını a an kısmıdır. Net defter de eri
ise, bir varlı ın, birikmi amortismanı ve toplam de er dü üklü ü kayıtlarının
dü ülmesinden sonra bilançoya alınan tutarı olmaktadır.
Standarda, bir gayrimenkul, tesis ve ekipman kaleminin varlık olarak kabul
edilmesi için, i letmeye gelecekte ekonomik fayda sa lamasının muhtemel ve
84
85
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.88.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.88-89.
33
i letmeye olan maliyetinin güvenilir bir biçimde ölçülebilir olması gerekti i ifade
edilmektedir.
Bir Gayrimenkul tesis ve ekipman kalemi ilk olarak maliyet de eri de
ölçülmekle ve kaydedilmektedir. Standartta, söz konusu maddi duran varlı a ili kin
maliyet unsurları olarak ithalat vergileri ile iade alınmayacak satın alma vergileri
dahil, satı ıskontoları ve indirimleri dü üldükten sonraki satın alma fiyatı ile varlı ın
yönetimin amaçları do rultusunda faaliyet gösterebilmesi için uygun arta ve i ler
duruma getirmek için katlanılan; uygun arta ve i ler duruma getirirken üretilen
varlıkların satı ında elde edilen net hasılatlar dü üldükten sonra kalan ve kendisi ile
direkt olarak ili kilendirile bilen her türlü maliyetler olarak sayılmı tır.86
Maddi varlıkların de i tirilmesine ili kin olarak yapılan düzenlemelerde; 87
-
Bir maddi varlık, bir ba ka maddi varlık ile veya ba ka bir varlık ile
tamamen veya kısmen de i toku (Exchange) edildi inde, bu tür varlı ın
maliyetinin vazgeçilen varlı ın gerçe e uygun de eri ile verilen nakit ve
nakde e de er varlıklar üzerinden de erlenece i;
-
Bir maddi varlı a ait bir parçanın yenilenmesi yada ikamesi için
katlanılan maliyetlerin ayrı bir varlık elde ediliyormu
gibi dikkate
alınaca ı ve de i tirilen varlı ın net defter de eri ile finansal tablolardan
çıkarılaca ı açıklanmı tır.
Maddi varlı ın iktisap edilmesinden sonra katlanılan maliyetlerin,ancak
harcamaların, varlık için tayin olunan performans standardını a tı ı ve böylelikle
varlıktan gelecekte beklenen ekonomik yararları arttırdı ı durumlarda, varlı ın
maliyetini eklenebilece i standartta üzerinde durulan bir di er önemli husustur. Buna
göre, bunun dı ındaki maddi varlı a ili kin yapılan tüm di er harcamalar katlanıldı ı
dönemin gideri alarak finansal tablolara alınmaktadır. 88
Maddi duran varlıkların, finansal tablolara ilk alınmadan sonraki
dönemlerde de erlenmesine ili kin esaslar, standartta belirtilmi tir. Buna göre
de erleme de esas ilke, finansal tablolara ilk alınma sonrasında. maddi varlı ın
86
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.89.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.89-90.
88
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.90.
87
34
maliyetinden, birikmi
amortisman ve birikmi
de er dü üklü ü kayıpları
indirildikten sonraki de eri üzerinden gösterilmesidir. Ancak yine standartta, bir
alternatif uygulamaya izin verilmektedir. Buna göre, ilk finansal tablolara alınma
sonrasında, bir maddi varlık, yeniden de erlenmi tutar üzerinden gösterilebilecektir.
Yeniden de erlenmi tutar, yeniden de erleme tarihindeki gerçe e uygun de erden,
birikmi amortisman ve birikmi de er dü üklü ü kaybının indirilmesi suretiyle
bulunan de erdir. Yeniden de erlemeler. bilanço tarihi itibariyle, varlı ın gerçe e
uygun de erinin . kayıtlı de erinden önemli ölçüde farklı olmasına neden olmayacak
ekilde yeterli düzenli aralıklarla yapılmalıdır. Yeniden de erlemenin sıklı ı,
yeniden de erleme konusu maddi varlı ın gerçe e uygun de erindeki ivmelere
ba lıdır. 89
Yeniden de erlenen varlı ın gerçe e uygun de eri, kayıtlı de erinden önemli
ölçüde farklıysa, varlı ın yeniden de erlenmesi gereklidir. Bazı maddi varlıkların
gerçe e uygun de erinde önemli de i iklikler olabilece i için, bunların yıllık olarak
yeniden de erlenmesi gerekir. Gerçe e uygun de erinde, önemsiz de i iklik olan
maddi varlıklar için ise sık yeniden de erleme yapılması gereksizdir.
Maddi varlıklar, niteli inden kaynaklanan satı ının nadiren gerekle mesi
nedeniyle, piyasa kanıtlara ula ılamadı ı takdirde, amorti edilmi de erlenecektir.
Maddi duran varlık yeniden de erlendi inde, yeniden de erleme tarihindeki,
birikmi amortisman tutarı, varlı ın brüt kayıtlı de erindeki de i iklikle orantılı
olarak arttırılmakta ve böylelikle, yeniden de erleme sonrasında, varlı ın kayıtlı
de eri, yeniden de erlenmi tutarına e it hale gelmektedir. 90
Bir maddi varlık, yeniden de erlendi inde, aynı sınıftaki di er tüm
varlıklarda yeniden de erlenmelidir.
Maddi varlı ın net defter de eri, yeniden de erleme sonucunda artmı sa, bu
artı , do rudan özkaynak hesap grubunda, yeniden de erleme artı ları ba lıklı
hesapta kaydedilecektir (ancak, söz konusu varlıkla ilgili bir yeniden de erleme
artı ı, aynı varlı ın yeniden de erleme de er azalı ını tersine çeviriyorsa ve bu de er
azalı ı daha önce gider olarak kaydedilmi se, gelir olarak finansal tablolara
89
90
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.90.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.91.
35
alınmaktadır). Yeniden de erleme sonucunda bir maddi varlı ın kayıtlı de eri
azalmı sa, bu azalma gider olarak kaydedilecektir. Ancak, daha önceden yeniden
de erleme artı ı olu mu sa, azalı ilk olarak bundan dü ülmekte, sonra a an kısım
gelir tablosu ile ili kilendirilmektedir.91
Standartta izin verilen bir alternatif uygulamada amortisman uygulamasıdır.
Buna göre, maddi varlı ın amorti edilebilir tutarı, sözkonusu varlı ın faydalı ömrü
boyunca sistematik olarak ayrılacaktır. Uygulanan amortisman yöntemi, i letme
tarafından kullanılan varlıktan elde edilecek ekonomik yararların kullanılma biçimini
yansıtmalıdır.
Arsalar ve binalar, birlikte iktisap edilseler dahi, nitelikleri farklı oldu undan
birbirinden ayrılabilen varlıklardır ve ayrı hesaplarda kayıt edilirler, Bunlara ili kin
bir di er özellik ise, bo arsa ve arazilerin, sınırsız bir faydalı ömre sahip olmaları
nedeniyle amortismana tabi tutulmamalarıdır. Binalar ise, sınırlı faydalı ömre sahip
olduklarından. amorti edilebilir varlıklardır. 92
Standartta bir varlı ın sistematik bir ekilde faydalı ömrü boyunca, farklı
amortisman yöntemleriyle amortismana tabi tutulaca ı belirtilmi tir. Bu yöntemler,
do rusal (normal) yöntem, azalan bakiyeler yöntemi ve üretim miktarlarını baz alan
yöntemlerdir. 93
Do rusal (Normal) yöntemde, varlı ın faydalı ömrü boyunca sabit bir tutar
amorti edilmektedir. Azalan bakiyeler yönteminde, varlık faydalı ömrü boyunca
azalan tutarda itfa edilmektedir. Son olarak üretim miktarını baz alan yöntemde ise
varlı ın beklenen kullanımı yada çıktısı esas alınarak amorti edilecektir. 94
Kullanılacak yöntem, varlı ın kendisinden gelecekte beklenen
ekonomik
faydaların kullanılma biçimine göre seçilmekte ve bir dönemden di erine, ekonomik
yararlarında bir de i iklik olmadı ı sürece de tutarlı olarak uygulanmaktadır. 95
Bir maddi varlı ın faydalı ömrü periyodik olarak gözden geçirilmekte ve
e er beklentiler, önceki tahminlerden farklılık gösteriyorsa cari ve gelecekteki
91
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.91.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.91.
93
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.92.
94
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.92.
95
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.92.
92
36
dönemlerin amortisman oranları ayarlanmaktadır. Gelecekte beklenen seçilmekte ve
bir de i iklik olmadı ı
Yine standartta, aynı
ekilde maddi varlık için uygulanan amortisman
yönteminin periyodik olarak gözden geçirilmesi gerekti i ve bu varlıkların beklenen
ekonomik faydalarının kullanılma biçiminde belirgin farklılıklar tespit edildi i
zaman, uygulanan yöntemin de i tirilmesi gerekti i açıklanmaktadır. 96
Standardın son bölümü, maddi varlıkların elden çıkarılması ve di er
açıklamalardan olu maktadır.
Buna göre, maddi varlıklar elden çıkarıldıklarında veya kullanımlarından
herhangi bir ekonomik fayda sa lanmayaca ının anla ılması durumlarında,
bilançodan çıkarılmaktadır. Maddi varlıkların elden çıkarılmasından do an kar veya
zarar, elden çıkarma neticesinde elde edilen net tutar ile varlı ın kayıtlı de eri
arasındaki farktır ve gelir tablosunda, gelir veya gider olarak yer almalıdır. 97
Di er açıklamalar bölümünde ise, her sınıfa ait maddi varlıklara ili kin
açıklamaların finansal tablo dipnotlarında belirtilece i ve bunların neler oldu u
maddeler halinde sıralanmı tır.
Finansal tablo dipnotlarındaki bilgiler kullanılan amortisman yöntemi, faydalı
ömür ve kullanılan amortisman oranları, amortisman tutarı, yeniden de erleme ve
de er dü üklü ü sonucu ortaya çıkan artı
ve azalı lar gibi açıklamaları
kapsamaktadır.
letmelerin maddi varlıklarını yeniden de erlemeye tabi tutmaları halinde;
yeniden de erleme esasları, yeniden de erleme tarihi ve benzeri açıklamaların
finansal tablo dipnotlarında yer almalıdır.98
Bu standart 1 Ocak 1983 yılında yürürlü e girmi ve 1998 yılında revize
edilmi tir.
96
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.92.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 93.
98
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 93.
97
37
3.1.6. UMS 17: Kira Sözle melerinin Muhasebele tirilmesi
Bu standartta, kira sözle melerinin sınıflandırılması, kiralanması, kiralanan
varlı ın bütün risk ve kazançlarının kiraya verene veya kiralayana devredilmesi
açısından ele alınmı tır. Burada sözkonusu edilen riskler, atıl kapasite, teknolojik
eskimeler veya ekonomik
artların de i mesinden dolayı meydana gelebilecek
de i meler sebebiyle ortaya çıkabilecek zararlardır. Kiraya verenle kiralayan
arasındaki bütün i lemler her iki tarafı da ilgilendiren kira sözle meleriyle saptandı ı
için, kira sözle melerindeki tüm hüküm ve açıklamaların açık ve belirli olması
gereklidir. Kira sözle mesinin finans tipi kiralama veya faaliyet tipi kiralama olması
kira sözle mesinin formuna de il, içeri ine ba lıdır. Kira sözle mesinin finans tipi
olabilmesi için kiralanan varlı ın mülkiyeti ile ilgili tüm risklerin ve kazançların
devredilmesini sa laması gereklidir. Kiralanan varlıkla ilgili riskleri ve kazançları
varlı ın sahibine devretmeyen sözle meler faaliyet tipi kiralamalardır. Kayıtlar ve
di er i lemler yasal formlarına göre de il, finansal gerekçelerine ve içeriklerine göre
muhasebele tirilmelidir. Finans tipi kiralamalar, kiralayan tarafın bilançosunda,
gelecekteki kira ödemeleri hesaba katılarak borç ve de varlık olarak gösterilmelidir.
Finans tipi kiralamalar sonucunda amortisman giderleri ve her muhasebe dönemine
isabet eden belli finans giderleri ortaya çıkmaktadır.99
Bu standardın amacı, finansal ve faaliyet kiralamalarında, kiracı ve kiralayan
açısından muhasebe politikaları ve raporlama esaslarının açıklanmasıdır. Kiralama
i lemi; kararla tırılan süre için, bir varlı ın kullanım hakkını bir kira kar ılı ında,
kiralayan tarafından kiracıya devretmeyi taahhüt etti i bir anla madır.
lemleri,
finansal kiralama ve faaliyet kiralaması olarak ikiye ayrılmaktadır.100
Buna göre, mülkiyetten kaynaklanan bütün risk ve faydalar tamamıyla
kiracıya devrediliyorsa, bu i lem finansal kiralamadır. Bunun dı ındaki kiralama
i lemleri, faaliyet kiralaması olarak kabul edilmektedir.
Standartta, a a ıdaki durumlarda, kiralama i leminin finansal kiralama
sayılaca ı belirtilmi tir: 101
99
DURMU , a.g.e. s.120.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 94.
101
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 94.
100
38
-
Kiralanan varlı ın mülkiyeti, kiralama i leminin sonunda kiracıya
devrediliyorsa,
Kira sözle mesi, kiracıya varlı ı gerçe e uygun de erinin oldukça altında bir
fiyatla satın alma seçene i sunuyorsa,
-
Kira süresi varlı ın faydalı ömrünün büyük bir bölümünü kapsıyorsa,
-
Kiralama i leminin ba langıcında, minimum kira ödemelerinin bugünkü
de eri, özde varlı ın gerçe e uygun de erini olu turuyorsa,
-
Finansal kiralama konusu varlı ın, herhangi bir önemli de i iklik
yapmaya gerek duyulmadan yalnızca kiracı tarafından kullanılma özelli i
bulunuyorsa.
Yine a a ıdaki ko ulların herhangi birinin varlı ı durumunda, kiralama i lemi
finansal kiralama sayılmaktadır.
-
Finansal kiralama sözle mesinin kiracı tarafından feshi durumunda,
kiralayanın bu i lemden do an zararları kiracı tarafından üstleniliyorsa,
-
Finansal kiralama konusu varlı ın hurda de erinin, gerçe e uygun
de erindeki de i ikliklerden dolayı kiracının kar ve zararları kira
tespitlerinde dikkate alınıyorsa,
-
Kira tutarları, piyasada olu an kira tutarlarının önemli ölçüde altında
oldu u durumlarda da, kiracının kira dönemini ikinci kez devam ettirme
olana ı varsa.
Özetle, kiralama i leminin finansal kiralama olup olmadı ı, sözle menin
eklinden çok i lemin niteli ine ba lıdır. Finansal kiralama konusu varlıklar, genelde
maddi duran varlıklar unsurlarıdır. Özellikle makine, teçhizat, demirba lar, finansal
kiralama yolu ile edinilebilmektedir. Arazi ve bina kiralaması da finansal kiralama ve
faaliyet kiralaması olarak di er varlıklarda oldu u gibi sınıflandırılabilir. 102
Ancak gayrimenkullerin sınırsız bir kullanım ömrüne sahip olması nedeniyle,
bu tür kiralamalarda, e er kira sözle mesi sonucunda, mülkiyet hakkı kiracıya
geçmiyorsa, kiracının tüm faydalardan yararlanması ve tüm risklere katlanması
102
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 94-95.
39
sözkonusu olmamaktadır. Dolayısıyla bu tür kiralamanın do al olarak bir faaliyet
kiralaması oldu u standartta ayrıca belirtilmi tir.103
Kiracı açısından finansal kiralama i lemlerinin muhasebele tirilmesindeki
temel esaslar a a ıda açıklandı ı gibidir. Finansal kiralama i lemi, kiracının aktifinde
bir varlık, pasifinde bir borç olarak gözükmelidir. Bilançoda aktifte varlık, pasifte
borç olarak yer alan kiralama i leminin tutarı ise, varlı ın gerçe e uygun de eri ile
minimum kira ödemelerinin bugünkü de erinden küçük olanıdır. Kira ödemelerinin
bugünkü de erini hesaplamak için kullanılan iskonto oranı, kiralamanın faiz oranıdır.
Bunun saptanmasının mümkün olmadı ı durumlarda, kiralayanın borçlanma maliyeti
iskonto oranı olarak kullanılacaktır. 104
Böylelikle, standartta özün önceli i kavramı gere ince, muhasebeye konu
olan i lemler sadece hukuki ekilleri dikkate alınarak de il, özleri ve ardındaki
finansal gerçekler gözönüne alınarak muhasebele tirilmekte ve sunulmaktadır.
Finansal kiralama i leminde, varlı ın mülkiyetini hukuken devralmamakla beraber,
gerçe e uygun de erinde yakın faiz ve fiyat ödeyerek faydalı ömrünün büyük bir
bölümünde, o varlı ın kullanım hakkını satın almaktadır. 105
Finansal
durumunda,
kiralama
varlıklar ve
i lemlerinin
kiracının
borçlar dolayısıyla
bilançosuna
da
yansıtılmaması
finansal oranlar gerçe i
yansıtmayacaktır. Finansal kiralama i lemlerine ili kin kira bedelleri içinde yer alan
faiz giderleri varlık maliyetine dahil edilmemeli ve kira süresi içerisinde faiz gideri
olarak muhasebele tirilmelidir. Finansal kiralama i leminde, kiracının ödedi i kira
tutarı içerisinde, hem kiralamadan do an faiz gideri hem de sözle me konusu
varlı ın bedelinin o döneme isabet eden kısmi bulunmaktadır. Kiralamadan do an
faiz gideri, kiralama süresi boyunca sabit bir faiz oranı olu turacak
ekilde
dönemlere yayılmakta ve faiz gideri olarak muhasebele tirilmektedir. 106
Ödenen kira tutarından faiz gideri dü üldükten sonra kalan tutar ise, azalan
borç miktarını olu turacaktır. Kiralanan varlıklar için katlanılan borç toplamı ise,
pasifte ya ödenecek minimum kira ödemelerinin toplamı ya da borçların net bugünkü
103
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 95.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 95.
105
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 96.
106
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 96.
104
40
de eri olarak gösterilmektedir. Finansal kiralama yoluyla edinilen varlı a
uygulanacak amortisman politikası da standardın ilgili maddelerinde açıklanmı tır.
Buna göre, kira sözle mesinin sonunda varlı ın mülkiyeti kiralayana devredilecekse,
varlı ın kullanım ömrü esas alınacaktır.107
letmeye ait amortismana tabi varlıklara uygulanan amortisman politikası,
söz konusu varlıklara da uygulanacaktır. Mülkiyet devredilmeyecek ise, sözle me
süresi veya faydalı ömründen hangisi daha kısa ise o süre içerisinde varlık
amortismana tabii tutulacaktır.
Standartta, faaliyet kiralamalarında yapılan kira ödemelerinin, kira süresi
boyunca, e it tutarda gelir tablosuna gider kaydedilece i, ancak kullanıcının zaman
içinde sa layaca ı yararı temsilde daha iyi bir kriter bulundu u durumlarda kira
tutarlarının, dönemlere bu kritere göre da ıtılaca ı belirtilmi tir.
Kiralayan açısından finansal kiralama i lemlerinin muhasebele tirilmesindeki
temel esaslar a a ıda açıklandı ı gibidir.
Kiralayanların bilançolarında, finansal kiralamaya konu olan varlıklar, maddi
duran varlık eklinde de il de, yapılan net kira yatırımı tutarına e it bir alacak olarak
gösterilmelidir.
Finansal kiralama i leminde, mülkiyet hakkı dı ındaki bütün riskler ve
yararların kiracıya devredilmesi nedeniyle, finansal kiralama alacakları, kiralayan
açısından, yapmı oldu u yatırım ve hizmetler kar ılı ında alınan ana para ile faiz
gelirinden olu maktadır. Finansal kiralama i lemi yapan finansal kiralama
irketlerinde,
finansal
kiralamadan
elde
edilen
finansman
gelirinin
muhasebele tirilmesi, kiralanan yatırım tutarı üzerinden sabit bir getiri oranı
yaratacak ekilde olmalıdır. 108
Standartta, döneme ili kin olarak kiracı tarafından yapılan kira ödemelerinin,
finansal kiralamadan do an alacaktan ve kazanılmamı gelirden dü ülece i ve ilgili
faiz tutarının döneme yansıtılaca ı belirtilmi tir. 109
107
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 96.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 97.
109
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 97.
108
41
Kiralayanın, kiralama i lemindeki brüt yatırım tutarının hesaplanmasında
tahmin edilen, garanti edilmemi
hurda de erlerinin sürekli olarak gözden
geçirilmesi gerekmektedir. Kiralama irketlerinin komisyon, vergiler gibi çe itli
finansal kiralama i lemleri ile ilgili direkt giderleri ya gerçekle tirdikleri dönemde
do rudan gider yazılmakta ya da aktifle tirilerek, finansal kiralama geliri do dukça
gelirden indirilmektedir. 110
Standartta ayrıca, finansal kiralamanın sadece finansal kiralama irketleri
tarafından de il, üretim ve ticaret irketleri tarafından da yapılabilece i belirtilmi tir.
Bu durumda, üretici veya pazarlamacı irketler tarafından yapılan finansal kiralama
i lemlerinde, finansal kiralamadan elde edilecek kar veya zararın hesabında, toptan
satı lara uygulanan politikaların do rultusunda, satı kar ve zararının da, dönem kar
zararının tespitinde dikkate alınır. Kiralayan açısından, faaliyet kiralamasına konu
olan varlıkların bilançoda varlı ın niteli ine uygun bir grupta raporlanmalıdır.
Faaliyet kiralamasından elde edilen kira gelirleri kiralanan varlıktan elde edilen
yararı yansıtan daha iyi bir kriter bulunmadı ı müddetçe, kiralama dönemi boyunca
e it tutarlarda gelir olarak kaydedilecektir. Kiralama geliri elde edilirken amortisman
giderleri dahil tüm maliyetler gider olarak muhasebele tirilmektedir. Faaliyet
kiralamasından elde edilen gelir esnasında katlanılan ilk direkt maliyetler ise, ya
kiralama süresi boyunca her dönem için kaydedilen kira geliri oranında gelirden
indirilmekte
yada
katlanıldıkları
muhasebele tirilmektedir.
dönemde,
gelir
tablosunda
gider
olarak
111
Standartta son olarak satı ve geri kiralama i lemlerinde uyulacak esaslar
düzenlenmi tir. Satıcıdan bir varlı ın satın alınması ve ayni varlı ın aynı satıcıya
kiralanması i leminden ibaret olan satı ve geri kiralama i lemi, finansal kiralama
niteli indeyse, satı
gelirinin varlı ın kayıtlı de erini a an kısmı, satıcı-kiracı
tarafından gelir tablosunda gelir olarak muhasebele tirilmeyecek ve bunun yerine
sözkonusu tutar ertelenecek ve kiralama süresi boyunca, amortismana tabi olacaktır.
112
110
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 97-98.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 98.
112
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 98.
111
42
Geri kiralama i lemi, bir finansal kiralama niteli indeyse. bu i lem kiralayan
tarafından kiracıya varlı ın teminat olarak alınması suretiyle sa lanan bir finansman
niteli i ta ımakta ve bu nedenle de satı i leminde satı fiyatı ile kayıtlı de er
arasındaki fark gelir olarak kaydedilmemekte ve ertelenmi
finansal kiralama süresince, dönemlere aktarılmaktadır.
gelirlere alınarak,
113
E er, satı ve geri kiralama i lemi, faaliyet kiralaması niteli indeyse ve
i lemin, varlı ın gerçe e uygun de eri üzerinden yapıldı ı açıksa, ortaya çıkan kar
veya zarar do rudan ilgili dönemin kar zararı olarak kaydedilecektir.
E er satı fiyatı, gerçe e uygun de erden dü ükse ve zarar gelecekteki kira
ödemeleri ile kar ılanamıyorsa do rudan zarar yazılmaktadır.
Ancak, gelecekteki kira ödemeleri sözkonusu zararı kar ılayabilecek durumda
ise, satı fiyatı ile varlı ın gerçe e uygun de eri arasındaki farktan kaynaklanan
zarar, ertelenmi giderler hesabına alınmakta ve varlı ın kullanım süresince amorti
edilerek dönem giderlerine aktarılmaktadır. E er satı fiyatı gerçe e uygun de erden
fazla ise, aradaki fark ertelenmi gelirler hesabına alınmakta ve varlı ın kullanım
süresince dönem gelirlerine aktarılmaktadır. 114
Standartta ayrıca ilgili maddelerde,
-
Kiracının, finansal kiralama ve faaliyet kiralamasında finansal araçların
açıklaması ve sunulu una ili kin istenenlere ek olarak yapaca ı
açıklamalara,
-
Kiralayanın, finansal kiralamaya ve faaliyet kiralamasına ili kin yapaca ı
ek açıklamalara,
-
Son olarak satı ve geri kiralama i lemlerinde, kiracı ve kiralayanın,
sözle me ko ullarını ve sözle menin özellikli maddelerini, dipnotlarda
açıklaması gere ini ifade eden açıklamalara yer verilmi tir.115
Bu standart 1 Ocak 1984 yılında yürürlü e girmi ve 1997 yılında revize
edilmi , 1 Ocak 1999 tarihinde ve bu tarihten sonra ba layan hesap dönemlerinde
hazırlanan finansal tablolar için geçerlidir.
113
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 98-99.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 99.
115
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 99.
114
43
3.1.7. UMS 21 Döviz Kurlarındaki De i ikliklerin Etkileri
Bu standardın amacı, kur farkları, yabancı para i lemleri ve yurtdı ındaki
faaliyetlerle ilgili muhasebe uygulamalarının belirlenmesidir.
Standartta, dövizli i lemlerin muhasebele tirilmesi, döviz kurlarındaki
de i melerin muhasebede yarataca ı etkiler ve hazırlanmı finansal tabloların farklı
para birimine dönü türülme yöntemi açıklanmı tır. 116
Konsolidasyon, oransal konsolidasyon ve özkaynak yöntemine göre ana
irketin finansal tablolarında yer alan yurt dı ı yatırımların finansal tablolarının, ana
irketin raporlamada kullandı ı para birimine dönü türülmesi, ana irket ile yurtdı ı
yatırımın ili kisine göre ele alınmı tır.
Standartta, bir i letmenin yabancı paraya dayalı faaliyetlerinin iki ekilde
gerçekle ebilece i açıklanmı tır. Bunlar, yabancı para cinsinden i lemler ve
yurtdı ındaki faaliyetleri içermektedir.
letmenin finansal tablolarında, yabancı para cinsinden i lemlerin ve
yurtdı ındaki faaliyetlerin yer alabilmesi için, i lemlerin, i letmenin raporlama birimi
cinsinden ifade edilmesi ve yurtdı ındaki faaliyetlerin, i letmenin raporlama birimine
dönü türülmesi gerekmektedir. 117
Standardın ayrıca, yabancı i letmelerdeki net yatırımın finansal korunmasına
(hedging) kar ılık yüklenilen ve yabancı paraya dayalı borçlardan kaynaklanan kur
farklarının muhasebele tirilmesine yönelik oldu u ve bu faaliyetler dı ında kalan
yabancı paraya dayalı kalemlere ili kin finansal koruma (hedging) i lemlerinin
muhasebele tirilmesinin bu standardın kapsamı dı ında oldu u belirtilmi tir. 118
Yabancı para cinsinden i lemler; yabancı para cinsinden yapılan veya yabancı
para cinsinden ödeme gerektiren i lemlerden olu maktadır. Ayrıca bir i letme; 119
a) Fiyatı yabancı para cinsinden saptanan mal ve hizmetleri alır satarsa,
b) Alacak veya borç hesapları yabancı para cinsinden
oldu unda, borçlanır veya borç verirse,
116
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.109.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.109.
118
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.109.
119
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.110.
117
44
c) Yabancı para cinsinden ve ko ulları yerine getirilmemi bir
sözle mede taraf olursa,
d)
Ba ka ekilde varlıkların edinilmesi veya kullanılması veya
borçların alınması ve ödenmesi yabancı para cinsinden oldu u takdirde. bunlarda,
yabancı para cinsinden i lemler olarak kabul edilmektedir
Yabancı para birimi cinsinden bir i lem, raporlama birimi ile yabancı para
arasındaki, i lem tarihindeki döviz kuru uygulanmak suretiyle bulunan tutar
üzerinden, raporlama birimi cinsinden kayıtlara alınmaktadır. Raporlama para birimi,
finansal tabloların sunulu unda kullanılan para birimini ifade etmektedir.
lem
tarihindeki kur, genellikle spot kur olarak adlandırılır. Ancak uygulamada, i lem
tarihindeki geçerli kura yakla ık bir kur uygulanabilecektir. Ancak döviz kurlarında
önemli miktarlarda dalgalanmalar söz konusu oldu u takdirde, bir dönem için
ortalama kur kullanımı güvenilir olmayacaktır. 120
Standartta, yabancı para cinsinden i lemlerin bilanço tarihinden sonra
raporlanmasına ili kin bir takım düzenlemeler açıklanmı tır Buna göre, bilanço
tarihinde;
a) Yabancı para cinsinden parasal kalemler kapanı (bilanço
b) tarihindeki piyasada geçerli olan kur) kuru ile,
c) Tarihi maliyet de eriyle gösterilen parasal olmayan yabancı
d) paraya dayalı kalemler, i lem tarihindeki döviz kuru ile,
e) Gerçe e uygun de er ile gösterilen parasal olmayan kalemler, gerçe e
uygun de erinin belirlendi i tarihteki kur ile raporlanmalıdır.
Yabancı para cinsinden i lemlerde kur farklarının muhasebele tirilmesine
ili kin düzenlemeler standartta açıklanmı tır. Buna göre, sözkonusu i lemler sonucu
olu an ve döneme tekabül eden kur farkları gelir tablosunda, gelir veya gider olarak
kaydedilmelidir. Ancak bir i letmenin yabancı bir i letmedeki net yatırımı
(raporlamayı yapan i letmenin, o i letmenin net aktiflerindeki payı) eklindeki
varlı ı olan parasal kalemlerden kaynaklanan kur farkları net yatırımın satılmasına
120
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.110.
45
kadar, finansal tablolarda gelir veya gider olarak tahakkuk ettirilmeden, i letmenin
finansal tablolarında, özkaynak grubunda gösterilecektir. Net yatırımın satı ı
yapıldı ında,
yansıtılacaktır.
ilgili kur farkları gelir tablosuna gelir veya gider olarak
121
Kur riskinden korunmanın (hedging) pratik bir anlamının olmadı ı bir durum
için ve henüz ödenmemi borçları ve yabancı para cinsinden faturalanarak son
dönemlerde alınmı bir varlı ın borcunu do rudan yükselten ciddi bir develüasyon
veya paranın de er kaybı kar ısında ortaya kur farkları çıkabilmektedir. Bu tür kur
farklarının, ilgili varlı ın ta ıdı ı de ere dahil edilece i ancak ayarlanmı bu de erin,
yerine koyma maliyeti ve varlı ın satı ı veya kullanımından elde edilen
de erlerinden daha dü ük olanını a amayaca ı standartta açıklanmı tır.122
Yurtdı ındaki faaliyetlerin finansal tablolara dönü türülmesinde kullanılan
yöntem, raporlayan i letme ile ili kilerindeki finansman ve faaliyet ekline ba lı
olmaktadır. Bu amaçla standartta, yurtdı ındaki faaliyetler;
- Raporlayan i letmenin faaliyetlerinin ayrılmaz parçası olan
yurtdı ı faaliyetler,
- Yabancı i letmeler olmak üzere ikiye ayrılmı tır.
Raporlayan i letmenin faaliyetlerinin ayrılmaz parçası olan bir yurtdı ı
faaliyet, raporlayan i letmenin bir uzantısıymı gibi i lerini yürütmektedir. Örne in,
bir yurtdı ı i lem sadece raporlayan i letmeden ithal etti i malları satabilmekte ve
elde ettiklerini raporlayan i letmeye göndermektedir. Raporlayan i letmenin
raporlama para birimi ile bu faaliyetlerin yapıldı ı ülkenin para birimi arasındaki kur
farkları, raporlayan i letmenin nakit akı ını do rudan etkilemektedir. Buna kar ılık,
bir yabancı i letme, yerel para birimi cinsinden nakit ve di er parasal kalemleri
biriktirebilmekte, giderleri olu makta, gelir yaratmakta ve hatta borçlanmaktadır.
Bunun yanı sıra raporlama para birimiyle de i lem yapabilmektedir. 123
Yabancı i letmenin para birimiyle raporlayan i letmenin para birimi
arasındaki kur oranlarında de i iklik oldu unda hem yabancı i letmenin hem de
121
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.111.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.111.
123
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.111-112.
122
46
raporlayan i letmenin faaliyetlerinde, gelecekte elde edilecek nakit akı ları üzerinde
do rudan bir etkisi olmamakta ya da çok az oranda olmaktadır.
Raporlayan i letmenin faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçası olan yurtdı ı
faaliyetlere ait finansal tablolar standartta belirtilen yöntemler do rultusunda, sanki
yabancı ülkelerdeki faaliyetleri raporlayan i letmenin i lemleri gibi raporlama para
birimine dönü türülmektedir.
Yurtdı ı faaliyetin finansal tablolarında yer alan kalemler, raporlayan i letme
tarafından kaydediliyormu gibi dönü türülmelidir. Maddi duran varlıkların maliyet
ve amortismanları, varlı ın satın alma tarihindeki döviz kuru kullanılarak veya varlık
gerçek
de eriyle
gösteriliyorsa,
de erleme
günündeki
kur
kullanılarak
dönü türülmektedir. Stok maliyetleri, maliyetlerin olu um tarihindeki kur üzerinden
dönü türülmektedir. Bir varlı ın elde etme miktarı veya gerçekle ebilir de eri, elde
etme miktarının veya gerçekle ebilir de erin belirlendi i tarihteki kurdan
dönü türülmelidir. 124
Uygulamada kolaylık sa lamak için, i lem tarihindeki gerçek kura yakın olan
örne in haftalık veya aylık bir ortalama kur kullanılabilecektir. Ancak, döviz kurları
önemli ölçüde dalgalanıyorsa, bir dönem için ortalama kur kullanımının uygun
olmadı ı standartta ayrıca belirtilmi tir.
Standartta, yabancı i letmelerin finansal tablolarının dönü türülmesine ili kin
düzenlemeler de yapılmı tır. Buna göre, raporlayan i letme, finansal tabloların da
birle tirme yapmak için yabancı i letmenin finansal tablolarının dönü türülmesinde
a a ıdaki prosedürü kullanmalıdır:125
a) Yabancı i letmenin hem parasal, hem de parasal olmayan varlıkları ve
borçları, kapanı kurundan dönü türülmelidir,
b) Yabancı i letmenin gelir ve gider kalemleri, i lem tarihindeki kurdan
dönü türülmelidir. Ancak yabancı i letmenin hiperenflasyonlu bir
ekonomide finansal raporlama yapması halinde, gelir ve gider unsurları da
kapanı kurundan dönü türülmelidir,
124
125
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.112.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.112-113.
47
c) Ortaya çıkan tüm dönü türme farklılıkları, net yatırımın elden
çıkarılmasına kadar özkaynak olarak sınıflandırılmalıdır.
Uygulamada kolaylık sa lamak için, yukarıda oldu u gibi burada da, gerçek
kura yakın ortalama kur kullanılabilmektedir.
Ayrıca, hiperenflasyonlu bir ekonominin para birimiyle raporlama yapan
yabancı i letmenin finansal tablolarının, raporlayan i letmenin, raporlama birimine
dönü türülmeden önce, Uluslararası Muhasebe Standardı IAS 29’a uygun olarak
yeniden
hazırlanması
gerekmektedir.
Ekonomi
hiperenflasyonlu
olmaktan
kurtuldu unda ve yabancı i letme finansal tablolarını IAS 29’a göre hazırlama ve
sunmayı bıraktı ında, bırakma tarihindeki cari de erleri, raporlayan i letmenin
raporlama birimine dönü türmede tarihi maliyet olarak kullanmalıdır. 126
Yabancı i letmenin elden çıkarılması durumunda, bu i letme ile ilgili ve
ertelenmi olan toplam kur farklılıkları, elden çıkarmadaki kar ve zararın tanındı ı
aynı dönemde gelir ve gider olarak gelir tablosuna yansıtılacaktır.
Yurtdı ı faaliyetlerin sınıflandırılmasında bir de i iklik oldu u takdirde,
de i ikli in oldu u tarihten itibaren yeni sınıflandırmaya göre dönü türme yöntemi
uygulanacaktır. Raporlayan i letmenin faaliyetlerinin ayrılmaz bir parçasını
olu turan yabancı ülkelerdeki faaliyetler, yabancı i letme olarak sınıflandırıldı ında,
yeniden sınıflama tarihinde, parasal olmayan varlıkların dönü ümünde ortaya çıkan
kur farklılıkları özkaynak olarak sınıflandırılacaktır. 127
Yabancı para i lemlerinden ortaya çıkan kar ve zarar ile yurtdı ı faaliyetlerin
dönü türülmesinde ortaya çıkan kur farklılıkları, AS 12 ile uyumlu olarak açıklanan
vergi etkileri ile ilgili olabilecektir. Standart son olarak, i letmenin dipnotlarda
açıklama yapması gereken hususları belirlemi tir. Bunlar; 128
a) Döneme ait net kar ve zarara dahil edilmi kur farklarının miktarı,
b) Özkayna ın ayrı bir unsuru olarak sınıflandırılan net kur farkı tutarı ve
dönem içinde meydana gelen de i iklikler,
c) Dönem içerisinde aktifle tirilen kur farkı tutarı.
126
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.113.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.113.
128
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.114.
127
48
Raporlama birimi, i letmenin bulundu u ülkenin para biriminden farklı
oldu u zaman, farklı para birimi kullanmanın nedenleri açıklanmalıdır.
Ayrıca önemli bir yurtdı ı faaliyetin sınıflandırılmasında bir de i me oldu u
zaman i letme, bu de i ikli in yapısı, nedeni, özkayna a etkisi ve sunulmu önceki
dönem ba ında meydana gelen sınıflama de i ikli i nedeniyle önceki her dönemdeki
kar veya üzerindeki etkisini açıklamalıdır. 129
Yabancı ülkedeki bir i letmenin elde edilmesinden kaynaklanan gerçe e
uygun de er ayarlamaları ve erefiye dönü türmede seçilen yöntemin yanı sıra
kurlarda bilanço tarihinden sonra ortaya çıkan ve açıklanmaması durumunda finansal
tablo kullanıcılarının bazı de erlendirmeleri yapmalarını etkileyecek önemlilikteki
de i ikliklerin yabancı ülkelerdeki faaliyetlere ili kin finansal tablolara veya parasal
kalemlerine etkisinin açıklanması da standartta öngörülmektedir. Standartta ayrıca,
i letmenin yabancı para risk yönetim politikasını da açıklaması önerilmektedir. 130
Bu standart 1 Ocak 1985 yılında yürürlü e girmi ve 1993 yılında revize
edilmi tir. 1 Ocak 1995 tarihinde ve bu tarihten sonra ba layan hesap dönemlerinde
hazırlanan finansal tablolar için geçerlidir.
3.1.8 UMS 27 Konsolide Finansal Tablolar ve Ba lı Ortaklıklardaki
Yatırımların Muhasebele tirilmesi
Bu standardın amacı, bir ana ortaklı ın kontrolü altında olan
irketler
grubunun konsolide finansal tablolarının hazırlanması ve sunulması ile ilgili
gerekliliklerin ve ana ortaklı ın konsolide olmayan finansal tablolarında ba lı
ortaklı ın ne ekilde muhasebele tirilece inin belirlenmesidir.131
Standartta, a a ıdaki tanımlar yapılmı tır: 132
Ana ortaklık ; bir veya birden çok ba lı ortaklı ı bulunan bir i letmedir.
Ba lı ortaklık; ana ortaklı ın kontrolü altında bulunan bir i letmedir.
Grup; ana ortaklık ve tüm ba lı ortaklıklarından olu maktadır.
129
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s. 114.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.114.
131
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.133.
132
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.133.
130
49
Konsolide finansal tablolar; bir grubun finansal tablolarını bir tek i letmeymi
gibi gösteren tablolardır.
Kontrol; bir i letmenin faaliyetlerinden fayda elde etmek için, finansman ve
i letme politikalarını yönetebilme gücüdür.
Azınlık payı; ba lı ortaklı ın net varlıklarının ana ortaklık veya di er bir
ba lı ortaklı ın sahip oldu u payların dı ındaki paylara dü en kısmıdır.
Ana ortaklık aynı zamanda ba ka bir ana ortaklı ın tamamen veya kısmen
sahip oldu u bir ba lı ortaklık ise, azınlık payı sahiplerinden onay alma ko ulu ile
konsolide finansal tabloları sunmak zorunda de ildir. Bu durumda ana ortaklık,
konsolide finansal tabloları hazırlamama nedenleri ile birlikte, ba lı ortakların kendi
ayrı finansal tablolarından sorumlu olmalarının nedenlerini belirtecektir. Ayrıca,
konsolide finansal tabloları yayınlayan ana ortaklı ın adı ve kayıtlı oldu u yerde
açıklanmalıdır. Finansal tablo yayınlayan ana ortaklık, yerli ve yabancı tüm ba lı
ortaklıklarını konsolide etmelidir. 133
Standartta, konsolide finansal tabloların, a a ı da açıklanan sebeplerden
konsolidasyon dı ı bırakılan ba lı ortaklıklar hariç olmak üzere, ana ortaklı ın
kontrolündeki tüm i letmeleri kapsadı ı açıklanmaktadır. Ana irket ancak direkt
veya endirekt olarak ba lı ortaklı ın yandan bir fazla oy verme hakkına sahip ise
kontrolden bahsetmek mümkündür. Ancak bazı özel durumlarda, sahipli in, kontrol
gücü sa lamadı ı da görülmektedir. Standartta, ana ortaklı ın bir i letmede %50
veya daha az oy hakkı olmasına ra men hangi durumlarda kontrol gücünün oldu u
açıklanmı tır. Bunlar; 134
-Di er yatırımcılar ile yapılan anla ma ile oy haklarının yarısından fazlasını
kullanma gücü,
-
Anla ma gere i, irketin finans ve faaliyet politikalarını yönetme gücü,
-
Yönetim
kurulu
veya
e de er
yönetim
ço unlu unu atama ve yerlerini de i tirme gücü,
133
134
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.133.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.134.
organlarındaki
üyelerin
50
-
Yönetim kurulundaki veya e de er yönetim organlarındaki üyelerin
toplantılarındaki oyların ço unlu unu ellerinde bulundurma gücü oldu u
durumlardır
Ba lı ortaklı ın konsolidasyon dı ı bırakılması ise a a ıdaki durumlarda
mümkün olmaktadır; 135
-
Ba lı ortaklı ın yakın zamanda elden çıkarılmak amacıyla elde tutulması
ve dolayısıyla kontrolün geçici bir süre için ana ortaklıkta olması,
-
Ba lı ortaklı ın uzun dönemli ciddi kısıtlamalar altında olması ve bu
durum nedeniyle ana ortaklı a fon transfer etme imkanı bulunmaması.
Standartta, konsolidasyon prosedürleri ba lı ı altında a a ıdaki düzenlemeler
yapılmı tır. Buna göre, konsolide finansal tabloların hazırlanmasında, ana ortaklı ın
ve ba lı irketin finansal tabloları satır satır birle tirilerek, varlıkları, borçları,
özkayna ı, gelir ve giderleri gibi kalemleri bir araya getirilmektedir. Konsolide
finansal tabloların tek bir i letme gibi olan grubun finansal bilgilerini içerebilmesi
için, atılması gereken adımlar standartta açıklanmı tır. 136
Ana ortaklı ın her ba lı ortaklıktaki net defter de eri ile ana ortaklı ın her
ba lı ortaklıktaki özkaynak tutarı mahsup edilmelidir ( erefiye sonuçlarının
uygulanmasını da açıklayan “ letme Birle meleri” ba lıklı 22 no’lu standarda
bakılmalıdır).
Ana ortaklı ın sahibine ait net gelirin hesaplanması için, konsolidasyondaki
ba lı ortaklıkların geliri içindeki azınlık paylarının belirli rapor dönemlerinde
bulunması ve grubun gelirlerine kar ılık gelen kısmının hesaplanması gerekmektedir.
Konsolide edilmi
ba lı ortaklıkların net aktiflerindeki azınlık payları
konsolide bilançoda, borçlardan ve ana ortaklı ın sermayesinden ayrı olarak
belirtilmeli ve sunulmalıdır. Net aktiflerde azınlık payı a a ıdakilerden olu maktadır.
137
135
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.134.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.134-135.
137
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.135.
136
51
-
Asıl birle menin yapıldı ı tarihteki tutar (22 no’lu Uluslararası Muhasebe
Standardı olan
letme Birle melerinin Muhasebele tirilmesindeki gibi
hesaplanmaktadır),
-
Birle me gününden itibaren azınlık paylarının sermayedeki hareketleri.
Grup içi bakiyeler ve grup içi i lemler ve gerçekle meyen karlar tamamen
mahsup edilmelidir. Grup içi i lemler sonunda gerçekle meyen zararlarda
kapatılana kadar yine mahsup edilmelidir.
Grup içi bakiyeler ve grup içi i lemler, satı lar, giderler ve kar payları
tamamen mahsup edilmelidir. Konsolide finansal tabloların hazırlanmasında, ana
ortaklık ve ba lı ortaklık finansal tabloları genelde aynı tarihli seçilmektedir.
Konsolidasyonda
kullanılan
finansal
tablolar
farklı
raporlama
tarihlerinde
hazırlandı ında ise, bu tarih ile ana ortaklı ın finansal tablolarının hazırlandı ı tarih
arasındaki önemli i lem ve olayların etkisine yönelik gidermelerin yapılması
gerekmektedir. Ancak her artta, raporlama tarihleri arasındaki farklılıkların üç
aydan fazla olmaması gerekmektedir. 138
Benzer artlardaki i lemler ve olaylar için, konsolide finansal tablolar aynı
muhasebe politikaları kullanılarak hazırlanmalıdır. Aynı muhasebe politikalarının
kullanılmasının uygulanabilir olmadı ı durumlarda, bu durumun, farklı muhasebe
politikalarının uygulandı ı kalemlerle beraber açıklanması gerekmektedir. 139
Standartta ayrıca, bir ba lı ortaklı ın faaliyet sonuçlarının, 22’nolu
letme
Birle melerine ili kin standarda göre ba lı ortaklı ın, ana ortaklı ın kontrolüne
geçme tarihinden itibaren konsolide edilece i belirtilmi tir. Satılan bir ba lı ortaklı a
ait faaliyet sonuçları, ana ortaklı ın ba lı ortaklık üzerindeki kontrolünün sona erdi i
tarih olan elden çıkarma tarihine kadar konsolide gelir tablosuna dahil edilmektedir.
Ba lı ortaklı ın elden çıkarılması tarihindeki defter de eri ile satı bedeli arasındaki
farktan do an kar zarar konsolide gelir tablosunda yer alacaktır. Finansal tabloların
bir dönemden di erine kar ıla tırılabilirli ini sa lamak için bu i lemlere ili kin ilave
bilgiler konsolide finansal tablolarda açıklanmaktadır. 140
138
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.135.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.136.
140
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.136.
139
52
Yatırımın bir ba lı ortaklık olma niteli inin sona erdi i tarihten itibaren net
defter de eri, maliyet olarak de erlendirilmelidir.
Konsolide
bilançoda,
azınlık
payları,
borçlardan
ve
ana
ortaklık
özkaynaklarından ayrı olarak gösterilmelidir. Yine grubun gelirleri içersindeki
azınlık paylarının da ayrı olarak gösterilmesi gerekmektedir.
Ana ortaklı ın bireysel finansal tablolarında ba lı ortaklılara yapılan
yatırımların muhasebele tirilmesi hususuna ili kin ise standartta bir takım
düzenlemeler yapılmı tır. Buna göre, konsolide finansal tablolara dahil edilen ba lı
ortaklıklara yapılan yatırımlar, ana ortaklı ın bireysel finansal tablolarında a a ıda
belirtilenlerden birine göre muhasebele tirilecektir.141
a) Maliyet yöntemi ile,
b)
tiraklerin Muhasebele tirilmesi ba lıklı IAS 28’de açıklanan özkaynak
yöntemi ile veya
c) Finansal Enstrümanlar, Kayda Alma ve De erleme ba lıklı IAS 39’da
tanımlanan satı a hazır finansal varlıklar gibi.
Standartta son olarak, konsolidasyona dahil edilemeyen ba lı ortaklıklara
yapılan
yatırımların
yine
yukarıda
belirtilen
yöntemlerden
birine
göre
muhasebele tirilece i hususu açıklanmı tır. Bir çok ülkede, bireysel finansal tablolar
yasal ve di er ko ulları kar ılamak amacıyla ana ortaklık tarafından sunulmaktadır.
Standardın açıklamalar bölümünde ise, açıklanması gereken hususların neler oldu u
belirtilmi tir. Bunlar, konsolide finansal tablolarda önemli ba lı ortaklıkların listesi,
bir ba lı ortaklı ın konsolide edilmeme nedenleri, ana ortaklık ile ba lı ortaklık
arasındaki ili kilerin niteli i, dönem boyunca ba lı ortaklıkların elde edilme ve elden
çıkarılmasının etkileri gibi hususlardır. 142
Bu standart, 1 Ocak 1999 tarihinde ve bu tarihten sonra ba layan hesap
dönemlerinde hazırlanan finansal tablolar için geçerlidir.
141
142
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.137.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.137.
53
3.1.9. UMS 28
UMS 28
tiraklerin Muhasebele tirilmesi
tiraklerin Muhasebele tirilmesi standardı 1 Ocak 1990 tarihinden
itibaren geçerli olmakla beraber 1994’te yeniden formatlanmı tır. 1998’de UMS 36
ve UMS 39’a, 1999’da ise UMS 10 ve UMS 37’ye uygun olarak standartta gerekli
düzeltmeler yapılmı tır.
Ekim
2000’de de UMS 28’in bazı
paragrafları
de i tirilmi tir ancak düzeltilen bu paragraflar UMS 39’un ilk uygulanı ı sırasında
yürürlü e girecektir.143
Bu standardın amacı, i tiraklerdeki yatırımların bir yatırımcı tarafından nasıl
muhasebele tirilece ine ili kin usul ve esasları tespit etmektir.
Bu standarda göre, ana irket tarafından kontrol edilebilen irket ba lı
ortaklıktır. Standarda göre önemli etkinlik ise yatırım yapılan irketin mali ve
faaliyet politikalarına katılma gücü olarak tanımlanır. Ancak bu, politikaları kontrol
etmemektedir. Yatırım yapılan irketin yönetim kurulunda temsil edilmek, irket
politikalarının saptanmasına katılmak yatırımcı ile yatırım yapılan irket arasında
malzeme alı veri i, yönetici personel alı veri i ya da teknik bilgilerin sa lanması
söz konusuysa önemli etkinlik var demektir. Bunların tespiti zor olursa genel
anlamda en az %20 oy gücünü elinde bulunduran i letmenin aksi söylenmedikçe
yatırım yaptı ı irket üzerinde önemli etkiye sahip oldu u kabul edilmektedir.
Aksine olarak söz konusu oy gücü % 20’nin altındaysa yatırımcının bu ortaklık
üzerinde önemli bir etkinli i olmadı ı varsayılır. 144
tiraklerdeki yatırımların muhasebele tirilmesi, bu standarda göre özkaynak
yöntemi ile maliyet yöntemi esas alınarak yapılır.
Özkaynak yönteminde, maliyet bedeli ile muhasebele tirilen i tirakin de eri,
i tirakin özkayna ındaki de i imden i letmeye dü en paya göre arttırılır veya
azaltılır. Özkaynaktaki kar/zarar kaynaklı artı veya azalı lar i tirakler hesabına
kar ılık gelir tablosu hesaplarına alınır.
tirak kar payı da ıttı ında ise, alınan kar
payı i tirakler” hesabından dü ülür. tirakin özkayna ında kar dı ındaki nedenlerden
kaynaklanan artı lardan i letmeye dü en miktar i tirakler hesabına kar ılık sermaye
yedeklerine eklenir. Özkaynak yöntemi konsolide finansal tablolarda zorunludur.
143
144
http://www.iasb.org.uk-30/05/2004
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.138.
54
Özkaynak yönteminin en önemli özelli i ve tercih sebebi, yatırıma ba lanan
ekonomik kaynakların artı ve azalı ını en uygun ekilde kayıtlara yansıtmasıdır. 145
Maliyet yönteminde, ana ortaklı ın yaptı ı yatırımların, maliyet de eri ile
muhasebele tirilmesi temel ilkedir. Yatırımcıların aldıkları kar payları, o dönemde
ilgili gelir tablolarında yer alırken, da ıtılmayan karlarla ilgili herhangi bir i lem
yapılmaz.
Konsolide finansal tablolardaki i tiraklere ili kin yatırım, daha sonra
satılmak amacıyla yapılmadıkça, özkaynak yöntemi ile muhasebele tirilir. Daha
sonra satılmak amacıyla yapılan yatırımlar maliyet yöntemiyle muhasebele tirilir.
lgili irketin yatırımcıya fon transferi yapmasını engeleyen ciddi ve uzun vadeli
sınırlamalar altında çalı ılması durumunda, i tiraklere ili kin bir yatırım maliyet
yöntemi kullanılarak muhasebele tirilir. Aynı zamanda yakın gelecekte elden
çıkarmak
amacıyla
yapılan
yatırımlar
da
maliyet
yöntemi
kullanılarak
muhasebele tirilir. 146
Yatırımcı, a a ıda belirtilen tarihlerden itibaren özkaynak yöntemini
kullanmaktan vazgeçer: 147
a) Yatırımcının ilgili ortaklıktaki önemli etkinli ini yitirmesi ancak
yatırımın kısmen ya da tamamen devam etmesi,
b) ilgili irketin yatırımcıya fon transferi yapmasını engelleyen ciddi ve uzun
vadeli sınırlamalar altında çalı ması nedeniyle özkaynak yönteminin
kullanılmasının artık uygun olmaması.
Özkaynak yönteminin kullanılmasının terk edildi i tarihten itibaren yatırım
tutarı maliyet yöntemine göre muhasebele tirilir.
Konsolide finansal tablolar hazırlayan bir yatırımcının, yakın gelecekte elden
çıkarma amacı ile elde tutmadı ı ve müstakil finansal tablolarında yer alan bir
i tirakindeki yatırım ya maliyetle kaydedilmelidir veya özkaynak yöntemi
kullanılarak muhasebele tirilmelidir ya da IAS 39’da tanımlanmı olan satı a hazır
finansal varlık olarak muhasebele tirilmelidir.148
145
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.138.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.139.
147
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.139.
148
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.140.
146
55
Konsolide finansal tablo hazırlamayan bir yatırımcının finansal tablolarında
yer alan bir i tirakindeki yatırım ya maliyetle kaydedilmelidir. veya özkaynak
yöntemi kullanılarak muhasebele tirilmelidir ya da IAS 39 ‘da tanımlandı ı üzere
ticari amaçlı olarak elde tutulan bir finansal varlık ya da satı a hazır finansal bir
varlık olarak IAS 39 göz önüne alınarak muhasebele tirilmelidir. Bu standarda göre,
finansal tablolarda a a ıdaki açıklamalara da yer verilmelidir: 149
a) Önemli i tiraklerin listesi,
b) Yatırımların muhasebele tirilmesinde kullanılan yöntemler.
Bu standarda göre, özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebele tirilen
i tiraklerdeki yatırımlar, bilançoda duran varlık olarak sınıflandırılmalı ve ayrı bir
kalem olarak sunulmalıdır. Bu yatırımların kazanç ve kayıplarının yatırımcının
payına dü en kısmı gelir tablosunda ayrı bir kalem olarak sunulmalıdır. 150
Standartta, yatırımların muhasebele tirilmesi ile ilgili olarak özkaynak
yöntemi ile maliyet yöntemi açıklanmı tır. Özkaynak yönteminde i tirakler önce
maliyet de eri ile muhasebele tirilirler. Daha sonraki dönemlerde ise i tirakin net
aktiflerinde olu an de i iklikler, i tirak oranına göre i tirak eden irketin kayıtlarına
yansıtılır. Maliyet yöntemine göre ise yatırımcı, yatırım yaptı ı irketteki yatırımı
maliyet bedeli ile kayda alır. Yatırımdan sa lanan kar payları ise ilgili dönemin gelir
tablosunda gösterilir. UMS 28 uyarınca, yatırımcı, i tirakteki önemli etkinli ini
yitirdi i ancak yatırımın tamamen veya kısmen devam etti i durumlarda, i tirakin
yakın bir gelecekte elden çıkarılmasının dü ünüldü ü durumlarda veya i tirakin
faaliyetlerini uzun süreli sınırlandırmalar altında gerçekle tirmesi durumunda, bu
ko ulların ortaya çıktı ı tarihten itibaren özkaynak yöntemini kullanmaktan
vazgeçer.151
Standart, konsolide finansal tablolarda yer alan i tirakler ile bireysel finansal
tablolarda yer alan i tiraklerin muhasebele tirilmesini ayrı ayrı açıklamaktadır.
Konsolide finansal tablo hazırlayan bir yatırımcının konsolide öncesi (bireysel)
finansal tablolarında i tirakler, yatırımcının konsolide finansal tablolarında hangi
yöntem
149
kullanılmı sa
(özkaynak
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.140.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.140.
151
DURMU , a.g.e., s. 228.
150
veya
maliyet
yöntemi)
aynı
yöntemle
56
muhasebele tirilir veya yatırımcının uzun vadeli yatırımlarının muhasebe politikasına
uygun olarak maliyet bedeli veya yeniden de erlenmi de eri ile UMS 39’a uygun
olarak gösterilir. Konsolide finansal tablo hazırlamayan bir yatırımcı ise i tiraklerini
konsolide finansal tablo hazırlanması durumunda hangi yöntem uygun olacaksa
(özkaynak veya maliyet yöntemi) o yöntemle de erlendirmeli veya yatırımcının uzun
vadeli yatırımlarının muhasebe politikasına uygun olarak maliyet bedeli veya
yeniden de erlenmi de eri ile UMS 39’a uygun olarak göstermelidir. Ancak,
yatırımcının konsolide finansal tablo hazırlaması durumunda, i tirak için özkaynak
yönteminin uygulanmasının uygun olması ve i letmenin i tirakini maliyet yöntemi
veya uzun vadeli yatırım politikasına göre UMS 39’a uygun olarak göstermesi
durumunda, özkaynak yöntemi kullanılsaydı, bunun etkisinin ne olaca ı yatırımcı
tarafından açıklamalıdır.152
tirake yapılan yatırımın de erinde geçici olmayan bir dü ü söz konusuysa,
UMS 36 Varlıklarda De er Dü üklü üne göre yatırımın kayıtlı de eri azaltılır.153
3.1.10.
UMS
36
Sabit
Kıymetler
De er
Dü üklü ünün
Muhasebele tirilmesi
Standart pe temallık, maddi ve maddi olmayan duran varlıkların de er
dü üklü ünün muhasebele tirilmesiyle ilgilidir. De er dü üklü üne u rayan sabit
kıymetin tanımlanması, de er kaybının miktarının belirlenmesi ve toplam zararın
açıklanması bu standardın kapsamına girer. De er kaybı zararı gelir tablosunda gider
olarak gösterilmelidir.154
Bu standardın amacı, varlıkların geri kazanılabilir tutarından daha fazla bir
de er ile izlenmemelerini sa lamak üzere, i letmelerin uygulayacakları prosedürleri
düzenlemektir. E er varlı ın net defter de eri, kullanım veya satı yoluyla geri
kazanılacak tutarından fazla ise varlık geri kazanılabilir tutarından daha fazla tutarda
izleniyor demektir. Böyle bir durumda, varlıkta de er dü üklü ü meydana gelmi
olmaktadır ve bu standarda göre, i letmenin de er dü üklü ü kaybını finansal
tablolarına alması gerekmektedir. Standartta ayrıca, i letmenin de er dü üklü ü
152
DURMU , a.g.e., s. 232-233.
DURMU , a.g.e., s. 231.
154
www.iasc.org.uk/frame/cen2_1.htm.- (30/05/2004)
153
57
kaybının iptali ve de er dü üklü üne u ramı varlıklara ili kin yapılması gereken
açıklamalar düzenlenmi tir. 155
Standart, stoklar, in aat sözle melerinde konu edilen varlıklar, ertelenmi
vergi alacakları, çalı anların haklarından ortaya çıkan varlıklar, ilgili standartta
açıklanan finansal varlıklar ve yatırım amaçlı gayrimenkuller dı ındaki varlıkların
de er dü üklüklerinin muhasebele tirilmesinde uygulanmaktadır.
Standartta, i letmenin her bir bilanço tarihinde, varlı ın de er dü üklü üne
u rayabilece ine ili kin herhangi bir gösterge olup olmadı ını de erlendirece i ifade
edilmektedir. Böyle bir göstergenin mevcut olması durumunda ise i letme varlı ın
geri kazanılabilir tutarı hakkında tahminde bulunmaktadır. Bir varlı ın de er
dü üklü üne ili kin herhangi bir gösterge olup olmadı ını de erlendirirken, i letme
en az a a ıdaki bilgileri dikkate almaktadır;
Standardın, geri kazanılabilir tutarın ölçümüne ili kin bölümünde, geri
kazanılabilir tutar, bir varlı ın net satı fiyatı ile kullanım de erinden yüksek olanı
olarak tanımlanmaktadır. Bu bölümde geri kazanılabilir tutarın ölçülmesinde gerekli
olan hususlar düzenlenmi tir. Net satı fiyatının en iyi göstergesi ise herhangi bir
ili kiden etkilenilmeyecek ko ullar altında ba layıcı bir anla mada yer alan, varlı ın
elden çıkarılması ile do rudan ili kilendirilebilecek marjinal maliyetlere göre
ayarlanmı fiyattır. Ba layıcı bir anla manın olmaması durumunda, varlık aktif bir
piyasada alı satı a konu oluyorsa net satı fiyatı, varlı ın piyasa fiyatından elden
çıkarma maliyeti dü üldükten sonra kalan tutardır. 156
Bir varlı ın kullanım de erinin tahminini a a ıdaki a amaları kapsamaktadır:
Varlı ın sürekli kullanımından ve en son elden çıkarılmasından sa lanacak
gelecekteki nakit giri ve çıkı larının tahmini ve
Bu gelecekteki nakit akımlarını iskonto etmekte kullanılacak uygun bir
iskonto oranının uygulanması.
Standartta, gelecekteki nakit akımlarının tahminine ve iskonto oranının
belirlenmesine ili kin esaslar açıklanmı tır. Standartta, de er dü üklü ü kaybının
155
156
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.176.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.177.
58
finansal tablolara alınması ve de erlemesi konusu açıklanmı tır. Buna göre, varlı ın
geri kazanılabilir tutarı ancak net defter de erinden dü ükse, net defter de eri geri
kazanılabilir tutara indirilmektedir. Bu indirim, daha önce de açıklandı ı üzere bir
de er dü üklü ü kaybı olmaktadır. 157
Ayrıca, varlık, di er Uluslararası Muhasebe Standartları uyarınca yeniden
de erlenmi tutarı ile izlenmedikçe, de er dü üklü ü zararı, derhal gelir tablosuna
gider olarak yansıtılmalıdır. Yeniden de erlenmi varlı a ait her de er dü üklü ü
zararı, di er Uluslararası Muhasebe Standartları do rultusunda, yeniden de erleme
azalı ı olarak i leme tabii tutulmaktadır.
Standartta yine, varlı ın ait oldu u, nakit giri i sa layan birimleri, nakit giri i
sa layan birimlerin net defter de erini belirlemede ve bunlara ili kin de er
dü üklü ü kaybını kayıtlara almada, uyulması gereken esaslar belirlenmi tir. Buna
göre, açıklandı ı üzere varlıkta de er dü üklü ü olabilece ine ili kin bir gösterge
olması durumunda, varlı ın geri kazanılabilir tutarı tahmin edilmektedir. Varlı ın
geri kazanılabilir tutarını tahmin etmenin mümkün olmadı ı durumlarda ise, i letme
varlı ın dahil oldu u nakit giri i sa layan birimin geri kazanılabilir tutarını
belirlemektedir. 158
Standartta, bir varlık veya varlık grubu tarafından üretilen ürünler için aktif
bir piyasanın var olması durumunda, bu varlık veya varlık grubunun, bir kısmı ya da
tamamı i letme içinde kullanılacak olsa bile nakit giri i sa layan birim olarak
tanımlanmı tır. Nakit giri i sa layan birimler, aynı varlık veya varlık türleri için, bir
de i iklik oldu u do rulanmadıkça, dönemden döneme tutarlı olarak belirlenecektir.
Nakit giri i sa layan birimin geri kazanılabilir tutarı, net satı fiyatı ile kullanım
de erinden yüksek olanıdır. Nakit giri i sa layan birimin net defter de eri, geri
kazanılabilir tutarın tespit edilmesindeki yöntem ile tutarlı olarak belirlenmelidir. 159
Standartta, bir varlı ın elde edilmesinden do an
erefiye, elde eden
tarafından, gelecekte ekonomik fayda beklentisiyle yapılan ödemeyi temsil
etmektedir. Nakit giri i sa layan birimi de er dü üklü ü için test ederken i letme bu
nakit giri i sa layan birim ile ilgili
157
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.177.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.177.
159
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.177.
158
erefiyenin finansal tablolara kayıt edilip
59
edilmedi ini tesbit etmek zorundadır. Böyle bir durumda i letme a a ıdan yukarıya
testi uygulamalıdır. Buna göre i letme, erefiyenin net defter de erinin inceleme
altındaki nakit giri i sa layan birime makul ve tutarlı bir esasla tahsis edilip
edilmeyece ini belirlemekte ve daha sonra, inceleme altındaki nakit giri i sa layan
birimin geri kazanılabilir tutarını, net defter de eri ile kar ıla tırmaktadır. Tüm de er
dü üklü ü kayıpları, standartta belirtilen esaslar do rultusunda kayıt edilmektedir.
letme a a ıdan yukarıya testinin ikinci adımını
erefiyenin net defter
de erini inceleme altındaki nakit giri i sa layan birime makul ve tutarlı bir esasla
tahsis edemiyor olsa bile, uygulamak zorundadır.
A a ıdan yukarıya testini uygularken, e er i letme erefiyenin net defter
de erini inceleme altındaki nakit giri i sa layan birime makul ve tutarlı bir esasla
tahsis edemiyorsa, ayrıca bir yukarıdan a a ıya testi (top-down) uygulamalıdır. Bu
testte ise i letme inceleme altındaki nakit giri i sa layan birimi içeren ve erefiyenin
net defter de erine makul ve tutarlı bir esasla tahsis edilebilen en küçük nakit giri i
sa layan birimi tespit etmelidir ve daha sonra bu daha büyük olan nakit giri i
sa layan birimin geri kazanılabilir tutarı ile net defter de erini kar ıla tırmalı ve tüm
de er dü üklü ü kayıpları standartta belirtilen esaslar do rultusunda kayıt
etmelidir.160
Standartta, erefiye dı ı varlıklar, merkez binası veya i letmenin bir bölümü,
bilgi i lem ekipmanı ve ara tırma merkezi gibi grup yada bölüm varlıkları olarak
açıklanmı tır. Nakit giri i sa layan birimi de er dü üklü ü kaybı için test ederken,
i letme inceleme altındaki tüm erefiye dı ı varlıkları tespit etmektedir. Tespit edilen
bu varlıklara ili kin olarak da, standartta
erefiyeler için belirlenen esaslar
uygulanmaktadır.
Standartta, nakit giri i sa layan birim için de er dü üklü ü kaybının, ancak
birimin geri kazanılabilir tutarının, net defter de erinden dü ük olması durumunda
finansal tablolara alınaca ı belirtilmektedir. De er dü üklü ü kaybı, birim
varlıklarının net defter de erini azaltmak amacıyla ilk olarak, e er varsa, nakit üreten
birime tahsis edilmi
erefiyeye ve daha sonra, birimdeki her bir varlı ın net defter
de erine dayanarak pro-rata esasıyla di er varlıklarına tahsis edilmektedir
160
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.178.
60
De er dü üklü ü kaybını tahsis ederken standartta varlı ın net defter
de erindeki azaltmanın, e er belirlenebiliyorsa net satı fiyatı, kullanım de eri ve
sıfırdan en yüksek olanın altına inmemesi gerekmektedir. Standardın de er
dü üklü ü kaybının iptali bölümünde i letmenin her bilanço tarihinde, bir varlı a
ili kin önceki yıllarda kayıtlara alınmı de er dü üklü ü kaybının daha fazla var
olmayaca ına veya azalmı olabilece ine dair herhangi bir gösterge olup olmadı ını
de erlendirece i ve böyle bir göstergenin var olması durumunda, i letmenin, varlı ın
geri kazanılabilir tutarını tahmin edece i açıklanmı tır. Söz konusu de erlendirmeyi
yaparken i letme, en az a a ıdaki bilgileri dikkate almalıdır;
Önceki yıllarda, varlık için finansal tablolara alınan bir de er dü üklü ü
kaybı, ancak, en son de er dü üklü ü kaybının finansal tablolara alınmasından beri,
varlı ın geri kazanılabilir tutarını belirlemede kullanılan tahminlerde bir de i iklik
olması halinde iptal edilmelidir. Böyle bir durumda, varlı ın net defter de eri, geri
kazanılabilir de erine kadar arttırılmaktadır. Bu artırım ile de er dü üklü ü kaybı
iptal edilmi olmaktadır. 161
Standartta, de er dü üklü ü kaybının iptali, tek bir varlık, nakit giri i
sa layan birim ve erefiyeler için olmak üzere ayrı ayrı açıklanmı tır.
De er dü üklü ü kaybının iptali nedeniyle, varlı ın net defter de erindeki
artı , önceki yıllarda de er dü üklü ü kaybının finansal tablolara alınmamı olması
halinde, belirlenmi
olacak net defter de erini a mamalıdır. Varlı ın, di er
Uluslararası Muhasebe Standartları uyarınca yeniden de erlenmi tutarı ile izlenmesi
söz konusu de ilse, de er dü üklü ü kaybının iptali, derhal gelir tablosuna
yansıtılmalıdır. Yeniden de erlenmi bir varlı a ili kin de er dü üklü ü kaybının
iptali, di er Uluslararası Muhasebe Standartları uyarınca bir yeniden de erleme artı ı
olarak i lem görmelidir. 162
Nakit giri i sa layan birim için de er dü üklü ü kaybının iptali, birimin
varlıklarının net defter de erini arttırması amacıyla ilk olarak, erefiye dı ındaki
varlıklara, birim varlıklarının net defter de erlerine dayanarak, pro-rata esasıyla; ve
daha sonra a a ıda açıklanacak olan erefiye için de er dü üklü ü kaybının iptaline
161
162
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.178.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.178.
61
ili kin gereklilikler yerine getirilmi se nakit giri i sa layan birime tahsis edilmi
erefiyeye tahsis edilmektedir.
Standartta, erefiye için de er dü üklü ü kaybına ili kin; kaybın, bir daha
gerçekle mesi beklenmeyen istisnai yapıda ve dı sal bir olaydan kaynaklanmaması
ve söz konusu olayın etkilerini tersine çeviren bir ba ka olayın olmaması halinde
sonraki dönemlerde iptal edilmeyece i açıklanmı tır.163
Standardın son bölümü yapılacak açıklamalarla ilgilidir. Buna göre, her bir
varlık sınıfı için finansal tablolarda;
- Dönem boyunca gelir tablosuna kayıt edilmi de er dü üklü ü kaybı tutarı
ve de er dü üklü ü kaybının dahil oldu u gelir tablosu kalemleri,
- Dönem boyunca gelir tablosuna kayıt edilmi de er dü üklü ü kayıplarının
iptal tutarı ve de er dü üklü ü kaybının iptal edildi i gelir tablosu kalemleri,
- Dönem boyunca do rudan özkaynak hesap grubuna kayıt edilmi de er
dü üklü ü kaybı tutarı,
- Dönem boyunca do rudan özkaynak hesap grubuna kayıt edilmi de er
dü üklü ü kayıplarının iptal tutarı açıklanmalıdır.
Yine standartta, tek ba ına bir varlık ya da nakit giri i sa layan birim için
de er dü üklü ü kaybının kayıt edilmesi veya iptal edilmesi durumunda ve bu
durumun bütünde finansal tablo hazırlayan i letmenin finansal tablolarına önemli
etkide bulunması halinde i letmenin yapması gereken açıklamalar belirtilmi tir.164
Bu standart 1 Ocak 1998 yılında yürürlü e girmi tir. Bu standart, 1 Temmuz
1999 tarihinde ve bu tarihten sonra ba layan hesap dönemlerinde hazırlanan finansal
tablolar için geçerlidir.
3.1.11. UMS 38 : Maddi Olmayan Duran Varlıklar
Standart di er standartlarla ili kilendirilemeyen reklam, e itim, kurulu
giderleri ara tırma-geli tirme aktiviteleri gibi maddi olmayan duran varlıklarla
ilgilidir. Buna göre; 165
163
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.179.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s.179.
165
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.185.
164
62
a) Bir maddi olmayan duran varlık maliyet bedeliyle finansal tablolarda
gösterilmelidir. Bunun için öncelikle net olarak pe temallıktan ayrılabilir
olması, gelecekte irkete ekonomik fayda sa lama kapasitesinde olması
ve maliyetinin kesin bir ekilde ölçülebilir olması gerekmektedir.
b) E er bir maddi olmayan kalem yukarıdaki tanıma uymuyorsa bu durumda
harcama yapıldı ında gider olarak kaydedilmelidir.
Maddi olmayan duran varlıklar ya tarihi maliyet akdi amortisman ya da
yeniden de erlenmi
bedel eksi yeniden de erlenmi
amortisman prensibiyle
kayıtlarda takip edilir. Maddi olmayan duran varlıklar kullanım ömrünün en iyi
tahmini do rultusunda amorti edilmelidir. 166
Bu standardın amacı, özellikle di er Uluslararası Muhasebe Standartlarında
de inilmeyen maddi olmayan duran varlıklara ili kin muhasebe uygulamalarını
düzenlemektir. Bu standart aynı zamanda maddi olmayan duran varlıklarla ilgili olan
gerekli açıklamalar ile maddi olmayan duran varlıkların net defter de erinin nasıl
ölçülece ini belirler.
Bu standart, a a ıda sayılanlar hariç olmak üzere maddi olmayan duran
varlıkların muhasebele tirilmesinde tüm i letmeler tarafından uygulanmalıdır:
a) Di er Uluslararası Muhasebe Standartları kapsamında olan maddi
olmayan duran varlıklar,
b) Uluslararası Muhasebe Standardı 32’ de tanımlanan finansal araçlar,
c) Maden i letme hakları ile maden, petrol, do algaz ve benzer nitelikli
yeniden yaratılabilir olmayan do al kaynakların aranması, geli tirilmesi
ve çıkarımı için yapılan giderler,
d) Sigorta i letmelerinde, poliçe sahipleri ile yapılan sözle melerden
kaynaklanan maddi olmayan varlıklar.
Maddi olmayan bir varlık; fiziki varlı ı olmayan, mal ve hizmetlerin üretimi
veya tedarik edilmesi, üçüncü ahıslara kiraya verilmesi veya idari amaçlar için elde
tutulan parasal olmayan varlıklardır. i letmeler, bilimsel veya teknik bilgi, yeni
166
www.iasc.org.uk/frame/cen2_1.htm.- (30/05/2004)
63
süreçler ve sistemlerin tasarlanması ve uygulanması, entelektüel mülkiyet (lisans,
fikri mülkiyet), piyasa bilgisi, ticari markalar gibi maddi olmayan kaynakların
iktisabı, geli tirilmesi, idamesi ya da iyile tirilmesi için sık sık kaynaklarını kullanır
ya da borçlanır. Bilgisayar yazılımı, patentler, telif hakları, sineme filmleri, mü teri
listeleri, ipotek hizmet hakları, avlanma lisansları, ithalat kotaları, isim hakkı, mü teri
ve tedarikçiyle ili kiler, mü teri sadakati, pazar payı ve pazarlama hakları söz konusu
maddi olmayan varlıklara örnek olarak verilebilir. 167
Bir maddi olmayan varlık, sadece a a ıdaki ko ulların varlı ı halinde aktif
olarak kaydedilerek finansal tablolara alınır:
a) Varlı a ili kin gelecekteki ekonomik faydanın i letmeye aka ının
muhtemel olması,
b) Varlı ın maliyetinin güvenilir bir biçimde ölçülebilmesi.
Bu standarda göre, maddi olmayan varlıklar, ba langıçta maliyetle de erlenir.
letme bünyesinde olu turulan erefiye ise, bir varlık olarak kaydedilmemelidir.
letme bünyesinde olu turulan bir maddi olmayan varlı ın finansal tablolara
alınma artlarını ta ıyıp ta ımadı ını de erlendirmede varlı ın olu turulma süreci,
ara tırma safhası ve geli tirme safhası olarak ikiye ayrılır.
Ara tırma safhasında, herhangi bir maddi olmayan varlık aktifle tirilerek
finansal tablolara alınmaz. Yapılan ara tırmaya ili kin harcamalar gerçekle ti i anda
gider olarak kaydedilmelidir.
A a ıdaki ko ulların tümünün varlı ı halinde, geli tirmeden kaynaklanan
maddi olmayan duran varlıklar aktifle tirilerek finansal tablolara alınır:168
a) Maddi olmayan duran varlı ın kullanıma veya satı a hazır hale
gelebilmesinin teknik olarak mümkün olması,
b) b)
letmenin maddi olmayan duran varlı ı, tamamlama ve kullanma
veya satma niyetinin bulunması,
c) Maddi olmayan varlı ı kullanma veya satma imkanının bulunması,
167
168
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.185.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.186.
64
d) Maddi
olmayan
varlı ın
muhtemel
ekonomik
faydayi
nasıl
olu turaca ının belirli olması,
e) Geli tirme safhasını tamamlamak ve maddi olmayan varlı ı kullanmak ya
da satmak için yeterli teknik, finansal ve di er kaynakların mevcut
olması,
f) Geli tirme sürecinde maddi olmayan varlıkla ilgili yapılan harcamaların
güvenilir bir biçimde ölçülebilir olması.
letme bünyesinde olu turulan markalar, mü teri listeleri ve bu nitelikte
benzer kalemler aktifle tirilemez ve maddi olmayan varlık olarak finansal tablolara
alınamaz.
A a ıdaki haller haricinde, bir maddi olmayan duran varlık için yapılan
harcamalar gider olarak kaydedilir. 169
a) Finansal tablolara alınma kriterini ta ıyan maddi olmayan varlı ın
maliyetinin parçasını olu turan harcamalar,
b) ktisap eklindeki bir birle me i leminde elde edilen ve maddi olmayan
varlık olarak finansal tablolara alınmayan kalemler.
Gerçekle ti i anda gider olarak kaydedilecek olan harcamalara; e itim
faaliyetlerine ili kin harcamalar, reklam ve promosyon faaliyetlerine ili kin
harcamalar, bir i letmenin kısmen ya da tamamen yeniden organizasyonu ve yeniden
yerle imine ili kin harcamalar örnek verilebilir.
letme tarafından önceki dönem yıllık veya ara dönem finansal tablolarında
gider olarak kaydedilen maddi olmayan bir duran varlı a ili kin harcamalar, daha
ileriki bir tarihte, maddi olmayan bir varlı ın maliyetinin bir parçası olarak
kaydedilemez.
Maddi olmayan duran varlıklara ili kin sonradan yapılan harcamalar, bu
varlıklardan elde edilecek faydanın artması ve harcama tutarının güvenilir bir
biçimde
ölçülebilir
olması
ve
yapılan
harcamanın
ilcıılı
varlık
ile
ili kilendirilebilmesi durumunda aktifle tirilebilir ve yapılan harcamalar maddi
169
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.186.
65
olmayan varlı ın maliyetine dahil edilir. Aksi durumda ıse, harcamalar
gerçekle ti inde gider olarak kaydedilmelidir.170
Maddi olmayan bir varlık aktifle tirilerek finansal tablolara alındıktan sonra,
temel yöntem olarak, finansal tablolarda onun maliyetinden birikmi itfa payları ve
birikmi de eri dü üklü ü zararları indirildikten sonraki de er üzerinden gösterilir ya
da izin verilen alternatif bir yöntem olarak da, aktif bir piyasada bir fiyat olu ması
durumunda, yeniden de erlenmi tutarından birikmi itfa payı ve de er dü üklü ü
kar ılı ı indirildikten sonraki de eriyle de erlenerek gösterilir. 171
Maddi olmayan bir varlık yeniden de erlenirse, aktif piyasası olmayanlar
hariç, aynı sınıftaki tüm di er varlıklar da yeniden de erlenir. Yeniden de erlenen
maddi olmayan varlıklar sınıfında olan ancak aktif bir piyasası olmaması nedeniyle
yeniden de erlemeye tabi tutulamayan bir maddi olmayan duran varlık, maliyet
de erinden birikmi itfa payları ve de er dü üklü ü zararlarının indirilmesi suretiyle
bulunan de eri üzerinden de erlenir. Yeniden de erlenen maddi olmayan bir duran
varlı ın gerçek de erinin aktif bir piyasada olu an fiyatlara göre belirlenmesinin
mümkün olmaktan çıkması durumunda, varlı ın kayıtlı de eri aktif bir piyasaya
referansla yapılan son yeniden de erleme tarihindeki yeniden de erlenmi tutardan
birikmi itfa payları ve birikmi de er dü üklü ü zararlarının indirilmesi suretiyle
bulunan tutar olarak belirlenir.
Maddi olmayan bir varlı ın kayıtlı de eri yeniden de erlemenin bir sonucu
olarak artmı sa, bu artı , de er artı ba lı ı altında do rudan özkayna a kaydedilir.
Ancak bir yeniden de erleme artı ı, aynı varlı ın yeniden de erleme de er azalı ını
tersine çeviriyorsa ve bu yeniden de erleme azalı ı daha önce gider olarak
kaydedilmi se, bir gelir olarak kaydedilmelidir. Bir varlı ın kayıtlı de eri, yeniden
de erlemenin bir sonucu olarak azalmı sa, azalı gider olarak kaydedilmelidir. 172
Maddi olmayan bir varlı ın itfa edilebilir tutarı, onun en iyi tahmin edilen
faydalı ömrü boyunca sistematik olarak itfa edilir. Maddi olmayan bir varlı ın
faydalı Ömrünün aksi ispatlanmadıkça, söz konusu varlı ın kullanıma hazır hale
170
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.187.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.187.
172
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.188.
171
66
geldi i tarihten itibaren yirmi yılı a mayaca ı kabul edilir. Maddi olmayan varlık
kullanıma uygun oldu unda, itfaya ba lanır.
Maddi olmayan varlıkların itfasında kullanılan itfa yöntemi, varlı ın
ekonomik faydalarının i letme tarafından tüketilme kalıplarını yansıtmalıdır. Söz
konusu tüketilme kalıbının güvenilir bir biçimde belirlenemedi i durumlarda, itfada
do rusal itfa yöntemi kullanılmalıdır Her dönemin itfa tutarı, di er Uluslararası
Muhasebe Standartlarında bu tutarın ba ka bir varlı ın kayıtlı de erine dahil
edilmesine izin verilmemi ya da istenilmemi se gider olarak kaydedilir.
Maddi olmayan bir varlı ın artık de erinin (artık de er, bir varlı ın hizmet
süresi sonunda, tahmini elden çıkarma giderlerini dü tükten sonra i letmenin bu
varlıktan elde etmeyi bekledi i net tutardır),a a ıda belirtilen durumlar dı ında sıfır
olaca ı varsayılır: 173
a) Varlı ın faydalı ömrü sonunda üçüncü bir tarafça satın alınaca ına dair
bir taahhüdün olması,
b) Varlı ın aktif bir piyasası varsa ve artık de er bu piyasa tarafından
belirlenebiliyorsa ve bu varlı ın ekonomik ömrü sonunda
böyle bir piyasanın mevcut olmasının muhtemel olması,
Bir varlı ın itfa edilebilir tutarı, onun artık de eri dü üldükten sonra
belirlenir. Bakiye de erin sıfır olması, i letmenin söz konusu maddi olmayan duran
varlı ı onun ekonomik ömrünün sonundan önce elden çıkarmayı bekledi ini gösterir.
tfa dönemi ve itfa yöntemi asgari her hesap dönemi sonunda yeniden gözden
geçirilir. E er varlı ın beklenen faydalı ömrü önceki tahminlerden önemli farklılık
gösteriyorsa, itfa dönemi, yeni tahminler do rultusunda de i tirilir. Varlıktan
beklenen ekonomik faydanın tüketilme kalıbında önemli bir de i iklik olması
durumunda ise, itfa yönteminin buna uygun olarak de i tirilmesi gerekir.
Maddi olmayan bir varlık, elden çıkarıldı ında ya da onun kullanımından
veya elden çıkarılmasından herhangi bir ekonomik fayda elde edilemeyece inin
anla ılması durumunda kayıtlardan çıkarılır yani bilançodan elimine edilir. Maddi
olmayan bir varlı ın kullanım dı ı bırakılması ya da elden çıkarılması nedeniyle
173
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.188.
67
olu an kar ya da zarar, elden çıkarma neticesinde elde edilen net tutar ile kayıtlı
de er arasındaki fark olarak belirlenir ve gelir tablosunda gelir ve gider olarak
kaydedilir.
Bu standardın açıklamalar kısmında, yapılacak olan açıklamalar:
genel olarak yapılacak olan açıklamalar, izin verilen alternatif yöntem altında
izlenen maddi olmayan duran varlıklarla ilgili açıklamalar, ara tırma ve geli tirme
giderleri ile ilgili açıklamalar ve di er açıklamalar olarak sınıflandırılmı tır ve birçok
hususa ili kin açıklamanın yapılması gerekti i belirtilmi tir.
Bu standart, 1 Temmuz 1999 tarihinde ve bu tarihten sonra ba layan hesap
dönemlerinde hazırlanan finansal tablolar için geçerlidir.174
3.1.12.UMS 39: Finansal Enstrümanlar: Kayda Alma ve De erleme
Bu standardın amacı; bir i letmenin finansal tablolarında, finansal araçlar
hakkında kayda alma, de erleme ve açıklanacak bilgiler konusundaki prensipleri
olu turmaktır.
Bu standart, a a ıda belirtilenler hariç olmak üzere, tüm finansal araçlar için
tüm i letmeler tarafından uygulanmalıdır: 175
a) IAS 27, 28 ve 31 kapsamında muhasebele tirilen, i tirakler, ba lı
ortaklıklar ve mü terek yönetime tabi ortaklıklardaki yatırımlar,
b) IAS
17
kapsamındaki
kiralama
i lemlerine
ili kin
haklar
ve
yükümlülükler,
c) IAS 19’a göre i verenlerin çalı anlara yönelik fayda planlarından
kaynaklanan alacakları ve yükümlülükleri,
d) IAS 32’de tanımlanan sigorta sözle meleri kapsamındaki haklar ve
yükümlülükler,
e) Opsiyonlar, varantlar ve sermaye olarak sınıflandırılan di er finansal
araçlar dahil, i letme tarafından çıkarılan hisse senetleri,
174
175
ATAMAN AKGÜL - AKAY, a.g.e., s.189.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 191.
68
f) Belirli artlar dahilinde teminat mektupları da dahil olmak üzere, finansal
garanti sözle meleri,
g)
letme birle melerinde arta ba lı hükümler içeren sözle meler,
h) klime, co rafi veya fiziksel de i kenlere dayanan bir ödeme gerektiren
sözle meler (ancak bu tür sözle melerde gömülü bulunan türev araçların
di er türlerine bu standart hükümleri uygulanır).
Finansal araçlar; iki i letmeden birinin, finansal varlıklarında, di erinin
finansal yükümlülüklerinde veya sermayesinde aynı tutarda artı meydana getiren
sözle meyi ifade eder, Finansal varlıklar, nakit mevcudunu, alacakları (sözle meden
do an finansal varlık alım hakkını) ve ba ka bir i letmeyle finansal araçları
de i tirme hakkını ve di er bir i letmenin sermayesini temsil eden belgeyi ifade
eder. Finansal yükümlülükler (financial liabilities) ise; sözle meden do an ve di er
bir i letmeye nakit veya finansal varlık devretme veya di er bir i letme ile finansal
araçları de i tirme yükümlülü ünü kapsamına alır.176
Türev araç; a a ıda belirtilen özelliklerin tamamını sa layan ve bu standart
kapsamındaki bir finansal araçtır. 177
a) Aracın de erinin belirli bir faiz haddi, menkul kıymet veya mal fiyatı,
döviz kuru, fiyat veya oran endeksleri, kredi derecelendirmesi veya
endeksi veya benzeri de i kenlerde, meydana gelen de i ikliklere ba lı
olarak de i mesi,
b) Aracın ilk yatırım gerektirmemesi veya piyasa artlarındaki de i ikliklere
benzer tepki vermesi beklenen di er sözle me tiplerine göre daha az
düzeyde ilk yatırım gerektirmesi,
c) Aracın gereklerinin ileri bir tarihte ifa edilmesi.
Bu standartta finansal varlıklar 4 kategori altında incelenmi tir. Bunlar, ticari
(spekülatif) amaçla elde tutulan finansal varlık veya borç, vadeye kadar elde
tutulacak yatırımlar, i letme faaliyetlerinden kaynaklanan borçlar ve alacaklar, satı a
hazır finansal varlıklar.
176
177
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 191.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 192.
69
Ticari amaçla elde tutulan finansal varlık veya borç, fiyatta veya satıcının
marjında kısa süreli dalgalanmalardan kar sa lama amacıyla edinilen araçlardır.
Vadeye kadar elde tutulacak yatırımla, belirli veya sabit ödemeleri olan ve
sabit vadesi bulunan ve i letmenin vadesine kadar elde bulundurma niyetinde ve
yetene inde oldu u (i letme faaliyetlerinden kaynaklanan alacak ve verilen ödünçler
dı ında) finansal varlıklardır.
letme faaliyetlerinden kaynaklanan borçlar ve alacaklar, i letme tarafından
ticari amaçlı olarak sınıflandırılan ve hemen ya da kısa vadede tekrar satılmak
amacıyla elde edilen finansal varlıklar dı ında, daha ziyade i letmenin do rudan borç
vermek veya para, mal ve hizmet satmak suretiyle olu an ve i letme tarafından
yaratılan finansal varlıklardır.
letme kaynaklı alacak ve borçlar vadeye kadar elde
tutulacak yatırımları içermez fakat bu standartta ayrı olarak sınıflandırılır. 178
Satı a hazır finansal varlıklar i letme faaliyetlerinden kaynaklanan borçlar ve
alacaklar, vadeye kadar elde tutulacak yatırımlar veya ticari amaçlı olarak
sınıflandırılan finansal varlıklar dı ındaki di er finansal varlıklardır.
letme, sadece finansal araca ili kin sözle me hükümlerine taraf olursa
finansal varlıklar veya finansal borçlar kaydedilerek finansal tablolara alınır. Bu ilke,
türev araçlara ili kin sözle me ile belirlenen tüm hakların ve sorumlulukların
bilançoda varlıklar ya da borçlar olarak yer almasını gerektirir.
Finansal varlık alımı ya i lemin gerçekle ti i gün ya da sonuca ula tı ı gün
muhasebele tirilmelidir. Seçilen politika her dört kategori finansal varlı a da tutarlı
bir biçimde uygulanmalıdır. Bir finansal varlı ın satı ı için teslim edildi i gün esas
alınmalıdır.
Bir finansal varlık veya finansal borç ilk defa kaydedilirken, maliyet de eri
ile de erlenir. Maliyet, i lemin gerçekle mesi a amasında ilgili varlık veya
yükümlülü ün rayiç de eri için alınan ve verilen tutar üzerinden belirlenir.
lem
maliyetleri, finansal varlı ın veya finansal borcun ilk de erlemesine dahil edilir.
178
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 192.
70
Yani maliyet, i lemle ba lantılı olarak kamu idarelerine veya borsalara ödenen
komisyon, harç ve vergiler ile havale gibi i lem giderlerini içerir. 179
Türev araç varlıkları da dahil olmak üzere finansal varlıklar, ilk defa kayıtlara
alındıktan sonra, satı lar ya da di er elden çıkarmalar nedeniyle katlanılan i lem
maliyetleri için herhangi bir indirim yapılmaksızın gerçe e uygun de erleri
üzerinden de erlenir.
lk defa kaydedildikten sonra, türev araç borçları ve ticari (spekülatif) amaçlı
olarak belirlenen yükümlülükler dı ındaki tüm fınansal borçlar, itfalı maliyet
üzerinden de erlenir. Maliyetleri üzerinden de erlenen ve gerçe e uygun de erleri
güvenilir olarak ölçülemeyen kote olmayan hisse senetleriyle ba lantılı ve bunların
teslimiyle kapatılması gereken türev araç borçları hariç olmak üzere, türev araç
borçları ve ticari (spekülatif) amaçlı finansal borçlar, ilk defa kayda alındıktan sonra
gerçe e uygun de er üzerinden de erlenir. 180
Hedge (korunma) kalemi olarak belirlenen finansal varlık ve finansal borçlar
bu standartta yer alan hedge muhasebe kurallarına göre de erlemeye tabi tutulur.
Bir korunma (hedge) ili kisinin bir parçası olmayan bir finansal varlık veya
borcun gerçe e uygun de erinde meydana gelen de i ikliklerden kaynaklanan
kazanç ve kayıplar a a ıdaki ekilde raporlanır: 181
a) Ticari (spekülatif) amaçlı bir finansal varlı a veya borca ili kin kazanç ve
kayıplar ortaya çıktı ı dönemde kar veya zarara kaydedilir
b) De er dü üklü ü zararları hariç olmak üzere, satı a hazır finansal
varlıklara ili kin kazanç ve kayıplar ya ortaya çıktı ı dönemde kar veya
zarara kaydedilir ya da özkaynak de i im tablosu aracılı ıyla do rudan
sermayeye kaydedilir fakat satı gerçekle ti inde tüm kar veya zarar gelir
tablosuna yansıtılır.
Bir i letmenin borçlar, alacaklar ya da itfalı maliyetle izlenen vadeye kadar
elde tutulacak yatırımlara ili kin sözle me ko ulları çerçevesinde vadesi gelen tüm
tutarların tamamının tahsil edilememesinin muhtemel olması halinde, bir de er
179
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 193.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 194.
181
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 194.
180
71
dü üklü ü zararı ya da üpheli alacak zararı ortaya çıkar. Zarar tutarı, varlı ın kayıtlı
de eri ile beklenen gelecekteki nakit akımlarının, finansal aracın etkin faiz haddi
üzerinden iskonto edilmesiyle elde edilen bugünkü de eri (geri kazanılabilir de er)
arasındaki fark kadardır. Kısa vadeli alacaklara ili kin nakit akımları genellikle
iskonto edilmez. Varlı ın net defter de eri, do rudan veya bir kar ılık hesabı
kullanılmak suretiyle tahmini geri kazanılabilir tutarına azaltılır. Zarar tutarı,
dönemin kar veya zararı olarak kayıtlara alınır. zleyen dönemde, de er dü üklü ü
zararı veya
üpheli alacak zararı tutarlarının azalması ve bu azalmanın de er
dü üklü ünün kayıtlara alınmasından sonra ortaya çıkan bir olayla objektif bir
ekilde ili kili olması halinde (borçlunun kredi derecelendirmesinde bir geli me
olması gibi), bu finansal varlı a ili kin kayıtlara alınan de er dü üklü ü, do rudan
veya kar ılık hesabını düzeltmek suretiyle iptal edilir. ptal tutarı dönemin kar veya
zararı içerisine dahil edilir. 182
Bu standart kapsamında tanımlanan korunma amaçlı bir araç ile korunan ilgili
kalem arasında belirlenmi bir korunma ili kisinin bulunması durumunda, kazanç ve
kayıpların muhasebele tirilmesinde bu standartta yer alan korunma muhasebesine
ili kin hükümler uygulanır Yani riske kar ı korunma (hedge) amacıyla elde
bulundurulan
finansal varlık ve yükümlülükler hedge muhasebesine (korunma
muhasebesine) tabidir
Ancak bu standart hedge muhasebesinin kullanımı için sıkı
artlar
belirlemi tir. Bu artlar kısaca; hedge ba lantısının açıkça kurulması, ölçülebilmesi
ve hedge i leminin etkin olmasıdır.
Korunma muhasebesi (hedge accounting), korunma amaçlı araçlar ile
korunan kalemlerin gerçe e uygun de erlerinde meydana gelen de i ikliklerin
birbirleriyle netle tirilmesi suretiyle kar veya zarar olarak kaydedilmesini gerektirir.
Standartta, üç farklı türde korunma ili kisi oldu u vurgulanmaktadır. Bunlar;
gerçe e uygun de erin korunması, nakit akımlarının korunması ve yabancı bir
irketteki net yatırım korunmasıdır.
Gerçe e uygun de erin korunması kavramından; varlıkların, borçların ve
yükümlülüklerin ya da taahhütlerde meydana gelebilecek de i imin riskten
182
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 195.
72
korunması anla ılmaktadır. Gerçe e uygun de erin korunmasının bir Örne i, faiz
hadlerindeki de i ikliklerin bir sonucu olarak sabit faizli bir borçlanma aracının
gerçe e uygun de erinde meydana gelebilecek de i ikliklere ili kin korumadır.
Hedge edilen varlı ın ve hedge enstrümanı ile ilgili kayıp ve kazançların gelir
tablosuna yansıtılmasını gerektirir. Ancak korunma amaçlı aracın kullanılması,
satılması, sona ermesi veya korunma amaçlı olmasına son verilmesi ile korunmanın
korunma muhasebesi uygulanması için gerekli ko ulları sa layamaz hale gelmesi
hallerinden herhangi birinin ortaya çıkması durumunda ise, korunma muhasebesi
uygulamasına devam edilmez. Korunan faizli bir finansal aracın kayıtlı de erinde
yapılan düzeltmeler kar veya zarar içerisinde itfa edilir. tfaya, korunan kalemde
korunulan riskle ili kilendirilebilir gerçek de er de i iklikleri için düzeltme
yapılmasına son verilmesinden sonra olmamak üzere, düzeltme ortaya çıktı ı anda
ba lanır. Düzeltme tutarı, vadeye kadar tamamen itfa edilir. 183
Nakit akımlarının korunmasından, gelecekteki i lemlerin riskten korunmasına
ili kin kullanılan türev ürünler anla ılmaktadır Gelecekteki i lemlerin kapsamı tam
olarak belli olmasa da gerçekle me ihtimali yüksek olan i lemlerdir. Nakit
akımlarının korunması i lemi özellikle fiyat, maliyet ve faiz gibi gelecekte nakit
akı ını etkileyebilecek de i ken unsurların riskten korunması söz konusudur. Nakit
akımlarının korunmasının bir örne i, sabit faizli borçlanma araçlarının de i ken
faizli
borçlanma
araçlarıyla
de i tirilmesine
ili kin
bir
swap
i leminin
kullanılmasıdır. Ölçümü sonucu hedge etkinli i ile kaynaklanan kayıp ve kazançlar
özkaynaklar altında gösterilmeli, hedge etkinli i sa lamayan geri kalan kısım gelir
tablosuna yansıtılmalıdır. Bu paragraf kapsamındaki nakit akım korunmaları
dı ındaki tüm nakit korunmaları için, daha önce do rudan özkaynak içerisinde
kayıtlara alınan tutarlar, aynı dönem içinde ya da korunan tahmin i leminin kar zararı
etkiledi i dönemlerde kar veya zarara dahil edilir (örne in tahmini bir satı ın
gerçekle mesi). Korunma amaçlı aracın kullanılması, satılması, sona ermesi veya
korunma amaçlı olmasına son verilmesi ile korunmanın, korunma muhasebesi için
gerekli
183
ko ulları
sa layamaması
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 196.
ve
tahmin
i leminin
gerçekle mesinin
73
beklenmemesi hallerinden herhangi birinin ortaya çıkması halinde nakit akım
koruması muhasebesi uygulamasına devam edilmez. 184
Yabancı bir irketteki net yatırımın korunması ise, IAS 21’de tanımlanmı tır.
Yabancı bir irketteki net yatırımın korunması, nakit akımlarının korunmalarına
benzer bir biçimde muhasebele tirilir.
Bu standardın açıklamalar bölümünde yer alan hususlar, UMS 32’nin zorunlu
nitelikteki açıklamalarına destekleyici niteliktedir ve çok sayıdadır. Ancak genel
hatlarıyla belirtmek gerekirse, i letmenin uyguladı ı hedge muhasebesi, finansal risk
yönetimi konusundaki amaç ve politikalarını, gerçe e uygun de er varsayımlarını,
gelir kaydetme politikalarını ve i letmenin finansal varlık veya finansal borç
satı ından kaynaklanan gelir tablosu ve özkaynakta muhasebele tirilen kar ya da
zararları açıklamalıdır.
Bu standart, 1 Ocak 2001 ve bu tarihten sonra ba layan hesap dönemlerinde
hazırlanan finansal tablolar için geçerlidir.185
3.1.13.UMS 40 : Yatırım Varlıklarının Muhasebele tirilmesi
Yatırım varlı ı (bina ve arazi) sahibi tarafından kira geliri veya sermaye artı ı
sa lamak amacıyla elde tutulan mülktür. Yatırım varlı ı üretimde kullanmak veya
idari bina olarak yararlanmak için de ildir. Yatırım varlı ı elden çıkarılma veya
devredilme durumunda herhangi bir yarar sa lamayaca ı bekleniyorsa bu durumda
finansal tablolarda gösterilmez. Yatırım malı ya alım sırasındaki makul de eriyle
kayıtlarda gösterilir ya da gelecekteki de eri de gözönüne alınarak belirlenecek bedel
eksi amortisman hesabıyla belirtilir. Bu standart 1 Ocak 2001 yılında yürürlü e
girmi tir.186
3.2. Varlıklarla lgili Türkiye Muhasebe Standartları (TMS)
Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu tarafından 01/01/2002
tarihinde uygulamaya konan 4 standartla birlikte Türkiye Muhasebe Standartlarının
sayısı 19 olmu tur.
184
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 196.
ATAMAN AKGÜL - AKAY, s. 197.
186
www.iasc.org.uk/frame/cen2_1.htm.-30/05/2004
185
74
u anda Standart çıkarma yetkisine sahip olan TMSK, standartları
uyumla tırmak
amacıyla
taslak
metin
Standartlardan
henüz
tanesi
onaylanmı ,
3
olarak
standartları
TBMM’ye
düzenlemektedir.
gönderilmi
onay
beklemektedir. Geri kalan standartlar ise u anda taslak a amasında görü e sunulmu ,
halen görü bildirmeler devam etmektedir. Bu nedenle bu çalı mamızda TMUDESK
tarafından çıkarılan Muhasebe standartları ele alınarak de erlendirmeler ona göre
yapılacaktır.
3.2.1. TMS 6
tiraklerdeki Yatırımların Muhasebele tirilmesi
Bu standarda göre, yatırımlar özkaynak ve maliyet yöntemine göre
muhasebele tirilir. Önemli etkin oldu u i tirakler “özkaynak yöntemi”ne ve
konsolidasyon ile özkaynak yöntemiyle muhasebele tirme yöntemi kapsamı dı ında
irket yatırımları “maliyet yöntemi” ile muhasebele tirilir. Önemli etkinlik, yatırım
yapılan ortaklı ın finansal ve i letme politikalarına katılma gücü olarak tanımlanır.187
Bu standart, i tirakler, ba lı ortaklıklar ile önemli etkinlik, kontrol gücü,
özkaynak yöntemi ve maliyet yöntemi gibi terimlerin tanımlarını içermektedir.
Önemli etkinlik ilgili irkette %20 veya daha fazla oy gücüne sahip olmaktır.
Etkinlik, ilgili irketin finansal ve i letme politikalarına katılma gücünü ifade eder.
Kontrol gücü ise, yönetim ço unlu una sahip olma sonucu hem irketin finansal ve
i letme politikalarının belirlenmesine hem de bu politikaların uygulanmasına katılma
gücüdür. Bu standart, önemli etkinliklerin var oldu u i tiraklerin öz kaynak yöntemi
ile muhasebele tirilmesini öngörmü tür. Konsolidasyon ve öz kaynak yöntemi ile
muhasebele tirilmeleri öngörülmeyen
irket yatırımları maliyet yöntemi ile
muhasebele tirilir. Öz kaynak yöntemine göre, yatırımın önce maliyet bedeli ile
muhasebele tirilmesi ve daha sonra bu bedelin yatırım yapılan ortaklı ın öz
kayna ından yatırımcının payına dü en kısım kadar arttırılması veya azaltılması esası
benimsenmi tir. Ayrıca, bu yöntemde ana ortaklı ın payına dü en net kar veya zarar
gelir tablosunda ve di er öz kaynak kalemleri ile ilgili artı lar ise bilançoda sermaye
yedekleri grubunda yer alır. Ana ortaklı ın yatırım yaptı ı irketten aldı ı kar payları
i tirak tutarından dü ürülür. Maliyet yönteminde, ana ortaklı ın yaptı ı yatırımların
maliyet de eri ile muhasebele tirilmesi temel ilkedir. Yatırımcıların aldıkları kar
187
Yüksel KOÇ YALKIN, “ Yayınlanmı Türkiye Muhasebe Standartları”, Türkiye Muhasebe
Standartları Sempozyumu I, zmir SMMMO, zmir, 30 Ekim-03 Kasım 1996, s.15.
75
payları, o dönemde ilgili gelir tablolarında yer alırken, da ıtılmayan karlarla ilgili
herhangi bir i lem yapılmaz.188
3.2.2. TMS 7 Yatırımların Muhasebele tirilmesi
Bu standardın amacı, i letmeler tarafından yapılan cari ve uzun vadeli
yatırımların
muhasebele tirme
ve
finansal
tablolarda
sunulma
esaslarını
belirlemektir. Cari yatırımlar, bir yıldan daha az bir süre için veya muhasebe dönemi
içinde atıl kalacak fonların de erlendirilmesi için yapılan yatırımlardan olu ur. Uzun
vadeli yatırımlar ise, yönetimin uzun vadeli i letme politikaları sonucu gerçekle ir.
Yatırımın yapılmasındaki nedenler, ilgili yatırımın cari veya geçici yatırım mı
oldu unu belirler. Daha sonra, ko ullarda meydana gelen de i ikliklere göre, cari
yatırımlar uzun vadeli yatırımlara veya uzun vadeli yatırımlar da cari yatırımlara
dönü türülebilir. Cari yatırımların pazarlanabilir niteliklere sahip olması, di er bir
de i le hemen satılabilir olması ko ulu temel ilkedir. Uzun vadeli yatırımlar hemen
satılabilir veya satılamayabilir. Uzun vadeli yatırımlar için satılabilirlik bir ön ko ul
de ildir. Cari yatırımlar dönen varlıklarda ve uzun vadeli yatırımlar ise duran varlılar
grubunda yer alır. Gayri menkullere yapılan uzun vadeli yatırımlar, maddi duran
varlık veya di er duran varlık olarak muhasebele tirilir.189
TMS 7 kapsamına giren yatırımlardan cari yatırımlar bilançoda u de erleme
ölçüleriyle gösterilir.
a) Piyasa de eri ile, veya
b) Maliyet veya piyasa de erinin dü ük olanıyla.
Cari yatırımlar maliyet veya piyasa de erinin dü ük olanıyla de erlemeye
tabi tutuluyorsa, bu de er toplam portföy bazında veya yatırım türü toplamı bazında
ya da bireysel yatırım bazında belirlenir. Uzun vadeli yatırımlar ise bilançoda
a a ıdaki de erleme ölçülerine göre de erlenir ve gösterilir:190
a) Maliyet bedeliyle veya,
b) Yeniden de erlenmi tutarıyla veya,
188
Yüksel KOÇ YALKIN, “TMUDESK Çalı maları ve Türkiye Muhasebe Standartları”, Muhasebe
ve Denetime Bakı , Sayı:5 (Ekim, 2001), s.6-7.
189
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.7.
190
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.7.
76
c) Pazarlanabilir hisse senedi ise portföy bazında maliyet veya piyasa
de erinin dü ük olanıyla de erlenir.
3.2.3. TMS-8 Maddi, Maddi Olmayan Duran Varlıklar ile Özel
Tükenmeye Tabi Varlıklar
Bu standart, maddi ve maddi olmayan duran varlıklar ile özel tükenmeye tabi
varlıklara ili kin muhasebele tirilme yöntemlerini içerir.
Standartta, konu ile ilgili terimlerin tanımı yapıldıktan sonra, bu üç varlık
grubunu olu turan varlık kalemleri belirtilmi tir.a a ıdaki durumlarda maddi ve
maddi
olmayan
varlıklar
ile
özel
tükenmeyen
varlıklar
aktif
olarak
muhasebele tirilir:191
1. Varlıkla
ilgili
gelecekteki
ekonomik
yararlardan
i letmenin
yararlanmasının söz konusu oldu u durumlarda,
2. Bu varlı ın i letmeye maliyetinin güvenilir olarak ölçüldü ü durumlarda
Bu üç grupta yer alan herhangi bir varlı ın i letmeye gelecekte ekonomik
yararlar sa lamayaca ı tahmin edilirse, ilgili varlık dönem gideri olarak
muhasebele tirilir. Bu varlıkların ilk muhasebele tirilmelerinde maliyet de eri esas
alınır. Maliyet de eri, satın alma maliyeti, in a maliyeti veya üretim maliyeti olabilir.
Bir in aatın tamamlanmasına kadar in aatla ilgili finansman giderleri ve kur farkları
in aat maliyetine eklenir. Ancak bir varlı ın in aat maliyeti gerçe e uygun
de erinden az olamaz. 192
Maddi, maddi olmayan duran varlıklar ile özel tükenmeye tabi varlıkların
aktifle tirilme sonrası de eri, standartta belirtilen temel yöntem veya uygulanabilir
di er yönteme göre belirlenir. Temel yönteme göre, bu varlıklar aktifle tirilme
sonrası amortismana tabi tutularak net defter de erleri ile gösterilir. Uygulanabilir
di er yönteme göre, maddi duran varlıklar yeniden de erlemeye tabi tutulabilir.
Varlıkların yeniden de erlenmi de erlerinden yeniden de erlemeye tabi tutulmu
birikmi amortismanlar çıkarılarak net defter de erleri saptanır. 193
191
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.7.
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.7.
193
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.8.
192
77
Bu varlıklardan amortismana tabi olanlar hizmet süreleri boyunca sistemli bir
ekilde amortismana tabi tutulur. Di er bir varlı ın maliyetini olu turmayan
amortisman giderleri dönem giderleri olarak muhasebele tirilir. Standart, arsa ile
üzerindeki binaların ayrı ayrı muhasebele tirilmesini öngörmü tür. 194
Maddi duran varlıklar hizmet sürelerine göre amortismana tabi tutulur. Maddi
olmayan duran varlıklar genelde be yılda itfa edilir. Belirli bir sözle me süresi
bulunanların bu süre içinde itfa edilmesi temel ilkedir. Özel tükenmeye tabi
varlıkların amortismana tabi tutulması imtiyaz süresi ve üretim miktarına göre
yapılır. 195
3.2.4. TMS-9 Amortisman Muhasebesi
Bu standart, amortisman muhasebesini içermekte olup amortismana tabi
varlıklara ili kin temel amortisman esaslarını belirler. Standart, TMS 8’deki
amortisman esaslarının bu standartla birlikte geçerli oldu una i aret etmektedir.
Bir varlı ın artık de erinden sonraki elde edilme maliyetinin hizmet
dönemlerine sistemli bir ekilde da ıtılması amortisman muhasebesinin temelini
olu turur. Dönemin amortisman giderleri dönem gelirlerinden direkt veya endirekt
olarak indirilir. Amortismana tabi varlı ın kullanıma hazır oldu u tarihte ba layan
hizmet süresi a a ıdaki hususlar dikkate alınarak saptanır: 196
1. Beklenen fiziki a ınma ve yıpranma,
2. Demode olma ve teknolojik yıpranma,
3. Varlı ın kullanımındaki yasal ve di er sınırlamalar.
Amortisman hesaplama yönteminin seçiminde ve hizmet sürelerinin tahmin
edilmesinde i letme kararları esastır.
3.2.4.1. Maliyetin Da ıtım Yöntemleri
letme bir kere maliyeti saptadıktan ve hem artık de eri hem de hizmet
ömrünü tahmin ettikten sonra varlı ın tüm ömrü için toplam amortisman yükünü
sabitle tirmi olur. Problem bu yükleri varlı ın ömrünü olu turan belirli yıllara
194
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.8.
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.8.
196
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.9.
195
78
da ıtma yöntemini seçmektedir. Ya zaman esasına ya da etkinlik esasına ba lı olan
üç temel amortisman yöntemi vardır.
1. Basit (Do rusal) amortisman yöntemi (zaman esaslı)
2. Üretimi veya kullanımı esas alan yöntemler (etkinlik esaslı)
3. Hızlandırılmı Amortisman Yöntemleri (Zaman esaslı)
a) Azalan kalanlar yöntemi
b) Yılların rakamları toplamı
3.2.5. TMS-12 Kur De i im Etkilerinin Muhasebele tirilmesi
Bu standardın amacı, i letmelerin yabancı paraya dayalı faaliyetlerinin
finansal tablolarda gösterilme ilke ve kurallarını belirlemektir.
Yabancı paralı i lemler ikiye ayrılır:
1. Yabancı ülkelerdeki faaliyetler,
2. Yurt içindeki yabancı paraya dayalı i lemler.
Standardın temel konusu, bu i lemlerin muhasebele tirilmesinde ve finansal
tablolarda sunulmasında hangi kurun esas alınaca ı ve kur de i im etkilerinin
finansal
tablolarda
nasıl
gösterilece ini
belirlemektir.
Bu
kur,
i lemin
gerçekle tirildi i tarihteki geçerli kur olup, genelde piyasa kuru veya spot kur veya
geçerli kura yakla ık bir kur olabilir.197
3.2.6. TMS-13 Stoklar
Bu standardın amacı, tarihi maliyet sistemi esasına dayalı olarak stoklara
ili kin muhasebele tirme ilke ve yöntemlerini açıklamaktır. Bu standart, i letme
faaliyetlerinde kullanılmak veya satılmak üzere elde bulundurulan varlıklar olarak
stokların
muhasebele tirilmesinde,
kullanılmasında
ve
elden
çıkarılmasında
maliyetlerinin nasıl saptanaca ını ve gidere dönü türülece ini belirler.198
letmeler satmak, yeni malların üretiminde veya i letme ihtiyacı için
kullanmak üzere gerekli madde ve malzemeleri –stokları-elde bulundurmak
197
198
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.9.
KOÇ YALKIN, a.g.m., s.9.
79
durumundadırlar. Ticari
mal, mamul, yarı mamul, ilk madde ve malzeme gibi
kalemler “Stoklar” hesap grubu kapsamındadır.
32 adet madde ile a dan k ya kadar stokları düzenleyen bölümler
içeren
TMS-13, ilk maddesinde standardın amacını açıklamaktadır.
Stokları düzenleyen TMS-13 madde 2 de Stoklar, i letme faaliyetlerinde
kullanılmak veya satılmak üzere bulundurulan fiziki varlıklardır. Stoklar; 199
ii. Üretim sürecinde ya da hizmet sunumunda tüketilecek ilk madde ve
malzemeleri
iii. Üretim a amasında bulunan yarı mamulleri
iiii.
letmenin satmak üzere üretti i mamulleri
ivi. Satılmak üzere elde edilmi ticari malları
vi. Stok kalemlerinin hiç birinin kapsamına girmeyen yan ürün, artık ve hurda
gibi kalemlerden olu an di er stokları içerir.
TMS-13 Madde 2’de ayrıca, net gerçekle ebilir de er tanımı da verilmi tir.
leriki maddelerde (Md 21-26 dahil) ayrıntılı olarak açıklanacak olan “net
gerçekle ebilir de er” stokları de erlemede kullanılmaktadır.
Standardın içeri ini açıklayan Madde 3 e göre, i letmenin ola an faaliyeti
gere i elde bulundurulan stoklar tarihi maliyet esasına göre muhasebele tirilip,
de erlenmektedir. Madde 3’de ayrıca ikinci maddede sayılan stoklara ilaveten
a a ıdaki varlıkları da stok kapsamına almı tır. Bunlar; 200
ii. Gayrimenkul ticareti yapan i letmelerde arazi, arsa, bina ve benzeri
gayrimenkuller,
iii. Menkul kıymet ticareti yapan aracı kurulu lar ve benzeri i letmelerde hisse
senetleri tahvil ve benzeri menkul kıymetler,
iiii. Döviz alım satımı yapan döviz büroları ve benzeri i letmelerdeki
dövizlerdir.
199
Yi it ÖZBEK, TMS-13 Stoklar Standardı,Türkiye Muhasebe Standartları Sempozyumu ,izmir
SMMMO, Kasım -2000, s.70.
200
ÖZBEK, s.70.
80
Stoklar kapsamı dı ında tutulan; yıllara yaygın in aat ve onarım maliyetleri,
finansal araçlar ile net gerçekle ebilir de er esasına göre de erlenmi
canlı
hayvanlar, tarım ve orman ürünleri ve madenler gibi varlıklar Standardın 4 ncü
maddesinde belirtilmi tir.
Takip eden maddede canlı hayvanlar, tarım ve orman ürünleri ve madenler
gibi stokların ne zaman net gerçekle ebilir de er esasıyla de erlenece i de
açıklanmı tır. lgili maddede belirtilen
sıralanmı tır;
zamanlar, stok bazında a a ıdaki gibi
201
-
Tarım ürünleri hasat edildi inde,
-
Madenler çıkarıldı ında,
-
Tarım ürünleri ve madenlerin satı ına ili kin vadeli satı -forwardsözle meleri yapıldı ında,
-
Bu stokların satı ı hükümet tarafından garanti edildi inde,
-
Bu stokların homojen pazarları bulundu unda ve satılamama riskinin çok
dü ük oldu u ko ullarda.
Stokların de erlemesi ve maliyeti sırasıyla madde 6 ve 7’de açıklanmı tır.
Madde 6’ya göre stoklar, maliyet ve net gerçekle ebilir de erden dü ük olanı ile
de erlendirilecektir. Aynı de erlendirme
ekli 2’nolu uluslararası muhasebe
Standardında (IAS 2) aynı ifade ile yer almı tır. Önce net gerçekle ebilir de er
açıklanacak, sonra maliyet de erine yer verilecektir.202
Tarafsız bir de erlendirme ile i letmenin kar ıla abilece i risk ve
belirsizliklerin dikkate alınması gerekti ini ifade eden muhasebenin temel
kavramlarından “ihtiyatlılık kavramı”nın bir gere i olarak hesaplanan net
gerçekle ebilir de er standardın 2 inci maddesinde tanımlanmı tır. Buna göre net
gerçekle ebilir de er, varlıkların cari piyasa ko ullarında kolaylıkla elden
çıkartılabilecekleri varsayımıyla satılması durumunda elde edilecek tutardır. Fiyat ve
maliyet bilgileri ile elde bulundurma amaçları gibi konular hesaba katılarak tahmin
edilen bu tutar, ola an i letme faaliyetleri kapsamında elde edilece i beklenen satı
201
202
ÖZBEK, s.70-71.
ÖZBEK, s.71.
81
fiyatından tahmini tamamlama ve satı ı gerçekle tirme maliyetleri dü ülerek bulunur.
Net Gerçekle ebilir De er esası (NGD), stokların de erlemesinde büyük öneme
sahiptir. Piyasa de erlerinin belirlenmesi ve NGD esasının hangi
artlarda
uygulanabilece i de i ken piyasalarda büyük zorluk arz etmektedir. Bu konuda
alınabilecek önlemler, maliyetlerin NGD yi a ma oranının tanımlanmı olması ve
piyasa fiyatlarının belirli kıstaslar (belirli dönemlerdeki ortalamalar vb.) dikkate
alınarak saptanmasıdır.203 Standardın 7.maddesinde stokların de erlenmesinde esas
alınacak maliyetin satın alma ve dönü türme maliyetleri ile stokları satı a ve
kullanıma hazır konum ve duruma getirmek için gerçekle tirilmi di er maliyetleri
içerece i ifade edilmi tir.204
3.2.7. TMS-17 Kiralama
lemlerinin Muhasebele tirilmesi
Kiralama i lemlerinin muhasebele tirilmesine ili kin standart tasla ı,
kiralama i lemlerinin muhasebele tirilmesinde özün önceli i ilkesini benimsemi tir.
Bu standart tasla ına göre kiracı, kiraladı ı varlı ı aktifte bir varlık, pasifte ise bir
borç olarak görmelidir. Kiralayan is, kiralama konusu varlı ı bilançoda bir maddi
duran varlık olarak de il, yapılan net yatırım tutarına e it bir alacak olarak
göstermelidir.
Finansal kiralama i lemleri temel olarak, finansal kiralama ve faaliyet
kiralaması olarak iki ekilde gerçekle tirilmektedir. Bu kiralama türlerinden finansal
kiralama daha çok tercih edilmektedir. Finansal kiralamada, bir varlı ın mülkiyetine
sahip
olmaktan
devredilmektedir.
203
kaynaklanan
tüm
riskler
ile
tüm
faydalar
kiracıya
205
Okan AYDINGÜN,”TMS-13; Stoklar uygulamada alınacak önlemlere ili kin Öneriler”, Türkiye
Muhasebe Standartları Sempozyumu, zmir SMMMO, zmir, Kasım- 2000, s.91.
204
SÖNMEZ, a.g.m., s.25-26.
205
Güven SAYILGAN, “Kiralama lemlerinin Muhasebele tirilmesi ”, Muhasebe ve Denetime
Bakı , Sayı:3 (Ocak, 2001), s.105.
82
3.3 UMS ile TMS’nin Kar ıla tırılması
Yukarıda özetler halinde sundu umuz standartların birbirinden ayrıldıkları
noktalar burada ortaya konmaya çalı ılacaktır.
3.3.1. IAS 2 Stoklar ile TMS 13 Stoklar Standardının Kar ıla tırılması
Stoklar ile ilgili 01/01/2000 tarihinde yürürlü e giren TMS 13 Stoklar, UMS
2’nin aynısıdır. Yukarıda bahsedilen açıklamaların büyük bir kısmı, TMS 13’ünde
içeri ini olu turmaktadır. Saptanabilen tek önemli farklılık, stok de er dü üklü ünün
iptaliyle ilgilidir. UMS 2, stok de er dü üklü ü kar ılı ının iptalini, dönemin
satı larının
maliyetinden
indirgenmesi
yoluyla
muhasebele tirilmesini
öngörmekteyken, TMS 13, bu iptalin konusu kalmayan kar ılık olarak kaydedilerek
dönem gideri olarak gösterilmesi gerekti ini açıklamaktadır. 206
Bunun dı ında UMS 2, stok maliyetlerine katılmaması gereken maliyetler
içinde ara tırma maliyetlerini vermekteyken TMS 13 bu konuda herhangi bir
açıklama yapmamaktadır. Ancak, TMS 15 Ara tırma ve Geli tirme Maliyetlerinde de
ara tırma
maliyetlerinin
olu tukları
dönemde
giderle tirilmesi
gerekti i
açıklanmaktadır. Ayrıca, UMS 2’ye ek olarak TMS 13’te raporlanacak bilgiler
arasında stokların toplam sigorta de eri de bulunmaktadır. Bunun dı ında UMS 2 ile
kullanılmasına izin temel stok de erleme yönteminden ve standart maliyet
yönteminin kullanılmasına ili kin açıklamalardan, TMS 13’te hiç bahsedilmemekte
ancak bu durum UMS 2’ye uyumsuzluk anlamına gelmemektedir.207
3.3.2. IAS 16 Maddi Duran Varlıklar ile TMS 8 Maddi, Maddi Olmayan
Varlıklar ile Özel Tükenmeye tabi Varlıkların Kar ıla tırılması
01/01/1997 yılında yürürlü e giren TMS 8, UMS 16 ile genel hatları ile
uyumludur. Sadece ayrıntıda bazı farklılıklar saptanmı , ancak söz konusu
farklılıkların genel çerçevede bir uyumsuzlu a neden olmadı ı görülmü tür. 208
Bu farklılıklardan biri UMS 16’da, in a edilen varlıklar için katlanılan borçlar
için ertelenmi ödeme ko ulları söz konusu oldu u bir durumlar için yer alan
açıklamalara, TMS 8’de yer verilmemesidir. ki standart arasında saptanan bir di er
206
BERBERO LU, a.g.e., s.55.
BERBERO LU, a.g.e., s.55.
208
BERBERO LU, a.g.e., s.55.
207
83
farklılıkta UMS 16’da MDV’lerin bir kalemi yeniden de erlemeye tabi tutulmu sa
di er bütün kalemlerinde yeniden de erlemeye tabi tutulması gerekti inin
açıklanması, TMS 8’de ise böyle bir açıklamanın yapılmamı olmasıdır. 209
Ayrıca, TMS 8’de, MDV’lerin yeniden de erlenmesine iki yöntemden
bahsedilmektedir. Temel yöntem olarak verilen, varlı ın gerçe e uygun de erinin
bilirki i olarak saptanmasıdır. Uygulanabilir di er yöntem olarak verilen ise, yeniden
de erleme uygulamasında mevcut mevzuatın dikkate alınmasıdır. UMS 16’da ise
yeniden
de erlemenin
varlı ın
piyasa
de eri
dikkate
alınarak
yapılması
öngörülmektedir. TMS 8’de temel yöntem olarak verilen yöntem ile UMS 16’nın
öngördü ü yöntem birbiriyle uyumludur. TMS 8’de temel yönteme ek, uygulanabilir
yöntem olarak yeniden de erlemede mevzuatın dikkate alınmasına ili kin açıklama
bulunmaktadır. 210
UMS 16 ile TMS 8’in kar ıla tırılmasında, amortismana ili kin konularda
TMS 9 Amortisman Muhasebeside dikkate alınmı tır. Bunun nedeni Uluslararası
muhasebe standartları arasında daha önce Amortismanlar için yayınlanmı standardın
yürürlükten kaldırılarak, amaortisman konusuna ili kin açıklamaların UMS 16
çerçevesinde verilmesidir. Amortisman konusunda, her iki standart arasında herhangi
bir uyumsuzluk saptanmamı tır. 211
Yukarıda açıklanan küçük farklılıklar dı ında iki standardın genel çerçevede
uyumlu oldu u görülmektedir. Ancak, TMS 8 kapsamına giren Maddi Olmayan
Duran Varlıklar ile Özel Tükenmeye Tabi Varlıklar UMS 16’nın kapsamında yer
almamaktadır. Bu konulara ili kin kar ıla tırmalar, UMS 38 Maddi Olmayan
Varlıklar kapsamında incelenmi tir.212
3.3.3. IAS 17 Kiralama Sözle meleri ile TMS 17 Kiralama
lemlerinin
Muhasebele tirilmesi Kar ıla tırılması
01/01/2002 tarihinde yürürlü e giren TMS 17, UMS 17 ile neredeyse
tamamen uyumlu bulunmu tur. Saptanan küçük farklılıklar olsa da bunlar
uygulamada bir uyumsuzlu a neden olacak bir öneme sahip de ildir.
209
BERBERO
BERBERO
211
BERBERO
212
BERBERO
210
LU, a.g.e., s.77.
LU, a.g.e., s.77.
LU, a.g.e., s.78.
LU, a.g.e., s.78.
84
3.3.4. IAS 21 Döviz Kurlarındaki De i imlerin Etkisi ile TMS 12 Kur
De i im Etkilerinin Muhasebele tirilmesi Kar ıla tırılması
01/01/2000 tarihinde yürürlü e giren TMS 12, UMS 21 ile tamamen
uyumludur.
ki standart arasında, uyumsuzlu a neden olacak herhangi bir farklılık
bulunmamakla birlikte, TMS 12’nin bazı kavramların açıklanmasında daha fazla
ayrıntıya indi i görülmü tür. Örne in, yabancı paraya dayalı i lemler, UMS 21’de
ithalat, ihracat, kredi alma ve kredi verme olarak tanımlanmakta, TMS 21’de ise
fiyatı yabancı parayla saptanan mal ve hizmet alım ve satımları, yabancı para birimi
bazında borç alımı veya borç verilmesi, yabancı para birimine dayalı yapılan ve
ko ulları henüz yerine getirilmemi bir anla maya taraf olarak ve de eri yabancı para
birimiyle ifade edilmi bir varlı ın elde edilmesi veya elden çıkarılmasında yabancı
kaynaklardaki artı veya azalıl lar olarak açıklanmaktadır. Bunun dı ında TMS
21’de, yabancı ülkelerdeki i letmelere ili kin finansal tabloların Türk Lirasına (Yerel
Para Birimine) dönü türülmesinde olu an kur farklarının nereden kaynaklandı ı,
yabancı ülkelerdeki faaliyetlerden kaynaklanan kur farklarının, raporlayan i letmenin
nakit akı larını neden etkiledi i ve yabancı i letmeyle raporlayan i letme arasındaki
kur farklarının, raporlayan i letmenin nakit akı larını neden etkilemedi ine ili kin,
UMS 21’de yer almayan açıklamalar bulunmaktadır.213
3.3.5. IAS 28
tiraklerin Muhasebele tirilmesi ile TMS 6
tiraklerdeki
Yatırımların Muhasebele tirilmesi’nin Kar ıla tırılması
01/01/1997 tarihinde yürürlü e girmi olan, TMS 6, UMS 28 ile
neredeyse tamamen uyumludur. ki standart arasında bazı noktalarda saptanan
farklılıklar ise, uyumsuzlu a neden olmamaktadır.
UMS 28’de, konsolide finansal tablo düzenlemeyen ana irketin bireysel
finansal tablolarında, i tiraklerin maliyet esasına göre veya UMS 39’a göre satı a
hazır finansal varlık olarak görülmesi durumunda, yatırımcının, i tirakk için
özkaynak yönetimini uygulanması durumunda bunun etkisinin ne olaca ının
213
BERBERO LU, a.g.e., s. 96-97.
85
açıklanmasını gerekli kılmakta ancak, TMS 6’da böyle bir ifade bulunmamaktadır.
214
Özkaynak yöntemi kullanılarak muhasebele tirilen i tiraklerin, UMS 28’e
göre bilançoda uzun vadeli aktiflerde ayrı bir kalem olarak gösterilmesi
gerekmektedir. TMS 6’da ise daha ayrıntıya inilmi ve bu tür i tiraklerin bilançoda
finansal duran varlıklar altında ayrı bir kalem olarak raporlanması öngörülmü tür.
UMS 28 ile TMS 6’nın kar ıla tırılması sonucu iki standardın ana hatlarıyla
birbiriyle uyumlu oldu u görülmü tür. 215
3.3.6. IAS 38 Maddi Olmayan Duran Varlıklar ile TMS 8 Maddi, Maddi
Olmayan Varlıklar ile Özel Tükenmeye tabi Varlıkların Kar ıla tırılması
TMS 8’de maddi olmayan duran varlıkların ba ka bir varlıkla de i tirilmesi
yoluyla elde edilmesi konusunda herhangi bir açıklama bulunmazken, UMS 38 bu
konulara ili kin açıklamalara yer vermektedir.
lk aktifle tirmeden sonra maddi olmayan duran varlıkların de erlemesiyle
ilgili olarak TMS 8’de söz konusu varlıkların amortismana tabi tutularak net defter
de eriyle gösterilmesi gerekti i açıklanmakta ancak UMS 38’de alternatif yöntem
olarak verilen, varlıkların gerçe e uygun de erleri göz önünde bulundurularak
yeniden de erlenmi de erlerinden birikmi itfa payları ile de er dü üklü ünün
dü ülmesi yoluyla de erlenmesinden bahsedilmemektedir. TMS 8’de yeniden
de erlemeye tabi tutma yalnızca maddi duran varlıklar için alternatif yöntem olarak
verilmektedir. ki standart arasında saptanılan en belirgin farklılık bu noktada ortaya
çıkmaktadır.216
214
BERBERO LU, a.g.e., s. 110.
BERBERO LU, a.g.e., s. 111.
216
BERBERO LU, s. 131.
215
86
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
ULUSAL VE ULUSLARARASI MUHASEBE
STANDARTLARINA GÖRE VARLIKLARIN DE ERLEMES
4.1. DÖNEN VARLIKLARIN DE ERLEMES
Bilançonun Aktif tarafında bulunan Dönen Varlıkları De erlerken Gruplar
halinde ele alınacaktır.
4.1.1. Hazır De erler
Hazır de erler hesap grubu i letmenin hali hazırda bulundurdu u nakit ve
nakde e de er varlıklardan olu mu tur.
4.1.1.1. Kasa Hesabının De erlemesi
Bu hesap i letmenin elinde bulunan ulusal ve yabancı paraların TL
kar ılı ının izlenmesi için kullanılır. Türk Lirası mevcutları ile yabancı para
mevcutlarının de erleme ölçüleri farklı oldu undan kasa hesabının envanterini de
Türk Lirası kasasının envanteri ve yabancı para kasası envanteri olmak üzere iki
kısımda ele almak gerekir.
4.1.1.1.1. Türk Lirası Kasasının Envanteri
Kasanın muhasebe dı ı envanteri, paranın saklandı ı kasadaki nakdin tek tek
kupürlerine göre ayrılması ve sayılması suretiyle sayım i lemlerinin tamamlanması
ve de erlemenin yapılmasını kapsar. Kasanın muhasebe içi envanterinde ise, sayım
ve de erleme sonucu tespit edilen fiili nakit mevcudu ile kasa hesabının borç kalanı
kar ıla tırılır. E itlik varsa yapılacak bir ayarlama, düzeltme kaydı yoktur. Ancak fiili
para mevcudu, kasa hesabı borç kalanından fazla veya eksik olabilir. Bu takdirde
farkın nedeni ara tırılır ve bulunan nedene göre gerekli ayarlama ve düzeltme
kayıtları yapılır. 217
Bazen kasada emanet paranın olması, eksik ödeme yapılması, fazla tahsilat
yapılması veya defterde unutulmu bir kaydın olması yada kasıtlı bir hata, hile gibi
nedenlerle kasa sayım sonucu kasa hesabının bakiyesinden büyük olabilir. Bu
217
Ümit GÜCENME, Ticaret
Bursa, 2000, s. 61.
letmelerinde Envanter
lemleri, Marmara Kitabevi, 1.Basım,
87
durumda “kasa sayım fazlası” vardır, denir. Bazende fazla ödeme yapılması, eksik
tahsilat yapılması veya bir kaydın unutulması yada hırsızlık, zimmete geçirme gibi
hata ve hilelerin olması nedeniyle kasa sayım sonucu kasa hesabının bakiyesinden az
olabilir ve bu durumda “kasa sayım noksanı” vardır, denir. Aradaki bu farkın
kayıtlara yansıtılarak fiili durumla kayıtlardaki durumun e itlenmesi gerekir. Bunun
için fiili sayım sonuçları esas alınır ve kasa hesabı bakiyesinin bu fiili sonuca denk
hale getirilmesi için gerekli kayıtlar yapılır.218
4.1.1.1.2. Yabancı Para Kasasının Envanteri
TMS 12 Kur De i im Etkilerinin Muhasebele tirilmesi Standardında bir
i letmenin yurt içindeki yabancı paraya dayalı i lemleri ve yurt dı ındaki faaliyetleri
ele alınmaktadır. Standarda göre yabancı paraya dayalı i lemler yabancı para birimi
bazında yapılan veya ödenmesi yabancı para birimi ile yapılacak olan i lemlerdir. Bu
i lemler i letmenin a a ıda belirtilen i lemlerini de kapsar: 219
a) Fiyatı yabancı para birimi ile saptanan mal ve hizmet alım ve satımları,
b) Yabancı para birimi bazında borç alımı veya borç verilmesi,
c) Yabancı para birimine dayalı yapılan ve ko ulları henüz yerine
getirilmemi bir anla maya taraf olmak,
d) De eri yabancı para birimi ile ifade edilmi bir varlı ın elde edilmesi
veya elden çıkarılmasında ilgili kalemlerdeki artı ve azalı lar.
Standarda göre yabancı paraya dayalı bir i lem, i letmenin muhasebe
kayıtlarına i lemin gerçekle ti i tarihteki geçerli kur üzerinden kayıt edilir.
lem
tarihinde geçerli olan kur, genelde piyasa kuru veya spot kur olarak tanımlanmı tır.
Ancak uygulamada i lem tarihinde geçerli kura yakla ık bir kur uygulanabilir.
Örne in bir aylık i lemlerde o ayın ortalama kuru kullanılabilir. Bununla beraber
kurlar büyük oynamalar gösterdi i takdirde, bir dönemin ortalama kurunun kullanımı
güvenilir olmaz. 220
Standardın 9. maddesinde, yabancı paraya dayalı parasal kalemlerin
dönemsonu kuru ile raporlanaca ı ifade edilmektedir. O halde yabancı para
218
GÜCENME, a.g.e., s. 61.
GÜCENME, a.g.e., s.75-76.
220
GÜCENME, a.g.e., s.76.
219
88
mevcutlarının muhasebeye yansıtılmasında, SPK yasal mevzuatımız, Tekdüzen ve
TMS arasında bir farklılık yoktur. Ancak mevcut uygulamalarımızda yabancı para
giri ve çıkı larının i lem tarihindeki kur ile kayda alınması esası getirilirken, i lem
tarihindeki kur tanımı yapılmamı tır. Uygulamada, i lem hangi kur ile gerçekle mi
ise, o kur üzerinden kayda alınması eklinde kabul görmü tür. Yabancı paraların
dönemsonu kurunun tanımı da standartta yapılmamı olmasına kar ın, uygulamalara
yön veren mevzuatımıza göre dönemsonu kuru T.C. Merkez Bankası kurudur.
Yabancı paraların dönem içi ve dönemsonu kayıtları mevcut mevzuatımıza göre
yapılan
uygulamalar
ile
standardın
ilkeleri
do rultusunda
farklılık
göstermemektedir.221
4.1.2. Menkul Kıymetler
Bu grup, faiz geliri veya kar payı sa lamak veya fiyat de i melerinden
yararlanarak karlar elde etmek amacıyla geçici bir süre elde tutulmak üzere alınan
hisse senedi, tahvil, hazine bonosu, finansman bonosu, yatırım fonu, katılma belgesi,
kar zarar ortaklı ı belgesi, gelir ortaklı ı senedi gibi menkul kıymetler ile bunlara ait
de er azalma kar ılıklarının izlenmesi amacıyla kullanılır.
“Türkiye Muhasebe Standardı 7 Yatırımların Muhasebele tirilmesinde”
yatırımlar, tekdüzen ve SPK düzenlemelerinde oldu u gibi cari ve uzun vadeli
yatırımlar olarak sınıflandırılmakta ve cari yatırımlar gösterilmektedir. Ancak
mevcut uygulamalardan farklı olarak TMS 7, yatırımların, sermaye piyasası
araçlarını içerebilece i gibi gayrimenkuller içerebilece ini ifade etmektedir. Mevcut
uygulamalarımızda, i letme mülkiyetinde olan gayri menkullerin faaliyetlerde
kullanmak amacıyla mı yoksa yatırım amacıyla mı alındı ına bakılmaksızın maddi
duran varlıklar içinde gösterilmesi yoluna gidilmektedir. Standartta i letme
tarafından büyük ölçüde kullanılmayan ya da faaliyetler için gerekli olmayan arsa ve
binaların maddi duran varlık olarak de il, “ Di er Duran Varlıklar” grubunda bir
yatırım kalemi olarak muhasebele tirilmesi öngörülmektedir. 222
Standarda göre bir yatırımın maliyeti, satın alma fiyatını veya satın alma
fiyatıyla birlikte satın almayla ilgili komisyon, harç, damga vergisi ve banka harcı
221
222
GÜCENME, a.g.e., s.76.
GÜCENME, a.g.e., s.101.
89
gibi giderleri içerebilir. Bu konuda SPK Tebli inde menkul kıymet alı ı ile ilgili
giderlerin “Komisyon Giderleri” olarak ayrı bir hesapta muhasebele tirilebilece i
belirtilmi , zorunluluk olmamakla birlikte giderlerin maliyetten ayrı izlenmesi
tavsiye edilmi tir. Standartta cari yatırımlar atıl olarak kalabilecek kısa vadeli
fonların de erlendirilmesi amacıyla yapılan yatırımlar olarak tanımlanmı
bunların bilançoda a a ıdaki de erleme ölçüleri ile gösterilebilece i belirtilmi tir.
ve
223
Standartta cari yatırımlar atıl olarak kalabilecek kısa vadeli fonların
de erlendirilmesi amacıyla yapılan yatırımlar olarak tanımlanmı
ve bunların
bilançoda a a ıdaki de erleme ölçüleri ile gösterilebilece i belirtilmi tir. 224
a) Piyasa de eri
b) Maliyet veya piyasa de erinin dü ük olanı
Yatırımın piyasa de eri, etkin bir piyasadaki satı ından elde edilebilir
de erdir. Bu anlamda mevcut düzenlemelerimize göre kullanılan borsa de eri,
yatırımın piyasa de erini olu turmaktadır.
E er menkul kıymet ihracı suretiyle yatırım yapılırsa yatırımın elde etme
maliyeti söz konusu çıkarılmı hisse senedi veya tahvillerin gerçe e uygun de eridir.
Gerçe e uygun de er bir varlı ın normal ticari ko ullarda bilgili ve istekli bir satıcı
ile bilgili bir alıcı arasında el de i tirmesi sırasında saptanan de i im de eridir. E er
bir varlık bir ba ka varlıkla kısmen veya tamamen de i tirilmek suretiyle elde
edilirse, bu yatırımın elde etme maliyeti, vazgeçilen varlı ın gerçe e uygun maliyeti
dikkate alınarak belirlenir. Ancak bir yatırım ba ka varlıklarla kısman veya tamamen
de i tirilmek suretiyle elde edilirse ve edinilen varlı ın gerçe e uygun de erinin çok
açık olarak bilinmedi i durumlarda edinilen varlı ın gerçe e uygun de eri esas
alınabilir. Bu özel durumlar için cari yatırım maliyetlerinin saptanması ve a a ıdaki
maliyet de erinin düzeltilmesi hususu SPK Tebli inde ve yasalarımız içindeki
düzenlemelerde ele alınmamı tır. 225
Standartta, yatırım maliyetinin düzeltilmesine ili kin madde 13’de açıklama
yapılmaktadır. Buna göre, “Yatırımlara ili kin elde edilecek faiz, hak bedeli, kar
223
GÜCENME, a.g.e., s.101.
GÜCENME, a.g.e., s.101.
225
GÜCENME, a.g.e., s.101- 102.
224
90
payları ve kiraları genellikle yatırımdan elde edilen geliri olu turur. Ancak belli
ko ullarda bazı nakit giri leri, maliyet bedelinden indirilerek gelir olarak
gösterilemez. Örne in faiz getirici bir yatırımın elde edemeden önce tahakkuk etmi
ve tahsil edilmemi , dolayısıyla da yatırımın ödenmi olan fiyatına dahil edilmi olan
faiz, yatırım gerçekle tikten sonra tahsil edildi inde yatırım öncesi döneme dü ün
kısmı maliyetten dü ülür. Yatırımın yapılmasından önceki dönemin karlarıyla ilgili
olarak ilan edilen kar payları da maliyeti kar ılayabilecek kar payı kesin olarak
hesaplanabiliyorsa aynı i leme tabi tutulur. 226
Cari yatırımlarını piyasa de eri üzerinden de erleyen bir i letme de erleme
tutarlarını tutarlılık kavramına göre benimser ve bu politikayı sürekli olarak uygular.
Bu politikaya göre de er artı ve azalı ları iki ekilde muhasebele tirilebilir.227
-
Gelir veya gider olarak tahakkuk ettirilir.
-
Yeniden de erleme artı ı olarak özkaynaklar grubundaki; yeniden
de erleme artı larına eklenir veya çıkarılır.
Standartta uzun vadeli yatırımlar için ikinci yol seçilmi ancak cari yatırımlar
için ikisinden hangisinin seçilmesi gerekti i belirtilmemi tir.SPK Tebli inde kısa
vadeli menkul kıymet yatırımları için birinci yol, uzun vadeli menkul kıymet
yatırımları için ise ikinci yol seçilmi tir. Standartta cari yatırımlardaki de er artı ve
azalı larının bilanço hesapları ile ili kilendirilmesi ve cari yatırımlardaki de er
dü üklü ü için kar ılık ayrılmasına ili kin bir açıklık yoktur. Bir yatırımın satı ı
halinde net satı tutarı ile yatırımın de erleme tutarı arasındaki fark, gelir ve gider
olarak muhasebele tirilir. E er cari yatırım, portföy bazında maliyet veya piyasa
de erinin dü ük olanıyla de erlenmi bir yatırım ise, satı kar veya zararı maliyet
de erine göre belirlenir. Yatırım daha önce yeniden de erlemeye tabi tutulmu ise,
satı anında özkaynak grubundaki sermaye yedeklerinde yer alan yeniden de erleme
artı ları da göz önünde bulundurulur. 228
226
GÜCENME, a.g.e., s.102.
GÜCENME, a.g.e., s.102.
228
GÜCENME, a.g.e., s.103.
227
91
4.1.3. Ticari Alacaklar
Bir yıl içerisinde paraya dönü mesi öngörülen ve i letmenin ticari ili kisi
nedeni ile ortaya çıkan senetli ve sentsiz alacaklar bu hesap grubunda yer alır.
TMS-1’in 49. maddesinde, Dönen ve duran varlıklar grubunda yer alan
alacak senetlerini, bilanço tarihindeki gerçe e uygun de erleriyle gösterebilmek için
reeskont i lemleri yapılır, eklinde ifade edilmi tir.
letmenin faaliyet konusunu olu turan mal ve hizmet satı ından do ma
senetli ve senetsiz alacaklar bu bölümdeki hesaplarda izlenir. Asıl faaliyet konusu
dı ındaki bir satı tan do an alacaklar bu grupta de il “13 Di er Alacaklar” grubunda
yer alan hesaplarda izlenir.
Yukarıdaki tanımlara uymamasına ra men verilen depozito ve teminatlar,
hesap planı gere ince bu bölümdeki hesapta izlenir.
Bu gruptaki senetli alacakların de erlemesi konusunda düzenlemeler arasında
farklılık yoktur. Vergi Usul Kanunu tek düzen muhasebe sistemi, spk
düzenlemelerinin
hepsinde
senetli
alacakların
bilanço
günündeki
de erine
indirgenmesi esas alınmı tır.
Vergi Usul Kanununa göre senetsiz alacakların kayıtlı de eri üzerinde
de erlendirilmesi gerekmektedir. Yani reeskont uygulaması kanunen kabul
edilmeyen gider yaratır.
Tekdüzen Muhasebe Sisteminde de Vergi Usul Kanunu’nun yakla ımına
uyuldu u sadece Alacak Senetleri için reeskont hesabı açılmasından anla ılmaktadır.
Buna kar ılık vadesi belirli olan senetsiz alacakların da, senetli alacaklar gibi,
reeskonta tabi tutulması “Özün önceli i” kavramı gere idir. Nitekim SPK’ nın
Seri:XI, No:13 Tebli i uyarınca üç aydan daha uzun vadeli senetsiz ticari alacaklara
reeskont uygulaması zorunluluktur. SPK, 3 aylık bir sınır koyarak reeskont
yapılmamasının sakıncasını sınırlamı olmaktadır.
Tekdüzen Muhasebe Sisteminde benimsenmemi olması nedeniyle, hesap
planında de i iklik yapılıncaya kadar, senetsiz alacak hesaplarının her birinin içinde,
alacak karakterli bir tali hesap açılarak reeskont bu hesaplara alacak yazılıp, senetsiz
alacak defteri kebir bazında netle tirilebilir.
92
Senetli veya senetsiz olsun bir alaca ın reeskont i lemine tabi tutulmasının iki
amacı vardır.
Birincisi; Alaca ın bilançoda, dönem sonundaki net de eri üzerinden
gösterilmesi,
kincisi; Alaca a dahil edilen ve gelir yazılan tutardan gelecek döneme ait
olan kısmın ayrılması.
Bu nedenle vadeli bir alaca ın de erini, “ Alacak Senetleri Reeskont
Hesabına” yada do rudan ilgili alacak hesabının alaca ına yazarak, bilanço
günündeki de erine indirirken, düzeltilecek bir de erin olup olmadı ı da göz önünde
tutmak gerekir.
4.1.4.Di er Alacaklar
Bu hesap grubu; herhangi bir ticari nedene dayanmadan meydana gelmi ve
en çok bir yıl içinde tahsil edilmesi dü ünülen senetli, senetsiz alacaklar ile bu gruba
ait üpheli alacak ve üpheli alacak kar ılı ının izlenmesini sa lar.
4.1.5. Stoklar
Bu grup, i letmenin satmak, üretimde kullanmak veya tüketmek amacıyla
edindi i, ilk madde ve malzeme, yarı mamul, mamul, ticari mal, yan ürün, artık ve
hurda gibi bir yıldan az bir sürede kullanılacak olan veya bir yıl içerisinde nakde
çevrilebilece i dü ünülen varlıklardan olu ur.
4.1.5.1. Türkiye Muhasebe Standartlarına Göre Stokların De erlemesi
13 nolu Türkiye Muhasebe Standardı ile stoklar konusu düzenlenmi tir.
Standarda göre stoklar, i letme faaliyetlerinde kullanılmak üzere bulundurulan fiziki
varlıklardır. Standart i letmenin ola an faaliyetleri gere i elde bulundurulan ilk
madde ve malzeme, yarı mamuller, mamuller, ticari mallar ve di er stokların tarihi
maliyet esasına göre muhasebele tirilmesini ve de erlemesini kapsar. Standarda göre
stoklar, maliyet ve net gerçekle ebilir de erden dü ük olanı ile de erlendirilir. 229
Stokların maliyeti, satın alma ve dönü türme maliyetleri ile stokları satı a ve
kullanımına hazır hale getirmek için gerçekle mi di er maliyetleri kapsar. 230
229
230
GÜCENME, a.g.e., s.161.
GÜCENME, a.g.e., s.161.
93
Satın alma maliyeti, alı fiyatı, gümrük vergileri, vergi idaresinden mahsup ya
da iadesi talep edilebilenler dı ındaki di er vergiler, ta ıma, yükleme, bo altma
maliyetleri ve mamul, malzeme ve hizmetlerin tedarikiyle do rudan ba lantısı
kurulabilen di er maliyetleri içerir. Ticari iskontolar, sübvansiyonlar ve benzeri di er
indirimler stok maliyetlerinden dü ülür. Stokların elde edilmesinde kullanılan
kredilerden kaynaklanan ve stokların aktifle tirilmesinden sonra ortaya çıkan kur
farkları aktifle tirilmez (Ancak, kur de i iklikleri ile ilgili ulusal muhasebe
standardında yer alan alternatif uygulamaların izin verdi i ola andı ı ko ullarda
yabancı para cinsinden faturası düzenlenmi en son elde edilmeleriyle ilgili olarak
ortaya çıkan kur farkları stok satın alma maliyetlerine eklenebilir.) 231
Dönü türme maliyeti, direkt i çilik gibi do rudan üretimle ilgili maliyetler ile
üretimde ortaya çıkan ve sistemli bir ekilde da ıtılan sabit ve de i ken üretim
maliyetlerini kapsar. Sabit genel üretim maliyetleri, amortisman, bakım onarım,
yönetim maliyetleri gibi, üretim hacmi de i meleri kar ısında sabit kalan endirekt
maliyetlerdir. De i ken genel üretim maliyetleri ise, endirekt malzeme ve endirekt
i çilik gibi, üretim hacmine göre de i en maliyetlerdir. 232
Di er maliyetler, stokları bulundukları konum ve duruma getirdikleri ölçüde
stok maliyetine alınır. Örne in özel bir mü teri sipari ine ili kin ürün geli tirme
maliyetlerinin stok maliyetleri kapsamına alınması uygun olabilir.
Standarda göre stok maliyetlerine alınamayan ve olu tukları dönemin gideri
olarak kabul edilen maliyetler; 233
-
Normalin
üstündeki ilk madde ve malzeme, i çilik ve di er üretim
maliyeti kayıpları
-
Bir sonraki üretim a aması için zorunlu olanlar dı ında direkt depolama
maliyetleri
-
Stokların mevcut durum ve konuma getirilmesine katkısı olmayan genel
yönetim giderleri
231
Pazarlama, satı ve da ıtım giderleri
GÜCENME, a.g.e., s.161.
GÜCENME, a.g.e., s.161.
233
GÜCENME, a.g.e., s.162.
232
94
Borçlanma
14.Borçlanma
maliyetlerinin
Maliyetlerinin
stok
maliyetlerine
Muhasebele tirilmesi”
yüklenmesi,
standardındaki
“TMS
ko ullara
ba lanmı tır.
Standarda göre temel olan, yukarıda açıklandı ı ekilde fiili maliyetleri
hesaplamak olmakla birlikte, standart maliyet ya da perakende satı yöntemi gibi
stok maliyetlerini hesaplama yöntemleri, tahmini maliyetlerin belirlenmesi için
kullanılabilir. Standart maliyetler, ilk madde ve malzemenin, i çili in, verimlili in ve
kapasite kullanım oranının normal düzeylerini göz önünde bulundurur ve sık sık
gözden geçirilerek gerekiyorsa günün ko ullarına göre yeniden belirlenir. Perakende
satı yönteminde, stokların satı de erinden brüt satı karı oranı dü ülerek stokların
maliyeti hesaplanır. Bu yöntem alım-satım i lemlerinin hızlı ve büyük hacimlerde
olması ve di er stok maliyet yöntemlerinin kullanılamadı ı sektörlerde kullanılır.234
letmelerde
elden
çıkarılacak
stoklar
ile
dönem
sonu
stoklarının
de erlendirilmesinde gerçek parti maliyetlerinin belirlenemedi i durumlarda bu
stoklara ili kin maliyetler ortalama maliyet, F FO, L FO yöntemlerinden birine göre
saptanır.
Standarda göre net gerçekle ebilir de er, varlıkların cari piyasa ko ullarında
kolaylıkla elden çıkartılabilece i varsayımı ile satılması durumunda elde edilecek
tutardır. Bu tutar ola an i letme faaliyetleri kapsamında elde edilece i beklenen satı
fiyatından tahmini tamamlama ve satı ı gerçekle tirme maliyetleri dü ülerek bulunur.
Stoklar hasara u rarsa, kısman veya tümüyle eskirse veya satı fiyatı dü erse net
gerçekle ebilir de eri, stok maliyetinin altında olabilir. Bu durumda stoklar maliyetin
altındaki net gerçekle ebilir de er ile de erlenir ve stok de er dü üklü ü için kar ılık
ayrılır. Her dönem, net gerçekle ebilir de er gözden geçirilir. Önceki ko ullar
nedeniyle ayrılan stok de er dü üklü ü kar ılıkları, bu ko ulların geçerlili ini
kaybetmesi durumunda iptal edilir ve gelir kaydı yapılır. Stoklar satıldı ında ilgili
stok maliyetleri stok hasılatının olu tu u dönemin bir gideri olarak tahakkuk ettirilir.
235
234
235
GÜCENME, a.g.e., s.162.
GÜCENME, a.g.e., s.162-163.
95
TMS 13’de stok maliyetlerinin belirlenmesi ve de erleme ölçüleri ile ilgli
ilkeler, mevcut muhasebe uygulamaları ve düzenlemeleri ile uyumludur. Net
gerçekle ebilir de er SPK Tebli indeki tanım ile aynı paraleldir ve dü ük de erle
de erleme
prensibi
muhasebe
ilkeleri,
SPK
ve
TTK
düzenlemeleri
ile
236
çakı maktadır.
letmenin satın aldı ı veya kendi üretti i maddeler bu gruptaki hesaplara
maliyet de eri ile alınırlar. lke olarak bir stokun bulunması gereken ekle ve yere
gelinceye kadar yapılan parasal fedakârlıkların toplamı onun maliyetini olu turur. 237
i. Yurt içinden satın alınan bir stokun maliyeti, onun satın alma bedeli ile
birlikte satın alma giderleri ve stokun belirlenen yere kadar getirilmesi için
yapılan ta ıma ve sigorta giderlerinden olu ur.
ii. Yurt dı ından yapılan satın almalarda yukarıdaki harcamalara akreditif
giderleri ile gümrük vergisi, gümrük giderleri v.b. gibi satın alma ile ilgili
di er harcamalar eklenir.
iii. Bir stokun elde edilmesi için alınan kredilerin (akreditif kredisi) edinme
dönemine dü en faizleri ile bu kredilerin kır farkları da stokun maliyetine
eklenir.
iv. Satın alınan bir stokun tesellümüne kadar olan “vade farkları” faturaya
dahil olmasa da stokun maliyetine eklenir.
v. Stokların satın alınmalarında fatura üzerinde mal bedeli ve ıskonto tutarları
ayrı ayrı gösterilmi se; söz konusu ıskonto, bir fiyat belirlemesi i lemi
oldu undan, muhasebele tirilmez. Stok maliyetine ıskontodan sonraki tutar
“net fatura de eri” alınır. Buna kar ılık vadeli olarak alınan bir stokun
bedelini daha sonra, önceden belirlenen vadeyi beklemeden, ödemesi
dolayısıyla i letmeye yapılan ıskonto “kasa ıskontosu” bir fiyat düzeltmesi
niteli inde oldu undan, ilgili stok hesabına alacak yazılarak maliyetten
indirilir. Kasa ıskontosu, sürekli envanter yönteminde, malın kısmen veya
tamamen satılmasından sonra yapıldı ı takdir de satılan kısma dü en kasa
ıskontosu, satı ların maliyetini gösteren hesaplara alacak yazılarak satı ın
236
237
GÜCENME, a.g.e., s.163.
GÜCENME, a.g.e., s.164-165.
96
maliyeti düzeltilir. Dönem sonlarında ciro üzerinden hesaplanan toplu
risturn ve ıskontolar, maliyetle ilgilendirilmez, kar yazılır.
vi. Vergi usul Kanununun, i letmede üretilen stokların maliyetinin en az direkt
i çilik ve direkt malzeme giderleri ile genel üretim giderlerinden o stoka
dü en paylardan olu ması eklinde (m.275) yukarıdaki stok maliyeti tanımı
ile uyum halindedir.
vii. Stokların edinme i lemleri tamamlandıktan sonra stokun eklini (boylara
ayırmak veya ambalajlamak gibi) veya bulundu u yeri (ba ka bir ambara
veya satı yerine aktarmak gibi) de i tirme i lemleri dı ında ve sadece
stoku elde bulundurmanın gerektirdi i giderler (stoklandı ı yerin kirası,
bekçi ücreti, sigortası, v.b.) stokun maliyetini etkilemez.
viii. 2 numaralı uluslararası muhasebe standardı stoklarla ilgilidir. (IAS 2).
Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulu da (TMUDESK)
stoklarla ilgili standart tasla ını uluslararası muhasebe standartları
do rultusunda hazırlamı tır. Söz konusu IAS Standardında ve TMUDESK
tasla ında yer alan ba lıca hükümleri a a ıdaki gibi özetleyebiliriz. 238
a) Standart, tarihi maliyet sistemi içinde stoklara ili kin muhasebe
i lemlerini açıklamakta ve muhasebede, stokların bir varlık olarak
muhasebele tirilmesinde
gerçekle en
gelirler
ve
ile
kullanılmasında,
kar ıla tırılacak
elden
olan
çıkarılmasında
ilgili
maliyetin
belirlenmesinde uyulacak esasları açıklar. Stok maliyetlerinin nasıl
saptanaca ını ve gidere dönü ece ini açıklar. Stok maliyetlerinin
olu umu, içeri i ve uygulanacak de erleme yöntemleri hakkında bilgi
verilir.
b) Standart; stokları “i letme faaliyetlerinde kullanılmak veya satmak üzere
bulundurulan fiziki varlıklar” olarak tanımlanmı tır. Stoklar; üretim
süresince ve hizmet sunumunda tüketilecek ilk madde ve malzemeleri,
üretim a amasında bulunan yarı mamulleri; i letmenin satmak üzere
üretti i mamulleri, ekil de i ikli ine tabi tutmadan satılmak üzere elde
edilmi ticari malları ve yukarıda sıralanan stok kalemlerinden hiçbirinin
238
GÜCENME, a.g.e., s.165-167.
97
kapsamına girmeyen yan ürün, artık ve hurda gibi kalemlerden olu an
di er stokları içerir. Ayrıca a a ıdaki varlıklarda bu stok gruplarının
birinin kapsamında yer alır.
-
Gayri menkul ticareti yapan i letmelerde arazi, arsa bina ve benzeri
gayrimenkuller,
-
Menkul kıymet ticareti yapan aracı kurulu lar, benzeri i letmelerde hisse
senedi, tahvil ve benzeri menkul kıymetler,
-
Döviz alım satımı yapan döviz büroları ve benzeri i letmelerdeki dövizler.
Dolayısıyla, geçici yatırım amacıyla elde bulundurulan menkul kıymetler,
menkul kıymetler grubunda yer alırken, menkul kıymet ticareti ile u ra an aracı
firmalar açısından, menkul kıymetler stoklar içeri inde yer alır.
a. Standart, stokların maliyet ve net gerçekle tirilebilir de erden dü ük olanı
ile de erlendirilece ini açıklamı tır.
b. Standart tarım ve orman ürünleri, canlı hayvan stokları ve madenler gibi
stok kalemlerinin üretimin belli evrelerinde net gerçekle ebilir de er
esasına göre de erlendirilecekleri açıklanmı tır.
Örne in;
-
Tarım ürünleri hasat edildi inde
-
Madenler çıkarıldı ında
-
Tarım ürünleri ve madenlerin satı ına ili kin vadeli satı
(forward)
sözle meleri yapıldı ında
-
Bu stokların satı ı hükümet tarafından garanti edildi inde
-
Bu stokların homojen pazarları bulundu unda ve satın almama riskinin
çok dü ük oldu u ko ullarda, söz konusu stoklar net gerçekle ebilir
de ere göre de erlendirilir.
a) Stoklar maliyeti, satın alma ve dönü türme (üretme) maliyetleri ile
stokları satı a ve kullanıma hazır konuma ve duruma getirmek için
gerçekle mi di er maliyetleri içerir. Satın alma maliyetleri alı fiyatı,
98
gümrük vergileri, ta ıma, yükleme, bo altma maliyetleri ve stokların
tedarikiyle do rudan ba lantısı kurulabilen di er maliyetlerden olu ur.
b) Stokların elde edilmesinde kullanılan kredilerden kaynaklanan ve
stokların aktifle tirilmesinden sonra ortaya çıka kur farkları stok
maliyetine verilip aktifle tirilemez. Ancak, standart yabancı parayla
faturası düzenlenmi
son alımlarla ilgili olarak ortaya çıkan kur
farklarının ekonomik istikrar önlemleri gere ince yapılan ani ve ola an
dı ı devalüasyon sonucu ortaya çıkması durumunda stok satın alma
maliyetine ilave edilebilece i açıklanmaktadır. Ayni ekilde standart,
finansman
giderlerinin
stok
maliyetlerine
ender
ko ullarda
verilebilece ini açıklamı tır. Üretim süresi uzun olan ve satılabilir
duruma gelmesi için uzun bir süreyi gerektiren özellikli varlık niteli inde
olan stokların maliyetine faiz giderleri verilebilir. Bunun dı ında
kesinlikle faiz giderleri stok maliyetine yüklenmez, do rudan gider
yazılır.
c) Stokların dönü türme maliyetleri, üretimle ilgili direkt i çilik giderleriyle,
ilk maddelerin mamule dönü türülmesinde ortaya çıkan ve maliyetlerle
sistemli
ekilde da ıtılan de i ken ve sabit endirekt genel üretim
giderlerinden olu ur. Sabit genel üretim giderlerinin mamul maliyetlerine
yüklenmesinde faaliyet hacim ölçüsü olarak normal kapasite kullanılır.
Fiili üretim hacmi normal kapasiteye yakınsa faaliyet hacim ölçüsü olarak
kullanılabilir. Mamul birimlerine da ıtılacak olan sabit genel üretim
giderleri, dü ük üretim ve çalı mayan kısımlar nedeniyle artırılamaz. Bu
tutarlar üretim maliyetlerine yüklenmeyip, olu turdukları dönemin gideri
olarak kabul edilir. Böylece, sabit genel üretim giderleri kapasite kullanım
oranında üretim maliyetine dâhil olmakta, çalı mayan kapasiteye ait olan
tutarlar dönem giderleri olarak kabul edilmektedir. Faaliyet hacminin
normal kapasiteden fazla oldu u ve normalin üzerinde üretim yapılan
durumlarda, birim mamul maliyeti içeri indeki sabit genel üretim
giderleri payı azalır. Birim de i ken üretim maliyeti de i mez.
99
d) Satın alma maliyeti ve dönü türme maliyetleri dı ında stok maliyetine
dahil olan bir gider unsuru da di er maliyetlerdir. Bu maliyetler, stokları
bulundukları konum ve duruma getirdikleri ölçüde stok maliyetine
alınırlar. Örne in özel bir sipari in yerine getirilmesi için yapılan ürün
geli tirme giderleri, üretim maliyetine verilebilir.
e) UMS, stok maliyetlerini hesaplamada, gerçek parti maliyetlerinin
belirlenemedi i
durumlarda
ortalama
maliyet,
FIFO
ve
LIFO
yöntemlerinden birinin kullanılabilece ini açıklamı tır.
4.1.6. Yıllara Yaygın n aat Ve Onarım Maliyetleri
Bu grup, yıllara yaygın in aat ve onarım i leri yapan i letmelerin, bu i leri
dolayısıyla yaptıkları harcamaların izledi i hesapları kapsar.
letmenin üstlendi i yıllara yaygın in aat ve onarım i lerinin maliyetlerinin
olu turdu u hesaplardır. Bu hesaplar proje bazında izlenir.
letmenin satmak üzere
bina in a etmesi halinde bu hesap de il “151 Yarı Mamuller-Üretim” hesabı
kullanılır.
letmenin kullanmak üzere in a etti i binanın maliyeti ise “258
Yapılmakta Olan Yatırımlar” hesabında olu turulur.239
Maliyeti hesaplanacak ihale veya ihale bölümleri için ayrı tali hesaplar
açılabilir. Hesap 2’inci hesap düzeyinde de gider çe itlerine göre bölümlendirilebilir.
Hesabın bölümlenmesi “740 Hizmet Üretim Maliyeti” hesabına paralel olur.
letmenin üstlendi i in aat ve onarım i leri ile ilgili giderleri, 741-Hizmet
Üretim Maliyeti Yansıtma Hesabı” ve faaliyet giderleri ile finansman giderlerinden
dönem gideri olarak yazılmayıp da bu in aat ve onarıma dü en ortak gider payları
olarak aktifle tirilenler ise “751, 761, 771 ve 781” kod numaralı yansıtma
hesaplarının alaca ı kar ılı ında bu hesaplara borç kaydedilir. 240
Bu hesaplarda olu an direkt maliyet, geçici kabul yapıldı ında “622- Satılan
Hizmet Maliyeti” hesabına devredilir.
n aat ve onarım i inin proje bazındaki sayısı, her bir in aatın 170-178 hesap
aralı ında açılacak hesaplar üzerinde defteri kebir düzeyinde izlenmesine imkan
239
Nalan AKDO AN- Orhan SEV LENGÜL, Tekdüzen Muhasebe Sistemi Uygulaması,
SMMMO Yayınları, stanbul, 1999, s.153.
240
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.153.
100
vermeyecek kadar fazla ise, her proje yardımcı defter düzeyinde izlenebilir. Bu
durumda, her bir proje için tutulacak yardımcı defterler, defter, kebir hükmündedir.
Üretilen n aat ve Onarım
leri ile ilgili olarak dönem içinde bir gider
yapıldı ında önce “740 Hizmet Üretim Maliyeti” hesabının o in aat için açılmı tali
hesabına ve gider çe idi hesabına borç yazılır. Dönem içinde yapılan pazarlama-satı
giderleri 760 nolu hesaba kaydedilir. Dönem sonlarında “740 Hizmet Üretim
Maliyeti” hesabında toplanan giderler, in aatın devam etmesi durumunda “741
Hizmet Üretim Maliyeti Yansıtma” hesabı alaca ı ile bu hesaba borç kaydedilir.
Dönem sonlarında faaliyet giderlerinden ve finansman giderlerinden bu in aat ve
onarım i leri ile ilgili olan ortak gider payları 751, 761, 771, 781 no.lu yansıtma
hesapları alaca ı ile bu hesabın borcuna kaydedilir, (Ortak giderlerin da ıtımında
G.V.K. 53. maddesinde belirtilen esaslara uyulur). 241
Bu hesapta olu an maliyet geçici kabulün yapılması ile “622 Satılan Hizmet
Maliyeti” hesabına devredilir. Faaliyet giderleri ile ilgili olan tutarlar ise hesabın
alaca ı kar ılı ında 630, 631, 632, 660, 661 no.lu hesaplardan ilgili olanın borcuna
aktarılır.
“350 Yıllara Yaygın n aat ve Onarım Hakedi Bedelleri” hesabında toplanan
giderler ise 600-601 Satı lar hesabına devredilecek i in kar veya zararı hesaplanır. 242
4.1.7. Gelecek Aylara Ait Giderler Ve Gelir Tahakkukları
Bu grup, içinde bulunan dönemde ortaya çıkan, ancak gelecek dönemlere ait
olan giderler ile faaliyet dönemine ait olup da kesin borç kaydı hesap döneminden
sonra yapılacak gelirlerden olu ur.
Bu grupta dönemsellik kavramı gere ince gelirlerin ve giderlerin ilgili
dönemle ilgilendirilmesini sa layan, kısa vadeli, dönem ayrıcı hesaplar yer alır. Bu
bölümdeki hesaplar, aylık dönemler itibariyle finansal tablo düzenleyen i letmelerde
yıl sonundaki envanterler i leminde oldu u gibi çalı ır. Örne in, mart ayında 3 aylık
kira ödenirse; ödenen tutarın 1 aylık kısmı kira gideri olarak muhasebele tirilirken, 2
241
242
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.154.
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.154.
101
aylık kısmı “180 Gelecek Aylara Ait Giderler” hesabına alınır. Nisan ve Mayıs
Aylarında ise bu hesaptan kira giderlerine aktarma yapılır. 243
Yine dönemsellik kavramı gere ince, örne in izleyen yılın 30 Kasım günü 1
yıllık faizi tahsil edilecek vadeli mevzuatın 1 aylık faizi yıl sonunda “181 Gelir
Tahakkukları Hesabının” borcu kar ılı ında faiz gelirlerine alınır.
Dönem ayırıcı hesapların kullanılması, geçici verginin üçer aylık kazançlar
üzerinden hesaplanmasının zorunlu hale getirilmesi ile, tüm i letmeler için geçerlilik
kazanmı tır. 4396 sayılı Kanun ile Gelir Vergisi Kanununun 120. Maddesinde
yapılan de i iklikle getirilen düzenlemeye göre 1999 yılından itibaren ticari kazanç
sahipleri (basit usulde vergilendirilmeler hariç) ile serbest meslek erbabı geçici
vergiyi üçer aylık dönemler itibariyle belirleyecekleri geçici karlar üzerinden
hesaplayacaklardır. (Birden çok yıla yaygın in at i leri ile noterlik i leri hariç). 244
Düzenlemeye göre geçici kar miktarının hesaplanmasında; 245
-
Ticari ve mesleki kazancın tespitine ili kin hükümler göz önünde
tutulacaktır. Yani üç aylık dönem sonu itibariyle tüm gelir ve giderler
karın hesaplanmasına dahil edilecektir.
-
De erleme hükümleri göz önünde tutulacaktır. Yani yıl sonunda yapılan
de erleme i lemleri üçer aylık dönemler sonu itibariyle de yapılacaktır.
-
Dönem sonunda matrahın hesaplanmasında bilanço karından dü ülecek
istisna ve indirimler, üçer aylık dönemler itibariyle belirlenecek olan
geçici vergi matrahının hesaplanmasında da göz önünde tutulacaktır.
-
Geçici vergi, üç aylık dönemler sonu itibariyle hesaplanan mali kar
üzerinden Gelir Vergisi Kanununun 130. maddesindeki tarifenin ilk
dilimine uygulanan oran üzerinden hesaplanacaktır.
-
Hesaplanan geçici vergiden aynı dönemde stopaj yoluyla ödenen (Birden
çok Yıla Yaygın in at i leri nedeniyle ödenenler hariç) gelir vergileri
indirilecek, kalanı geçici vergi olarak üç aylık dönemi izleyen ikinci ayın
15’ine kadar beyan edilip ödenecektir.
243
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.159.
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.159.
245
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.159-160.
244
102
-
Dönem içinde yapılan geçici ödemelerin yıl sonu karına göre %10 noksan
oldu u tespit edilirse eksik kısım için re’sen veya ikmalen vergi tarhı
yapılacak, gecikme faizi ve ceza kesilecektir. Yani üçer aylık dönemler
sonu itibariyle bulunan kar mutlaka do ru olarak belirlenmeli, yıl sonunda
%10’dan daha fazla sapma olmamalıdır.
Görüldü ü üzere bu düzenleme ile sadece yıl sonu itibariyle envanter i lemi
yapma ve karı belirleme imkanı, her i letme için, kesin olarak ortadan kalkmı
bulunmaktadır. 1999 yılından itibaren her i letme aylık veya en geç üç aylık
dönemler itibariyle, fiili sayımlar hariç (dönem sonu mal mevcutları kayıtlar
üzerinden tespit edilebilir) her türlü envanter i lemlerini tıpkı yıl sonunda oldu u gibi
gerçekle tirecektir. En geç üçer aylık dönemler itibariyle gelir belirlenmesi gere i,
bu gruptaki “dönem ayırıcı” hesapların kullanımını yaygınla tıracaktır. Bir yıldan
uzun süreye ili kin ayırıcı i lemler “28- Gelecek Yıllara Ait Giderler ve Gelir
Tahakkukları” grubunda yer alan hesaplarda izlenir.246
TMS 1, Madde 20 ve 21'
de tahakkuk esası ele alınmı tır Tahakkuk temeline
göre i lemler ve olaylar olu tukları anda gerçekle mi sayılır, muhasebe kayıtlarına
alınır ve ilgili oldukları dönemin finansal tablolarında raporlanır. Bir i letme nakit
akı ı dı ındaki finansal tablolarını muhasebenin tahakkuk esasına göre düzenler. 247
Gelir ve giderler için tahakkuk ilkesi, bir gelir ve giderin ortaya çıkmasının
kayıtlara alınması için yeterli oldu unu ifade etmektedir. Kayıtlara almak için gelirin
tahsil edilmi olma veya giderin ödenmi olma artı aranmaz. Gelir veya gider hangi
muhasebe dönemi içinde tahakkuk etmi se, tahsil edilmi
veya ödenmi
olup
olmadı ına bakılmaksızın, o dönemin gelir ya da giderleri arasında kayıtlanır.
Tahsilat veya ödeme farklı bir muhasebe döneminde yapılmı
veya yapılacak
olabilir. 248
Dönemsellik
lkesi:
letmenin sınırsız kabul edilen Ömrünün, belli
dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarının di er dönemlerden
ba ımsız olarak saptanmasıdır.
246
AKDO AN- SEV LENGÜL, s.160.
GÜCENME, a.g.e., s.286.
248
GÜCENME, a.g.e., s.286.
247
103
Gelir ve giderlerin tahakkuk esasına göre muhasebele tirilmesi, hasılat gelir
ve kârların aynı döneme ait maliyet, gider ve zararlarla kar ıla tırılması, bu
kavramın gere idir. 249
Dönemsellik ilkesi gere i, gelir ve giderlerin ilgili oldu u muhasebe
döneminin kâr-zararına yansıtılmasıdır.
Önceki muhasebe dönemlerinde tahakkuk etmi , tahsil edilmi ya da ödenmi
olması veya sonraki muhasebe dönemlerinde tahsil edilecek ya da ödenecek olması
Önemli de ildir. Önemli olan gelir-giderin hangi muhasebe dönemi ile ilgili
oldu udur. Döneme ait olan tüm gelir ve giderler dönemin sonunda, o dönemin karzarar hesabına devredilerek kapatılır. 250
Döneme ait olmayan fakat tahakkuk etmi gelir ve giderlerin se, ilgili
döneme ta ınmasını sa layacak bilanço hesaplarına tahakkuk etti i zaman
kaydedilmesi gerekir. Bu görevi üstlenen bilanço hesaplan Tekdüzen Hesap
Planında:
180. Gelecek Aylara Ait Giderler
280. Gelecek Yıllara Ait Giderler
380. Gelecek Aylara Ait Gelirler
480. Gelecek Yıllara Ait Gelirler hesaplarıdır.
Bu hesaplar bilançoda kısa veya uzun vadeli olu una göre ilgili hesap grupları
içinde yer alır. 180 Nolu hesap bilançonun aktifinde dönen varlıklar içinde, 280 Nolu
hesap ise duran varlıklar içinde yer alır. 380 Nolu hesap bilançonun pasifinde kısa
vadeli yabancı kaynaklar grubu çinde, 480 Nolu hesap ise uzun vadeli yabancı
kaynaklar hesap grubu içinde yer alır. Bu hesaplar sonuç hesabı de ildir ve gelir
tablosunda yer almazlar. Sadece tahakkuk etmi gelir ve giderleri ait oldukları
döneme ta ıyan aktif ve pasif geçici hesaplardır. Ait oldukları dönem geldi inde,
hesapların bünyesinde bulunan gelir ve giderlerin, bu hesaplardan çıkarılarak dönem
gelir ve giderlerine aktarılması böylece ait oldukları dönemin kâr-zararına
yansıtılmasının sa lanması gerekir. 251
249
GÜCENME, a.g.e., s.286.
GÜCENME, a.g.e., s.287.
251
GÜCENME, a.g.e., s.287.
250
104
Gelir ve giderlerin envanteri yapılırken, yukarıda
fade edilen ilkeler
do rultusunda gerekli kontroller ve düzeltme kayıtları yapılır.
Gelir ve giderlerin envanteri açısından önem ta ıyan bir di er ilke, hesapların
birbiriyle mahsup edilmeksizin ayrı ayrı hesaplarda yer alması ve ayrı ayrı dönem
kâr-zararına yansıtılması ilkesidir. Esasen bu ilke hem bilanço, hem de gelir tablosu
kalemleri için geçerlidir. Bu husus Tekdüzen Hesap Planında yeterince
vurgulanmamı tır. Ancak bilançonun biçimsel yapısı ile ilgili açıklamalarda "Bilanço
hesapları arasında mahsup yapılamaz" denmektedir. Türkiye Muhasebe Standardı
1'
de bu husus daha ayrıntılı olarak düzenlenmi tir. Standardın 27. maddesinde
"varlıklar ile yabancı kaynaklar ve özkaynaklar, gelir ve giderler di er bir Türkiye
Muhasebe Standardı tarafından gerekli görülmedi i veya izin verilmedi i durumda
mahsup edilmek suretiyle netle tirilmemelidir." denmektedir. Bu konu ile ilgili
madde 28 öyledir: 252
“Önemli
tutarlardaki
varlıklar,
yabancı
kaynaklar
ve
özkaynaklar
ile gelir ve gider hesaplarının, ayrı ayrı raporlanması önemlidir, i lem ve
olayların
özünü
kullanıcılarının
yansıttı ı
i letme
durumlar
dı ında
faaliyetlerini
netle tirme,
de erlendirmesini
finansal
ve
tablo
gelecekteki
nakit akı larının belirlenmesini zorla tırır. Stok de er dü üklü ü kar ılı ı
ve
üpheli
alacaklar
çin
ayrılan
kar ılıklar
gibi
düzenleyici
hesaplar
yardımıyla varlıkların net de eri le gösterilmesi netle tirme de ildir.”
Madde
29'
da
netle tirmenin
yapılabildi i
özel
durumlar
belirtilmi tir. Bunlar; yatırımlar, maddi, maddi olmayan duran varlıkların
elden
çıkarılmasında,
kâr-zarar
tespit
varlı ın net defter de erinin ve satı
üçüncü
edilen
gelirlerden
raporlanması,
dı ında
mahsup
mali
tabloların
muhasebe ilkelerine aykırıdır.
253
satı
gelirlerinden,
duran
giderlerinin mahsup edilmesi ya da
ahıslarla yapılan sözle me giderlerinin, bu sözle me gere i elde
durumların
252
edilirken
GÜCENME, a.g.e., s.288.
GÜCENME, a.g.e., s.288.
edilmesi
tablo
yeterli
253
eklinde
kalemlerinin
bilgi
olabilir.
Ancak
birbirinden
vermesine
bu
mahsup
engel
özel
edilerek
olaca ından
105
4.2 DURAN VARLIKLARIN DE ERLEMES
Duran varlıklara ili kin de erlemeler a a ıdaki gibidir.
4.2.1. Ticari Alacakların De erlemesi
Bu yardımcı grupta, bir yıldan uzun vadeli senetli ve senetsiz cari alacaklar
yer alır. Bu alacakların vadesi bir yılın altına indi inde, dönen varlıklar içerisinde 12
Ticari Alacaklar yardımcı grubu hesaplarına gerekli aktarma kayıtları yapılır. 254
UMS 1’de ise, ticari alacakların, 12 aydan uzun bir sürede paraya
dönü memesi durumunda bile, cari varlıklar içinde yer alması öngörülmü tür.255
4.2.2. Di er Alacakların De erlemesi
Bu yardımcı grupta, i letmenin esas (ana) faaliyet konusu dı ında kalan, ticari
i lemlerden kaynaklanmayan ve bir yıldan uzun sürede tahsil edilmesi dü ünülen
senetli ve senetsiz alacaklar yer almaktadır. Vadesi bir yılın altına dü en alacaklar,
dönen varlıklar içerisindeki ilgili hesaplara aktarılırlar.256
4.2.3. Mali Duran Varlıklar
Uzun vadeli yatırım amacıyla alınan menkul kıymetler, bilançoda duran
varlıklar grubu içinde yer alır. Duran varlıklar içindeki “Mali Duran Varlıklar”
grubu, i letmenin di er irketler üzerinde kontrol sa lamak, devamlı gelir elde
etmek, iyi i
ili kileri kurmak yada dikey birle meler yoluyla büyümenin
avantajlarından faydalanmak amacıyla veya yasal zorunluluk nedeniyle elde tutulan
menkul kıymetlerle, paraya dönü me niteli ini kaybetmi
uzun vadeli menkul
257
kıymetlerin izlendi i hesaptır.
“Yatırımların Muhasebele tirilmesi Standardı” (TMS 7) cari yatırımlar ve
uzun vadeli yatırımların muhasebele tirilmesi ile ilgilidir. Standardın 16. maddesine
göre uzun vadeli yatırımlar bilançoda a a ıdaki de erleme ölçülerine göre de erlenir
ve gösterilir.258
254
Remzi ÖRTEN- Aydın KARAPINAR, Dönem Sonu Muhasebe Uygulamaları, Gazi Kitapevi,
1.Baskı, Ankara, 2001, s.134.
255
BERBERO LU, s.49.
256
ÖRTEN- KARAPINAR, a.g.e., s.135.
257
GÜCENME, a.g.e., s.115.
258
GÜCENME, a.g.e., s.118.
106
a) Maliyet bedeliyle veya
b) Yeniden de erlenmi tutarıyla veya
c) Pazarlanabilir hisse senedi ise portföy bazında maliyet veya piyasa
de erinin dü ük olanıyla de erlenir.
Yeniden de erlenmi
tutarlar kullanılırsa yeniden de erlemelerin hangi
aralıklarla yapılaca ı belirlenmeli ve uzun vadeli yatırımların tamamı aynı zamanda
yeniden de erlemeye tabi tutulmalıdır. Uzun vadeli yatırımlarda geçici olmayan
dü ü ler için kar ılık ayrılır. Bu kar ılıklar her bir yatırım için ayrı ayrı belirlenir.
Standarda göre uzun vadeli yatırımlar, mevcut i ili kilerini yada ticari ili kileri
korumak, kolayla tırmak veya daha ileriye götürmek amacıyla elde bulundurulan
yatırımlardır. Bu tür yatırımlar, bilançoda duran varlıklar grubunda gösterilir. Gelir
veya de er artı ı elde etmek için bir yıldan fazla süre için yapılan di er yatırımlar
(Gayrimenkul yatırımları gibi) pazarlanabilir niteliklerine bakılmaksızın duran
varlıklar kapsamında yer alır. 259
Standardın 5.maddesinde, yatırımlar sermaye piyasası araçlarına (Tahvil, hisse
senedi vb.) içerebilece i gibi gayrimenkuller (arsa, bina gibi) ve kıymetli madenleri
de (altın, elmas gibi) içerebilir. Standardın 18. maddesinde bir i letmenin
gayrimenkul yatırımlarının 2 ekilde i lem görebilece i belirtilmi tir. 260
a) Maddi duran varlık olarak
b) Di er duran varlık olarak.
Buna göre i letme, faaliyetlerinde kullanmak için edindi i gayrimenkullerini
maddi
duran
varlık
olarak
muhasebele tireceklerdir.
düzenlemeler ve uygulamalar bu
Türkiye’deki
mevcut
ekildedir. Bu tür gayrimenkuller ile ilgili
açıklamalar “TMS 8 Maddi, Maddi Duran varlıklar ile Özel Tükenmeye tabi
varlıklar” standardında ele alınmaktadır. 261
letmenin faaliyetlerinde kullanmak için de il, atıl fonlarını de erlendirmek
için satınaldı ı gayrimenkullerini di er duran varlıklar grubunda muhasebele tirmesi
259
GÜCENME, a.g.e., s.117.
GÜCENME, a.g.e., s.118.
261
GÜCENME, a.g.e., s.118.
260
107
gerekti i ve bunların i tirak, ba lı ortaklık ve ba lı menkul kıymetler gibi
de erlendirilmesi
gerekti i
ifade
edilmektedir.
Bu,
Türkiye’deki
mevcut
düzenlemeler ve uygulamalardan farklılık arzetmektedir. Mevcut uygulamalarımızda
edinilen gayrimenkuller faaliyetlerde kullanılma yada kullanılmama kriterine ba lı
olmaksızın maddi duran varlıklar grubunda gösterilmektedir. 262
Standarda göre uzun vadeli yatırımlar genellikle maliyet bedeli ile de erlenir.
Ancak uzun vadeli bir yatırımın de erinde geçici olamyan bir dü ü varsa, de er
dü üklü ü için kar ılık ayrılır. 263
Standardın 19.maddesine göre, uzun vadeli yatırımın yeniden de erlemesinden
kaynaklanan de er artı ı özkaynak grubu içinde bir sermaye yede i olarak yer alır.
Uzun vadeli yatırımın yeniden de erlemesi sonucu bir de er azalı ı ortaya çıkmı sa
bu de er azalı ı aynı yatırımla ilgili daha önce muhasebele tirilmi bir sermaye
yede i varsa bu yedekten mahsup edilir. Bu yedekten indirilmeyen de er azalı ları
ile aynı yatırımla ilgili daha önce tahakkuk ettirilmi
bir sermaye yede inin
bulunmadı ı durumda bu de er azalı ları gider olarak tahakkuk ettirilir. 264
Standartta, uzun vadeli yatırımlardaki de erleme farklarının muhasebesine
ili kin hususlar SPK Tebli indeki açıklamalar paralelindedir.
Uzun vadeli yatırım amaçlı i tiraklerin muhasebele tirilmesi ile ilgili “TMS 6
tiraklerdeki Yatırımların Muhasebele tirilmesi” standardı bulunmaktadır. Bu
standarda göre i tirak tanımı, SPK Tebli i ve Tekdüzendeki i tirak tanımı ile
uyumla tırılmı tır. Buna göre i tirakler ana ortaklık tarafından hisselerin do rudan
veya dolaylı olarak en az % 10’una en fazla % 50’dine kadar veya aynı oranlarda oy
hakkına sahip olunan irketlerdir. Bu yatırımların muhasebele tirilmesinde, standarda
göre özkaynak ile maliyet yöntemi esas alınır. E er i letmenin, yatırım yapılan
ortaklı ın finansal ve i letme politikalarının belirlenmesine katılma gücü varsa
(i letme önemli etkinli e sahipse) i tiraklerin muhasebele tirilmesinde özkaynak
yöntemi kullanılır. Konsolidasyon ve özkaynak yöntemiyle muhasebele tirme
kapsamı dı ında kalan irket yatırımları maliyet yöntemiyle muhasebele tirilir. 265
262
GÜCENME, a.g.e., s.119.
GÜCENME, a.g.e., s.119.
264
GÜCENME, a.g.e., s.119.
265
GÜCENME, a.g.e., s.119- 120.
263
108
Maliyet yönteminde, yatırımcı, yatırım yaptı ı ortaklıktaki yatırımı maliyet
bedeli ile muhasebele tirir. Yatırımdan sa lanan kar payları ise ilgili dönemin gelir
tablosunda gösterilir. Da ıtılmayan kar payları ile ilgili herhangi bir kayıt yapılmaz.
Ülkemiz mevzuatı ve uygulamalarında kullanılan, maliyet yöntemidir.266
4.2.4 Maddi Duran Varlıklar
letme faaliyetlerinde kullanılmak üzere edilen ve tahmini yararlanma süresi
bir yıldan fazla olan fiziki varlık kalemlerinin ve bunlarla ilgili birikmi
amortismanların izlendi i hesap grubudur. 267
Bu tanımdan hareketle, bir maddi duran varlı ın bu bölümdeki hesaplarda yer
alması için ta ıması gereken özellikler öyle sıralanabilir.268
-
Fiziki bir yapıya sahip olması,
-
letmenin mülkiyetinde olması,
-
letmenin mal ve hizmet üretim i lerinde sürekli kullanılmak ya da
kiraya verilmek üzere alınmı olması,
-
letme
normal
faaliyetlerini
sürdürdü ü
sürece
satılmasının
dü ünülmemesi,
-
Özel durumlar dı ında 1 yıl olarak belirlenen etkinlik döneminden daha
uzun bir ömre sahip olması,
gerekir.
a) Maddi Duran Varlıkları Aktife Alma
Bir maddi duran varlık;
-
Varlıkla ilgili olarak gelecekteki ekonomik yararlardan i letmenin
yararlanması söz konusu oldu unda,
-
Varlı ın i letmeye maliyetinin güvenilir biçimde ölçülmesi imkanı
do du unda aktifle tirilir ( 8 no.lu TMS m.5).
266
GÜCENME, a.g.e., s.175.
GÜCENME, a.g.e., s.120.
268
S.Hüseyin TOKAY, Maddi ve Maddi Olmayan Duran Varlıklar, Gazi Kitapevi, Ankara, 2002,
s.12.
267
109
b) Maddi Duran Varlıklarda De erleme
Maddi duran varlıklar “Maliyet Esası Kavramı” uyarınca maliyet de eri ile
de erlenir. Maddi duran varlıkların ilk muhasebele tirilmelerinde maliyet de eriyle
gösterilmesi konusunda düzenlemeler arasında tam bir mutabakat vardır. Nitekim,
Vergi Usul Kanununda; noter, mahkeme, kıymet taktiri, komisyon, tellaliye giderleri
ile Emlak Alım Satım ve Ta ıt Alım vergilerinin maliyete dahil edilip edilmeme
konusunda yükümlüye seçim hakkı tanıyarak, maddi duran varlıkların elde etme
maliyeti ile de erlendirilmesini esas almı olmaktadır (m. 270-272).
Bir harcamanın bir maddi duran varlıkla ilgilendirilebilmesi konusunda,
Vergi Usul Kanunu hükümleri ve 8 no’lu TMS’nin düzenlemeleri göz önünde
tutularak a a ıdaki hususlar belirtilebilir.
a) Alı bedeli dı ındaki bir harcamanın maddi duran varlı ın maliyetine
alına bilmesi için duran varlıkla do rudan ili kili (tesisin kurulaca ı
arsanın hazırlanması, teslim alma ve montaj giderleri gibi) olmalıdır.
Buna göre bir duran varlık için alınan yatırım kredisinin faizi ve kur
farkları edinme döneminde, duran varlı ın maliyetine verilirken:
i letmenin genel olarak finansmanını sa lamak için alının kredilerden
duran varlı a pay verilmesi direkt olarak ili kilendirilebilme niteli i
bulunmadı ından uygun görülmez.
b) Duran varlı ın edinme süreci tamamlandıktan sonra, onun hizmet verir
durumda tutulmasına (bakım) ya da hizmet verme durumundan
uzakla tı ında yeniden standart hizmet verme durumundan uzakla tı ında
ye niden standart hizmet verme durumuna getirilmesine (onarım) yönelik
i letmelerin gerektirdi i harcamalar duran varlık maliyetine alınmaz.
c) Harcamanın
maddi
duran
varlı ın
önceden
belirlenen
amaçlar
do rultusunda kullanılmak üzere çalı abilir duruma getirilmesi için
katlanılmı olması gerekir. Buna göre çalı a bilir duruma gelmi bulunan
duran varlıklara artık maliyet yüklenmez. Bundan sonraki giderler ortaya
çıktıkları dönemle ilgilendirilir. Örne in kullanıla bilir hale gelmi bir
makinenin yaygın sigortası primi, makine ile ilgili oldu u halde, onun
maliyetine eklenmez, gider yazılır.
110
d) Bir duran varlı ın edinilmesinde ödenen ithal harçları ile geri alınması
mümkün olmayan alı vergileri de maliyetine eklenir. Buna göre indirim
yoluyla veya iade yoluyla geri alınması söz konusu oldu u için Katma
De er Vergisi duran varlı ın maliyetine eklenmez.
e) Bir duran varlı ın edinilmesi ile ilgili olarak ortaya çıkan ticaret veya
di er iskontolar duran varlı ın maliyetinden dü ürülür.
f) Bir varlı ın elde edilmesi veya çalı abilir duruma getirilmesi için
yapılmı olması kaydıyla genel yönetim maliyetleri o duran varlı ın
maliyetine eklene bilir. Örne in bir tesisin kurulu u a amasındaki
yönetim faaliyetinin gerektirdi i giderler o tesisin maliyetine yüklene
bilir. Buna kar ılık kurulu ve örgütlenme giderleri ile tesisin üretime
ba lamasından önce katlanılan maliyetler ancak ilgili duran varlı ın çalı a
bilir duruma getirilmesi için zorunlu olması durumunda o duran varlın
maliyetine eklenebilir.
g)
Bir varlı ın elde edilmesi veya çalı a bilir duruma getirilmesi için
yapılmı
olması kaydıyla genel üretim maliyetleri o duran varlı ın
maliyetine eklenir. Örne in çalı makta olan bir tesiste yapılan geni letme
çalı maları dolayısıyla i letmelerin atölyelerinde yeni birim için yapılan
i lerin maliyeti duran varlı ın maliyetine aktarılır.
h) Bir tesisin gerçekle tirilmesi için kullanılan finansman maliyetleri (faiz,
komisyon, kur farkı vb.) yatırımın tamamlanmasına ve kullanıla bilir
duruma gelmesine kadar yatırımın maliyetine dahil edilir. Yatırımla ilgili
finansman giderlerinin yatırımın devamı süresince yatırım maliyetine
eklenmesi konusunda düzenlemeler arasından fark bulunmamaktadır.
Sadece 8. no’lu muhasebe standardında bu giderlerin duran varlık
maliyeti ile ilgilendirilmesinde “miktar” sınırlaması bulunmaktadır. Söz
konusu standardın 11. maddesinde;” n a edilen bir varlı ın toplam
maliyeti gerçe e uygun de erini a amaz. Bir varlı ın gerçe e uygun
de erini a an finansman maliyetleri gider olarak kaydedilir.” eklinde bir
düzenleme yer almaktadır.buna göre, örne in piyasa de eri 60 milyar TL
olan bir makine için yapılan di er harcamalara bu yatırım ile ilgili olarak
111
alınan kredinin yatırım dönemine ili kin 10 milyar TL faiz giderleri
eklendi inde maliyet 64 milyar TL ye yükseliyorsa faiz giderinin 6 milyar
TL si duran varlı ın maliyetine eklenecek duran varlı ın gerçek de erini
a an 4 milyar TL ise dönemin gideri olarak muhasebele tirilecektir.
Standarttaki bu sınırlama maliyetlere eklenecek harcamaların o konu için
gerekli olması ve gerekli miktarda olması ilkesinin bir yansıması
oldu undan yerindedir.
4.2.5. Maddi Olmayan Duran Varlıklar
Maddi olmayan duran varlıklar, i letmenin belli bir ekilde yararlandı ı ya da
yararlanmayı bekledi i, herhangi bir fiziki varlı a sahip olmayan, aktifle tirilen
giderler ile belli ko ullar altında yasal olarak himaye gören haklar ve erefiyelerden
olu ur. Maddi olmayan duran varlıkların özellikleri öyle sıralanabilir:269
a)
letme faaliyetlerinde bir yılı a an süre ile faydalanılmaları söz
konusudur.
b)
Kullanılmaları sonucunda i letmenin gelirlerinde bir artı meydana
gelmesi veya i letmeye ticari bir fayda sa laması söz konusudur.
c)
Maddi olmayan duran varlıkların bazıları bir bedel kar ılı ında elde
edilirken, bazıları ise i letmenin çalı maları sonucunda ortaya çıkarlar.
d)
En önemli özellikleri ise fiziki bir yapıya sahip olmamalarıdır.
4.2.6. Maddi ve Maddi Olmayan Duran Varlıkların De erlemesi
TMS 8 “Maddi, Maddi Olmayan Duran Varlıklar ile Özel Tükenmeye Tabi
Varlıklar” konusunu ele almaktadır.
Bu standarttaki maddi duran varlık, maddi olmayan duran varlık ve özel
tükenmeye tabi varlıkların tanımı ve sınıflandırılması, Tekdüzen hesap planında
oldu u gibidir. Standart uzun vadeli alacakları ve mali duran varlıkları
kapsamaktadır. Standarda göre; maddi, maddi olmayan ve özel tükenmeye tabi
varlıkların aktifle tirilmesi a a ıdaki durumlarda söz konusudur: 270
269
270
TOKAY, a.g.e., s.19.
GÜCENME, a.g.e., s.188.
112
a) Varlıkla ilgili gelecekteki ekonomik yararlardan i letmenin yararlanması söz
konusu oldu unda,
b) Bu varlı ın i letmeye maliyetinin güvenilir bir biçimde ölçülebildi i
durumlarda .
E er bir varlıktan gelecekte ekonomik yarar sa lanamayaca ı tahmin
ediliyorsa ya da maliyet güvenilir olarak hesaplanamıyorsa, dönem gideri olarak
kaydedilir.
Önemli nitelikteki yedek parçalar ve donanımlar aktifle tirilir. Di er yedek
parçalar ve donanımlar genellikle stoklar arasında gösterilir ve tüketildikçe
giderle tirilirler. Ancak yedek parçaların ve donanımların sadece belirli bir maddi
duran varlıkla birlikte ve düzensiz olarak kullanılmaları durumunda, katlanılan
toplam maliyetler sistemli bir biçimde ana duran varlık kaleminin ekonomik ömrü
boyunca giderle tirilir. 271
Elde edilen bir duran varlı ı meydana getiren parçaların pratik olarak
birbirlerinden ayırt edilebilir nitelikte olmaları ve bunların ekonomik Ömürlerinin
tahmin edilebilmesi durumunda, katlanılan toplam harcamaların o varlı ı meydana
getiren parçalara ve birimlere da ıtılarak muhasebele tirilmesi ve her bir parçanın
ekonomik Ömrüne göre amortisman ayrılması uygundur. Örne in bir uça ı ve onun
motorlarını (ek bir varlık olarak kabul etmek yerine, faydalı ömürleri bir bütün olarak
uça ınkinden daha kısa olan makineleri (uçak motorlarını) ayrı bir varlık olarak
muhasebele tirmek ve farklı oranda amortismana tabi tutmak daha uygun bir
uygulama olabilir. 272
Maddi, maddi olmayan duran varlık ve Özel tükenmeye tabi varlık niteli ini
ta ıyan bir kalem, maliyet de eri ile muhasebele tirilir.
Maddi, maddi olmayan duran varlık ile özel tükenmeye tabi varlık
kalemlerinin maliyeti, ithal harçları ile geri alınması mümkün olmayan alı vergileri
de dâhil olmak üzere alı fiyatı ve varlı ın önceden belirlenen amaçlar do rultusunda
kullanılmak üzere çalı abilir duruma getirebilmek için katlanılan ve onunla direkt
olarak ili kilendirilebilen giderlerden olu ur. Alı fiyatı belirlenirken herhangi bir
271
272
GÜCENME, a.g.e., s.189.
GÜCENME, a.g.e., s.189.
113
ticaret iskontosu veya indirim tutarı da göz önünde bulundurulur. Bir varlıkla ilgili
alı fiyatı dı ında direkt olarak ili kilendirilebilen maliyet örnekleri a a ıdaki gibidir:
273
a) Varlı ın yerle tirilece i yerin ve arsanın hazırlanması,
b) Teslim alma giderleri,
c) Donatım ve montaj maliyetleri,
d)
Mesleki ücretler (mimarlara, mühendislere vs. ödenen ücretler).
Genel üretim ve genel yönetim maliyetlerinin aktifle tirilmesi için (varlık
maliyetine ilave edilmesi için) bunların, varlı ın elde edilmesi veya çalı abilir
duruma getirilmesi için yapılmı olması gerekir.
Satın alınan arazi ve arsa üzerinde eski ve yıkık yapılar mevcut ise, bunların
sökülmesi için yapılan giderler, arsa ve arazi maliyetine ilave edilir. Enkazın
satı ından elde edilen hâsılat ise, arazi ve arsa maliyetinden dü ülür.274
Standartta, maliyetin te kili ile ilgili hususlar genel olarak VUK ve SPK
düzenlemeleri paralelindedir. Ancak örne in, mevzuatımızda kurulu ve örgütlenme
giderlerinin aktifle tirilmesi ko ula ba lanmaksızın i letme iste ine bırakılmı
oldu u halde, standartta, kurulu ve te kilatlanma giderlerinin, varlı ı çalı abilir
duruma getirmek için zorunlu de illerse dönem gideri olarak muhasebele tirilmesi
önerilmektedir. 275
TMS 8'
e göre maddi, maddi olmayan duran varlıklar ile özel tükenmeye tabi
varlıklarda, kullanılma ve teknolojik geli meler nedeniyle ortaya çıkan de er
azalı larının amortisman yoluyla hizmet süresine sistemli bir ekilde da ıtılması
gerekir. Amortismana tabi de er, varlı ın tarihi maliyetinden veya finansal tablolarda
tarihi maliyeti yerine kullanılan de erden tahmini artık de erin dü ülmesiyle bulunan
de erdir. Artık de er, bir varlı ın hizmet süresi sonunda tahmini elden çıkarma
giderlerini dü tükten sonra i letmenin bu varlıktan elde etmeyi bekledi i net tutardır.
276
273
GÜCENME, a.g.e., s.189.
GÜCENME, a.g.e., s.190.
275
GÜCENME, a.g.e., s.190.
276
GÜCENME, a.g.e., s.190.
274
114
TMS 8'
de verilen de er tanımlamalarında ülkemiz mevzuatında bulunmayan
ve mevcut muhasebe uygulamalarında tanınmayan bir de er tanımı verilmektedir.
"Geri Kazanılabilir De er", satı anındaki artık de erde dâhil olmak üzere hizmet
süresi boyunca bir varlı ın sa ladı ı yararların toplamıdır. TMS 8, madde 29'
a göre
varlı ın defter de erinin (maliyet de eri - birikmi amortismanlar), bu varlı ın geri
kazanılabilir de erinden daha az olup olmadı ını saptamak için dönemsel olarak
gözden geçirilir. E er azalma varsa, defter de eri geri kazanılabilir de erle aynı
düzeye indirilir. Azalma, e er daha önce yeniden de erleme yapılmı sa, bu
de erleme fonundan mahsup edilir. Yeniden de erleme yapılmamı sa bedel gider
olarak muhasebele tirilir.277
Geri kazanılabilir de erde, sonradan ortaya çıkan artı lar varlı ın kayıtlı
de erine eklenir.
Ülkemiz mevzuatında Sermaye Piyasası Kurulu Tebli i ve mevcut uygulamalarda, borsa de erinin uygulandı ı kalemler menkul kıymetler ve mali duran varlıklar
dı ında de er artı larının dikkate alınması söz konusu de ildir. Bu kalemler ile
stoklar dı ında da de er dü üklü ü hesaplanıp kayıtlanmaz. Standarttaki duran varlık
kalemleri için geri kazanılabilir de er tanımı ülkemiz için yeni bir kavramdır. 278
Takas yoluyla edinilen duran varlıklarda, VUK ve SPK mevzuatına göre
verilen duran varlı ın defter de eri, yeni atman varlı ın maliyeti olarak kabul
edilmekteyken, standartta, takas yoluyla edinilen varlık maliyetinin, devredilen
varlı ın gerçek piyasa de eri ya da daha geçerli bir kanıt ise elde edilen varlı ın
piyasa de eri ile bellenebilece i belirtilmektedir. Ancak de i tirilen varlıklar benzer
ise. Edinim maliyeti, devredilen varlı ın net defter de eri olabilir, denmektedir. 279
E er bir duran varlık bedelsiz veya çok dü ük de erle elde edilmi se, bu
varlı ın gerçe e uygun de erinin bulunması ve bu de er üzerinden aktifle tirilmesi
gerekir (Gerçe e uygun de er, kar ılıklı pazarlık ortamında bilgili bir alıcı ve bilgili
bir satıcı arasında bir varlı ın el de i tirmesi veya bir borcun ödenmesi durumunda
ortaya çıkması gereken tutardır). Bu durumda ortaya çıkan fark, gelecek yıllara ait
gelirler olarak pasifte gösterilir ve izleyen dönemlerde, varlı ın ekonomik Ömrü esas
277
GÜCENME, a.g.e., s.190.
GÜCENME, a.g.e., s.190-191.
279
GÜCENME, a.g.e., s.191.
278
115
alınarak sistemli bir ekilde cari dönem gelirlerine aktarılır Bu husus SPK Tebli inde
belirtilmemi tir. Ancak SPK Tebli inde de benzer bir durum
öyle ifade
edilmektedir; "iktisap edilen maddi duran varlı ın maliyet bedelinin olmaması veya
bilinememesi halinde rayiç bedel esas alınır." 280
Bir maddi duran varlık, takas yoluyla elde edilmi se bunun maliyeti
devredilen varlı ın gerçek piyasa de erine göre belirlenir. Ya da elde edilen varlı ın
piyasa de eri daha geçerli bir kanıt olarak kabul ediliyorsa, bu de er maliyet bedeli
olabilir. E er de i tirilen varlıklar benzer nitelikte ise, elde edilen varlık, devredilen
varlı ın net de eri ile kaydedilebilir. Bu durumda de i tirme i lemini tamamlayan
bir tahsilat veya ödeme söz konusu ise bununla ilgili düzenlemelerin yapılması
gerekir.281
Türkiye Muhasebe Standartlarına Göre Amortisman Muhasebesi
Türkiye Muhasebe Standardı-8, Madde 22-26 amortisman konusunu ele
almı tır, ayrıca Türkiye Muhasebe Standardı-9 "Amortisman Muhasebesi" ismini
ta ımaktadır. TMS 9'
un birinci maddesine göre bu standartla birlikte TMS 8'
deki
temel amortisman esaslarına ili kin bilgiler de geçerlidir.
TMS 8'
e göre amortismana tabi maddi, maddi olmayan duran varlıklar ile
Özel tükenmeye tabi varlıklar hizmet süresi boyunca sistemli bir
ekilde
amortismana tabi tutulur. Uygulanan amortisman yöntemi i letme tarafından
kullanılan varlı ın ekonomik yararlarının kullanılma biçimini yansıtmalıdır. 282
Amortisman gideri di er bir varlık kaleminin maliyetini olu turmadıkça
dönem gideri olarak muhasebele tirilir. Duran varlıklara ba lı olarak sa lanan
ekonomik yararlar, ilke olarak i letme tarafından varlı ın kullanılmasıyla tüketilir.
Ancak, varlı ın kullanılmadı ı dönemde meydana gelen teknik eskime ve yıpranma
varlıktan sa lanması beklenen ekonomik yararların azalmasına yol açabilir. Buna
ba lı olarak, varlı ın hizmet süresini bulmak için a a ıdaki faktörlerin göz önüne
alınması gerekir. 283
280
GÜCENME, a.g.e., s.191.
GÜCENME, a.g.e., s.192.
282
GÜCENME, a.g.e., s.228.
283
GÜCENME, a.g.e., s.228.
281
116
a) Varlı ın i letme tarafından beklenen kullanım süresi. Kullanım, varlı ın
beklenen kapasitesine ya da üretim miktarına ba lı olarak belirlenir.
b) Varlı ın
kullanılaca ı yardiya
sayısı,
i letmenin
bakım
ve onarım
programı gibi faaliyete ili kin faktörlere ba lı olarak meydana gelen ve
varlı ın kullanılmadı ı dönemde olu ması beklenen eskime ve yıpranma.
c) Üretimdeki de i iklik ve geli melerden kaynaklanan teknik eskime, ürün ya
da hizmete olan piyasa talebindeki de i iklik.
d) Varlı ın kullanımı ile ilgili yasal ve benzeri kısıtlamalar. Varlı ın hizmet
süresi, varlı ın i letmeye sa laması beklenen yararına göre tanımlanır,
i letme politikası, varlı ın belli bir süreden ya da yararlarının bir bölümünün
tüketilmesinden sonra hizmet dı ı bırakılmasını gerektirebilir. Bu yüzden
varlı ın hizmet süresi ekonomik kullanım süresinden daha kısa olabilir.
Duran varlıkların hizmet süresinin belirlenmesi, i letmenin benzer varlıklara
ili kin deneyimlerine ba lı olarak verilen bir karardır. 284
Arsa ve binalar birlikte alınsalar dahi nitelikleri farklı oldu undan ayrı
hesaplarda muhasebele tirilir. Arsa ve araziler sınırsız bir ömre sahip olduklarından
amortismana tabi tutulmazlar. Binaların sınırlı ömürleri oldu undan amortismana
tabi tutulurlar. Binanın üzerinde bulundu u arsa de erindeki artı , binanın hizmet
süresinin belirlenmesini etkilemez. 285
Bir varlı ın amortismana tabi tutulmasında de i ik amortisman yöntemleri
uygulanabilir. Bu yöntemler e it tutarlar yöntemi, hızlandırılmı amortisman yöntemi
ve üretim miktarını baz alan yöntemleri kapsar. E it tutarlar amortisman yönteminde
varlı ın hizmet süresi boyunca her yıl sabit bir tutar amortisman olarak ayrılır.
Hızlandırılmı amortisman yöntemlerinden azalan bakiyeler yönteminde varlı ın
hizmet süresi boyunca her yıl azalan tutarlarda amortisman ayrılır. Üretim miktarını
baz alan yöntemlerde varlı ın beklenen kullanımı ya da çıktısı esas alınarak
amortisman ayrılır. Uygulanacak yöntem varlı ın ekonomik yararlarının kullanılma
biçimine göre seçilir ve bir dönemden di erine ekonomik yararlarının kullanılma
biçimlerinde bir de i iklik olmadı ı sürece, tutarlı olarak uygulanır. Maddi duran
284
285
GÜCENME, a.g.e., s.229.
GÜCENME, a.g.e., s.229.
117
varlıkların hizmet süreleri dönemsel olarak gözden geçirilmelidir. Beklentilerin bir
önceki dönemin tahminlerinden önemli farklılıklar gösterdi i durumlarda cari ve
gelecek dönemlere ili kin amortisman tutarları düzeltilmelidir. 286
Maddi olmayan duran varlıklar aksine bir ko ul bulunmadı ı sürece be yıllık
bir süre içinde itfa edilirler. Özel tükenmeye tabi varlıklar imtiyaz süresi ile üretim
miktarına göre amortismana tabi tutulurlar. TMS 8 düzenlemelerinden anla ıldı ı
gibi, amortisman tutarlarının belirlenmesinde "hizmet süresi" kriter alınmaktadır.
VUK'
daki amortisman hükümlerinde mükelleflerin amortisman oranını seçip buna
göre hizmet süresini saptaması uygulanmakta iken, standartta ba langıç noktası
hizmet süresi olmaktadır. Hizmet süresinde de i ikli in belirlenmesi halinde
amortisman tutarlarının de i tirilmesi gerekmektedir. 287
TMS 9'
da hizmet süresi tanımlanmı tır. Buna göre hizmet süresi; 288
a) Amortismana
tabi varlı ın
i letme
tarafından
kullanılması beklenen
dönemdir veya,
b)
letme tarafından varlıktan elde edilmesi beklenen üretim birimi veya
benzeri birim sayısıdır.
TMS 9, altıncı maddesine göre, amortismana tabi bir varlı ın tahmini hizmet
süresi a a ıdaki unsurları gözönünde bulundurularak saptanır. 289
- Beklenen fiziki a ınma ve yıpranma,
- Demode olma ve teknolojik yıpranma,
- Varlı ın kullanımındaki yasal ve di er sınırlamalar.
Standarda göre ekonomik ömrün tahmin edilmesi benzer varlıklara ili kin
uygulamaların sonuçlarına dayandırılır. Benzer uygulama yoksa, yeni bir teknoloji
kullanan ya da yeni bir mamul, hizmet üretiminde kullanılan varlıkların hizmet
süresinin tahmin edilmesi zordur, ancak bu tahminin yapılması gereklidir. 290
286
GÜCENME, a.g.e., s.229.
GÜCENME, a.g.e., s.230.
288
GÜCENME, a.g.e., s.230.
289
GÜCENME, a.g.e., s.230.
290
GÜCENME, a.g.e., s.230.
287
118
Hizmet süresi varlı ın fiziki ömründen kısa olabilir. Fiziki a ınma ve
yıpranmaya ilaveten, varlı ın kullanıldı ı vardiya sayısı, i letmenin tamir ve bakım
programı ve di er unsurlar dikkate alınır. Hizmet süresini tahmin ederken dikkate
alınması gereken di er unsurlar; teknolojik de i meler veya üretim yöntemlerindeki
geli melerden kaynaklanan eskime, pazar talebindeki de i meler ve kiralanan
varlı ın kira süresi gibi yasal sınırlamalardır.291
TMS 9'
da amortisman, "Bir varlı ın öngörülen hizmet süresi boyunca artık
de erinden sonraki elde etme maliyetinin dönemlere da ıtılmasıdır."
eklînde
tanımlandı ından, standartta madde 10, artık de eri ele almı tır. Buna göre, bir
varlı ın
artık
de eri
genellikle
önemsizdir
ve
amorti
edilecek
tutarın
hesaplanmasında dikkate alınmayabilir. E er artık de er önemli ise, varlı ın satın
alındı ı tarihte veya bunu izleyen herhangi bir tarihte bu de er tahmini olarak
hesaplanır Bu tahmini artık de erin hesaplanmasında, de erleme tarihinde hizmet
süresinin sonuna gelmi ve benzer ko ullarda kullanılmı benzer varlıkların elde
edilebilir de erlerinden yararlanılır. Her durumda brüt artık de erden, ilgili varlı ın
hizmet süresi sonunda tahmini elden çıkarma maliyetleri dü ülür. Ülkemizde mevcut
uygulamalarda ve mevzuatımızda artık de er üzerinde durulmamaktadır.292
291
292
GÜCENME, a.g.e., s.230.
GÜCENME, a.g.e., s.231.
119
BE NC BÖLÜM
MUHASEBE
MESLEK
ULUSLARARASI
UYGULAMA
ELEMANLARININ
MUHASEBE
DÜZEY N N
ULUSAL
VE
STANDARTLARINI
TESP T NE
YÖNEL K
BR
ARA TIRMA
5.1. ARA TIRMANIN AMACI
Finansal piyasaların küreselle mesi, çok uluslu irketlerin ortaya çıkması,
farklı ülke bloklarınca ekonomik birlik olu turma hedefleri ve Uluslararası alanda
muhasebe kayıtlarında tespit edilen usulsüzlüklere ili kin ortaya çıkan skandallar
muhasebe uygulamalarının standardize edilmesi gereklili ini ortaya çıkarmı tır.
Uluslararası Muhasebe Standartları Kurulunun (IASB) Uluslararası piyasalarda
etkinli inin artmasıyla birlikte kendisine üye düzenleyici kurulu lara çok uluslu
i letmelerin UFRS’yi kullanmalarına ili kin bir tavsiye kararının bulunması,
Türkiye’nin Avrupa Birli ine tam üyelik sürecine girmi olması, Uluslararası Para
Fonuna (IMF) verilen niyet mektubunda Sermaye Piyasasında UFRS’yi uygulamaya
konulaca ının belirtilmi
olması muhasebe standartlarının önemini daha da
artırmı tır.
Ülkemizdeki muhasebe uygulamalarının uluslararası muhasebe standartlarıyla
kar ıla tırılması suretiyle benzer ve farklı yönler ele alınarak, uyumlulu un nasıl
gerçekle tirilebilece i belirtilmelidir.
Yapılan anket çalı masıyla da Isparta’da faaliyet gösteren Muhasebe meslek
elemanlarının Muhasebe Standartlarını uygulama düzeyleri ara tırılmı tır.
5.2. ARA TIRMANIN KAPSAMI
Ara tırmanın kapsamına Isparta Serbest Muhasebeci ve Mali Mü avirler
Odasına kayıtlı toplam 259 muhasebeci alınmı tır. 259 ki inin 162’si ba ımsız kalan
97’si ise ba ımlı olarak muhasebecilik mesle ini icra etmektedir. Anakütle toplam
259 muhasebeciden 140’ına ula ılmı
olup, 75 tanesinden cevap alınmı tır.
Böylelikle geri dönü üm oranı %53,5 olarak gerçekle mi tir.
120
Ara tırma, anketi cevaplandıran 75 muhasebeciye ili kin verilerin toplanması,
analizi ve çözümlenmesine dayanmaktadır.
5.3. ARA TIRMANIN YÖNTEM
Ara tırmaya katılan muhasebecilere yüz yüze görü me tekni i ile anket
uygulanmı , elde edilen veriler SPSS istatistik programına yüklenmi , frekans
tabloları ve çapraz tablolar elde edilmi tir. Elde edilen tabloların analiz edilmesi
yorumlanmasıyla analiz sonuçlarına ula ılmı tır.
5.4. VER LER N SUNULMASI
Yapılan ara tırmanın verileri üç bölüm halinde sunulmaktadır. Birinci
bölümde muhasebecilere ili kin ki isel bilgileri, ikinci bölümde standartlara yönelik
çe itli verileri ve üçüncü bölümde standartlara ili kin de erleme
veriler
incelenmektedir. Son bölümde ise yapılan ara tırmanın sonucu ve de erlendirilmesi
yapılmaktadır.
5.4.1. MUHASEBEC LERE L K N K
SEL B LG LER
Yapılan ara tırmaya katılan muhasebecilere ili kin ki isel bilgiler 4 ba lık
halinde incelenmi tir.
1. Muhasebecilerin Ünvan Profilleri
Ankete katılan muhasebecilerin unvan profiline göre da ılımı Tablo 1’de
gösterilmi tir.
Tablo-1 Muhasebecilerin Ünvanlarına Göre Da ılımı
Frekans
S.M
SMMM
YMM
Toplam
38
35
2
75
Ara tırmaya katılan
Yüzdelik
50,7
46,7
2,7
100,0
meslek mensuplarının ünvanlarına göre da ılımına
baktı ımızda, %50.7’si SM, %46.7’sinin SMMM, %2.7’sininde YMM’lerden
olu maktadır.
2. Muhasebecilerin E itim Durumları
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının ö renim durumlarına göre
da ılımı Tablo 2’de gösterilmi tir.
121
Tablo-2 Muhasebecilerin Ö renim Durumuna Göre Da ılımı
Lise
Yüksek okul
Fakülte
Yüksek lisans
Toplam
Frekans
15
12
45
3
75
Yüzdelik
20,0
16,0
60,0
4,0
100,0
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının ö renim durumlarına göre
da ılımlarına baktı ımızda ise, %60’ı Fakülte, %20’si Lise, %16’sı Yüksekokul ve
% 4’ü Yüksek Lisans mezunu oldu u görülmektedir.
Meslek mensuplarının unvan profiline bakıldı ında SM’lerin % 50.7,
SMMM’lerinde %46.7 oldu u görülmektedir. Bilindi i üzere SM meslek elemanları
Ticaret Meslek Lisesi yada Meslek Yüksek okulu mezunlarından SMMM’ler ise
Fakülte ve Lisansüstü seviyede mezunlardan olu maktadır. Meslek mensuplarının
ö renim durumları sorgulandı ında SM olabilmek için gerekli ö renim durumu olan
Lise ve Yüksekokul mezunlarının %36’ya kar ılık geldi i, Fakülte ve Lisansüstü
mezununun %64 oldu u görülmektedir. Demek ki, meslek elemanları SM ünvanını
aldıktan sonra ö renim hayatına devam edip Fakülte mezunu olma yolunu
izlemektedir. Fakülte mezunlarının yüksek olması standartlara uyum sürecinde
etkisini gösterecek, algılamanın ve özümsemenin daha çabuk ve hızlı olması
beklenmektedir.
3. Muhasebecilerin Mesleki Kıdemleri
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının mesleki kıdemlerine göre da ılımı
Tablo 3’de gösterilmi tir.
Tablo-3 Muhasebecilerin Mesleki Kıdem yılına Göre Da ılımı
Frekans
1-5 yıl
6-10 yıl
11-15 yıl
16 ve üstü
Toplam
20
13
12
30
75
Yüzdelik
26,7
17,3
16,0
40,0
100,0
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının meslekte geçirdikleri sürelere göre
da ılımlarına baktı ımızda meslek mensuplarının %40’ı 16 ve üstü, %26.7’si 1-5 yıl,
%17.3’ü 6-10 yıl, %16’lık kısmı da 11-15 yıllık kıdeme sahip oldu u tespit
edilmi tir.
122
Meslek elemanlarının 1-10 yıl arasında olanları %44 iken, 11-ve üzeri ise %
56’dır. Mesleki kıdem yılı az olanlar mesle e yeni ba ladıklarından yenili e daha
açık, e itilmeleri daha kolaydır.
4. Muhasebecilerin Çalı ma ekli
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının çalı ma ekline göre da ılımı
Tablo 4’te gösterilmi tir.
Tablo-4Muhasebecilerin Çalı ma ekline göre da ılımı
Frekans
Serbest
Ba ımlı
Toplam
62
13
75
Yüzdelik
82,7
17,3
100,0
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının çalı ma ekline göre da ılımına
baktı ımızda %82.7’si Serbest, %17.3’ü ise Ba ımlı olarak faaliyet göstermektedir.
5.4.2. MESLEK ELEMANLARININ
STANDARTLARA
L KN
B LG DÜZEY
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının “TMS hakkında ne kadar bilgiye
sahipsiniz” sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 6’da gösterilmi tir.
Tablo-6 Türkiye Muhasebe Standartları (TMS) hakkındaki bilgi düzeyi
Frekans
4
Yüzdelik
5,3
Orta
27
36,0
yi
39
52,0
Az
Çok yi
5
6,7
Toplam
75
100,0
Ara tırmaya katılanların TMS hakkında bilgiye sahip olma durumu, %52’si
iyi derecede, %36’sı orta derecede, %6.7’si çok iyi derecede, %5.3’ü ise az derecede
bilgiye sahiptir. Bu durumda meslek mensuplarının muhasebe standartları hakkındaki
bilgi düzeylerinin iyi oldu unu söyleyebiliriz.
Ünvanlarla TMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması a a ıda Tablo 7’de
verilmi tir.
123
Tablo-7 Ünvanlarına göre TMS hakkındaki bilgi düzeyleri
Türkiye Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Az
Ünvan
S.M
SMMM
YMM
Toplam
Orta
4
0
0
4
yi
15
11
1
27
Çok yi
18
21
0
39
Toplam
38
35
2
75
1
3
1
5
Ara tırmaya katılanların ünvanlarına göre TMS hakkındaki bilgi düzeylerine
baktı ımızda iyi derecede bilgiye sahip olanlardan 21 ki i SMMM,18 ki i SM’dir.
Bu durumda SMMM’lerin standartlar konusunda gerek e itimleri esnasında gerekse
de mesleki olarak kendilerini geli tirme iste i ile kendileri bu konuda bilgi sahibi
olmu lardır.
Ö renim durumuyla TMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması a a ıda Tablo
8’de verilmi tir.
Tablo-8 Ö renim durumuna göre TMS hakkındaki bilgi düzeyi
Türkiye Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Az
Ö renim
Durumu
Lise
Yüksek okul
Fakülte
Yüksek lisans
Toplam
Orta
yi
Toplam
Çok yi
2
4
8
1
15
1
1
0
4
7
16
0
27
4
26
1
39
0
2
2
5
12
45
3
75
Ara tırmaya katılanların ö renim durumlarına göre TMS hakkındaki bilgi
düzeylerine baktı ımızda iyi derecede bilgiye sahip olanlardan 26 ki i Fakülte
mezunudur. Fakülte mezunlarının muhasebe standartları konusunda
bilgi
düzeylerinin yüksek olması, uygulamada Muhasebe standartlarına geçi sürecini
hızlandıracaktır.
Mesleki Kıdemle TMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması a a ıda Tablo 9’da
verilmi tir.
Tablo-9 Mesleki kıdeme göre TMS hakkındaki bilgi düzeyi
Türkiye Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Az
Mesleki
Kıdem
Toplam
1-5 yıl
6-10 yıl
11-15 yıl
16 üstü
Orta
yi
Toplam
Çok yi
0
12
8
0
20
0
2
2
4
5
3
7
27
6
7
18
39
2
0
3
5
13
12
30
75
124
Ara tırmaya katılanların mesleki kıdemlerine göre TMS hakkındaki bilgi
düzeylerine baktı ımızda iyi derecede bilgiye sahip olanlardan 18 ki i 16 ve üstü
kıdem yılına sahiptir. Sonuçta tecrübeli olan muhasebe meslek elemanlarının
yeniliklere daha çabuk ayak uydurdu unu görmekteyiz.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının “UMS hakkında ne kadar bilgiye
sahipsiniz” sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 10’da gösterilmi tir.
düzeyi
Tablo-10 Uluslararası Muhasebe Standartları (UMS) hakkındaki bilgi
Frekans
Hiç
Az
Orta
yi
Toplam
15
27
22
11
75
Yüzdelik
20,0
36,0
29,3
14,7
100,0
Ara tırmaya katılanların UMS hakkında bilgi düzeylerine baktı ımızda ,
%36’sı az derecede, %29.3’ü orta derecede, %20’si hiç bilgiye sahip de ilken,
%14.7’si ise iyi derecede bilgiye sahip oldu u görülmektedir.
Genel olarak meslek elemanları bu konuda orta ve alt derecede bilgi düzeyine
sahiptir.
Çok
iyi
frekansını
i aretleyen
bulunmamaktadır.
Bu
konuda
bilgilendirilmeleri gerekmektedir. Ünvanla UMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması
a a ıda Tablo 11’de gösterilmi tir.
Tablo-11 Ünvan-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki bilgi düzeyi
Uluslararası Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Hiç
Ünvan
S.M
SMMM
YMM
Toplam
Az
10
5
0
15
Orta
14
13
0
27
yi
10
11
1
22
4
6
1
11
Toplam
38
35
2
75
Ara tırmaya katılanların unvanlarına göre Uluslararası muhasebe standartları
hakkındaki bilgi düzeylerine baktı ımızda az derecede bilgiye sahip olanlardan 14
ki i SM, 13 ki i SMMM oldu u görülmektedir. yi derecede bilgiye sahip olanlardan
6’sı SMMM’dir.
Ö renim Durumuyla UMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması a a ıda Tablo
12’de gösterilmi tir.
125
Tablo-12 Ö renim Durumu-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki
bilgi düzeyi
Uluslararası Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Hiç
Ö renim
Durumu
Lise
Yüksek okul
Fakülte
Yüksek lisans
Toplam
Az
Orta
Toplam
yi
4
7
1
3
15
2
9
0
15
3
17
0
27
7
12
2
22
0
7
1
11
12
45
3
75
Ara tırmaya katılanların ö renim durumlarına göre Muhasebe standartları
hakkında ki bilgi düzeylerine baktı ımızda az derecede bilgiye sahip olanlardan 17
ki i Fakülte, 7 ki inin lise, 3 ki inin de yüksek okul mezunu oldu u görülmü tür. yi
derecede bilgiye sahip olanlardan 7 ki i Fakülte mezunudur.
Mesleki Kıdemle UMS bilgi düzeylerinin kar ıla tırılması a a ıda Tablo
13’te gösterilmi tir.
Tablo-13 Mesleki Kıdem-Uluslararası Muhasebe Standartları hakkındaki bilgi
düzeyi
Uluslararası Muhasebe Standartları hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Hiç
Mesleki
Kıdem
1-5 yıl
6-10 yıl
11-15 yıl
16 üstü
Az
6
2
1
6
15
Toplam
Orta
7
1
8
11
27
yi
5
7
1
9
22
2
3
2
4
11
Toplam
20
13
12
30
75
Ara tırmaya katılanların mesleki kıdemlerine göre UMS hakkındaki
bilgi düzeylerine baktı ımızda az derecede bilgiye sahip olanlardan 11 ki i, 16 ve
üstü yılda kıdem sahibi oldu u görülmektedir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının “AB’ye üye ülkelerde 2005
yılından itibaren Uluslararası finansal raporlama standardının uygulanaca ından
haberdarmısınız” sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 14’te gösterilmi tir.
Tablo-14 A.B.'ye üye ülkelerin 2005
uygulayaca ından haberdar olma durumları
Frekans
Evet
Hayır
Toplam
46
29
75
Yüzdelik
61,3
38,7
100,0
yılında
Muh.Standartlarını
126
Ara tırmaya katılanların A.B.’ye üye ülkelerin 2005 yılından itibaren
Muhasebe standartlarını uygulayaca ından haberdar mısınız? sorusuna
%61.3’ü
evet, %38.7’si ise hayır demi lerdir. Meslek mensupları muhasebe dünyasında
geli en olayları takip etmektedir.
TMS hakkındaki bilgi düzeyiyle Muhasebe standartlarının 2005 yılında
AB’ye üye ülkelerden haberdar olma durumunun kar ıla tırılması a a ıda Tablo
15’te verilmi tir.
Tablo-15 TMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.'ye üye ülkelerin
2005 yılında Muh.Standartlarını uygulayaca ından haberdar olma durumları
A.B.'
ye üye ülkelerin 2005
yılında Muhasebe Standartlarını
uygulayaca ından
haberdarmısınız?
Evet
T.M.S.hakkında ne
Az
kadar bilgiye
sahipsiniz?
Orta
yi
Çok yi
Toplam
Toplam
Hayır
0
4
4
15
26
5
46
12
13
0
29
27
39
5
75
Ara tırmaya katılanların TMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.’ye
üye ülkelerin 2005 yılından itibaren Muhasebe standartlarının uygulanaca ından
haberdar olma durumlarına göre TMS hakkında iyi derecede bilgi düzeyine sahip
olan 39 ki iden 26’sı, A.B. ülkelerinde 2005 yılından itibaren muhasebe
standartlarının uygulanaca ından haberdardır.
UMS hakkındaki bilgi düzeyiyle Muhasebe standartlarının 2005 yılında
AB’ye üye ülkelerden haberdar olma durumunun kar ıla tırılması a a ıda Tablo
16’da verilmi tir.
Tablo-16 UMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.'ye üye ülkelerin 2005
yılında Muh.Standartlarını uygulayaca ından haberdar olma durumları
A.B.'
ye üye ülkelerin 2005
yılında Muh. Standartlarını
uygulayaca ından
haberdarmısınız?
Evet
U.M.S. hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Toplam
Hiç
Az
Orta
yi
Toplam
Hayır
1
14
15
17
18
10
46
10
4
1
29
27
22
11
75
127
Ara tırmaya katılanların UMS hakkındaki bilgi düzeylerine göre A.B.’ye üye
ülkelerin 2005 yılından itibaren Muhasebe standartlarının uygulanaca ından
haberdar olma durumlarına göre UMS hakkında iyi derecede bilgi düzeyine sahip
olan 11 ki iden 10’u , A.B. ülkelerinde 2005 yılından itibaren muhasebe
standartlarının uygulanaca ından haberdardır.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının UMS’nin her ülkede uygulama
alanı bulması muhasebenin harmonizasyonuna yönelik olarak ne kadar katkı sa lar,
sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 17’de gösterilmi tir.
Tablo-17 Muh. Harmonizasyonuna katkı sa laması açısından
Frekans
Yüzdelik
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
Toplam
1
2
10
44
18
75
1,3
2,7
13,3
58,7
24,0
100,0
Ara tırmaya katılanların %58.7’si iyi, %24’ü çok iyi, %13.3’ü Orta, %2.7’si
az, %1.3’ü hiç cevabını vermi tir.
Ara tırmaya
düzeyleriyle
katılan
UMS’nin
her
meslek
mensuplarının
ülkede
uygulama
UMS
alanı
hakkındaki
bulması
bilgi
muhasebenin
harmonizasyonuna yönelik olarak ne kadar katkı sa lar sorusuna verdikleri
cevapların kar ıla tırması Tablo 18’de gösterilmi tir.
Tablo-18 UMS hakkındaki bilgi düzeyine göre Muh. Harmonizasyonuna katkı
sa laması açısından durumu
Uluslararası
Muhasebe
Standartları
hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz
Toplam
Hiç
Az
Orta
yi
Muh. Harmonizasyonuna katkı sa laması açısından
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
1
1
2
8
3
0
1
5
15
6
0
0
3
15
4
0
0
0
6
5
1
2
10
44
18
Toplam
15
27
22
11
75
UMS hakkında iyi bilgi düzeyine sahip olan 11 ki iden 6’sı iyi katkı sa layaca ını
belirtirken 5’i çok iyi olaca ını dü ünmektedir. UMS hakkında orta ve altı derecede
bilgi düzeyine sahip olan katılımcılarda Harmonizasyonun katkı sa layaca ını
dü ünmektedir.
128
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının Ulusal ve Uluslararası muhasebe
standartları birebir uyumlu olmalımıdır sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo
19’da gösterilmi tir.
Tablo-19 Standartların birebir uyumlu olmalarına göre durumu
Frekans
Evet
Hayır
Kısmen
Toplam
44
2
29
75
Yüzdelik
58,7
2,7
38,7
100,0
Ara tırmaya katılanlardan “Ulusal ve Uluslararası
muhasebe standartları
birebir uyumlu olmalımıdır” sorusuna % 58.7 evet, %38.7’si kısmen, %2.7’si ise
hayır cevabını vermi lerdir.
TMS hakkındaki bilgi düzeyiyle Ulusal ve Uluslararası muhasebe standartları
birebir uyumlu olmalımıdır sorularına verilen cevapların kar ıla tırılması a a ıda
Tablo 20’de verilmi tir.
Tablo-20 TMS hakkındaki bilgi düzeyine göre standartların birebir uyumlu
olmalarına göre durumu
Standartlar birebir uyumlu olmalımıdır?
Evet
T.M.S. hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz?
Az
Orta
yi
Çok yi
Toplam
Hayır
Toplam
Kısmen
2
0
2
4
14
24
4
44
1
1
0
2
12
14
1
29
27
39
5
75
TMS hakkında orta ve üzeri derecede bilgiye sahip olanların ço u standartlar
birebir uyumlu olmalımıdır sorusuna evet cevabını vermi lerdir.
TMS hakkındaki bilgi düzeyiyle Ulusal ve Uluslararası muhasebe standartları
birebir uyumlu olmalımıdır sorularına verilen cevapların kar ıla tırılması a a ıda
Tablo 21’de verilmi tir.
Tablo-21 UMS hakkındaki bilgi düzeyine göre standartların birebir uyumlu
olmalarına göre durumu
Standartlar birebir uyumlu olmalımıdır?
Evet
U.M.S. hakkında ne kadar
bilgiye sahipsiniz?
Toplam
Hiç
Az
Orta
yi
Hayır
Toplam
Kısmen
10
0
5
15
14
13
7
44
2
0
0
2
11
9
4
29
27
22
11
75
129
UMS hakkında orta ve alt derecede bilgi düzeyine sahip olanların ço u
standartlar birebir uyumlu olmalımıdır sorusuna evet cevabını vermi lerdir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının TMS’yi uyguladı ınıza inanıyor
musunuz? sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 22’de gösterilmi tir.
Tablo-22 TMS’nı uygulama düzeyleri
Frekans
Evet,
Hayır
Toplam
40
35
75
Yüzdelik
53,3
46,7
100,0
Ara tırmaya katılanlardan %53,3’lük kısmı evet, %46,7’lik kısmı hayır
cevabını vermi tir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının TMS sektörlere göre ayrı ayrı
düzenlenmelidir ifadesine verdikleri cevapların da ılımı Tablo 23’de gösterilmi tir.
Tablo-23 TMS sektörlere göre uygulanmalıdır ifadesine katılma düzeyleri
Frekans
Kesinlikle Katılmıyorum
Yüzdelik
9
12,0
Katılmıyorum
Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
21
6
27
28,0
8,0
36,0
12
16,0
Toplam
75
100,0
Ara tırmaya katılanlardan, %36’sı katılıyorum, %28’i katılmıyorum, %16’sı
kesinlikle katılıyorum, %12’si kesinlikle katılmıyorum ve %8’i fikrim yok cevabını
vermi lerdir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının TMS’nin tam anlamıyla kullanımı
ekonomik büyümeyi hızlandırır ifadesine verdikleri cevapların da ılımı Tablo 24’te
gösterilmi tir.
Tablo-24 TMS'nin tam anlamıyla kullanımı ekonomik büyümeyi hızlandırır
ifadesine katılma düzeyleri
Katılmıyorum
Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
Frekans
21
3
36
Yüzdelik
28,0
4,0
48,0
15
20,0
Toplam
75
100,0
130
Ara tırmaya katılanlardan, %48’i katılıyorum, %28’i katılmıyorum, %20’si
kesinlikle katılıyorum ve %4’ü fikrim yok cevabını vermi lerdir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının muhasebe standartları konusunda
e itimlerinin ne kadar yeterli oldu unu dü ünüyorsunuz sorusuna verdikleri
cevapların da ılımı Tablo 25’te gösterilmi tir.
Tablo-25 TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeyleri
Frekans
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
Toplam
3
25
32
14
1
75
Yüzdelik
4,0
33,3
42,7
18,7
1,3
100,0
Ara tırmaya katılanlardan, e itim düzeylerinin %42.7’si orta, %33.3 az,
%18.7 iyi, %4 hiç, %1.3’ü ise çok iyi oldu u cevabını vermi lerdir.
Tablo-26 Ö renim durumuna göre TMS hakkındaki e itimin yeterlilik
düzeylerinin kar ıla tırılması
TMS hakkında e itim yeterli mi?
Az
Orta
yi
Hiç
Ö renim
Durumu
Lise
Yüksek okul
Fakülte
Yüksek lisans
Toplam
Toplam
Çok yi
1
3
6
5
0
15
0
2
0
3
2
20
0
25
5
19
2
32
4
4
1
14
1
0
0
1
12
45
3
75
Ankete katılanların vermi oldukları cevaplar kar ıla tırıldı ında meslek
mensuplarına bu konuda e itim verilmesi gerekmektedir.
Muhasebe
standartları
hakkında
bilgiye
sahip
olsalar
da
meslek
mensuplarının %80’i Orta ve daha alt derecede bilgi seviyesine sahip oldu unu
göstermektedir. Bu durumda e itime muhtaç kitleyi göstermektedir.
Ara tırmaya katılan meslek mensuplarının E itimi hangi kurum yada kurulu
vermeli sorusuna verdikleri cevapların da ılımı Tablo 27’de gösterilmi tir.
131
Tablo-27 Muhasebe standartları hakkındaki e itimi vermesi gereken kurumlar
Frekans
Türmob
Tmudesk
TMSK
Maliye Bakanlı ı
SPK
Üniversiteler
Toplam
42
1
1
15
1
15
75
Yüzdelik
56,0
1,3
1,3
20,0
1,3
20,0
100,0
Ara tırmaya katılanlardan, %56’sı Türmob, %20’si Üniversite ve Maliye
Bakanlı ından, %1.3 ise Tmudesk, Tmsk ve Spk cevabını vermi lerdir
TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeyiyle e itimi vermesi gereken kurum
hangisi olmalıdır sorularına verilen cevapların kar ıla tırılması a a ıda Tablo 28’de
verilmi tir.
Tablo-28 TMS hakkındaki e itimin yeterlilik düzeyiyle E itimi vermesi gereken
kurulu
TMS hakkında e itim
yeterli mi?
Toplam
Hiç
Az
Orta
yi
Çok
yi
Türmob
1
15
17
8
E itimi hangi kurum yada kurulu vermeli?
Maliye
Tmudesk TMSK
Bakanlı ı
SPK Üniversiteler
0
0
0
0
2
1
0
5
0
4
0
1
8
1
5
0
0
2
0
4
Toplam
3
25
32
14
1
0
0
0
0
0
1
42
1
1
15
1
15
75
Ankete katılanlara e itimin yeterlili iyle e itimi hangi kurum yada kurulu
vermeli kar ıla tırmasında meslek mensupları hangi derecede bilgi birikimine sahip
olursa olsun e itimlerini genel olarak Türmob’dan beklemektedir.
Meslek mensuplarının Türmob cevabını vermelerindeki en önemli etken
mesleki anlamdaki bilgileri daha çok kendine yakın gördü ü ve meslek odasından
beklemesidir.
5.4.3. MESLEK ELEMANLARININ MUHASEBE STANDARTLARINI
UYGULAMA DÜZEY NE L K N B LG LER
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin aktiflerinde bulunan yabancı
paraları de erleyip de erlemedi ine ili kin sorulan soruya alınan cevaplar tablo
29’daki gibidir.
132
Tablo-29 Yabancı paraya ili kin de erleme i lemleri
Frekans
Evet
Hayır
Toplam
41
34
75
Yüzdelik
54,7
45,3
100,0
Ankete katılanlara “yabancı paraya ili kin de erleme yapıyor musunuz?”
sorusuna %54.7’si evet, %45.3’ü hayır cevabını vermi tir.
Bir önceki soruya evet cevabını veren meslek mensuplarına Yabancı Paraya
ili kin hangi de erleme yöntemini kullanıyorsunuz sorusuna verilen cevaplar Tablo
30’da gösterilmi tir.
Tablo-30 Yabancı para de erleme yöntemlerinin kullanılmalarına göre da ılımı
Frekans
Piyasa Kuru
MB Kuru
Ortalama Kur
Toplam
Vermeyenler
Cevap
Toplam
3
37
1
41
34
75
Yüzdelik
4,0
49,3
1,3
54,7
45,3
100,0
14.soruya evet cevabını veren meslek mensuplarından “kullandı ınız
de erleme yöntemi hangisidir?” sorusuna %90.2’si MB kuru, %7.3 piyasa kuru ve
%2.5’i ise ortalama kur cevabı vermi lerdir.
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin aktiflerinde bulunan menkul kıymetleri
de erleyip de erlemedi ine ili kin sorulan soruya alınan cevaplar tablo 31’deki
gibidir.
Tablo-31 Menkul kıymetlere ili kin de erleme i lemleri
Frekans
Evet
Hayır
Toplam
31
44
75
Yüzdelik
41,3
58,7
100,0
Ankete katılanların %41.3’ü evet, %58.7’si hayır cevabını vermi tir.
Bir önceki soruya evet cevabını veren meslek mensuplarına Menkul
kıymetleri de erlerken hangi de erleme yöntemini kullanıyorsunuz sorusuna verilen
cevaplar Tablo 32’de gösterilmi tir.
133
Tablo-32 Menkul kıymet de erleme yöntemlerinin kullanılmalarına göre
da ılımı
Frekans
Piyasa De eri
Dü ük De er
Toplam
Vermeyenler
Cevap
Toplam
22
9
31
44
75
Yüzdelik
29,3
12,0
41,3
58,7
100,0
15.soruya evet cevabını veren meslek mensuplarından “kullandı ınız
de erleme yöntemi hangisidir?” sorusuna %70.9’u Piyasa de eri, %29.1’i Maliyet
veya piyasa de erinden dü ük olanı ile cevabı vermi lerdir.
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin aktiflerinde bulunan stokları
hangi de erleme ölçüsüne göre de erledi ine ili kin sorulan soruya alınan cevaplar
tablo 33’deki gibidir.
Tablo-33 Stok de erleme yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı
Mal. De . Yön.
Net Ger. De er Yön.
Maliyet veya Net Ger. D. Yön.
Dü ük Olanı
Frekans
69
4
Yüzdelik
92,0
5,3
2
2,7
Toplam
75
100,0
Ankete katılanlara “kullandı ınız stok de erleme yöntemi hangisidir?”
sorusuna %92’si maliyetle de erleme yöntemi, %5.3’ü net gerçekle ebilir de erleme
yöntemi, %2.7’si ise Maliyet veya net gerçekle ebilir de erden dü ük olanı ile
de erleme cevabını vermi lerdir.
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin elinde bulundurdu u Duran
varlıklarda kullandı ınız ayırma yöntemi nedir” sorusuna alınan cevaplar tablo
34’deki gibidir.
Tablo-34 Amortisman ayırma yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı
Frekans
Normal Amortisman
Hız. Amortisman
Kıst Amortisman
Toplam
63
9
3
75
Yüzdelik
84,0
12,0
4,0
100,0
Ankete katılanlara “kullandı ınız amortisman ayırma yöntemi hangisidir?”
sorusuna %84’ü normal amortisman, %12’si hızlandırılmı amortisman, %4’ü ise
kıst amortisman cevabını vermi lerdir.
134
Normal amortisman yöntemi kullananlar ço unluktadır. Her sene e it tutarda
amortisman ayırmayı uygulayan yöntem, i letmelerin dönemsonu i lemlerinde her
sene aynı etkiye sahip olacaktır.
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin aktiflerinde bulunan M.D.V.’lere
ili kin de erleme yapıyor musunuz” sorusuna alınan cevaplar tablo 35’deki gibidir.
Tablo-35 MDV’lara ili kin de erleme i lemleri
Frekans
Evet
Hayır
Toplam
49
26
75
Yüzdelik
65,3
34,7
100,0
Ankete katılanlara “M.D.V’lara ili kin de erleme yapıyor musunuz?”
sorusuna %65.3’ü evet, %34.7’si hayır cevabını vermi tir.
Muhasebe meslek elemanlarına i letmelerin aktiflerinde bulunan MDV’leri
hangi de erleme ölçüsüne göre de erledi ine ili kin sorulan soruya alınan cevaplar
tablo 36’daki gibidir.
Tablo-36 MDV de erleme yöntemlerini kullanmalarına göre da ılımı
Frekans
Cevap
Toplam
Piyasa De eri
Maliyet veya piyasa
de eri
Toplam
Vermeyenler
24
Yüzdelik
32,0
25
33,3
49
26
75
65,3
34,7
100,0
19.soruya evet cevabını veren meslek mensuplarından “kullandı ınız
de erleme yöntemi hangisidir?” sorusuna %51’i maliyet veya piyasa de erinden
dü ük olanı ile, %49’u piyasa de eri cevabı vermi lerdir.
Muhasebe meslek elemanlarına “Varlıklarda 5024 sayılı yasa kapsamında
düzeltme yaptınız mı” sorusuna alınan cevaplar Tablo 37’de gösterilmi tir.
Tablo-37 5024 sayılı yasaya göre düzeltme yapma durumlarına göre da ılımı
Frekans
Evet
Hayır
Toplam
Cevap
Toplam
Vermeyenler
31
43
74
1
75
Yüzdelik
41,3
57,3
98,7
1,3
100,0
135
Ankete katılanlara “Varlıklarda 5024 sayılı yasa kapsamında düzeltme
yaptınız mı? sorusuna %41.3’ü evet, %57.3’si hayır
cevabını verirken, %1.3’ü
soruya cevap vermemi tir.
Muhasebe meslek elemanlarına “Varlıkların de erlemesinde Muhasebe
standartları, VUK, SPK VE TTK’daki de erleme yöntemlerini esas almaktadır”
ifadesi
hakkındaki
dü üncesi
sorgulanmı ,
alınan
cevaplar
tablo
38’deki
gösterilmi tir.
Tablo-38 Muh.Standartları VUK,SPK ve TTK'daki de erleme yöntemlerini
esas alır ifadesi hakkındaki dü üncelerin da ılımı
Frekans
Yüzdelik
Kesinlikle Katılmıyorum
2
2,7
Katılmıyorum
Fikrim Yok
Katılıyorum
Kesinlikle Katılıyorum
12
12
44
16,0
16,0
58,7
5
6,7
Toplam
75
100,0
Ankete katılanlara “Varlıkların de erlemesinde muhasebe standartları, VUK,
SPK
ve
TTK’daki
de erleme
yöntemlerini
esas
almaktadır”
ifadesini
de erlendirmeleri istendi inde %58.7’si katılıyorum, %16’sı fikrim yok ve
katılmıyorum, %6.7’si kesinlikle katılıyorum ve %2.7’si kesinlikle katılmıyorum
cevaplarını vermi lerdir.
Verilen cevaplardan, muhasebe standartlarının büyük ölçüde piyasada
kullanılan yöntemler ı ı ında de erleme yöntemi olu turdu u görülmektedir.
Piyasada kabul gören de erleme yöntemleri kullanıcılar tarafından kolaylıkla
özümsenir ve uygulanır. Muhasebe standartlarındaki de erleme yöntemlerine uyum
konusunda sıkıntı ya anmayaca ı görülmektedir.
136
5.5. SONUÇ VE DE ERLEND RME
Muhasebe
meslek
mensupları
dönem
sonu
i lemlerinde
varlıkların
de erlemesini yaparken, mevcut uygulamalarla muhasebe standartları alanındaki
farklılıklar varsa bunlar ortaya konmaya çalı ılmı tır.
Öncelikli olarak meslek mensuplarının muhasebe standartları hakkındaki
bilgilerine bakacak olursak, Türkiye muhasebe standartları hakkında iyi derecede
bilgi düzeyine sahipken uluslararası muhasebe standartları hakkında ise genelde çok
dü ük bir bilgi düzeyine sahiptirler.Türkiye muhasebe standartları hakkındaki bilgi
seviyesine bakıldı ında hiç cevabı verilmemi tir, buda ankete katılanların az yada
çok bu konuda fikir sahibi oldu unu gösterirken; uluslararası muhasebe standartları
hakkında da çok iyi derecede bilgi düzeyine sahip meslek mensubunun
çıkmamasıdır.
Meslek mensupları, ulusal ve uluslararası muhasebe standartları hakkındaki
bilgi düzeyleriyle kar ıla tırıldı ında bu iki standardın uyumla tırılmasını istemesi
dikkat çekicidir. u anda TMSK tarafından Muhasebe standartlarının yeniden gözden
geçirilmesinin sebeplerinden bir tanesi de uyumla tırmanın gerçekle tirilmesidir.
Meslek mensuplarının % 53’ü TMS’yi uyguladı ına inanırken, %47’si
TMS’yi uygulamadı ını dü ünmektedir.
Aynı zamanda meslek mensupları kendilerinin muhasebe standartları
hakkındaki e itim düzeylerinin orta derecede oldu unu bu konu hakkında hangi
kurum yada kurulu tan e itim almak istersiniz sorusuna da büyük bir ço unlukla
Türmob cevabını vermi lerdir. Muhasebeciler bilgilendirilme konusunda ilk adımı
ba lı bulundu u meslek odaları vasıtasıyla Türmob’dan beklerken, üniversite ve
maliye bakanlı ından da aynı derecede bilgilendirilmek istemektedirler.
Muhasebe meslek mensupları i letmelerin yüksek enflasyonlu dönemlerde
varlıklarını de erlerken enflasyondan arındırmayı amaçlamaktadır. Böylelikle bilgi
kullanıcılarına daha net bilgiler verebilsin. Bu amaçla yabancı para de erlemesine,
menkul kıymet de erlemesine, stok de erleme yöntemlerine, amortisman ayırma
yöntemlerine ve maddi duran varlıklara ili kin de erleme yapıp yapmadıklarına
ili kin sorular yöneltilmi tir.
137
Meslek mensuplarının %55’lik kısmının yabancı paraya ili kin de erleme
yaptı ı ve bunlarında büyük ço unlu unun Merkez bankası kurunu de erleme
gününde kullandı ı tespit edilmi tir.
Meslek mensuplarının ço unlu unun menkul kıymetlere ili kin de erleme
yapmadı ı, sadece %41’lik kesimin de erleme yaptı ı ve bunlarında büyük
ço unlu unun piyasa de eri ile de erlemeye tabi tuttu u tespit edilmi tir.
Meslek mensuplarının kullandı ı stok de erleme yöntemi %92 ile maliyetle
de erleme yöntemidir.
Meslek mensuplarının kullandı ı amortisman ayırma yöntemi ise %84 ile
normal amortisman yöntemidir.
Meslek mensuplarının %63’lük kısmının maddi duran varlıklara ili kin
de erleme yaptı ı ve bunlarında %51’lik kısmı maliyet veya piyasa de erinden
dü ük olanı ile, %49’luk kısmı ise piyasa de eriyle de erlemeye tabi tuttu u tespit
edilmi tir.
Meslek mensuplarına 5024 sayılı kanuna göre düzeltme yaptınız mı? Sorusu
yöneltilmi , % 57’si hayır cevabını verirken %43’lük kısmının cevabı evet olmu tur.
Meslek mensuplarının bu konudaki eksikliklerinin meslek odası tarafından
giderilmesi gerekmektedir.
Muhasebe standartlarına ili kin olarak yapılan anket çalı masında, muhasebe
meslek mensuplarının ve i letme hakkında bilgi edinmek isteyen yatırımcıların bilgi
düzeyleri artırılmalıdır. Bu amaçla Türmob ve üniversiteler aracılı ıyla standartlar
anlatılmalıdır. Avrupa Birli i ile müzakere sürecine giren ülkemizde muhasebe
alanında da entegrasyonun sa lanmasının yolunun muhasebe standartlarını
uygulamadan geçece i unutulmamalıdır. Zira 2005 yılından itibaren Avrupa
Birli ine
üye
ülkeler
muhasebe
uygulamalarını
UMS’ye
göre
yapmaya
ba lamı lardır. Ülkemizde de bu alanda menkul kıymet piyasasında faaliyet gösteren
i letmelerden finansal tablolarını UMS’ye göre düzenlemeleri istenmi tir.
Uluslararası Muhasebe Standartları Komitesi (UMSK) tarafından Uluslararası
Finansal Raporlama Standartları (UFRS) adı altında gözden geçirilmesi kararı alınan
Uluslararası Muhasebe Standartlarının, halen 34 tanesi yürürlüktedir ve bir çok
138
ülkede i letmelerce kullanılmaktadır. Bu sayede, muhasebe uygulamalarında dünya
ölçe inde birlikteli i sa lamak açısından Uluslararası Muhasebe Standartları büyük
önem ta ımaktadır. Bu standartların tüm ülkeler tarafından benimsenmesi, finansal
tabloların hazırlanmasında ve sunulmasında ülkeler arasında farklılıkları ortadan
kaldırabilecektir.
Türkiye muhasebe standartlarının uluslararası muhasebe standartlarıyla
uyumla tırılmak suretiyle uygulama etkinli inin artırılmasının uygun olaca ını
dü ünmekteyiz. Bu konuda yasal zorunlulu un yaptırım gücü olarak kullanılması
gerekmektedir.
TMSK tarafından yeniden olu turulmakta olan Muhasebe standartları büyük
bir hızla taslak olmaktan çıkarılıp, son hali verilerek hayata geçirilmelidir.
139
KAYNAKÇA
Kitaplar:
ACAR, D., ve N. TET K, Genel Muhasebe, Tu ra Ofset, 3.Baskı, Isparta, 2004.
ACAR, P., Uluslararası Muhasebe Standartları, Uluslararası Mali Standartlar,
T.C. Maliye Bakanlı ı Avrupa Birli i ve Dı li kiler Dairesi Ba kanlı ı, Ankara,
2002.
AKDO AN, N., ve O. SEV LENGÜL, Tekdüzen Muhasebe Sistemi Uygulaması,
SMMMO Yayınları, stanbul, 1999.
ATAMAN AKGÜL, B., ve H. AKAY, Uluslararası Muhasebe Standartları,
Türkmen kitabevi, stanbul.
DURMU , A. H., Uluslararası Muhasebe Standartları, TMUD, stanbul, 1992.
ERDO AN, M., Yöneticilerin Karar Verme Aracı Olarak Finansal Muhasebe,
Beta Basım Yayım, 1.Baskı, stanbul, 2002.
GÖKDEN Z, Ü., Muhasebe Standartları, Alfa Basım Yayım, 1.Baskı, stanbul,
1996.
GÜCENME, Ü., Ticaret
1.Basım, Bursa, 2000.
letmelerinde Envanter
lemleri, Marmara Kitapevi,
ÖRTEN, R. ve A. KARAPINAR, Dönem Sonu Muhasebe Uygulamaları, Gazi
Kitapevi, 1.Baskı, Ankara, 2001.
SA LAM, N., Bölümsel Raporlama ve Uygulaması, Anadolu Üniversitesi
Yayınları, No:1282, Eski ehir, 2001.
SEV LENGÜL, O., Genel Muhasebe, Setma Yayıncılık, Ankara, 1996.
TMUDESK, Türkiye Muhasebe
TMUDESK seri no:95, Ankara, 2001.
Standartları,
TÜRMOB
Yayınları-166,
TOKAY, S.H., Maddi ve Maddi Olmayan Duran Varlıklar, Gazi Kitapevi,
Ankara, 2002.
Makaleler:
AYDINGÜN, O., ”TMS-13; Stoklar uygulamada alınacak önlemlere ili kin
Öneriler”, Türkiye Muhasebe Standartları Sempozyumu, zmir SMMMO, zmir,
Kasım, 2000.
BIRCH, L.M.,, “Uluslararası Muhasebe Standartları Açısından Türkiye’deki
Muhasebe ve Denetim Uygulamalarının De erlendirilmesi”, Türkiye VI. Muhasebe
E itimi Sempozyumu Bildiriler, Gazi Üniversitesi, Alanya, 9-11 Mayıs 1984.
KARAPINAR, A., “Ülkemizin Muhasebe Politikaları Açısından Ulusal ve
Uluslararası Uyumu”, Muhasebe Bilim Dünyası Dergisi, Cilt:3 Sayı:1 (Mart), 2001.
KOÇ YALKIN, Y., “TMUDESK Çalı maları ve Türkiye Muhasebe Standartları”,
Muhasebe ve Denetime Bakı , Sayı:5 (Ekim), 2001.
140
KOÇ YALKIN, Y., “Muhasebe Standartları ve Türkiye Uygulaması”, Muhasebe
Bilim Dünyası Dergisi, Cilt:4, Sayı:2 (Haziran), 2002.
KOÇ YALKIN, Y., “ Yayınlanmı Türkiye Muhasebe Standartları”, Türkiye
Muhasebe Standartları Sempozyumu I, zmir SMMMO, zmir, 30 Ekim-03 Kasım
1996.
Koç YALKIN, Y., “TMUDESK Çalı maları ve Türkiye Muhasebe Standartları”,
Muhasebe ve Denetime Bakı , Sayı:5 (Ekim), 2001.
ÖZBEK, Y., “TMS-13 Stoklar Standardı”,Türkiye Muhasebe Standartları
Sempozyumu, zmir SMMMO, Kasım, 2000.
SAYAR, A. R. Z. ve S. ÜSTÜNDA , “Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu ve
ABD, Kanada, ngiltere ve Japonya Örnekleri”, Muhasebe ve Finansman Dergisi,
Sayı:18 (Nisan), 2003.
SAYILGAN, G., “Kiralama lemlerinin Muhasebele tirilmesi ”, Muhasebe ve
Denetime Bakı , Sayı:3 (Ocak), 2001.
SÖNMEZ, F., “13 No’lu Türkiye Muhasebe Standardı-Stoklar”, Muhasebe ve
Denetime Bakı , Sayı:9 (Mayıs), 2003.
TALU, H., “Muhasebe Mesle inin Para ve Sermaye Piyasalarındaki Yeri ve Önemi”,
V.Türkiye Muhasebe Denetimi Sempozyumu Bildiriler, TÜRMOB Yayınları172, Aralık, 2001.
TÜRKER, M., “Türkiye Muhasebe ve Denetim Standartları Kurulunun do u u ve
levleri”, Türkiye Muhasebe Standartları Sempozyumu I, zmir SMMMO,
zmir, 30 Ekim/03 Kasım 1996.
YAZICI, M., “Muhasebe Standardının Tanımı”, Muhasebe ve Finansman Dergisi,
Sayı:18 (Nisan), 2003.
YILMAZ, A., “Avrupa Birli i Bilanço Hukuku’nda IAS-Tüzü ü’nün Yaptı ı
De i iklikler ve Türkiye’deki Durum”, Muhasebe ve Denetime Bakı , Sayı:10
(Eylül), 2003.
Di er:
nternet Kaynakları:
http://www.turmob.org.tr/uluslararasi/if.html (15-08-2004)
www.tmsk.org.tr (15-08-2004)
http://www.iasb.org.uk(30/05/2004)
www.iasc.org.uk/frame/cen2_1.htm.- (30/05/2004)
Tezler:
BERBERO LU, P. B., Uluslararası Muhasebe le Ülkemizdeki Muhasebe
Uygulamalarının Kar ıla tırılması, Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi, Akdeniz
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Antalya, 2002.
SEÇGEN, B., Uluslararası Muhasebe Harmonizasyonu Çalı maları ve Türkiye
Muhasebe Standartları ile Uyumu, Yayınlanmamı Yüksek Lisans Tezi, stanbul
Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, stanbul, 1998.
141
EK-I
ISPARTA’DA ULUSAL VE ULUSLAR ARASI MUHASEBE
STANDARTLARININ UYGULANAB L RL NE L K N ANKET
ÇALI MASI
1. Ki isel Bilgiler
• Ünvanı
: S.M.
S.M.M.M.
Y.M.M.
• Ö renim Durumu
: Lise
Yüksekokul
Fakülte
Yüksek
Lisans
• Mesleki Kıdem Yılı : 1-5
6-10
11-15
16 ve Üstü
• Çalı ma ekli
: Serbest
Ba ımlı
2. Türkiye Muhasebe Standartları hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz?
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
3. Uluslararası Muhasebe Standartları hakkında ne kadar bilgiye sahipsiniz?
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
4. Avrupa Birli ine üye ülkelerin 2005 yılından itibaren muhasebe uygulamalarını
uluslararası muhasebe standartlarında belirtilen usul ve esaslara göre
yürüteceklerinden haberdar mısınız?
Evet Hayır
5. Uluslararası muhasebe standartlarının her ülkede uygulama alanı bulması
muhasebenin harmonizasyonu (uyumla tırılmasına) yönelik olarak ne kadar katkı
sa lar?
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
6. Ulusal ve uluslar arası muhasebe standartları hakkında yeterli bilgiye sahipseniz,
sizce söz konusu standartlar birebir uyumlu olmalımıdır?
Evet Hayır Kısmen
7. Türkiye Muhasebe Standartlarını uyguladı ınıza inanıyor musunuz?
Evet
Hayır
8. Türkiye Muhasebe Standartları sektörlere göre ayrı ayrı düzenlenmelidir ifadesine,
Kesinlikle Katılıyorum
Katılıyorum
Fikrim Yok
Katılmıyorum
Kesinlikle Katılmıyorum
9. Türkiye Muhasebe Standartlarının tam anlamıyla kullanımı ekonomik büyümeyi
hızlandırır ifadesine,
Kesinlikle Katılıyorum
Katılıyorum
Fikrim Yok
Katılmıyorum
Kesinlikle Katılmıyorum
10. Sizce meslek mensuplarının muhasebe standartları konusunda e itimlerinin ne
kadar yeterli oldu unu dü ünüyorsunuz?
Hiç
Az
Orta
yi
Çok yi
11. Yeterli olmadı ını dü ünüyor iseniz, sizce hangi kurumların bu eksikli i
gidermesi gerekmektedir.
TÜRMOB
TMUDESK
TMSK
Maliye Bakanlı ı
SPK
Üniversiteler
142
12. Kayıtlarını tuttu unuz i letmede yabancı paraya ili kin de erleme yapıyor
musunuz?
Evet
Hayır
13. Kayıtlarını tuttu unuz i letmelerde kullandı ınız yabancı paraya ili kin
de erleme yöntemi hangisidir?
lemin gerçekle ti i tarihteki geçerli kur (Piyasa kuru, spot kur)
T.C. Merkez Bankası Kuru
Ortalama kur
14. Kayıtlarını tuttu unuz i letmenin menkul kıymetlerini de erlemeye tabi
tutuyor musunuz?
Evet
Hayır
15. Kayıtlarını tuttu unuz i letmelerde kullandı ınız Menkul Kıymet
De erleme yöntemi hangisidir?
Piyasa De eri
Maliyet veya piyasa de erinden dü ük
olanı ile
16. Kayıtlarını tuttu unuz i letmede kullandı ınız stok de erleme yöntemi
hangisidir?
Maliyetle De erleme Yöntemi (L FO, F FO, Ortalama Maliyet
Yöntemi)
Net Gerçekle ebilir De er Yöntemi
Maliyet veya Net Gerçekle ebilir de erden dü ük olanı ile de erleme
Yöntemi
17. Kayıtlarını tuttu unuz i letmelerde kullandı ınız amortisman ayırma
yöntemi hangisidir?
Normal Amortisman
Hızlandırılmı (Azalan Bakiyeler) Yöntemi
Kıst Amortisman
18. Maddi Duran Varlıklarda de erlemeye tabi tutuyor musunuz?
Evet
Hayır
19. Maddi Duran Varlıkların de erlemesinde hangi yöntemi uyguluyorsunuz?
Piyasa De eri
Maliyet veya piyasa de erinden dü ük olanı ile
20. Varlıklarda 5024 sayılı yasa kapsamında düzeltme yaptınız mı?
Evet
Hayır
21. Varlıkların de erlemesinde Muhasebe Standartları, VUK, SPK ve TTK’daki
de erleme yöntemlerini esas almaktadır ifadesine,
Kesinlikle Katılıyorum
Katılıyorum
Fikrim Yok
Katılmıyorum
Kesinlikle Katılmıyorum
143
ÖZGEÇM
Ki isel Bilgiler:
Adı ve Soyadı: Hasan ENOL
Do um Yeri: Isparta
Do um Yılı: 14.04.1978
Medeni Hali: Evli
E itim Durumu:
Lise: 1992-1995 Isparta
Lisans: 1996–2000 Selçuk Üniversitesi . .B.F. letme Bölümü
Yabancı Dil:
ngilizce
Deneyimi:
2001– ……Süleyman Demirel Üniversitesi E irdir M.Y.O, Okutman.
Download