Özel Tesisat not 2 PDF

advertisement
2014
ÖZEL TESİSAT TEKNİĞİ
Öğr.Gör.Yasin Bektaş
AKSARAY ÜNİVERSİTESİ
01.01.2014
ÖZEL TESİSAT TEKİNİĞİ
1.
2.
3.
4.
KOMPANZASYON TESİSATLARI
PARATONER TESİSATLARI
TOPRAKLAMA TESİSATLARI
GÜVENLİK SİSTEMLERİ TESİSATI
1
1. KOMPANZASYON SİSTEMLERİ
1.1. Kompanzasyonun Önemi
Günümüzde bütün ülkeler, yer üstü ve yer altı enerji kaynaklarını en verimli şekilde kullanma yollarını
araştırmaktadır.
Bugün tüm insanlığın en zorlu ihtiyaç maddesi hâline gelen elektrik enerjisi yaygın olarak
üretilmektedir. Üretilen enerjinin ekonomik olması için santralden en küçük alıcıya kadar dağıtımında
en az kayıpla taşımanın yolları ve hesapları yapılmaktadır.
Dünyamızda elektrik enerjisine ihtiyacın sürekli artması, enerji üretiminin pahalılaşması, taşınan
enerjinin ucuz ve hakiki iş gören aktif enerji olmasını zorunlu kılmaktadır.
Bilindiği gibi şebekeye bağlı bir alıcı; eğer bir motor, bir transformatör, bir floresan lamba ise bunlar
manyetik alanlarının temini için bağlı oldukları şebekeden bir reaktif akım çeker.
Santralde üretilen bir enerji, aktif ve reaktif akım adı altında en küçük alıcıya kadar beraberce almakta,
iş yapmayan, motorda manyetik alan elde etmeye yarayan reaktif akım, havai hatlarda, trafoda, tablo,
şalterler ve kabloda gereksiz kayıplar meydana getirmektedir.
Bu kayıplar yok edilirse trafo daha fazla alıcıyı besleyecek kapasiteye sahip olacak, devre açıcı kapayıcı
şalterler, lüzumsuz yere büyük seçilmeyecek, tesiste kullanılan kablo kesiti küçülecektir. Bunun sonucu
daha az yatırımla fabrika ve atölyeye enerji verme imkânı elde edilecektir. Elektrik işletmesi tarafından
uygulanan tarifeler yönünden de her dönem daha az elektrik enerjisi ödemesi yapılacaktır.
Görüldüğü gibi daha ilk bakışta reaktif akımın santralden alıcıya kadar taşınması, büyük ekonomik
kayıp olarak görünmektedir. İşte bu reaktif enerjinin santral yerine, motora en yakın bir yerden
kondansatör tesisleri veya aşırı uyartımlı senkron motorlar ile azaltılması ve böylece tesisin aynı işi,
daha az akımla karşılaması mümkündür.
Tesiste harcanan reaktif enerjinin azaltılması amacı ile yapılan kondansatör veya senkron motor
tesislere kompansatör, bu işlemin yapıldığı tesislere de kompanze edilmiş tesisler, kısaca
kompanzasyon denir. Reaktif güç kompanzasyonu için senkron motor yerine daha ekonomik olan
kondansatörler kullanılır.
1.2. Düşük Güç Kat Sayısının Sakıncaları
Bilindiği gibi alternatif akım, aktif ve reaktif bileşenlerden meydana gelmektedir. Aktif bileşen
motorlarda mekanik gücü, ısıtıcılarda sıcaklığı, lambalarda ise aydınlatma gücünü meydana getirir.
Reaktif bileşen ise bobinli (manyetik) alıcılarda manyetik akının meydana gelmesi için harcanır.
Aktif akımın meydana getirdiği güce aktif (wattlı) güç, reaktif akımın meydana getirdiği güce reaktif
(kör) güç ve bu güçlerin bileşkesine (vektöriyel toplamına) ise görünür (zahiri) güç denir.
2
Şekil 1.1: A.Akımın akım vektörü
Şekil 1.2: A.Akımın güç vektörü
Şekil 1.2’deki güç vektöründe;
Aktif güç:
P = U . I . cosφ..........................(W)
Reaktif güç: Q = U . I . sinφ...........................(VAR)
Görünür güç: S = U . I . ..................................(VA)
Elde edilir. (Formüller bir faz içindir.)
Güçler arasındaki ilişkiyi formül ile açıklarsak;
şeklinde olur.
Güç vektöründeki aktif güç (P) ile görünür güç (S) arasındaki açının cosinüsüne güç kat sayısı (cosφ)
denir. Reaktif güç (Q) ne kadar büyük olursa cosφ küçük, dolayısıyla görünür güç (S) de büyük olur.
Bu da şebekeden daha fazla güç çekmek yani akım çekmek demektir.
İşte reaktif gücün azaltılıp güç kat sayısı (cosφ)’nın yükseltilmesi işlemine
kompanzasyon (güç kat sayısını düzeltme) denir.
Reaktif gücün de iki bileşeni vardır.
Bunlar manyetik alanın oluşumu için bobinlerin harcadığı endüktif reaktif güç (QL) ve kapasitif reaktif
güç (QC)’tür. Reaktif gücün bu bileşenleri vektöriyel olarak birbirinin tam tersi yöndedir.
Toplam reaktif güç, Q = QL – QC veya Q = QC – QL şeklinde hesaplanır. QC’nin QL’den büyük
olması cosφ’nin kapasitif özellikte olması, QL’nin QC’den büyük olması ise cosφ’nin endüktif
özellikte olması demektir.
Güç kat sayısını düzeltmek için devreye endüktif reaktif gücün zıttı olan kapasitif reaktif yük eklenir.
Yani devreye kondansatörler bağlanır.
3
Kompanzasyon yapılmış (kondansatör bağlanmış) devrenin güç vektör diyagramı şu şekilde çizilir
(Şekil 2).
Şekil 1.3: Kompanzasyon yapılmış devrenin güç vektör diyagramı
Vektör diyagramında görüldüğü gibi kondansatör bağlanmadan önceki cosφ1 değeri daha küçük ve
görünür güç (S1) daha büyüktür. Kondansatör eklendiğinde ise cosφ2 büyüyerek görünür güç (S2)
azalmıştır. Bu da şebekeden daha az güç ve akım çekmek demektir. Aynı zamanda elektrik enerjisi
ücretinden de kâr demektir.
1.3. Kompanzasyonun Yararları
Güç kat sayısının düzeltilmesi hem elektrik enerjisini üretenler hem de tüketenler bakımından çok
faydalıdır. Bu nedenle kompanzasyon sisteminin orta ve büyük boy işletmelerde, işletme sahibi
tarafından yapılması zorunlu hâle getirilmiştir. Kompanzasyon yapılan tesiste elde edilen avantajları şu
şekilde sıralayabiliriz:
1.3.1. Üretici Yönünden
 İletkenler daha az akım taşıyacağından ince kesitte seçilir.
 Aynı iletim hattından daha fazla aktif enerji iletileceğinden üretim, iletim ve dağıtım tesislerinde
kapasite - verim yükselir.
 Enerjinin üretim ve satış maliyeti azalır.
 Alternatör ve transformatörlerin gücü daha küçük tutulur.
 Dağıtım hatlarında kayıplar ve gerilim düşümü azalır.
1.3.2. Tüketici Yönünden






İletkenler daha ince kesitte seçilir.
Besleme transformatörü, kumanda, kontrol ve koruma elemanları daha küçük değerlerde seçilir.
Besleme transformatörünün ve tesisin kapasitesi ile verimi yükselir.
Kayıplar ve gerilim düşümü azalır.
Şebekeden daha az reaktif enerji çekilir.
Harcanan enerji azalacağından enerji ücreti de azalır.
1.4. Kompanzasyon ile İlgili Yönetmelik Maddeleri
4
1.4.1. Genel Hükümler
 Kurulu gücü veya besleme trafolarının toplam kurulu gücü 50 kVA ve daha büyük olan
abonelerin alçak gerilimli baradan beslenmesi durumunda mutlaka (17.02.2000 tarih ve 23967
sayı) tebliğ hükümleri çerçevesinde kompanzasyon tesisleri yapılacaktır.
 50 kVA’ın alternatif reaktif enerji tarifesine tabi olan abonelerin müracatı veya fen servislerinin
lüzum görmesi hâlinde, bu tür abonelere de eldeki sayaç akım değerleri de göz önüne alınarak
reaktif sayaç takılmakta ve bu sayaçların tüketim kayıtlarına göre hesaplama yapılmaktadır.
 Bilindiği üzere, reaktif sayacı ile reaktif tüketimi ölçülebilen abonelerde reaktif tüketim, aktif
tüketimin % 33’ünü geçmemesi şartıyla herhangi bir reaktif enerji bedeli alınmayacağı tarifede
belirtilmektedir. Diğer bir ifadeyle abone güç faktörünün 0,95 ile 1 arası değerlerinde reaktif
enerji bedeli tarifeye göre alınacaktır. Şu hâlde kompanzasyon yapılacak tesislerde güç faktörü
yukarıdaki esaslara göre saptanacak sınırlar içinde kalması koşuluyla gerekli tesis yapılmalıdır.
 Mevcut tesislere yapılacak kompanzasyonda yine belirilen sınırlar içinde kalma koşuluyla
gerekli tesis yapılacak ve işletmeye bir proje ile müracaatta bulunulacaktır.
 Reaktif enerji tarifesi grubunda olup da endüktif yükü olamayan veya yukarıda belirtilen güç
faktörü sınırında çalışan aboneler de işletmeye müracat etmeleri hâlinde, bu tür abonelerden
reaktif enerji bedeli alınmayacaktır.
1.4.2. Yeni Kurulacak Tesislerde Kompanzasyon
Yeni enerji alacak tesislerde hazırlanacak olan projede, kurulacak olan tesise ait nominal veya etiket
değerleri göz önüne alınarak kompanzasyon gücü hesaplanarak belirlenecektir. İşletme gerek enerji
verme aşamasında, gerekse enerji verdikten sonra bu tesisin belirtilen güç faktörü sınırları içinde çalışıp
çalışmadığını izleyecektir.
17.02.2000 Tarih ve 23967 Sayılı resmî gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren yeni kompanzasyon
tebliğine göre,
 Madde 1. Kurulu gücü veya besleme transformatörlerinin toplam kurulu gücü 50 kVA ve
bunun üzerinde olan elektrik tesislerinde kompanzasyon tesisi yapılması zorunludur.
 Madde 2. Üç fazlı olarak beslenen sanayi abonelerinin elektrik enerjisi ile besleme projeleri
hazırlanırken, güç kat sayısını düzeltmek için gerekli kompanzasyon tesisleri de proje
kapsamına alınmalıdır.
 Madde 3. Abonelerin beslenmesinde kullanılan transformatör merkezleri ile ilgili
kompanzasyon tesisi projeleri yapılırken, abonelerin kendi tesisleri için tek tek kompanzasyon
tesisi kurmaları durumunda, transformatör merkezlerinde yalnızca sabit kondansatör grubunun
göz önünde bulundurulması yeterlidir.
1.4.3. Alçak Gerilimde Kompanzasyon
 Madde 5. Alçak Gerilimden (1 kV ve altı) Beslenen
5.1. Kurulu gücü veya besleme transformatörlerinin toplam kurulu gücü 50 kVA ve daha
5
büyük olan abonelerin alçak gerilimli baradan beslenmesi durumunda, kompanzasyon tesisi projesi,
aşağıda belirtilen esaslara göre yapılmalıdır.
5.1.1. Projesi yapılacak tesisin güç kat sayısı cos φ= 0,95 (dâhil) ile 1,0 arasındaki bir değere
yükseltilecek şekilde gerekli kondansatör
gücü hesaplanmalıdır.
5.1.2. Kondansatör hesabında kullanılan etkin (aktif) güç, tesisin kurulu gücü ile eş zamanlılık
kat sayısı (diversite faktörünün tersi) çarpılarak bulunmalıdır.
5.1.3. Reaktif enerji kompanzasyonunda esas, kompanzasyonun olabildiğince tüketici cihaza
yakın yerde yapılmasıdır. Bu nedenle deşarj lambalı armatürler, klima cihazları, su gereksinimi için
tesis edilecek motopomplar vb. cihazlarının tek tek olarak kompanze edilmesi önerilir. Ancak tek tek
kompanzasyon yapılması durumunda kondansatörler, devreye yük ile birlikte girip çıkacak şekilde tesis
edilmelidir. Reaktif güç kompanzasyonu, merkezi ve otomatik olarak da tesis edilebilir.
5.1.4. Otomatik güç kompanzasyonu için kullanılacak donatım, 0,4 kV gerilimli ana dağıtım
panosundan ayrı olarak başka bir pano içerisine tesis edilmeli ve iki pano arasındaki bağlantı, kablo
veya bara ile yapılmalıdır. Kompanzasyon panosu girişinde bıçaklı (üzengili) şalter veya yük ayırıcı
şalter ile sigorta veya bıçaklı (üzengili) şalter veya yük ayırıcı şalter ile termik vaya manyetik röle
bulunmalıdır.
5.1.5. Tesiste bulunan cihazların (makine, motor vb.) güç kat sayısı bilinmiyorsa omik dirençli
yüklerde güçleri hesaba katılmayarak başlangıç güç kat sayısı için ölçme ile bulunacak değerler baz
alınacak; bunun mümkün olmadığı durumlarda makinelerin güç ve devir sayıları dikkate alınarak
yaklaşık başlangıç güç kat sayıları belirlenecek ve Madde 5.l.l'de belirtildiği şekilde
projelendirilecektir.
5.1.6. Sabit kondansatör grubu, öncelikle güç transformatörünün boştaki sabit reaktif kayıplarını
kompanze edecek şekilde hesapla bulunacaktır. Bu hesabın yapılmadığı durumlarda, kompanzasyon
sisteminde yalnızca sabit grup devredeyken elektrik tesisinin güç faktörü istenilen değerde kalmak
koşuluyla, güç transformatörün anma gücünün yaklaşık %5'i ile % 10'u arasında seçilen birinci
kondansatör grubu sabit ve sürekli olarak işletmede kalacaktır. Öbür gruplar otomatik olarak
devreye girip çıkacak şekilde tesis edilecektir. Sabit grup, ana otomatik şalterden önce veya sonra
bağlanabilir. Sabit grubun ana otomatik şalterden önce bağlanması durumunda gerekli teknik emniyet
önlemleri (uyarı levhası vb.) alınmalıdır. Sabit kondansatör gücü, sistemde istenmeyen harmoniklerde
rezonans oluşturmayacak şekilde hesaplanmalıdır. Abonenin kuracağı tesisler doğrudan alçak gerilim
şebekesinden besleniyorsa birinci grubun sabit bağlanması gerekmez.
5.1.7.Başlangıçta çekilecek güç az da olsa, kompanzasyon panosu tam güce göre hesaplanarak
projelendirilmelidir. Kompanzasyon tesis gücünün hesaplanmasında kondansatörde zamanla meydana
gelecek değer kayıpları, ilgili standartlar ve üretici firma kataloglarına göre göz önünde
bulundurulmalıdır. Sistemde reaktif güç artışını gerektirecek bir güç artışı olduğu zaman panoya gerekli
kondansatör ve donanım eklenmelidir.
Reaktif güç rölesinin ayar dizisi toplamı en az beş olmalıdır. Röle, aşırı ve düşük gerilime karşı koruma
sistemlerini içermelidir (Şebeke geriliminin normal gerilimin % 10’u kadar ve daha çok artması veya
eksilmesi durumunda, röle 0,5 saniye ile 3 saniye arasında bir gecikme ile kumanda ettiği sistemleri
devre dışı edecek ve gerilimin yeniden nominal değere yaklaşması durumunda, önce sabit grubu sonra
da yükün gereksinimine göre öbür parçaları devreye sokacak özellikte olmalıdır.).
6
5.1.8. Kondansatör gruplarının ayrı ayrı sigortalar ve kontaktörler üzerinden beslenmesi ve
paralel bağlanmış kondansatörlerin yardımcı kontaktör ile devreye alınması koşulu ile grupların
seçilmesinde ayar dizisi 1.1.1...
1.2.2... vb. şeklinde olmalıdır.
1.2.4.8... sistemi, seçicili 1.1.1... sistemi gibi çalışacak şekilde de kullanılabilir.
5.1.9. Tesis sahiplerince, tesislerin bütününün veya bir bölümünün omik güç çekeceği veya
makinelerin kompanze edilmiş şekilde üretilmiş olduğunun yazılı olarak bildirilmesi ve ilgili belgelerin
proje onaylayan kuruluşa sunulması durumunda, projenin onaylanmasında bu özellik göz önünde
bulundurulmalıdır.
5.1.10. Motorların tek tek olarak kompanze edilmesi durumunda aşırı kompanzasyona engel
olmak için küçük güçlü motorlarda (gücü 30 kW'a kadar olan motorlar), tesis edilecek
kondansatörlerin reaktif güç değerleri yürürlükte bulunan yerli ve yabancı standart, şartname,
yönetmelik vb.deki değerlerden büyük, büyük güçlü motorlarda (gücü 30 kW'nin üstünde olan
motorlar), olabildiğince motorun boş çalışmada çektiği reaktif gücün % 90'ından daha büyük
olmamalıdır.
5.1.11. Tesislerde harmonik akım üreten redresörler, ark ocakları, elektrik kaynak makineleri,
tristör kumandalı doğru akım motorları gibi cihazlar varsa bunların akım darbeleri ile elektrik
sisteminde meydana getireceği olumsuz etkileri önlemek için gerekli önlemler alınmalıdır.
5.1.12. Tesisin çektiği aktif enerjiyi ölçen aktif sayaçtan başka, endüktif reaktif enerjiyi ölçmek
için bir tane, enerji sağlayacak kuruluşun gerekli görmesi durumunda, abonenin aşırı kompanzasyon
sonucunda sisteme vereceği kapasitif reaktif enerjiyi ölçmek için de bir tane olmak üzere toplam
iki adet geri dönmesiz reaktif sayaç tesis edilmelidir (Dijital tek sayaç kullanılabilir.).
1.4.4. Uygulamayla İlgili Hükümler
 Reaktif Enerji Tarifesi
Reaktif Enerji Tarifesi (25/12/1997 tarih ve 23/211 sayılı resmi gazete). Elektrik Projelerinin
Hazırlanması (17/02/2000 tarih ve 23967 sayılı resmi gazete) Elektrik Tarifeleri Yönetmeliği
(09/03/2000 tarih ve 23988 sayılı resmi gazete)
Madde – 56-Reaktif Enerji Tarifesi aşağıdaki şartlar hâlinde uygulanır.
Abone çekeceği reaktif enerjiyi ölçmek üzere gerekli ölçü aletlerini tesis etmek zorundadır. Tesis
etmeyen abonenin o dönemde çektiği aktif enerjinin 0,90 katı reaktif enerji çektiği kabul edilir (R.G:
9.3.2000 /23988).


Reaktif enerjiyi ölçmek üzere gerekli ölçü aletlerini tesis eden abonelerden çektiği
aktif enerjinin % 0,33 katına kadar reaktif enerji çeken müşteriden reaktif enerji bedeli
alınmaz. Bu sınır aşılırsa çekilen reaktif enerjinin tamamına reaktif enerji tarifesi uygulanır.
(R.G: 9.3.2000 / 23988)
Abone aşırı kompanzasyon sonucunda sisteme vereceği reaktif enerjiyi ölçmek için geri
dönmesiz reaktif enerji sayacını tesis edecektir. Sisteme verilecek (kapasitif tüketim) reaktif
enerji, o dönemde çekilecek aktif enerji miktarının (aktif tüketim) % 20’ sini aşması hâlinde
abonenin çektiği aktif enerjinin 0,90 katı kadar reaktif enerji tüketildiği kabul edilerek reaktif
enerji tarifesi üzerinden bedeli alınır. (R.G: 9.3.2000 /23988)
7


Bu maddenin b ve c bentlerinde yazılı sınırların ikisini birden aşan abonenin çekilen aktif
enerjinin 0,90 katı kadar reaktif enerji tüketildiği kabul edilerek bedeli alınır.
Tek fazla beslenen abone ile üç fazlı, kurulu güç 15 kW’ a kadar, bağlantı gücü 9 kW’a kadar
olan aboneye ve meskenler, hayır kurumları, dernekler, vakıflar, resmi teşekküller, kümes
hayvanı çiftliği abonelerine reaktif enerji tarifesi uygulanmaz.
NOT: Tarımsal sulama abonelerinin çektiği reaktif enerji miktarının azaltılması için, tarımsal sulama
abonelerine de reaktif enerji tarifesi uygulanmasına geçilmiştir.(17/02/2000 tarih ve 23967 sayılı resmi
gazete)


MADDE 10- Aynı Yönetmeliğin değişik 53. maddesinin (b.6) alt bendi aşağıdaki şekilde
değiştirilmiştir.
Reaktif tarife uygulanan müşterilerin elektrik iç tesislerinde kullanılacak deşarj (boşalmalı)
lambaları ile bağlantı gücü 9 kW’ı geçen yeni yapılardaki ortak kullanım amaçlı kazan
dairesi, klima ve hidrofor tesislerinde kullanılan motorlarda güç faktörünün, ilgili
mevzuatta öngörülen değerine çıkarılması için, en azından yükle birlikte devreye girip çıkan
bir kondansatör (kondansatörler) ve benzeri tesis edilecektir.”
1.4.5. Kompanzasyon Tesislerinde Dikkat Edilecek Önemli Teknik Konular
 Kompanzasyon tesislerinin otomatik ayar kademeli yapılması hâlinde “özellikle küçük
tesislerde” kompanzasyonun münferit tüketim noktalarına konmasına özen gösterilmelidir.
 Gerek münferit gerekse merkezi kompanzasyon tesislerinde, elektrik kesilmesi hâlinde bu
kompanzasyonun şebeke ile irtibatını kesecek şekilde gerekli önlem alınmalıdr.
 Kompanzasyon tesislerinin güç faktörü 0,95-1 sınırı içinde kalacak şekilde yapılmalıdır.
Aşırı kompanzasyonlar tesiste gerilim yükselmelerine neden olabilir.
 Kondansatörler devreden çıkarken büyük arklar oluştururlar. Bu nedenle seçilecek anahtarın
açma hızlarının büyük olması gerekir.
 Açma olayı sırasındaki arkın tesisi ile kontakların yanmasını önlemek için arkın tesisi ile
kontakların yanmasını önlemek için yük anahtarları nominal kondansatör akımının 1,25
ile 1,8 katı kadar seçilebilir.
 Kondansatör tesislerinde yük harmoniklerin tesiri dikkate alınarak sigorta akımları nominal
kondansatör akımından % 70 kadar büyük seçilmelidir. Ayrıca gecikmeli tip sigortalar tercih
edilmelidir.
 Başlangıç darbe akımları dikkate alınarak kondansatör tesislerinde kullanılan iletkenlerin
kesitleri belirli bir akım şiddeti için normal tesislerden daha büyük seçilmelidir.
 Harmonik akımlarını belirli ölçüde amortize etmek amcıyla kompanzasyon tesisleri bir
veya birkaç paralel kablo üzerinden baralara bağlanmalıdır.
1.5. Kompanzasyon Çeşitleri
Her tüketicinin müstakil kompanzasyonu olan tek tek kompanzasyon, grup kompanzasyonu ve merkezi
kompanzasyon olmak üzere üç çeşit kompanzasyon uygulaması vardır.
1.5.1. Tek Tek Kompanzasyon
Tek tek kompanzasyonda kondansatörler doğrudan yük çıkışlarına bağlanır. Ortak bir anahtarlama
8
cihazı ile yükle birlikte devreye alınıp çıkarılır. Kondansatör gücü, doğru bir şekilde yüke göre
seçilmelidir. Bu kompanzasyon aynı zamanda en etkin ve en güvenilir olanıdır çünkü bir kondansatörün
bozulması hâlinde meydana gelen arıza, arızalı bölümü devre dışı bırakır. Ancak bu sistem, diğer
sistemlerin en pahalısıdır. Buna karşılık, aydınlatmada ve oldukça büyük güçlü tüketici motorlarda,
besleme hattı uzun olan alıcılarda, tek tek kompanzasyon uygulaması tercih edilmektedir (Üç fazlı
kondansatörler üçgen olarak bağlanır.).
Şekil 1.4: Tek tek kompanzasyon prensip şeması
1.5.1.1. Aydınlatmada Kompanzasyon
Genellikle floresan lamba, cıva buharlı ve sodyum buharlı lambalarda uygulanır. Floresan lambanın
güç kat sayısı cosφ = 0,55’tir. Kompanzasyondan sonra cosφ’ yi 0,95 – 1 arasına yükseltmek gerekir.
Bunun için gerekli kondansatör gücü tablo 1.1’den bulunabilir.
Tablo 1.1: Aydınlatma lambalarında kondansatör tablosu
Şekil 1.5: Floresan lamba tesisinde kompanzasyon uygulama devresi
9
1.5.1.2. Alternatif Akım Motorlarında Kompanzasyon
Motorlar, sabit reaktif güç çektiğinden yol verici şalterlerden sonra (kontaktörden sonra) kontaktör
bataryaları bağlanacak şekilde, her motor için bağımsız kompanze işlemi yapılabilir. Ancak bu işlemde
kondansatör gücünün, motorun boş çalışmada çektiği görünür gücü çekmeyecek şekilde hesaplanması
gerekir. Aksi hâlde boş çalışmada güç faktörü kapasitif olur.
Şekil 1.6: Asenkron motor tesisinde kompanzasyon uygulama devresi
Motora bağlanacak kondansatör güçlerinin seçimi motor etiketindeki güç ve devir sayısından
yaralanılarak tablo 1.2’den doğrudan bulunabilir.
Tablo 1.2: Motor etiketindeki güç ve devir sayılarından yararlanılarak kondansatör gücünün
bulunması
1.5.2. Grup Kompanzasyonu
Bu tür kompanzasyonda bir kontaktör veya devre kesintisiyle grup olarak anahtarlanan birden fazla
motorun veya floresan lambanın kompanzasyonu yapılır. Bu işlemde her grup bir alıcı gibi
değerlendirilir. Bu şekildeki kompanzasyon günümüzde pek kullanılmamaktadır.
10
Şekil 1.7: Grup kompanzasyonu prensip şeması
1.5.3. Merkezî Kompanzasyon
Tabloya bağlı çok sayıda motor ve indüktif yük çeken alıcı bulunuyorsa ve bunlar belli belirsiz
zamanlarda devreye girip çıkıyorlarsa çekilen yük durumuna ayarlı bir kompanzasyon yapılır. Böyle
bir kompanzasyon, elle kumandalı ve otomatik çalışma durumlu olur. Projelendirilmesi ve
hesaplanmaları kolaydır. Mevcut tesislere bağlanması problemsiz olup çok kısa sürede montajı
mümkündür. Fabrikayı besleyen tek veya paralel çalışan trafolar, toplam akım trafoları üzerinden
kompanze edilebilir. Kullanılan elektronik regülatörlerin hassasiyet sınırı ve çalışacağı indüktifkapasitif bölgenin potansiyometrelerle ayarlanabilmeleri sonucu uygun bir kompanzasyon tesisinin
kolayca işletmeye girmesi sağlanır. Bir tesisin, hangi çeşit kompanzasyonla donatılması gerektiği iş
yerinin değişik zamanlarda alınmış yükleme eğrileriyle belirlenmelidir.
Merkezi kompanzasyonda, şebekeye paralel olarak bağlanacak kondansatörler, 3-5-7 veya 2-4-6-8-12
gruba bölünmektedir. Bu programlar elektronik kompanzasyon röleleri ile devreye sokulmaktadır.
Kademeli reaktif güç kontrol röleleri her an cosφ’ yi 0,96’ da sabit tutmak için otomatik olarak
kondansatör gruplarını devreye alır veya çıkarır. 17.2.2000 tarih ve 23967 sayılı resmi gazetede
belirtildiği gibi işletmelerin cosφ’yi, 0,95 ile 1 arasında tutmaları mecburidir. Kondansatörler de
reaktif güç rölelerinin kademesi gibi gruplara ayrılır. Her kademede o kademeye ait kondansatör
grubu devreye girer.
Şekil 1.8: Merkezî kompanzasyon prensip şeması
11
1.6. Reaktif Güç Kontrol Rölesi
1.6.1. Yapısı
Reaktif güç kontrol rölesi otomatik olarak ayarlanan güç kat sayısına ulaşmak için kondansatörleri
devreye alıp çıkartma görevini yapan elektronik cihazdır. Gösterge, kıyaslama ünitesi ve çıkış röle
devre katlarından oluşur. Sistemde bulunan gerilim ile çekilen akımın faz farkını algılayarak, çıkış röle
grubu aracılığı ile kondansatörleri kumanda eder. Güç kat sayısı düşünce kondansatörleri sıralı olarak
devreye alır. Bir yandan da değişen güç kat sayısını ölçerek döngüsel kontrol yapar. Ayarlanan güç
faktörünü sağlayacak kadar kondansatörü devrede tutar. Tek fazın akım bilgisi ile işlem yapan röleler
yanında üç fazın da akımına göre işlem yapan röleler mevcuttur.
1.6.2. Çalışması
Tranformatör, elektrik motorları gibi endüktif yükler, mıknatıslanma akımlarından dolayı şebekeye
reaktif yük getirir. Bu reaktif yükler bulundukları devreye kondansatörler bağlanarak azaltılır veya yok
edilir.
Reaktif güç kontrol röleleri, merkezî kompanzasyonda seçilmiş kondansatör gruplarının
bataryalarını devreye alarak veya çıkararak güç kat sayısı değerini, kullanıcı tarafından ayarlanan güç
kat sayısı değerine getirmeye çalışır.
1.6.2.1. Reaktif Güç Kontrol Rölesinin Ayarlanması
 % ayarı: Bu potansiyometre % 30 ayar noktasına alınır. Belirli bir çalışma sonunda aktif ve
reaktif sayaç değerleri kaydedilerek oranlaması yapılır. Reaktif enerjinin aktif enerjiye oranı
0,33’ten az olmamalıdır. Bu ölçüte bağlı olarak % ayarı, % 30, 20, 10 noktalarında tutulabilir.
 C/k ayarı: Bu tuşa basıldığında o anki C/k oranı displayde belirir. Aşağı- yukarı tuşları
kullanılarak 0,00-2,00 değerleri arasında 0,05 hassasiyetle ayar yapılır. Bu tuş ile kullanılan
kondansatör gruplarının akım trafosu dönüştürme oranı ile uyumlu çalışması sağlanır.
 C/k ayarı hesabı:
C = İlk kademe kondansatör gücü, k = Akım trafosu dönüştürme oranı
ÖRNEK: 1. kademe kondansatör gücü 5 kvar olan bir tesiste akım trafosu dönüştürme oranı
500/5 olduğuna göre C/k oranını bulunuz.
ÇÖZÜM: C/k = 5 / (500/5) = 0,05 olarak bulunur.
Ayrıca reaktif rölenin C/k oranının k1 gibi bir çarpanı var ise k1 x C/k şeklinde hesaplanır ve
aşağı-yukarı tuşları ile bu değere ayarlanır.
12
Tablo 1.3: C/k ayarı için seçim tablosu
1.6.2.1. Reaktif Güç Kontrol Rölesinin Bağlanmasında Dikkat Edilecek Hususlar
Akım trafosu ana şalter çıkışına veya ana giriş sigortalarından birinin ayağına bağlanır. En çok
yapılan hata, akım trafosunun kompanzasyon panosundan sonra bağlanmasıdır. Bu durumda röle
çalışmaz. Akım trafosu daima kondansatörlerden önce ve işletmenin ilk girişine bağlanmalıdır.
Ayrıca akım trafosundan çıkan iletkenler en kısa yoldan (panonun demir aksamı ve diğer kablolara
sarmadan) tercihen 2 x 1,5 mm2 TTR kablo kullanılarak rölenin 1 ve 2 nu.lı uçlarına bağlanır.
1.6.3. Devre Bağlantı Şeması ve Montajı
 Röleyi bağlamadan önce şekil 1.9’daki bağlantıyı dikkatle inceleyiniz (3 fazlı röle).
 Akım trafosunu ana şalter çıkışına veya ana giriş sigortalarından birinin ayağına bağlayınız. En
çok karşılaşılan hata, akım trafosunun kompanzasyon panosundan sonra bağlanmasıdır.
Bu durumda röle çalışmaz. Akım trafosu daima kondansatörlerden önce ve işletmenin ilk
girişine bağlanmalıdır. Ayrıca akım trafosundan çıkan telleri en kısa yoldan (panonun demir
aksamına ve diğer kablolara sarmadan) tercihen 2x1,5 çoklu telli kablo kullanarak rölenin 1 ve
2 nu.lı uçlarına bağlayınız.
 Akım trafosunun bağlı olduğu faz R olsun. Rölenin 4 ve 5 nu.lı klemenslerine mutlaka diğer iki
fazı yani S ve T fazlarını bağlayınız.
Reaktif Rölenin İşletmeye Alınması:
 % ayar düğmesini 0. 33’e getiriniz. (2006 yılı için TEDAŞ’ın ön gördüğü değerdir.)
 Röleyi otomatik konumuna alınız.
 C/k ayar düğmesini 0.05’e alınız. Devreye indüktif bir yük (örneğin motor) alınız. Röle
13
üzerindeki ind ışığı yanmalıdır. Kap yanıyorsa 4 ve 5 nu.lı uçları ters çeviriniz.
 Bundan sonra geriye kalan tek işlem c/k ayarının düzgün olarak yapılmasıdır.
Olabilecek Sorunlar:
Arıza 1: Röle sürekli kondansatör alıyor. Cos φ metre kapasitif gösterdiği hâlde çıkarmıyor.
Sebepleri:
 Kondansatör panosunu besleyen güç kablosu akım trafosundan önce alınmıştır.
 Rölenin 4 ve 5 nu.lı klemenslerine akım trafosunun bağlı olmadığı diğer iki faz yerine(S T)
akım trafosunun bağlı bulunduğu faz (R) bağlanmıştır. Bu durumda ind. veya kap. ledlerinden
biri sürekli yanar ve röle devreye sürekli kondansatör alır veya çıkarır.
Arıza 2: Röle çalışıyor. Kademelerin devreye girdiği röle üzerindeki ışıklardan belli oluyor.
Kontaktörler çekiyor fakat cos φ yükselmiyor ve röle kondansatör almak istiyor.
Sebepleri:




Kondansatör sigortaları atmıştır.
Kontaktör kontakları kirlenmiştir.
Kondansatörler değer kaybetmiştir.
Kurulu kondansatör gücü, tesisin kompanzasyonuna yetmemiştir. Kondansatör ilavesi
gerekmektedir.
Arıza 3: Motorlar çalışıyor. Devrede kondansatör olmadığı hâlde kap ışığı yanıyor.
Sebepleri:
 Rölenin 4 ve 5 nu.lı uçlarını değiştiriniz.
Arıza 4: Aynı akım trafosundan hem röle hem de cos φ metre besleniyor ancak her iki cihaz da düzgün
çalışmıyor.
Sebepleri:
 Bağlantı hatası vardır. (Röle ve cos φ metre akım devreleri (Şekil 3.7) seri bağlanmalıdır.
 Akım trafosu büyük seçilmiştir.
 Cos φ metre gerilim devresi bağlantısı R fazından alınmıştır. (Reaktif güç kontrol rölesinin
tersine cos φ metrenin gerilim devresi, akım trafosu ile aynı faza bağlanmalıdır.
14
Şekil 1.9: Reaktif güç kontrol rölesi bağlantı şeması
Şekil 1.10: Aktif, reaktif sayaç bağlantısı ve merkezi kompanzasyon uygulama devresi
1.6.4. Tanıtım Kataloglarının İncelenmesi
15
Merkezî sistemde kompanzasyon ünitesi enerji besleme hattının ana girişine konulur ve röle ekranından
kompanzasyon takip edilir. Rölenin ayarları ve kondansatör gruplarının düzenlenmesi ile ilgili bilgiler
röleyi imal eden firmalarca hazırlanan kataloglarda açıklanır. Bu kataloglar röle ile birlikte satılır.
1.7. Kompanzasyon Pano Bağlantı Şemaları
Şekil 1.11: Kompanzasyon pano bağlantı şeması
16
Şekil 1.12: Kompanzasyon pano bağlantı şeması
Şekil 1.13: Kompanzasyon panosu tek hat şeması
17
Şekil 1.14: Kompanzasyon pano bağlantı şeması
2. KOMPANZASYON UYGULAMALARI
2.1. Kondansatörler
Kondansatör, iki iletken plaka arasına bir yalıtkan elemanın yerleştirilmesinden meydana gelmiştir.
Kondansatörler belirli sığa (kapasite) değerleri olan elemanlardır. Sığa (kapasite), levha yüzeyinin
büyük veya aralarındaki uzaklığın küçük olmasıyla arttırılabilir. Sığa birimine Michael Faraday’ın
onuruna FARAD denir. Kondansatör sembolleri ve ilgili semboller resim 2.1’deki gibidir. Elektronik
devrelerde dirençlerden sonra en çok kullanılan parçalardır.
18
Resim 2.1: Değişik kondansatörler ve sembolleri
Gerilim katlayıcı devrelerde, zamanı geciktirme devrelerinde, doğrultucu devrelerde, kuplaj devrelerin
akım ve gerilim arasında faz kaydırmasında (bir fazlı motorların ilk hareketini sağlamada), güç kat
sayısını düzeltmede vb. yerlerde kullanılır.
Kondansatörler kompanzasyon panosunun en önemli elemanıdır. Güç kat sayısının düzeltilmesi
görevinde bulunur.
Büyük şebekelerin yükleri çoğu zaman endüktif karakterdedir. Endüksiyon prensibine göre çalışan
trafolar, motorlar, bobin vb. tüketiciler çalışmaları için manyetik alanın oluşturulmasında
mıknatıslanma akımı çeker. Mıknatıslanma akımı elektroteknikte reaktif akımdır. Bu akıma karşı
gelen güç ise reaktif güçtür. Bu tüketiciler bağlı bulundukları şebekelerin güç kat sayılarını küçültür.
Güç kat sayısının küçülmesi enerji iletim ve dağıtım hatlarında gerilim düşümlerine ve güç kayıplarına
neden olur. Bu durum verimi azaltır. Düşük güç kat sayılı yükler alternatör, transformatör ve devre
elemanlarının kapasitelerinin gereksiz yere büyük tutulmalarına da neden olur.
2.1.1. Kondansatör Çeşitleri
 Sarma kondansatörler: Kâğıt, parafin emdirilmiş kâğıt, mika, polyester gibi ince bir yalıtkan
veya dielektrik bir madde ile birbirinden ayrılan iki ince metal yapraktan yapıldıktan sonra
küçük bir hacim kaplayacak biçimde kıvrılmış bir yalıtkanla sarılmıştır. Resim 2.2’de görülen
sarma kondansatörlerin sığaları genellikle küçüktür.
19
Resim 2.2: Polyester (sarma) kondansat
 Seramik kondansatörler: Metal zar levhalar doğrudan doğruya dielektrik üzerine kaplanır.
Dielektrik madde seramik veya plastiktir. Resim 2.3’te görülen dielektriği seramik veya plastik
olan kondansatörlerin sığaları büyüktür.
Resim 2.3: Seramik kondansatör
 Elektrolitik kondansatörler: Birçok uygulamada ve özellikle transistörlü devrelerde çok
büyük sığa değerleri aranır. Oksitlenmiş bir metal yaprağın iletken bir hamur veya çözelti
içerisine konulmasıyla yapılan elektrolitik kondansatörler büyük sığalar elde etmek için
kullanılır. İkinci iletken madde genellikle muhafaza kabıdır. İnce oksit zar, metal yaprak ile
çözelti arasındaki dielektrik maddeyi oluşturur. Metal olarak tantalum ve alüminyum gibi
maddeler kullanılır. Oksit dielektrik çok ince olduğundan uygulanan gerilim çok yüksek olmaz.
Elektrolitik kondansatörler (Resim 2.4), sadece metal yaprağın çözeltiye göre hiçbir zaman negatif
olmadığı devrelerde kullanılır. Eğer metal negatif olursa; elektrolitik etki, zarı bozar ve kondansatör
kullanılamaz duruma gelir. Doğru akımda kullanılacaksa metal levhaya daima (+) pozitif uç
bağlanmalıdır. Elektrolitik kondansatörde (-) uç, kondansatörün dışına çizilmiştir. Kondansatörün her
iki metal plakası oksit kaplanarak alternatif akımda da kullanılabilir. Üzerinde yazılı gerilim değerinden
fazla gerilim uygulanmamalıdır.
20
Resim 2.4: Elektrolitik kondansatörler
 Kompanzasyon kondansatörü: Tüketicilerin güç kat sayısını düzeltmek için kullanılan güç
kondansatörlerinin imalatında, saf polipropilenden yapılmış, iki çinko metalize poliproplen
film üst üste sarılır. Kondansatörün kapasite değerini, filmlerin genişliği, filmlerin kalınlığı,
sarım sayısı, aktif genişlik ve kaydırma aralığı belirler. Çinko metalize film, polipropilen
filmin vakumda çinko buharına tutularak kaplanması ile elde edilir. Sonuçta bir yüzü iletken,
ikinci yüzü yalıtkan bir film elde edilmiş olur. Çinko metalize polipropilen film, vakum
teknolojisi ile üretilmektedir. Silindir şeklindeki elemanların taban alanları çinko ile kaplanır.
Resim 2.5: Kondansatör iç yapısı
21
Resim 2.6: Kompanzasyon kondansatörü
2.1.2. Kondansatör Seçimi
Kondansatörde sigorta seçimi
Alçak gerilim kondansatörlerin genellikle kısa devreye karşı korunması yeterlidir. Bu görevi de
sigortalar yapmaktadır. Kondansatörlerin işletmeye alınırken çektikleri akım ve ilave şebeke
harmonikleri göz önüne alınarak sigortalar, kondansatör, nominal akımının 1,7 katı kadar bir değerde
seçilmelidir.
Örnek: 50 kVA’lık bir üçgen bağlı kondansatörü koruyan sigorta.
Yaklaşık 125 Amper seçilir.
2.1.3. Kondansatör Gücünün Hesabı
2.1.3.1. Toplam Yük Biliniyorsa Kondansatör Gücünün Hesabı
Pratik olarak motora bağlanacak kondansatör gücü şu şekilde hesaplanır: Motorun boş çalışma akımı
ölçülerek tespit edildikten sonra;
Ancak büyük işletmelerde tüm motorların boş
çalışma akımı tek tek
bulunamayacağından ve cosφ’nin yeni değerinin ne olacağı tam olarak bilinemediğinden bu yöntem
pek kullanılmaz.
22
Bu nedenle büyük işletmeler için şu yöntem takip edilir:
Gereken kondansatör gücünün tayini için tesisin cosφ’sinin ve kurulu aktif gücünün bilinmesi
gerekmektedir.
Eğer tesiste reaktif sayaç varsa elektrik faturalarından ortalama cosφ bulunabilir. Pratik olarak
günün çeşitli zamanlarında birkaç gün süreyle ölçüm yapmak ortalama cosφ’ nin tayini için yeterlidir.
Tesisin kurulu aktif gücü ise tesisteki tüm almaçların (motorlar, aydınlatma elemanları,
ısıtıcılar vb. gibi) etiketleri üzerinde yazılan güçler toplanarak belirlenir.
Bundan sonra güç vektörü çizilerek aşağıdaki formüller elde edilir ve bu formüllerden yararlanılarak
gerekli kondansatör gücü hesaplanır.
Şekil 2.1: Kompanzasyon yapılmış devrenin güç vektör diyagramı
Şekil 2.1’de verilen vektör diyagramında ölçülen cosφ değeri ve ulaşılmak istenen cosφ değerinin
açıları φ1 ve φ2 olsun. Buna göre;
ÖRNEK: Tesisin kurulu aktif gücü 60 Kw ve cosφ = 0,707 ise cosφ değerini 0,95’e çıkarmak için
gerekli kondansatör gücünü hesaplayınız?
ÇÖZÜM:
23
2.1.3.2. Tesiste Aktif ve Reaktif Sayaçlar Bulunuyorsa Kondansatör Gücünün Bulunması
Bir kronometre ile anma yükte iki sayacın disklerinin 1 dakikadaki dönme sayıları okunur. Aktif sayaç
diskinin dönme sayısı np (d/dk), reaktif sayaç diskinin dönme sayısı nq (d/dk)
2.1.3.3. Tesiste Aktif Sayaç, Ampermetre, Voltmetre Mevcutsa Kondansatör Gücünün Bulunması
Tesis anma yükünde çalıştırılır. Bu yükte akım ve gerilim değerleri okunur.
2.1.3.4. Tesiste Ampermetre, Wattmetre, Voltmetre Mevcutsa Kondansatör Gücünün Bulunması
2.1.4. Kondansatör Grubunun Yıldız Bağlantısı
Yıldız bağlantıda kondansatör uçlarına faz-nötr gerilimi uygulanır.
2.1.5. Kondansatör Grubunun Üçgen Bağlantısı
Üçgen bağlantıda ise fazlar arası gerilim uygulanır. Yalıtım bakımından ikisi arasında fark yoktur. Bu
nedenle üçgen bağlantı diğerine göre daha ekonomik olduğundan uygulamada çok kullanılır. Üç
fazlı sistemlerde kullanılan kondansatörler, alüminyum veya PVC tüp muhafazalı ünitelerden
oluşturulur ve üçgen bağlıdır. Deşarj dirençleri de uçlar arasına bağlanmıştır. Kondansatör uçlarına
kablo bağlantıları, doğrudan vaya cıvata kullanılarak yapılır. Alçak gerilim kompanzasyon
tesislerinde kullanılan kondansatörlerin uygulamadaki çalışma gerilim ve güç değerleri aşağıdaki tablo
2.1’deki gibidir.
24
Tablo 2.1: Kompanzasyon güç kondansatör özellikleri
2.2. Güç Kat Sayısının Yükseltilmesi
2.2.1. Güç Kat Sayısının Yükseltilmesinin Önemi
Daha önce de bahsedildiği gibi güç kat sayısı 1’den küçük olan alıcılar, kullanmadığı hâlde reaktif güç
çekmektedir. Bunun ortadan kaldırılması için güç kat sayısının 1’e yükseltilmesi gerekir. Bu da devreye
kondansatör ilave etmekle mümkündür.
2.2.2. Güç Kat Sayısının Yükseltilmesi için Kondansatör Seçimi Hesabı
Sabit grup kondansatör gücü, trafo anma gücünün %5 - %10’u olarak hesap edilir. Genellikle %5 olarak
25
hesap edilmektedir. Bunu formül ile açıklarsak;
Sabit grup kondansatör gücü = Trafo anma gücü x 0,05
Hassas bir ayar için kondansatör kapasite grupları 3 şekilde belirlenebilir.
 Her kademenin birbirine eşit olması durumudur. 1, 1, 1,.....,1 sistemi
 Tüm kademeler ilk kademenin iki katı kadar seçilir. 1, 2, 2,......,2 sistemi
 İkinci kademe ilk kademenin iki katı, diğer kademeler de ikinci kademenin iki katı olarak
belirlenir. 1, 2, 4,..... ,4 sistemi.
Yeterli ve tam bir ayar elde etmek için ve aynı zamanda sık açma kapamaları önlemek için pratikte
kademe sayısı en az 5, en çok 10 olarak seçilmelidir. Çok kademeli kompanzasyon sistemi elde edilmesi
için 1 –1 –1 –1 –1 sistemi 1 – 2 – 2– 2 – 2 sistemi veya daha büyük ayar dizisi elde etmek için 1 – 2 –
4 – 4 – 4 dizisi seçilmelidir.
İyi bir kompanzasyon yapabilmenin iki önemli koşulu, gereken kondansatör gücünün dikkatli
saptanması ve kondansatör adımları ile akım trafosunun doğru seçimidir. Aşağıda bu değerlerin doğru
seçimi için pratik bir yöntem bir örnek ile açıklanmıştır. Uygulamada ise 5 kademeli kompanzasyon
rölesi (regler) kullanılmıştır.
2.2.2.1. Gerekli Kondansatör Gücünün Seçimi
Gerekli kondansatör gücünün tayini için tesisin cos φ’sinin ve kurulu aktif gücünün bilinmesi
gerekmektedir.
Tesisin cos φ’si pratik olarak faturalardan bulunur. O dönemde harcanan aktif ve reaktif enerji
bilindiğine göre; tan φ = Harcanan reaktif enerji / aktif enerji buradan cos φ bulunur. Tesisin kurulu
aktif gücü ise, tesisteki tüm alıcıların (motorlar, aydınlatma elemanları, fırın rezistansları vb.) etiketleri
üzerindeki güçler toplanarak belirlenir.
Örneğin tesisimizin aktif gücü, 60 kW cos φ = 0.68 olsun. Hedefimiz cos φ’yi 0.95’e çıkartmaktır.
Bunun için aşağıdaki tablo 2.2’den yararlanarak K değerini bulup aktif güçle çarparak Kvar olarak
kullanılacak kondansatör değerini buluruz. Bu ifadeyi formüle edersek;
Qc= P.K Tablo 2.2’ten k değeri 0.75 bulunur. Qc= 60. 0,75= 45 kVAR bulunur.
2.2.2.2. Kondansatör Adımının Tayini
Dikkat edilmesi gereken en önemli husus, 1. adımda seçilen kondansatör değeri diğer
adımlardakilerden daha küçük seçilmelidir. Yukarıdaki örnekte 45 kVAR’lık kondansatör ile yapılacak
kompanzasyon panosunda 5 kademeli röle kullanılması durumunda adımlar aşağıdaki gibi
olmalıdır:
1.kademe 5 kVAR, 2.kademe 10 kVAR, 3.kademe 10 kVAR, 4.kademe 10 kVAR,
5.kad. 10 kVAR
26
2.2.2.3. Akım Trafosunun Tayini
Alternatif akımda büyük akımları ölçü aletleri ile ölçülmesi çok zor ve tehlikelidir. Çünkü ölçü
aletlerinin yüksek akımlara dayanacak kesitlerde yapılması belirli değerlerden sonra mümkün olmaz.
Bu nedenle büyük akımların ölçülebilmesi için akım transformatörleri kullanılır.
Akım transformatörü, sekonder akımı primer akımı ile orantılı olan ve akımlar arasında yaklaşık
sıfır derece faz farkı bulunan bir transformatördür. Akım transformatörünün primer sargısından
ölçülmesi istenen yük akımı, sekonderden ise ölçü aletleri, sayaçlar, röle vb. aygıtların akımları geçer.
Akım trafoları içlerinden etiketlerinde yazılı akım değerlerinin 0.1 katından çok, 1.2 katından az akım
geçtiğinde hatasız çalışır. Bu nedenle akım trafoları ne çok büyük ne de çok küçük seçilmelidir. Örnek
tesiste güç 60 kW çalışma gerilimi 380 V ise işletmenin nominal akımı I= P/(1.73*U) = 60 / 1.73*380=
91,26 amperdir.
Bu formülden elde edilen akım değerlerine en yakın bir üst standart akım trafosu seçilir. Örnekte 100/
5’lik trafo kullanmak yeterlidir.
27
Tablo 2.2: k değeri hesaplama tablosu
Tablo 2.3: Kompanzasyon pano devre elemanları seçim tablosu
3.KOMBİ SAYAÇLAR
3.1. Kombi (Aktif-Reaktif) Sayaç Yapısı
Kombi sayaçlar; üç fazlı aktif, indüktif ve kapasitif enerjiyi ayrı ayrı ölçer. Bu sayaçlar; tarih,
saat, dört tarifede ölçüm yapar. Bilgi iletişimi yapar. Sinyal çıkışı sağlar, on iki ay veri kaydeder.
Bir tüketicinin hangi tarifede daha az fatura ödeyebileceğini öğrenebilmesi için
TEDAŞ'ın oluşturduğu iki tarife vardır:
Tek Terim Tarifesi (Normal Tarife) - Akıllı Sayaç Tarifesi
Tek terim tarifesinde sabit birim fiyat uygulanır.
Akıllı sayaç tarifesinde gün üç parçaya bölünür ve bu zaman aralıklarında ayrı birim fiyatlar uygulanır.
Üç Zaman Aralığı:
Gündüz - (06:00 - 17:00)
Puant - (17:00 - 22:00)
Gece - (22:00 - 06:00)
Kombi sayaçlardaki dört tarife zamanı olarak verilen zaman TEDAŞ tarafından üç adet olarak
28
belirlenmiştir. Kombi sayaçtaki dördüncü tarife boş bırakılır.
Sayacın ön yüzünde bulunan ledler sayesinde enerjinin o anki kullanım durumu incelenebilir. Ledlerin
yanıp sönme hızı o andaki tüketim durumunu gösterir.
Kombi sayaçlar bluetooth (RF) ve kartlı sistemleri kullanarak uzaktan değer okumaya da olanak sağlar.
Sayacın LCD göstergesinden; toplam enerji tüketimleri, tarifeye göre enerji tüketimleri, anlık
çekilen güç, tarih/saat, sayaça müdahale, pil bilgileri izlenebilir.
Resim 3.1: Kombi sayaç dış yapısı
29
3.2. Kompanzasyon Sistemlerinde Kullanılan Sayaç Bağlantı
Klemensleri ve Özellikleri
Resim 3.2: Üç fazlı sayaç üzerinde klemens bloğu
Resim 3.3: Üç fazlı sayaç klemens bağlantı bloğu
30
Resim 3.4: Çeşitli sayaç bağlantı klemensleri
3.3. Kombi Sayaç Klemensli Bağlantı Şeması
Şekil 3.2: Üç fazlı aktif -reaktif sayaç klemens bağlantı şeması
31
Şekil 3.3: Üç fazlı akım trafolu aktif-reaktif sayaç klemens bağlantı şeması
3.4. Kombi Sayaç Endeksleri
Sayaçlardaki;
1.8.0 endeksi toplam aktif tüketimi,
5.8.0 endeksi toplam endüktif reaktiftüketimi,
8.8.0 endeksitoplam kapasitif reaktif tüketimi gösterir.
Sayaç menüsünde dolaştığınızda kodlamaların karşılığı vardır.
1.8.1= 06:00 ile 17:00 saatleri arasında harcanan aktif güç
1.8.2=17:00 ile 22:00 saatleri arasında harcanan aktif güç
1.8.3=22:00 ile 06:00 saatleri arasında harcanan aktif güç
1.8.4= Boş
32
Resim 3.5: Sayaç enkesinin sayaç ekranından okunuşu
3.5. Endekslere Göre Ceza Oranının Hesaplanması ve Örneklerle Açıklanması
—9kW sonrası için endüktif reaktif,
—45 kW sonrası için kapasitif reaktif sayaç kullanımı zorunludur.
Yapılmadığı durumda % 90 reaktif kullandığı varsayılarak elektrik fatura bedeline ilave edilir.
1 Ocak 2010 tarihinden itibaren aylık bazda çekilen endüktif reaktif enerjinin aktif enerjiye oranı % 14,
sisteme verilen kapasitif enerjinin aktif enerjiye oranı % 10 olarak değiştirilmiştir.
Bu oranlar aşılırsa ceza kesilir.
Örnek:Bir işletmede kombi sayaçtan okunan endüktif kapasitif ve aktif değerler aşağıdaki verilmiştir.
Bu işletmenin tükettiği bu enerjiden dolayı ceza alıp almayacağını, ceza alacaksa oranını hesaplayınız.
Aktif enerji=12102 kwh
Endüktif enerji=2466 kwh
Kapasitif enerji=135 kwh
33
4. HARMONİKLİ SİSTEMLERDE KOMPANZASYON
4.1. Harmonik ve Tanımı
Elektrik dağıtım şebekesinde gerilim sinüs şeklindedir (Şekil 4.1). Aynı şekilde şebekeden çekilen
akımın da sinüs şeklinde olması beklenir.
Ancak günümüzde elektrik şebekelerinde saf sinüs şeklindeki gerilim ve akım dalga şekilleri ile
karşılaşmak çeşitli nedenler ile zorlaşmış, gerilim ve akım dalga şekilleri sinüs şeklinden farklı bir
duruma gelmeye, yani harmonik içermeye başlamıştır (Şekil 4.2 ve Şekil 4.3).
Şekil 4.1: Sinüs dalgası
Şekil 4.2: Harmonik dalga
Şekil 4.3: Harmonik dalga
4.2. Harmonik Meydana Getiren Alıcılar
Günümüzde harmoniklerin oluşmasının temel nedeni, modern enerji dönüşüm teknikleri kullanan güç
elektroniği cihazlarının sayısındaki hızlı artıştır. Örneğin artık birçok uygulamada verimlilik ve kontrol
34
olanakları gibi nedenlerle elektrik motorları, motor sürücüler tarafından kontrol edilmektedir. Bir güç
elektroniği cihazı olan motor sürücü şebekeden harmonik içerikli akımlar çeker.
Endüstriyel tesislerde ve iş merkezlerinde yoğun olarak karşılaşılabilecek harmonik içerikli akımlar
çeken cihazlar aşağıdaki şekilde sıralanabilir:- Motor sürücüleri (hız kontrol cihazları) - Kesintisiz güç
kaynakları (KGK'lar)- Doğrultucular (redresörler) ve akü şarj cihazları- Endüksiyon ocaklarıBilgisayarlar ve ofis cihazları- Özellikle elektronik balastlı deşarj lambaları
- Frekans çeviriciler
Bunların dışında
- Kaynak makineleri,
- Gerilim regülatörleri,
- Ark ocakları,
- Transformatörler
- Generatörler
-Döner makineler
-Doğru akım ile enerji nakli
- Dengesiz yüklenmiş motorlar da güç elektroniği devreleri içermemelerine rağmen harmonik üretirler.
4.3. Harmoniğin Sistemde Meydana Getirdiği Sakıncalar
 Harmoniğin
sakıncaları
kısaca
şu












şekilde
sıralanabilir:
Kompanzasyon kondansatörlerinin yalıtkanlıklarının bozulmasına veya aşırı yükten dolayı
kötü çalışmasına
Kompanzasyon kademe sigortalarının veya kompanzasyon şalterinin açması
Şalterlerde ve diğer koruma sistemlerinde anlamsız açmalar
Dağıtım transformatörünün beklenenden fazla ısınması
Özellikle hassas elektronik cihazlarda hatalar, anlamsız arıza kodları ve duruşlar
Ölçüm sistemlerinde hatalar
İletişim sistemlerinde parazitler
İşaret parazitlerine ve rölelerin kötü çalışmasına
Asenkron ve senkron makinlerde makanik tireşime
Asenkron ve senkron makinlerde aşırı ısınmaya ve bundan dolayı kayıplara
Akkor flamanlı ampullerin ömrü kısalır.
Deşarjlı aydınlatmada duyulabilir gürültüye neden olur.
4.4. Sistemde Harmoniğin Tespit Edilmesi
 Elektrik panolarına monte edilebilen cihazlar: Bazı enerji analizörlerine enerji kalitesi ve
harmonikler ile ilgili parametreleri ölçme özelliği de eklenmiştir. Ölçüm yapılmak istenen
panolara monte edilen bu cihazlar ile o noktadaki birçok ölçüm değerine ulaşmak mümkündür.
Bu değerler şunlardır.
3 Faz akım
3 Faz gerilim(faz - nötr )
3 Faz gerilim (faz-faz)
35
3 Faz aktif güç
3 Faz reaktif güç
3 Faz görünen güç.
3 Faz cosø
Frekans
3 Faz aktif enerji (giren)
3 Faz aktif enerji(çıkan)
3 Faz reaktif enerji (indüktif)
3 Faz reaktif enerji (Kapasitif)
 Ölçüm değerleri cihaz özelliklerine bağlı olarak cihaz ekranından veya bilgisayar
bağlantısı aracılığı ile bilgisayardan incelenmektedir. Birçok cihazda farklı noktalara
yerleştirilen enerji analizörlerinin tek bir bilgisayar aracılığı ile izlenmesi özelliği de vardır.
Cihaz ve program özelliklerine bağlı olarak değerlerin kaydedilmesi, çeşitli durumlarda
alarmlar verilmesi gibi olanaklar da vardır.
 Aktif ve reaktif enerji sayaçları ekranda izlenmedikleri zaman içinde de, aktif ve reaktif
enerjiyi saymaya devam etmektedir.
Resim 4.1: Pano tipi enerji analizörleri
36
Şekil1 4.4: Pano tipi enerji analizörü bağlantı şeması
 Portatif ölçüm cihazları: Enerji kalitesi analizörü olarak adlandırılan bu cihazların tek ve
üç fazlı olanları vardır. Gerilim bağlantı uçları bara ve bağlantı noktalarına tutturulabilecek
şekildedir. Akım ölçümü için genellikle klemp şeklinde bara ve kablo üzerine takılabilen akım
algılayıcıları kullanılır. Bazı durumlarda enerji sisteminde bulunan akım transformatörlerinden
de ölçüm alınabilir. Genellikle enerji kalitesi ve harmonikler ile ilgili birçok parametrenin yanı
sıa akım, gerilim, güç ve enerji ile ilgili parametreleri de ölçebilir. Değerler birçok cihazda anlık
olarak cihaz ekranında görüntülenebilir, istek üzerine de daha sonra incelenmek üzerine cihaz
hafızasına kaydedilebilir. Kaydedilen değerler bilgisayara aktarılarak incelemeler yapılır. Bazı
cihazlarda ise cihaz ekranından sadece sınırlı bilgiye ulaşılabilir. Bu tip cihazlar daha çok kayıt
alıp daha sonra bilgisayar ortamında inceleme yapmak üzere geliştirilmiştir.
Resim 4.2: Portatif enerji kalitesi analizörleri
 Sabit profesyonel cihazlar: Bazı üreticilerin ürettiği, daha çok enerji üretim, iletim ve dağıtımı
alanında çalışan firmaların kullanmaları için tasarlanmış cihazlardır.Enerji kalitesi ve harmonik
analizörleri genellikle aşağıdaki değerleri ölçebilirler:
* Gerilim etkin (RMS) değerleri (V)
* Akım etkin (RSM) değerleri (I)
* Gerilim anomalileri (anlık gerilim düşmeleri ve yükselmeleri gibi)
* Aktif güç (P)
* Endüktif reaktif güç (Qi)
* Kapasitif reaktif güç (Qc)
* Görünen güç (S)
* Güç faktörü (PF)
* Kayma güç faktörü (dPF)
* Gerilim toplam harmonik bozulma değeri (THDv)
* Akım toplam harmonik bozulma değeri (THDi)
* Ayrı ayrı gerilim harmonikleri
* Ayrı ayrı akım harmonikleri
* Ölçüm süresi boyunca enerji durumu
37
Harmoniklerin ölçümünde önemli olan değerlerin toplanması değil, ölçümlerin doğru noktalarda, doğru
koşullar altında gerçekleştirilmesi ve doğru olarak yorumlanabilmesidir.
4.5.Harmoniğe Karşı Kompanzasyon Sistemlerinde Alınan Tedbirler






Harmoniklerin çözümü için genellikle aşağıdaki yöntemlerden biri veya birkaçı uygulanır:
Kompanzasyon
sisteminin
filtreli
kompanzasyon
sistemine dönüştürülmesi
Aktif harmonik filtre uygulanması
Üçüncü harmonik filtresi gibi pasif harmonik filtre uygulamaları
Elektrik tesisatında yük dağılımları değiştirilerek yapılan çalışmalar sonucunda problemin
çözülmesi
Harmonik üreten yüklerde yapılacak çesitli çalişmalar ile problemin çözülmesi
4.5.1. Filtreli Kompanzasyon
Harmonik oranlarının yüksek olduğu tesislerde geleneksel kompanzasyon sistemleri ile yaşanabilecek
sorunlara değinmiştik. Filtreli kompanzasyon sistemleri bu sorunlara hızlı, kolay ve ekonomik bir
şekilde çözüm sağlar.
Şekil 4.5: Kompanzaasyon sistemine seri endüktans bağlayarak filtreli kompanzasyon
Filtreli kompanzasyon sistemlerindeki temel fark, devrede olan kondansatör gruplarının
şebekeye direkt olarak bağlı olmaları yerine bir harmonik filtre reaktörü üzerinden bağlı
olmalarıdır.
38
Şekil 4.6: Aktif fitre ile kompanzasyon prensip şeması
Birçok aktif harmonik filtre, akım harmoniklerini filtrelemenin yanı sıra reaktif güç kompanzasyonu
da yapabilir. Bu durumda aktif harmonik filtre sistemin kayma güç faktörünü (cos fi) 1,00'e
yaklaştırmak için gerekli olan akımı kendi içerisinde üretip sisteme sağlayacak, yani bir kondansatör
grubu gibi davranacaktır. Reaktif güç kompanzasyonu özelliği olan aktif harmonik filtrelerde
genellikle harmonik filtreleme ve reaktif güç kompanzasyonu özellikleri ayrı ayrı veya birlikte
devreye sokulup devreden çıkartılabilir. Aktif filtreler iki kısma ayrılır:
 Seri aktif filtreler: Seri aktif filtreler sisteme bir transformatör ile bağlanır. Seri aktif filtre ile
gerilim harmonikleri elimine edilir (şekil 4.7).
Şekil 4.7: Seri aktif filtre prensip şeması
 Paralel aktif filtreler: Paralel aktif filtre adından da anlaşılacağı gibi sisteme paralel bağlı olarak
çalışır. Paralel aktif filtre, akım kaynağı gibi davranan nonlineer (doğrusal olmayan) yükler
için etkilidir (şekil 4.8).
39
Şekil 4.8: Paralel aktif filtre prensip şeması
4.5.3. Pasif Filtre ile Kompanzasyon
Pasif filtreler, kaynak ile alıcı arasına konulan ve temel frekans dışındaki bileşenleri yok etmek için
tasarlanan, kondansatör (C), endüktans (L) ve bazı durumlarda direnç (R) elemanlarından oluşan
devrelerdir.
Pasif filtreler, seri pasif filtreler ve paralel (şönt) pasif filtreler olmak üzere kendi içerisinde ikiye ayrılır.
Ayrıca uygulamada çok karşılaşılan bir diğer pasif filtre türü de sistemde bulunan kompanzasyon
sistemine seri endüktans bağlamaktır.
 Seri Pasif Filtreler: Seri filtreler adından da anlaşılacağı gibi, kaynak ile harmonik üreten
eleman arasına seri olarak bağlanan endüktans (L) elemanından oluşmaktadır. Seri bağlanan
bu empedans,
𝑋𝐿 = 2𝜋. 𝑓 formülüne göre harmonik frekanslarına yüksek empedans göstererek
onların geçişlerini engeller (şekil 4.9).
Resim 4.9: Seri pasif filtre prensip şeması
 Paralel Pasif Filtreler: Paralel (şönt) pasif filtreler, harmonik kaynağı ile şebeke arasına
kondansatör ( C) , endüktans (L) ve bazı durumlarda direnç (R) elemanlarının paralel olarak
bağlanmasından oluşan devrelerdir. Paralel pasif filtrelerde amaç yok edilmek istenen harmonik
frekansı için rezonansa gelecek L, C değerleri hesaplayarak bu devreyi güç sistemine
bağlamaktır (Şekil 4.10).
40
Resim 4.10: Paralel pasif filtre prensip şeması
PARATONER TESİSATLARI
1. PARATONER TESİSATININ GÖREVLERİ
2. PARATONER TESİSATI ÇEŞİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ
3. PARATONER TESİSATININ BÖLÜMLERİ
20.1 PARATONER TESİSATININ GÖREVLERİ
Gökyüzünde yılda 3 milyar şimşek veya yıldırım oluşmaktadır. Bir diğer deyişle yılın herhangi bir
zamanında dünyanın üstünde 2000 yıldırım bulutu vardır ve dünyamıza her saniyede 100 yıldırım
düşmektedir. Güçlü bir fırtına, Hiroşima’ya atılan atom bombasından 100 kat daha fazla enerji açığa
çıkarmaktadır. Kim bilir? Belki bir gün gelecek yıldırımları da enerji kaynağı olarak kullanmayı
41
öğreneceğiz. Bu gök olayı insanlığın ilk tarihinden itibaren ilahi bir işaret olarak görülmüştür.
Yıldırım düşmesi insanlar için tehlikeli olmasına rağmen insan yaşamına faydası da vardır. Yıldırımlar
yeryüzündeki bitkiler için faydalı maddeler olan azot, nitratlar ve oksije- nin de yeryüzüne inmesine
neden olurlar.
Her şey güneş ışıkları ile yeryüzünde ısınan havanın yükselmesi ile başlıyor. Tabii içinde buharlaşan
suyu da yukarı taşıyarak, bu yükselen hava yaklaşık 2-3 ki- lometreye ulaşınca havanın soğuk
katmanlarına rast geliyor. Soğuk havalarda nefes verince nefesimiz nasıl buharlaşıyorsa aynen o şekilde
buharlaşıyor ve gördüğümüz bulutu oluşturuyor. Bu bulutlar daha sonra hava akımları ile 20.000
metreye kadar tırmanabiliyorlar. Aslı tam bilinememesine rağmen bulutların bu yükselişleri sırasın- da
içlerinde oluşan buz kristallerinin birbirlerine sürtünerek bir statik elektrik ener- jisi açığa çıkardıkları
öne sürülüyor. Bu elektrik enerjisi bulutların üst katmanlarında pozitif (+), alt katmanlarında ise negatif
(-) yüklü olarak birikiyor. Bulutun içindeki yük havayı iyonize edecek güce ulaştığında şimşek
oluşuyor.
Yağmur bulutlarının alt yüzeylerindeki büyük negatif yük içindeki elektronları iterek orayı da pozitif
yüklü hale getiriyor ve bu yük saniyede 1000 kilometre hızla toprağa iniyor, yani kısa devre yapıyor.
Yıldırımın bu andaki ısısı 30.000 derece olup güneşin yüzeyindeki ısının 5 katı kadardır.
Yıldırım düşerken çok şaşırtıcı bir şey oluyor. Yerden de buluta doğru bir bo- şalma oluyor. Yerden
100 metre yükseklikte bu iki akım birleşiyor ve iletkenliği çok fazla olan bir koridor oluşuyor. İşte
bundan sonra yıldırımı hiçbir şey durduramaz, pozitif yük hızla buluta doğru onu nötr hale getirmek
için yükselir, işte yıldırımın havadan yere mi, yoksa yerden havaya mı oluştuğunu yaratan soru budur.
Bu koridordan yerden göğe doğru neredeyse ışık hızının üçte biri hızla yük- selen akını yıldırımın göze
gelen şiddetli ışığını da yaratır. Ardından yine yukarıdan yere iner ve iki taraf arasındaki potansiyel
farkı sıfırlanana kadar bu olay 10-12 kez tekrarlanabilir.
Yıldırımın zararsız olarak toprağa iletilmesinde paratoner tesislerinden yarar- lanılır. Elektrikli
boşalmaların en az dirençli yoldan çevresine zarar vermeden topra- ğa iletilmesi bu tesislerin yapım
amacıdır.
Yıldırımın oluşumunu hızlandıran etkenlerin başında; sivri uçlar, bayrak direk- leri, kuleler, yüksek
binalar, (TV, Telsiz, GSM, Radyo vericileri) anten direkleri, trafo tesisleri vs. sayılabilir. Bunlara
ilave olarak askerî tesisler, cami ve minareler, okullar, hapishaneler, hastaneler, stadyumlar, gaz dolum
tesisleri, petrol ofisleri, rafineriler, havaalanları, köprüler, fabrikalar, depolar ve tüm binalarda
paratoner ve topraklama tesisleri yapılması mecburidir.
42
Resim 20.1 Yıldırım deşarjı oluşumu
Şekil 20.1 Yıldırım oluşumu ( + ve – yüklerin oluşumu)
20.2 PARATONER TESİSATI ÇEŞİTLERİ VE ÖZELLİKLERİ
Gelen bir yıldırımın etkisine karşı korunması gereken binalar üç şekilde korunabilir.
43
Şekil 20.2 Paratoner sistem çeşitleri
Şekil 20.3 Faraday kafesi
20.2.1 Faraday Kafesi
Faraday kafesi ile korunması istenen bina en yüksek yerlerinden toprağa kadar devamlı ve kesiksiz
iletkenlerle(yatay ve düşey) sarılmaktadır. Faraday kafesi yönteminin yeterli olması için korunacak
cismin birçok yerinden paket bağlar gibi iletken tellerle sarılması gerekmektedir.
44
20.2.2 Franklin Çubuğu
Franklin çubuğu korunacak yerin en yüksek noktasına sivri bir çubuk yerleştir- me prensibine dayanan
koruma sistemidir. Bu çubuk en kısa yoldan indirme iletkeni ile topraklama tesisatına bağlanmaktadır.
Bu yöntemle geniş alanları hatta binaları korumak mümkün değildir. Günümüzde özellikle cami
minareleri, kuleler, deniz fe- neri ve bacalar gibi küçük boyutlu alanlarda kullanılmaktadır. Franklin
çubuğu veya yakalama ucu sistemleri olarak bilinen bu yöntem basit bir metal uç, iniş iletkeni ve
topraklama bölümlerinden oluşan bir yıldırımdan korunma yöntemidir.
Şekil 20.4 Franklin çubuğu
20.2.3 Aktif Paratonerler
Radyoaktif paratonerlerin yasaklanmasıyla, bu paratonerlerin yerini E.S.E. (Ak- tif ) Paratonerler
almıştır. E.S.E. (Aktif ) Paratonerler çeşitleri iki tiptir :
20.2.3.1 Piezo Elektrik Kristalli Franklin France Aktif Paratoneri
Franklin France aktif paratoneri birçok yönden üstündür. Piezoelektrik kristal, tabiatta doğal olarak
bulunan bazı madenlerden üretilirler. Bu nedenle de yıldırım deşarjlarından etkilenmezler ve
dolayısıyla da bakım gerektirmezler. Hem pozitif hem de negatif yıldırım deşarjına karşı korunmalıdır.
Montajsız veya montajlı test edebilme imkanı vardır. Fransız Atom Enerjisi Kurumu tarafından
tasarımı gerçek- leştirilmiş ve bu kurumdan patentlidir. 25 yıl çalışırlılık ve paslanmazlık garantisinin
yanında en önemli özelliği, yağmur ve elektrik deşarjından hiç etki görmemesi ve dolayısıyla
bozulmamasıdır.
45
Resim 20.2 Aktif paratoner başlıkları
Radyoaktif Paratonerler: Radyoaktif paratonerlerde radyoaktif kaynak kullanıl- dığından günümüzde
yeni tesislerde kullanılmamaktadır. Eski tesislerdekiler de sö- külecektir. Radyoaktif paratonerlerin de
montajı, muhafazası, nakli ve ilgili depoya teslimi Türkiye Atom Enerjisi Kurumunca lisanslı firmalar
tarafından yapılması şart koşulmuştur. De montaj yapacak personel, TAEK’ dan eğitim almış ve
sertifika sahibi olmalıdır. Personel, kalibre edilmiş dozimetreye ve nakil esnasında muhafaza amacıyla aracında kurşun kaba sahip olmalıdır. Lisans Belgesi bayi adı altında hiçbir kişi veya kuruluşa
devredilemez. Hiçbir şirket lisans sahibi firma adına söküm yapamaz.
20.3 PARATONER TESİSATININ BÖLÜMLERİ
Paratoner tesisatı yapımında iniş iletkenleri, yakalama çubuğu, direk, bağlantı parçaları ve topraklama
elemanları kullanılır.
46
Şekil 20.5 Paratoner montaj parçaları
20.3.1 İniş İletkenleri
2 x 30 veya 2 x 50 mm dolu daire kesitli bakır iniş iletkeni kullanılacaktır. Bu iletken uygun aralıklarla
kroşeler kullanılarak montaj yüzeyine tutturulur.
20.3.2 Yakalama Çubukları
Çubuklar ucu sivriltilmiş en az 16 mm2 kesitli paslanmaz çelikten en az 50 cm boyundadır. Tesisin en
yüksek bölümlerine konur. Çatı aynı düzlemde ise özellikle köşelerden başlanarak en çok 15 m aralıklı
yakalama çubukları konur.
20.3.3 Direk
6 metre boyunda galvanizli bir borudur. Bu direk duvara ya da çatıya altlık, gergi telleri, kelepçeler
vs. ile monte edilir.
20.3.4 Bağlantı Parçaları
Paratoner sistemlerin montajında ve bağlantılarında kroşeler, bağlantı kle- mensleri gibi bağlantı
parçaları kullanılır.
2 x 30 veya 2 x 50 mm dolu daire kesitli bakır iniş iletkeni kullanılacaktır. Bu iletken uygun aralıklarla
kroşeler kullanılarak montaj yüzeyine tutturulur.
20.3.2 Yakalama Çubukları
47
Çubuklar ucu sivriltilmiş en az 16 mm2 kesitli paslanmaz çelikten en az 50 cm boyundadır. Tesisin en
yüksek bölümlerine konur. Çatı aynı düzlemde ise özellikle köşelerden başlanarak en çok 15 m aralıklı
yakalama çubukları konur.
20.3.3 Direk
6 metre boyunda galvanizli bir borudur. Bu direk duvara ya da çatıya altlık, gergi telleri, kelepçeler
vs. ile monte edilir.
20.3.4 Bağlantı Parçaları
Paratoner sistemlerin montajında ve bağlantılarında kroşeler, bağlantı kle- mensleri gibi bağlantı
parçaları kullanılır.
20.3.1 İniş İletkenleri
20.3.5 Paratoner Sistemi Montaj ve Bağlantıları
• Aktif paratoner, korunması istenilen bölgedeki en yüksek noktadan 1,5 m daha yükseğe monte
edilecektir.
• Tesiste kullanılacak bakır iletkenler %99,5 saflıkta elektrolitik bakır olacaktır.
• Kurulacak tesisatın topraklama direnci ölçülecek ve 5 Ohm’dan az olacaktır, fazla ise ilave bakır
çubuk ile düşürülecektir.
• Toprak altında kalan tüm bağlantı noktaları ziftlenecektir.
• Paratoner monte edilecek çatılarda TV antenleri - Telsiz vs. mevcut ise
Paratoner tesisatına bağlanacaktır (TS 622).
• Telefon, Yangın ihbar ve kumanda tesisatı, kablolarının geçtiği güzergahlarda yapılması gereken
topraklamalar, bu kabloların en az 5 m uzağına yapılacaktır.
48
• Aktif paratonerde toprak altında kalan tüm bağlantı noktaları ziftlenecektir.
• Yıldırımlı havalarda; Telefon fişlerini ve televizyon anten fişlerini çekiniz.
ÖZET
Gökyüzünde yılda 3 milyar şimşek veya yıldırım oluşmaktadır. Bir diğer deyişle yılın herhangi bir
zamanında dünyanın üstünde 2000 yıldırım bulutu vardır ve dün- yamıza her saniyede 100 yıldırım
düşmektedir. Güçlü bir fırtına, Hiroşima’ya atılan atom bombasından 100 kat daha fazla enerji açığa
çıkarmaktadır.
Yıldırımın zararsız olarak toprağa iletilmesinde paratoner tesislerinden yarar- lanılır. Elektrikli
boşalmaların en az dirençli yoldan çevresine zarar vermeden topra- ğa iletilmesi bu tesislerin yapım
amacıdır.
Faraday kafesi ile korunması istenen bina en yüksek yerlerinden toprağa kadar devamlı ve kesiksiz
iletkenlerle(yatay ve düşey) sarılmaktadır. Faraday kafesi yönte- minin yeterli olması için korunacak
cismin birçok yerinden paket bağlar gibi iletken tellerle sarılması gerekmektedir.
Franklin çubuğu korunacak yerin en yüksek noktasına sivri bir çubuk yerleştir- me prensibine dayanan
koruma sistemidir. Bu çubuk en kısa yoldan indirme iletkeni ile topraklama tesisatına bağlanmaktadır
Radyoaktif paratonerlerin yasaklanmasıyla, bu paratonerlerin yerini E.S.E. (Ak- tif ) Paratonerler
almıştır.
Paratoner tesisatı yapımında iniş iletkenleri, yakalama çubuğu, direk, bağlantı parçaları ve topraklama
elemanları kullanılır.
49
PARATONER TESİSATI ÇİZİMLERİ
1. Paratonerlerle İlgili Yönetmelik ve Şartnamelerin İncelenmesi
2. Paratoner Tesisat Şemasının Çizimi
17.1 PARATONERLERLE İLgİLİ YÖNETMELİK VE ŞARTNAMELERİN İNCELENMESİ
Yıldırımdan korunma tesisatı yapılırken veya projelendirme çalışması yapılırken, Elektrik İç Tesisleri
Yönetmeliği ve Bayındırlık Bakanlığı tarafından çıkarılan, Elektrik Tesisatı, genel Teknik
Şartnamesi’nin ilgili hükümleri dikkate alınır.
17.1.1 Yıldırıma Karşı Muhafaza Edilecek Binaların Sınıflandırılması
50
17.1.2 Yıldırımlık Tesisatı
Köşe ve sırt gibi en çok yıldırım çarpmasına maruz kalan bina kısımları, yıl- dırımlığa ait
iletkenler geçecek veya bu gibi kısımlar, kendilerinden daha yüksekte bulunan bir yıldırımlık
muhafaza sahası içinde bulunulacaktır.
Yıldırımlık tesisatı, bütün tali kısımlarıyla birlikte binanın en yüksek yerlerin- den toprağa
kadar devamlı ve kesiksiz madeni bir yol teşkil edecektir. Bu madeni yol kâfi bir kesitte olup, tahribata
karşı kâfi derecede dayanıklı olacaktır.
Mevcut havagazı, su ve kalorifer tesisatı ile binada bulunan madenî kısımlar toprak hattına
bağlanacaktır.
Yıldırımlık tesisatı aşağıdaki yazılı kısımlardan meydana gelir.
1. Yıldırım yakalama tesisatı
2. Çatı nakilleri
3. İndirme nakilleri (desantlar)
4. Toprak elektrodu
Yıldırımlık tesisatında kullanılacak olan iletkenlerin cins ve nevilerine göre kesit ölçüleri
17.1.3 Toprağın İzafi Direnci
Mevsim değişikliklerinin geçiş direnci üzerindeki tesiri, büyük derinliklerde veya toprağın içine tuz
konulması halinde daha azdır. Elektrotun etrafındaki dokun- ma yüzeyi donarsa geçiş direnci 5 misline
kadar çıkabilir. Toprak direnci, nem mik- tarı arttırılarak veya elektrotun etrafına tuz ilave etmek, taşlı
kayalı çakıllı ve kumlu zeminlere çimli humus ve tarla toprağı ilâve etmek, elektrot yüzeyinin
büyütülmesi suretiyle azaltılabilir.
Yıldırımın Oluşumu:
her şey güneş ışıkları ile yeryüzünde ısınan havanın yükselmesi ile başlıyor. Tabii içinde buharlaşan
suyu da yukarı taşıyarak, bu yükselen hava yaklaşık 2-3 ki- lometreye ulaşınca havanın soğuk
katmanlarına rast geliyor. Soğuk havalarda nefes verince nefesimiz nasıl buharlaşıyorsa aynen o şekilde
51
buharlaşıyor ve gördüğümüz bulutu oluşturuyor. Bu bulutlar daha sonra hava akımları ile 20000
metreye kadar tırmanabiliyorlar.
Aslı tam bilinememesine rağmen bulutların bu yükselişleri sırasında içlerinde oluşan buz kristallerinin
birbirlerine sürtünerek bir statik elektrik enerjisi açığa çı- kardıkları öne sürülüyor. Bu elektrik enerjisi
bulutların üst katmanlarında pozitif (+), alt katmanlarında ise negatif (-) yüklü olarak birikiyor. Bulutun
içindeki yük havayı iyonize edecek güce ulaştığında şimşek oluşuyor.
Yağmur bulutlarının alt yüzeylerindeki büyük negatif yük içindeki elektronları iterek orayı da pozitif
yüklü hale getiriyor ve bu yük saniyede 1000 kilometre hızla toprağa iniyor, yani kısa devre yapıyor.
Yıldırımın bu andaki ısısı 30.000 derece olup güneşin yüzeyindeki ısının 5 katı kadardır.
Yıldırım düşerken çok şaşırtıcı bir şey oluyor. Yerden de buluta doğru bir bo- şalma oluyor. Yerden
100 metre yükseklikte bu iki akım birleşiyor ve iletkenliği çok fazla olan bir koridor oluşuyor. Ġşte
bundan sonra yıldırımı hiçbir şey durduramaz, pozitif yük hızla buluta doğru onu nötr hale getirmek
için yükselir, işte yıldırımın havadan yere mi, yoksa yerden havaya mı oluştuğunu yaratan soru budur.
Bu koridordan yerden göğe doğru neredeyse ışık hızının üçte biri hızla yük- selen akını yıldırımın göze
gelen şiddetli ışığını da yaratır. Ardından yine yukarıdan yere iner ve iki taraf arasındaki potansiyel
farkı sıfırlanana kadar bu olay 10-12 kez tekrarlanabilir.
Resim 17.1 Yıldırım deşarjı oluşumu
52
Şekil 17.1 Yıldırım oluşumu ( + ve – yüklerin oluşumu)
• Eksi yüklü elektronlar aşağı doğru zikzak yapmaya başlarlar.
• Artı yüklü parçacıklar da bulutun tabanında toplanır.
• Bulut yeryüzüne iyice yaklaşınca gözle görülemeyen öncü eksi yükler yere inerek bir yol
açarlar ve sonra da yerden buluta doğru elektrik akımı başlar.
• Artı yükler saniyede 100 000 kilometreyi aşan bir hızla buluta akar.
17.2 PARATONER TESİSAT ŞEMASININ ÇİZİMİ
Şekil 17.2: Bir binaya paratoner tesisatının montajı ve paratoner tesisatında kullanılan gereçler
53
Resim17.2 Aktif paratöner başlıkları
Elektrostatik E.S.E. aktif paratonerler:
Elektrostatik Aktif Paratonerler değişik tip ve çeşitlerde olabilirler. Değişik test rapor- ları, standartlara
(ISO ve kendi ülkelerinin standartları) ve 25 yıl gibi bir garantiye sa- hiptirler. Yıldırıma karşı etkili bir
koruma alanı oluştururlar. Bu tip aktif paratonerler farklı yapılış tekniklerine sahip olmakla birlikte
etkin bir koruma alanına sahiptirler.
Paratoner Elemanları:
Paratoner tesisatı yapımında iniş iletkenleri, yakalama çubuğu, direk, bağlantı parçaları ve topraklama
elemanları kullanılır.
54
Şekil 17.3: Paratoner Montajı ve Paratoner Tesisatına Örnek
Topraklama ve Paratoner Tesisat Malzemeleri:
1 - Yakalama Ucu veua Aktif Paratonerler
2 - Duvar kroşesi,
3 - İniş İletkenleri,
4 - Test klemensi,
5 - Muhafaza Borusu,
6 - Logar,
7 - Çevre Topraklaması,
8 - Toprak- lama Elektrodu,
55
Şekil 17.4: Bir paratonerin montajı ve ve paratoner tesisatında kullanılan gereçler
56
ÖZET
Bazı bina, tesis ve tarihi eserlerin doğa olaylarından biri olan yıldırım- dan korunması gerekir.
Yıldırımdan korunma tesisatlarına paratoner tesisat- ları denir. Projelendirme çalışması yapılırken,
Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliği ve Bayındırlık Bakanlığı tarafından çıkarılan, Elektrik Tesisatı, genel
Teknik Şartnamesi’nin ilgili hükümleri dikkate alınır.
Yıldırıma karşı muhafaza edilecek binalar ve tesisler, patlayıcı mad- delerin imali veya depolanması
için kullanılan binalar, kolay yanıcı ve zor söndürülen maddelerin (kibrit, petrol, alkol, hava gazı, vb.)
imali, istifi veya kullanılması için kullanılan depo ve binalar, tiyatro, cami, kilise, okul, üni- versite
binası, sergi binası, hapishane, fabrika, elektrik merkezi, su tevzi merkezi, büyük ticarethane, banka,
kışla, depo, silo, otel, büyük han, demir yolu istasyon binası, mahkeme binası, müze, kütüphane gibi
toplantı yer- leri. Bunlardan başka evvelce yıldırım düşen binalar ve bunların civarında bulunan inşaat
ile yangın tehlikesine maruz çatılan haiz olan binalar da bu grup dahilindedir.
Yıldırımlık tesisatı, köşe ve sırt gibi en çok yıldırım çarpmasına maruz kalan bina kısımları, yıldırımlığa
ait iletkenler geçecek veya bu gibi kısım- lar, kendilerinden daha yüksekte bulunan bir yıldırımlığın
muhafaza sahası içinde bulunulacaktır. Yıldırımlık tesisatı, bütün tali kısımlarıyla birlikte bina- nın en
yüksek yerlerinden toprağa kadar devamlı ve kesiksiz madeni bir yol teşkil edecektir. Bu madeni yol
kâfi bir kesitte olup, tahribata karşı kâfi dere- cede dayanıklı olacaktır. Mevcut havagazı, su ve kalorifer
tesisatı ile binada bulunan madenî kısımlar toprak hattına bağlanacaktır. Yıldırımlık tesisatı, yıldırım
yakalama tesisatı, çatı nakilleri, indirme nakilleri (desantlar) toprak elektrodu gibi kısımlardan meydana
gelir
Toprağın izafi direnci, mevsim değişikliklerinin geçiş direnci üzerinde- ki tesiri, büyük derinliklerde
veya toprağın içine tuz konulması halinde daha azdır. Elektrodun etrafındaki dokunma yüzeyi donarsa
geçiş direnci 5 mis- line kadar çıkabilir. Toprak direnci, nem miktarı artırılarak veya elektrodun etrafına
tuz ilave etmek, taşlı kayalı çakıllı ve kumlu zeminlere çimli humus ve tarla toprağı ilâve etmek, elektrot
yüzeyinin büyütülmesi suretiyle azal- tılabilir.
57
ELEKTRİK TESİSLERİNDE KORUNMA TEDBİRLERİ
KONULAR
1.
2.
3.
4.
YALITMA
KÜÇÜK GERİLİM KULLANMA
TOPRAKLAMA
SIFIRLAMA
5.1 YALITMA
Elektrik devresinde bulunan, cihaz, takım veya makinelerin yalıtım özellikleri- nin bozularak
gövdelerine elektrik enerjisinin geçmesi veya iletim hatlarının kopa- rak canlılara dokunması
sonucunda elektrik enerjisi tehlikeli bir hale gelir. Elektrik enerjisinin bu tehlikesini önlemek için
yapılan işlemlerden birisi de koruyucu yalıt- ma adı verilen yöntemdir.
5.1.1 Koruyucu Yalıtma
Normalde gerilim altında olmaması gereken, ancak her hangi bir nedenle ya- lıtımı bozulan ve
elektriklenebilen parçalar izoleli olarak yapılmalıdır. Kaçak elektrik akımı ihtimaline karşı, elektrik
işlerinde kullanılan pense, kargaburnu, tornavida ve benzeri el aletleri ile uygun şekilde yalıtılmış,
yağdanlıklar, süpürgeler, fırçalar ve diğer temizlik araçlarının saplan, akım geçirmeyen malzemeden
yapılırlar.
5.1.2 Üzerinde Durulan Yerin Yalıtılması
Yerleri değişmeyen sabit elektrikli makine ve araçlarla, elektrik panolarının ta- ban alanına tahta ızgara,
lastik paspas vb. konulmak suretiyle yapılan bir korunma önlemidir. Bu korunma önlemi, herhangi bir
elektrik kaçağında insanı toprağa karşı yalıttığı için elektrik çarpması gerçekleşmez.
5.2 KÜÇÜK GERİLİM KULLANMA
Yalıtım özelliklerinin bozularak gövdelerine elektrik enerjisinin geçmesi ihti- mali fazla olan, cihaz,
takım ve elektrikli makineler 42 voltluk gerilimle veya daha az bir değerdeki gerilimle çalıştırılmalıdır.
Ayrıca elektrikli takım ve makinelerin ku- manda devrelerinde, kullanma gerilimleri transformatör
vasıtası ile küçültülerek, küçük değerdeki gerilimler kullanılır. Bir yalıtım hatasında elektrik
çarpmasının et- kili olmaması için, bu korunma önlemi yapılan elektrikli araçları ayrıca topraklama- ya
gerek yoktur. Kazan içinde veya buna benzer dar ve iletken kısımları bulunan yerlerle ıslak yerlerde,
alternatif akım ile çalışan lambalar kullanıldığı takdirde küçük gerilim kullanılmalıdır. Bu devredeki
58
fişler aynı yerde bulunabilecek daha yüksek ge- rilimli prizlere uymayacak türden seçilmelidir.
5.3 TOPRAKLAMA
Topraklama, bir elektrik cihazında kazara meydana gelebilecek izolasyon ha- talarında metal gövdenin
elektriklenmesini önlemek amacıyla bir iletken yardımıyla bu gövdenin toprağa bağlanmasıdır (Şekil
5.1). Bu durumda topraklama hem kaçak akımı toprağa akıtır hem de otomatik sigorta yardımı ile
devreyi keserek oluşabile- cek bir tehlikeye karşı can ve mal güvenliğini sağlar.
Şekil 5.1 Topraklama çubuğu
5.3.1 Topraklamanın Önemi
Tablo 5.1 Topraklama sembolleri
Topraklamanın amacı; yapılacak bir hata durumunda oluşacak adım ve do- kunma gerilimlerinin insan
hayatını tehlikeye sokacak mertebede olmasını önlemek veya bu tehlikeli gerilimleri tamamen ortadan
kaldırmaktır. Elektrik sistemlerinin devamlılığı ve insan hayatını güvenceye almak için elektrik
sistemlerinde, gerilim altındaki kısımlar yalıtılır. Toprağa karşı yalıtımda, çeşitli sebeplerle her zaman
59
bo- zulma ve delinme şeklinde hata meydana gelmesi kaçınılmazdır. Topraklama, mey- dana
gelebilecek bu çeşit bir hata durumunda, insan hayatını güvenceye almak maksadıyla uygulanacak
işlemlerden biridir.
Şekil 5.2 Topraklama
5.3.2 Topraklama Çeşitleri
Koruma topraklaması, işletme topraklaması, fonksiyon topraklama, yıldırımın etkilerine karşı
topraklama olmak üzere dörde ayrılır (Şekil 5.2).
5.3.2.1 Koruma Topraklaması
Alçak gerilim tesislerinde temas gerilimine karşı korunma yöntemlerinden biridir. Yüksek gerilim
tesislerinde ise temas gerilimine karşı korumada kullanılacak tek yöntemdir. İşletme araçlarının aktif
olmayan bölümleri, uygun şekilde toprak içi- ne tesis edilmiş olan bir topraklama düzenine iletken bir
şekilde bağlanarak koruma topraklaması elde edilir. Burada uygulanan topraklama yöntemi ile hata
hâlinde, in- san vücudu üzerinden geçecek akımı olduğunca küçük tutmak ve bu arada devre- deki
koruma cihazlarının çalışmasını sağlayarak arızalı kısmın hızla devre dışı olma-sını sağlamaktır.
İnsanları tehlikeli dokunma gerilimlerine karşı korumak için işletme araçlarının aktif olmayan
kısımlarının topraklanmasıdır.
60
Şekil 5.3 Topraklama çeşitleri
5.3.2.2 İşletme Topraklaması
İşletme akım devresinin, tesisin normal işletilmesi için topraklanmasıdır. Alçak gerilim şebekelerinde,
transformatörlerin sıfır noktalarının, doğru akım tesislerinde bir kutbun veya orta iletkenin
topraklanması ile yapılır. Böylece sistemde, toprağa karşı oluşacak gerilimin belirli değerleri
aşmamasına çalışılır. Orta ve yüksek gerilim şebekelerinde işletme topraklaması ülkelerin
yönetmeliklerine göre değişmektedir. Ülkemizde orta gerilim şebekeleri direnç üzerinden
topraklanmaktadır. Yüksek geri- lim şebekelerinin ise direkt olarak topraklanması yoluna
gidilmektedir.
5.3.2.3 Fonksiyon Topraklaması
Bir iletişim tesisinin veya bir işletme elemanının istenen fonksiyonu yerine getirmesi için yapılan
topraklama yöntemlerinden biridir. Yıldırım etkilerine karşı koruma, raylı sistem topraklaması, zayıf
akım cihazlarının topraklanması fonksiyon topraklamasına birer örnektir.
5.3.2.4 Yıldırımın Etkilerine Karşı Topraklama
Elektrik, insanoğlu için vazgeçilmez güç olmasının yanında statik elektrik ön- lemi alınmayıp
topraklama yapılmadığında kötü sonuçlar doğurabilecek bir enerji kaynağıdır. Tesislerin girişlerine
statik yükü boşaltıcı statik elektrik levhaları ve top- raklama sistemleri kuruludur. Buralarda çalışan
kişiler içeri girmeden önce ellerini bu statik yük boşaltıcı sisteme sürerek statik yüklerini boşaltır ve o
şekilde çalışmaya başlar. Benzer sistem benzin istasyonlarında da vardır. Benzin boşaltımını yapacak
olan tankerler topraklama maşası veya topraklama tamburu ile önce üzerindeki sta- tik yükü boşaltır
daha sonra yakıt boşaltım işlemini yapar. Akaryakıt yüklü araçlar ile cephane yüklü araçların alt
taraflarında aşağı doğru sarkıtılmış, oluşan statik elektri- ği toprağa akıtmak üzere yapılmış zincir ya
da tel gibi metaller bulunmaktadır. Ya da sıvı yakıt yüklü tankerlerin, tank içindeki dalgakıranları aynı
zamanda statik elektrik önleme tedbiri olarak sayılabilir.
Yıldırımdan korunma için yüksek gerilim topraklama tesisi kullanılmalıdır. Bü- tün aşırı gerilim
koruma düzenlerinin, toprağa boşalma yolunun direnç ve endük- tansı olabildiğince küçük
tutulmalıdır. Bu sebeple topraklama elektrotuna bağlantı mümkün olduğu kadar düz, köşe yapmadan
61
ve en kısa yoldan yapılmalıdır. Yapıların yıldırım etkilerine karşı koruma önlemleri için ilgili
standartlara (TS 622,TS IEC 61024 ve TS IEC 60364-4-443 vb. ) ve diğer ilgili mevzuatta (Bayındırlık
Bakanlığı Teknik İş- ler şartnamesi Yıldırımlık tesisatı kısmı vb.) belirtilen hususlara da uyulacaktır.
Parla- yıcı ve patlayıcı ortamlarda alınacak ek topraklama önlemleri için ilgili standartlarda ( Örneğin
EN 60079-14 vb. ), tüzük ve genelgelerde belirtilen hususlara uyulacaktır.
5.3.3 Topraklama Elemanları
Topraklama tesisinde kullanılan elemanlar; topraklama iletkeni, topraklayıcı- lar, topraklama bağlantı
elemanları ve zemindir.
Topraklama iletkeni, topraklanacak bir aygıtı veya tesis bölümünün bir top- raklayıcıya bağlayan
toprağın dışında ya da yalıtılmış olarak toprağın içinde çekilmiş bir iletkendir (Resim 5.1). Çeşitli
kalınlıkta yuvarlak, örgülü veya yassı lama şeklinde bakır veya galvanizli iletkenden yapılmaktadır.
Topraklama iletkenlerinin en küçük kesitleri, elektrik tesislerinde topraklamalar yönetmeliğine göre;
Resim 5.1 Galvaniz kaplı topraklama iletkeni
• Bakır: 16 mm²,
• Alüminyum: 35 mm²,
• Çelik: 50 mm² olmalıdır.
Topraklayıcılar; galvaniz topraklama şeridi, galvaniz topraklama çubuğu, galvaniz topraklama levhası,
topraklama klemenslerinden oluşur.
Galvaniz topraklama şeridi, yuvarlak iletken ya da örgülü iletkenden yapılan ve genellikle az derine
gömülen topraklayıcılardır (Resim 5.2). Bunlar uzunlamasına döşenebileceği gibi yıldız, halka, gözlü
topraklayıcı ya da bunların bazılarının bir arada kullanıldığı biçimde düzenlenebilir.
62
Resim 5.2 Galvaniz topraklama şeridi
Galvaniz topraklama çubuğu, boru ya da profil çelikten yapılan ve toprağa çakılarak kullanılan
topraklayıcılardır (Resim 5.3). Genellikle çıplak bakır veya bakır kaplamalı çelikten yapılır. En az 0,5–
1 metre derine gömülmelidir.
Resim 5.3 Galvaniz topraklama çubuğu
Galvaniz topraklama levhası, dolu ya da delikli levhalardan yapılan topraklayıcılardır.
Bunlar genel olarak öteki topraklayıcılara göre daha derine gömülür (Resim 5.4).
Resim 5.4 Galvaniz topraklama levhası
Topraklama bağlantı elemanları, galvaniz kaplı klemenslerden oluşur (Resim5.5)
63
Resim 5.5 Galvaniz kaplı klemensler
Toprağın özgül elektrik direnci vardır. Bu direnç kenar uzunluğu 1 metre olan toprak bir küpün
karşılıklı iki yüzeyi arasındaki dirençtir (Tablo 5.2).
Tablo 5.2 Toprağın özgül direnci
5.4 SIFIRLAMA
5.4.1 Sıfırlama Yapım Nedenleri
Gerilim altında olmayan bütün tesisat kısımlarının şebekenin sıfırlama hattına(topraklanmış nötr
hattına) veya ayrı çekilmiş koruma iletkenine bağlanma- sıdır. Topraklamaya göre daha kolay ve ucuz
olan bu korunma şeklinde, elektrikli cihazda herhangi bir kaçak olduğunda kısa devre meydana gelir
ve sigorta atarak cihazın enerjisini keser. Yani sıfırlama yapılmakla gövdeye kaçak arızası kısa devreye
dönüştürülerek sigortayı artırmak suretiyle devrenin enerjisi kesilmiş olur Masrafsız ve kolay
uygulanmasının yanında, sıfırlamanın birtakım sakıncaları da vardır. Giriş faz nötr iletkenleri eğer yer
değiştirirse alıcılar üzerinde faz verilmiş olur. Normalde nötr hattında enerji bulunmamalıdır ancak
şebeke hatlarının dengesiz yüklenmesi sonucu olarak nötr hattında da enerji olabilir. Küçük değerdeki
kaçaklar sigorta ta- rafından algılanmayacağı için cihaza dokunan kişiler için de her zaman potansiyel
tehlike oluşturur.
64
Şekil 5.4 Sıfırlama
5.4.2 Sıfırlamanın Sakıncaları
Sıfırlamanın iki ana sakıncası vardır. Bunlar:
Binayı besleyen ana kolon hattının kopması sonucu yeniden bağlantı yapı- lırken nötr ve faz uçları
yer değiştirebilir. Bu durumda sıfırlamayla korunan aygıtın gövdesine faz gider, sigorta atmaz.
Sıfırlamayla korunan aygıtın besleme kablosunda nötr hattı koptuğunda faz alıcının gövdesine gider,
sigorta atmaz.
65
ÖZET
Yalıtma: Elektrik devresinde bulunan, cihaz, takım veya makinelerin yalıtım özelliklerinin bozularak
gövdelerine elektrik enerjisinin geçmesi veya iletim hatları- nın koparak canlılara dokunması
sonucunda elektrik enerjisi tehlikeli bir hale gelir. Elektrik enerjisinin bu tehlikesini önlemek için
yapılan işlemlerden birisi de koruyu- cu yalıtma adı verilen yöntemdir.
Normalde gerilim altında olmaması gereken, ancak her hangi bir nedenle ya- lıtımı bozulan ve
elektriklenebilen parçalar izoleli olarak yapılmalıdır.
Yerleri değişmeyen sabit elektrikli makine ve araçlarla, elektrik panolarının ta- ban alanına tahta ızgara,
lastik paspas vb. konulmak suretiyle yapılan bir korunma önlemidir.
Yalıtım özelliklerinin bozularak gövdelerine elektrik enerjisinin geçmesi ihti- mali fazla olan, cihaz,
takım ve elektrikli makineler 42 voltluk gerilimle veya daha az bir değerdeki gerilimle çalıştırılmalıdır.
Topraklama, bir elektrik cihazında kazara meydana gelebilecek izolasyon ha- talarında metal gövdenin
elektriklenmesini önlemek amacıyla bir iletken yardımıyla bu gövdenin toprağa bağlanmasıdır
Topraklamanın amacı; yapılacak bir hata durumunda oluşacak adım ve do- kunma gerilimlerinin insan
hayatını tehlikeye sokacak mertebede olmasını önle- mek veya bu tehlikeli gerilimleri tamamen ortadan
kaldırmaktır.
Koruma topraklaması, işletme topraklaması, fonksiyon topraklama, yıldırımın etkilerine karşı
topraklama olmak üzere dörde ayrılır.
Alçak gerilim tesislerinde temas gerilimine karşı korunma yöntemlerinden bi- ridir. Yüksek gerilim
tesislerinde ise temas gerilimine karşı korumada kullanılacak tek yöntemdir.
Elektrik, insanoğlu için vazgeçilmez güç olmasının yanında statik elektrik ön- lemi alınmayıp
topraklama yapılmadığında kötü sonuçlar doğurabilecek bir enerji kaynağıdır. Tesislerin girişlerine
statik yükü boşaltıcı statik elektrik levhaları ve top- raklama sistemleri kuruludur.
Topraklama tesisinde kullanılan elemanlar; topraklama iletkeni, topraklayıcı- lar, topraklama bağlantı
elemanları ve zemindir.
Topraklama iletkenlerinin en küçük kesitleri, elektrik tesislerinde topraklama- lar yönetmeliğine göre;
• Bakır: 16 mm²,
• Alüminyum: 35 mm²,
• Çelik: 50 mm² olmalıdır.
Toprağın özgül elektrik direnci vardır. Bu direnç kenar uzunluğu 1 metre olan toprak bir küpün
karşılıklı iki yüzeyi arasındaki dirençtir.
66
GÜVENLİK SİSTEMLERİ TESİSATLARI
1. HIRSIZ ALARM TESİSATI
1.1. Hırsız Alarm Sistemi Kablosu
1.1.1. Tanımı
Bina içi sabit tesisatlarda sinyal ve data iletişiminde kullanılan esnek kontrol ve iç bağlantı kablolarıdır.
Enstrümantasyon ve kontrol mühendisliğinde; endüstriyel elektronikte, bilgisayarlarda, ofis
makinelerinde; tüm iletişim sistemlerinde, ses frekans iletiminde, veri transferinde ve elektronik amaçlı
bilgi iletişiminde kullanılmaktadır.
Resim 1.1
VDE standartlarına göre elektronik kontrol kabloları üreticiler tarafından LIYY – LIYY TP – LIYCY
– LIHCH gibi isimlendirilir. Dış kılıflarının üzerinde kablo üreticisinin ismi, kablo cinsi ve 1 metre
aralıklı olarak uzunluğu yazılır. Sizlerin bu kabloları; çalışma gerilimi, çalışma sıcaklığı, minimum
bükülme yarıçapı, iletken yapısı gibi özellikleri dikkate alarak projelerinizde kullanmanız
gerekmektedir. Bazı kablolar gerekli kısa mesafeli ve küçük bükülme yarı çapının kullanılması
gerektiren dar alanlarda kontrol kabloları olarak da kullanılırlar. Bu kablolar dışarıda ve direkt
toprak altına gömülerek kullanılmazlar. Elektrolitik tavlı bakır iletkeni olan yarı sert PVC izolasyonlu,
çok damarlı, grup büküm üzerine ayırıcı olarak polyester bant bulunan, PVC kılıflı, kılıf ve ayırıcı
arasında kalaylı bakır örgü ekran bulunan kablolardır.
1.1.2.1. LIYY Elektronik Kontrol Kabloları
Resim 1.2: LIYY tipi kablo
Flexible yapıdaki kablo, çoklu bükülmüş bakır iletkenlerin yarı sert PVC ile DIN 47100 standardına
uygun renklerde izole edilerek, oluşturulan damarların ikili alt gruplar şeklinde bükülerek oluşturulan
kablo özü şeffaf PES sarma bandı ile helisel olarak sarılır. Kablo özü üzerine PVC gri kılıf tatbik
edilmiştir.
67
LIYY Elektronik Kontrol Kablosu Elektriksel Özellikleri
Şekil 1.1
1.1.2.2. LIYY – TP Elektronik Kontrol Kabloları
Resim 1.3: LIYY-TP tipi kablo
Flexible yapıdaki kablo, çoklu bükülmüş bakır iletkenlerin yarı sert PVC ile DIN 47100 standardına
uygun renklerde izole edilerek, oluşturulan damarların ikili alt gruplar şeklinde bükülerek oluşturulan
kablo özü şeffaf PES sarma bandı ile helisel olarak sarılır. Kablo özü üzerine PVC gri kılıf tatbik
edilmiştir.
LIYY-TP Elektronik Kontrol Kablosu Elektriksel Özellikleri
Şekil 1.2
68
1.1.2.3. LIYCY Elektronik Kontrol Kabloları
Resim 1.4: LIYCY tipi kablo
Flexible yapıdaki kablo, çoklu bükülmüş bakır iletkenlerin yarı sert PVC ile DIN 47100 standardına
uygun renklerde izole edilerek, oluşturulan damarların birlikte katlar şeklinde bükülmesi ile oluşan
kablo özü şeffaf PES sarma bandı ile helisel sarılarak üzerine kalaylı bakır tellerden örgü ekran tatbik
edilir. Ekranlanmış kablo özü üzerine PVC gri kılıf tatbik edilmiştir.
LIYCY Elektronik Kontrol Kablosu Elektriksel Özellikleri
Şekil 1.3
1.1.2.4. LIHCH Elektronik Kontrol Kabloları
Resim 1.5: LIHCH tipi kablo
Flexible yapıdaki kablo, çoklu bükülmüş bakır iletkenlerin jalojensiz alev geciktiren malzeme ile DIN
47100 standardına uygun renklerde izole edilerek, oluşturulan damarların birlikte, katlar şeklinde
bükülmesi ile oluşan kablo özü şeffaf PES sarma bandı ile helisel sarılarak üzerine kalaylı bakır
tellerden örgü ekran tatbik edilir. Ekranlanmış kablo özü üzerine PVC gri renkli helojensiz, alev
geciktiren malzemeden kılıf tatbik edilir.
69
1.1.2.4. LIHCH Elektronik Kontrol Kablosu Elektriksel Özellikleri
Şekil 1.4
1.2. Hırsız Alarm Sistemi
Basit anlamda bir alarm sistemi isyerinizin veya oturdugunuz meskenin içeriden dışarıdan veya her iki
yönden de korunmasını ve yetkisi (şifresi) olmayan kisilerin içeri girmesine izin vermeyen elektronik
sistemlerdir. İyi bir alarm sistemi hırsızın veya sabotajcının içeriye girmesine izin vermemeli, ayrıca
bu tip durumlarda telefon hatti vasıtası ile telefon arama cihazı veya güvenlik merkezi (AHM)
kanalindan dış dünya ile irtibat halinde olmalı, ayrıca sisteme bagli dogru yere yerlestirilmis güçlü bir
sirenle de yakın çevreyi uyarmalıdır.
1.2.1. Hırsız Alarm Sistemleri
1.2.1.1. Güvenlik Panelleri
Gelişen teknoloji ile beraberinde yalnızca hırsıza karşı önlem alan cihazlardan çıkıp insan güvenliğini
tehtit eden diğer unsurları da kontrol eder hale gelmiştir ( Sağlık-yangın gibi).
Şekil 1.5
70
Alarm panellerini başlıca 2 gruba ayırmak mümkündür.
Ø
Tip alarm panelleri; merkeze bağlanabilen (Kominikatörlü).
Ø
Tip alarm panelleri; merkeze bağlanamayan (Kominikatörsüz).
Merkeze bağlanabilen alarm panelleri üzerlerinde dijital bir kominikatöre sahip olup, merkez
tarafından günün 24 saati kontrol altında tutulan (Bilgisayar ortamında) müdahale durumunda bu
merkezce gerekli önlemler alması gereken ileri teknoloji ürünü alarm panelleri.
Merkeze bağlanamayan alarm panelleri; genellikle küçük iş yeri ve evlerde lokal amaçlı, yalnızca
caydırıcı ve uyarıcı niteliği bulunan panellerdir.
Alarm panelleri içerisinde bulundurduğu özellikleri kullanabilmesi için bazı ürünlere ihtiyaç
duymaktadır. Bu ürünlerden bazıları şunlardır.
1.2.1.2. Manyetik Kontak
Genellikle kapı ve pencere gibi açılıp kapanabilen yüzeylere takılan kapı ve pencerenin izinsiz
olarak açıldığını alarm paneline bildirir.
Şekil 1.6
1.2.1.3. Pır Dedektör
İçeriye giren canlıların hareketlerini tespit edip alarm paneline bildiren göz.
Şekil 1.7
71
1.2.1.4. Cam Kırılma Dedektörü
CAM kırılmasını anlayıp alarm paneline bildiren ürün.
Şekil 1.8
1.2.1.5. Harici Siren
Dış alanlara monte edilebilen, su almayan, akülü, temperli yüksek ses çıkışına sahip flaşörlü siren.
Şekil 1.9
1.2.1.6. Dahili Siren
Bina içerisinde kullanılan harici sirene göre daha az ses çıkışına sahip siren.
Şekil 1.10
72
1.2.1.7. Telefon Arayıcı
Sizin kaydedeceğiniz sesli mesajı sizin belirlediğiniz 6 numaraya otomatik olarak bildirir. Bu işlemi
telefon numarasını bulamaması durumunda 4 kere tekrarlar.
Şekil 1.11
1.3. Hırsız ve Yangın Alarm Sisteminin Montajı
1.3.1. Alarm Sistemlerinin Genel Blok Şeması
73
1.3.1.1. Ev İçi Hırsız Alarm Kullanım Şeması
74
1.3.1.2. Panel Tipi Telefon Çevirici Bağlantı Şeması
1.3.1.3. PIR Dedektörü Bağlantı Şeması
75
1.3.1.4. Panel, Keypad, PIR Dedektör, Siren Bağlantı Şeması
76
1.3.2. İşlem Sırası








Hırsız alarm paneline ait bağlantı şeması incelenir.
Kullanma klavuzundaki bilgilere göre kullanılacak kablo seçilir.
Hırsız alarm sistemi elemanları yerleri belirlenir.
Eğer sıva üstü tesisat çekilecekse uygun kanallar döşenir.
Kanal içine İletkenler çekilir.
Hırsız alarm sistemi elemanları yerlerine montajı yapılır.
Elemanların giriş bağlantıları yapılır.
Tüm elemanlar bağlandıktan sonra enerji verilerek test yapılır.
1.3.2.1. Dikkat Edilecek Hususlar






Bağlantıları yaparken kablo uçlarını 5mm den fazla sıyırmayınız.
Montaj yaparken, kablo renkleri ile terminal renklerinin birbiriyle uyuşmasına dikkat ediniz.
Bağlantı şemasında gösterilenden başka kablo bağlamayınız
Tesisatta kullanılan boruların çapı daire sayısı da göz önüne alınarak en az 14mm olmalıdır.
Şifre girerek alarmı durdurmak için keypadler kapıya yakın yerlere monte edilmelidir.
Proje uygulanırken iç tesisat yönetmeliği ve Bayındırlık bakanlığı teknik şartnamelerinde
belirtilen kurallara uyunuz.
2. YANGIN ALARM SİSTEMLERİ
2.1. Yangın Alarm Sistemlerinde Kullanılan Kablolar
Resim 2.1
2.1.1. J-SH(St)SH FE180 E30/E90 Yangın Alarm Kablosu
Resim 2.2: J-SH(St)SH FE180 E30/E90 yangın alarm kablosu
77
Yangın şartları altında (750°C ısı ve alev altında) sabit çalışmak koşuluyla (FE-180) 180 dakika enerji
iletimini sürdürebilen, aleve dayanıklı, halogen free kablolardır. Bu kablolar yangın alarm
sistemlerinde, yangın halinde çalışması gereken cihaz, asansör ve makinelerin kumanda kabloları
olarak, yangın alarm sistemlerine bağlı havalandırma sistemlerinde besleme kablosu olarak, kablonun
yangın esnasında yanarak zehirli gaz çıkarmasının istenmediği ortamlarda hastane, iş merkezlerinde
okullarda, vb. yerlerde kullanılırlar.
Tablo 2.1: J-SH(St)SH FE180 E30/E90 yangın alarm kablosu yapısı
Tablo 2.2: J-SH(St)SH FE180 E30/E90 yangın alarm kablosu teknik özellikleri
2.1.2. JE-H(St)H FE180/E30 HFFR Yangın Alarm Kablosu
Resim 2.3: JE-H(St)H FE180/E30 HFFR yangın alarm kablosu
78
Endüstriyel tesisler, büyük oteller, hastaneler, alışveriş merkezleri, enerji santralleri, kültür merkezleri,
konutlar, havaalanı, metro gibi insan sayısının çok olduğu, yangın tehlikesi olan tesislerde akım
iletiminin devamını sağlamak için otomatik kontrol, güvenlik ve yangın alarm sistemlerinin
donanımlarında analog ve sayısal sinyallerin iletiminde kullanılır. Bu tip kablolar, yangın esnasında
alevi iletmezler, duman yoğunluğu çok düşük korozyona elverişli ortamlar yaratmaz ve de insan
sağlığını etkileyecek zehirli gazlar çıkarmaz.
2.1.2.1. Şekil JE-H(St)H FE180/E30 HFFR Yangın Alarm Kablosu Yapısı
Tablo 2.3: J-SH(St)SH FE180 E30/E90 yangın alarm kablosu teknik özellikleri
Tablo 2.4: JE-H(St)H FE180/E30 HFFR yangın alarm kablosu teknik özellikleri
79
2.1.3. JH(St)H...Lg HFFR Yangın Alarm Kablosu
Resim 2.4: JH(St)H...Lg HFFR yangın alarm kablosu
Bu halojen içermeyen ekranlanmamış kontrol ve iç bağlantı kabloları enstrümantasyon ve kontrol
mühendisliğinde; endüstriyel elektronikte, bilgisayarlarda, ofis makinelerinde; tüm iletişim
sistemlerinde, ses frekans iletiminde, veri transferinde ve elektronik amaçlı bilgi iletişiminde ve de
yangın ihbar kablosu olarak kullanılmaktadır. Bu tip kablolar, yangın esnasında alevi iletmezler,
duman yoğunluğu çok düşük korozyona elverişli ortamlar yaratmaz ve de insan sağlığını etkileyecek
zehirli gazlar çıkarmaz.
Tablo 2.5: JH(St)H...Lg HFFR yangın alarm kablosu yapısı
Tablo 2.6: JH(St)H...Lg HFFR yangın alarm kablosu teknik özellikleri
80
2.2. Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri Kablo Çekiminde Dikkat Edilecek Hususlar
Bir yangın algılama ve alarm sisteminin istenildiği gibi çalışmamasının en önemli sebeplerinden biri
kablolamanın doğru ve düzgün yapılmamasıdır.
Kablolamada gerek tasarım gerekse montaj aşamasında aşağıdaki noktalara çok dikkat edilmelidir.
Ø
Dedektörlerin bulunduğu zon (yangın bölgesi) kabloları, üretici firma önerilerine uygun
seçilmelidir.
Ø
Kablo kesitleri hesaplanmalıdır.
Ø
Üretici firma zon (yangın bölgesi) uzunluklarına uyulmalıdır.
Ø
Kablo yükü hesapları yapılmalıdır.
Ø
Bağlantılar mukavim bir biçimde ve doğru yapılmalıdır.
Ø
Kablo güzergahları, müdahale edilebilecek şekilde seçilmelidir.
Ø
Kablo güzergahlarında su ya da çok yüksek nem olmamalıdır. Eğer olacak ise bu şartlara uygun
kablo kullanılmalıdır.
Ø
Kablo
ekranlaması,
standartlara ve yönetmeliklere uygun
biçimde topraklanmalıdır.
2.3. Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri
2.3.1. Tanım
Konaklama, toplanma, eğitim, sağlık hizmeti, ticaret, ofis, endüstriyel, depolama, cezaevi, amaçlı tüm
binalarda, yangını başlangıç aşamasında, tehlikeli boyutlara varmadan algılayarak, gerekli önlemlerin
alınmasını sağlayacak şekilde, her binaya özel projelendirilmiş, tesis edilmesi yasalar gereği olan
yangın erken uyarı sistemidir.
Sistem en basit anlamda, yangını başlangıç aşamasında algılayacak çeşitli tipteki detektörler, algılanan
yangının değerlendirmesini yapacak ve gerekli olan yerleri uyaracak ana kontrol paneli ve sesli veya
görsel uyarı cihazlarından meydana gelir.
Yangın algılama sistemlerinde genel amaç yangının başlangıç aşamasında algılanarak gerekli olan
yerlere uyarıların yapılmasıdır. Uyarının yapılmasından itibaren geçen her dakika önemlidir. Buna
göre yangının oluştuğu yere en kısa sürede müdahalenin yapılması, ancak yangının oluşma yerinin
panel üzerinde görülmesiyle mümkün olur. Yangın algılama sistemleri, bu bilginin alınma prensibine
göre ikiye ayrılır.
81
2.3.1.1. Konvansiyonel (Klasik) Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri
Sistemde yangın ya da arıza bilgisi panel üzerinde bölge (zone) bazında görülür. Sistemin kurulu
bulunduğu bina bölümlere ayrılmıştır. Bu bölümleme kat bazında ya da bina bazında yapılabilir.
Sistemde kablo tesisatı, oluşturulacak bölge sayısına göre yapılır. Her bölgeye en fazla 20 detektör
bağlanabilmektedir. İstenildiği kadar yangın ihbar butonu kullanılabilir. Siren kablosu panelden ayrı
olarak çekilir.
2.3.1.2. Adresli Yangın Algılama ve İhbar Sistemleri
Sistemde yangın ve arıza bilgisi adres bazında panel üzerinde bulunan LCD ekran üzerinde görülür.
Sistemdeki tüm cihazlar panel üzerinde bir adres teşkil eder. Bu adresler istenildiğinde Türkçe de
yazılabilir.
Sistem mimari yapı itibariyle karmaşık ve yangına müdahalenin bina içerisinde zor olacağı binalarda
kullanılır. Tüm algılama ve manuel cihazlar bir adres teşkil ettiğinden dolayı yangın müdahalesi en
kısa sürede yapılabilir. Konvansiyonel sistemlere göre, gelişmiş teknik özelliklere sahip sistemlerdir.
Sistemdeki tüm elemanlar sistemin kendine özgü yazılımı ile çalışır. Söndürme, gaz algılama, bina
otomasyonu, müzik anons, gibi sistemlerle irtibatlandırılacak altyapıya sahip sistemlerdir.
2.3.2. Sistemi Oluşturan Elemanlar ve Özellikleri
2.3.2.1. Ana Kontrol Paneli
Detektör ve yangın ihbar butonlarından gelen uyarı sinyallerini değerlendiren 1 bölgeden 32 bölgeye
kadar zone ( bölge ) kontrol kartları bulunan yangın alarm kontrol panelleridir. Sistem 24 V DC
gerilimle çalışır. Elektrik kesildiğinde kontrol panosu içinde, sistemi 24 saat süreyle besleyebilecek
kapasitede bakımsız tip akü grubu ve gerilimi 220 V AC olan sistemden giriş alabilen, 26-28 V DC
çıkışı ile santralı beslerken aynı anda aküleri de şarj edebilen bir güç kaynağı bulunur. Sistemde oluşan
arızaları ve yangın ihbarlarını panelin ön yüzünde bulunan ledler ve buzzer (vızıltı) ile kullanıcılara
bildirir. Eğer gelen yangın ihbarı ise sistemde bulunan sirenleri otomatik olarak devreye sokar. Ön
panelde buzzer, siren susturma, panel resetleme gibi işlevleri yapan butonlar bulunur.
Resim 2.5: Ana kontrol paneli
82
2.3.2.2. Optik Duman Detektörü
Fotometrik prensibe göre çalışan duman algılayan, gelen sinyalleri bir kez değerlendirdikten sonra ana
panele gönderen, üzerinde alarm durumunu gösteren bir ledi bulunan, gövdesi ABS termoplastikten
imal edilmiş detektörlerdir.
Kullanım yerleri normal şartlarda duman, toz, buhar bulunmayan genel mahallerdir. (otel odaları,
hastane odaları, ofisler, elektrik pano odaları, depolar gibi. ) Algılama alanları
70-100m² dir.
Resim 2.6: Optik duman dedektörü
2.3.2.3. İyonizasyon Duman Detektörü
Görülebilir ve görülemez gaz partikülleri yangın başlangıcında hissedecek özellikte, gelen sinyalleri
bir kez değerlendirdikten sonra ana panele gönderen, üzerinde alarm durumunu gösteren bir ledi
bulunan, gövdesi ABS termoplastikten imal edilmiş detektörlerdir. Paslanmaz çelik ve sızdırmaz
bir bölüm içerisinde radyoaktif element Americium 241 ihtiva ederler.
Kullanım yerleri normal şartlarda duman, toz, buhar bulunmayan genel mahallerdir. (otel odaları,
hastane odaları, ofisler, elektrik pano odaları depolar gibi. ) Algılama alanları
70-100m² dir.
Resim 2.7: İyonisazyon duman dedektörü
83
2.3.2.4. Isı Detektörleri
Sabit ısı detektörü; bulunduğu ortam sıcaklığının belirli bir değere (57 C-85 C) ulaşması
prensibine göre, sıcaklık artış oranı detektörü; bulunduğu ortam sıcaklığının belirli bir zaman
aralığındaki değişimi esas alınarak alarm veren, gelen sinyalleri bir kez değerlendirdikten sonra ana
panele gönderen, üzerinde alarm durumunu gösteren bir ledi bulunan, gövdesi ABS termoplastikten
imal edilmiş detektörlerdir.
Kullanım yerleri normal şartlarda duman, toz, buhar bulunan genel mahallerdir. (mutfaklar, restoranlar,
çamaşırhaneler, kalorifer daireleri, barlar gibi ) Algılama alanları 3050m² dir.
Resim 2.8: Isı dedektörü
2.3.2.5. Işın (Beam) Detektörleri
Infrared ışın yayan bir verici ve bu sinyalleri algılayan bir alıcıdan oluşur. Işın demetinin duman
tarafından kesilmesi cihazın alarmla paneli uyarması esasına göre çalışır.
Kullanım yerleri; normal tip detektörlerin
kullanılamayacağı büyük ve yüksek tavanlı
mahallerdir.(depolar, spor salonları, fabrikalar gibi ) Algılama alanları; alıcı verici arası azami 100m,
detektörler arası sağdan ve soldan 7 m dir.
Resim 2.9: Işın (Beam) dedektörü
84
2.3.2.6. Duman Detektörleri
Yangın algılama sistemlerinde, yangının değişik etkilerini algılayan dedektörler kullanılır. Kulanılacak
dedektör tipinin belirlenmesi için, ortamdaki materyalin yanma özellikleri bilinmelidir. Yavaş ve için
için yanmalarda hızlı cevap verebilen elektro optik prensibiyle çalışan duman dedektörüdür.
Resim 2.10: Duman dedektörü
2.3.2.7. Yangın İhbar Butonları
Kare görünümlü sert plastikten imal edilmiş, cama basıldığında cam kırılacak ve bunu takiben sistemi
alarm durumuna geçirecek şekilde dizayn edilmiş manuel alarm butonlarıdır.
Kullanım yerleri; genelde kaçış yolları, koridorlardır.
Resim 2.11: Yangın ihbar butonu
2.3.2.8. Yangın İhbar Sireni
Panele, detektör veya butonlardan gelen alarm bilgisinden sonra yüksek sesli uyarı
yapan elektronik ikaz cihazlarıdır. Panelden ayrı bir kablo çekilir ve bu hat üzerine bağlanır.
85
Resim 2.12: Yangın ihbar sireni
2.3.3. Yangın Alarm Sistemlerinin Genel Blok Şeması
86
2.3.4. Panel, Keypad, Duman Dedektör, Siren Bağlantı Şeması
87
2.3.5. İşlem Sırası
Ø Hırsız alarm paneline ait bağlantı şeması incelenir.
Ø Kullanma klavuzundaki bilgilere göre kullanılacak kablo seçilir.
Ø Hırsız alarm sistemi elemanları yerleri belirlenir.
Ø Eğer sıva üstü tesisat çekilecekse uygun kanallar döşenir.
Ø Kanal içine İletkenler çekilir.
Ø Hırsız alarm sistemi elemanları yerlerine montajı yapılır.
Ø Elemanların giriş bağlantıları yapılır.
Ø Tüm elemanlar bağlandıktan sonra enerji verilerek test yapılır.
2.3.2.1. Dikkat Edilecek Hususlar
Alarm sistemlerinin düzgün çalışabilmesi için kullanma klavuzlarındaki kurallara uygun montajının
yapılmasına dikkat etmek gerekiyor.
Ø
Ø
Ø
Bağlantıları yaparken kablo uçlarını 5mm den fazla sıyırmayınız.
Montaj yaparken, kablo renkleri ile terminal renklerinin birbiriyle uyuşmasına dikkat ediniz.
Bağlantı şemasında gösterilenden başka kablo bağlamayınız
Ø
Tesisatta kullanılan boruların çapı daire sayısı da göz önüne alınarak en az
14mm olmalıdır.
Ø
Şifre girerek alarmı durdurmak için keypadler kapıya yakın yerlere monte edilmelidir.
Ø
Proje uygulanırken iç tesisat yönetmeliği ve Bayındırlık bakanlığı teknik
şartnamelerinde belirtilen kurallara uyunuz.
Ø
Kontrol panelinin vidalarını sökerek kapağını açınız.
Ø
Panel gövdesini ulaşım kolaylığı, enerji ve telefon hattı bağlantısını göz önüne alarak monte
ediniz.
Ø
Şebeke enerji kablosu, telefon kablosu, keypad ve dedektör kabloları için gövdede açılan
boşluktan kabloları içeri alınız.
Ø
Enerji kablolarının diğer kablolar ile kısa devre olmamasına dikkat ediniz.
Ø
Her kabloyu gerekli bağlantı yerlerine montesini yapınız.
Ø
Akü montajını yapınız.
Ø
Her firmanın ürettiği teknolojiye göre kablo giriş modülleri vardır. Bu modüllere
bağlanacak zon (yangın bölgesi) ve dedektör sayısı üretici tarafından belirlenir.
88
Ø
Tüm kablolama işlemlerinden sonra akü bağlantısını yapmayı unutmayın.
Ø
Panelin kapağını monte ederek devreye enerji verip kontrolünü yapın.
Ø
Ø
Panale Kablosuz Eleman Montajı Panale ait anteni panelin üst kısmında montesini yapın.
Kablosuz malzemelerin montajını gerekli yerlere yapın.
Ø
Kullanma klavuzunda belirtilen özelliklere dikkat ederek monte edilmiş
elemanların kontrol paneline tanıtma programını yapın.
Ø
Manyetik kapı dedektörlerini duvara veya çerçeveye monte edin. Antenlerinin düşey olmasına
dikkat edin. Mıknatısı kapıya monte edin.
Ø
PIR dedektör soketlerini duvara veya köşelere üzerindeki ok işaretine dikkat ederek monte edin.
Ø
Dedektörü sokete yerleştirin. Anahtarından enerji vererek dedektör kapağını kapatın. Tüm
dedektörleri test ederek kontrol panelinin verdiği sinyalleri gözlemleyin. Sensörlerin yerlerini
numaralarını panel üzerindeki zonlara( yangın bölgeleri) etiketleyin.
2.3.2.2. Pır ve Duman Dedektörlerini Hatalı Monte Örnekleri
Resim 2.13: PIR dedektörleri ve takılma alanları
89
2.4. Bayındırlık Bakanlığı Genel Teknik Şartnamesi
35.1- Konvansiyonel yangın alarm sistemi
35.2- Sistem tasarımı ve genel özellikleri
35.2.1- Yangın alarm sistemi, konvansiyonel yangın ihbar santralı, konvansiyonel optik duman, iyonize
duman, kombine sıcaklık, optik duman ve sıcaklık, iyonize duman ve sıcaklık, ışın tipi duman, patlayıcı
gaz, karbonmonoksit detektörleri, konvansiyonel dahili ve harici tip yangın ihbar butonları, dahili ve
harici tip sesli ve ışıklı alarm cihazları ile birlikte çalışacaktır.
35.2.2- Sistemdeki kontrol paneli ile detektörler ve butonlar arasındaki tesisat, PVC boru içerisinde
plastik kılıflı ve plastik izoleli en az 2x0.80+0.80 J-Y(St) ekranlı iletkenleri havi hususi yangın
kablolarıyla sıva altında, rutubetli yerlerde etanş malzeme ile sıva üstünden yapılacaktır.
35.2.3- Tekrarlayıcı panel bağlantısı yapılacak ise, tekrarlayıcı panel ile santral arasındaki tesisat,
PVC boru içerisinde plastik kılıflı ve plastik izoleli en az
6x2x0.80+0.80 J-Y(St) ekranlı iletkenleri havi hususi yangın kablolarıyla sıva
altında, rutubetli yerlerde etanş malzeme ile sıva üstünden yapılacaktır.
35.2.4- Yangın alarm sisteminin beslenmesi, sadece yangın alarm sistemini besleyen bir otomatik
sigorta üzerinden veya binada mevcut olması halinde jeneratör ya da kesintisiz güç kaynağı üzerinden
yapılacaktır.
35.2.5- Tüm binalarda her bağımsız kat, en az bir yangın bölgesi olarak kabul edilecek ve bir katın
alanı 2000 m² den büyükse birden fazla yangın bölgeleri belirlenecektir.
35.2.6- Bir yangın bölgesinin herhangi bir doğrultuda uzaklığı 100 m’yi ve bölge çerisinde yangın
başlangıcını görsel olarak saptamak için alınması gereken uzaklık 30 m’yi geçmeyecektir.
35.2.7- Tekrarlayıcı paneller, kontrol panelinin tesis edildiği yerde personelin bulunamadığı
zamanlarda veya istenilmesi halinde ikinci veya daha fazla mahallerde tesis edilecektir.
35.2.8- Yangın alarm sistemlerinde, yüksekliği 4 m’yi geçmeyen hacimlerde, her 50 m² ye, daha yüksek
tavanlarda her 40 m² ye bir adet duman detektörü yerleştirilecektir.
35.2.9- Yangın alarm sistemlerinde yüksekliği 4 m’yi geçmeyen hacimlerde, her 40 m² ye, daha yüksek
tavanlarda her 30 m² ye bir adet kombine sıcaklık detektörü yerleştirilecektir.
35.2.10- Yangın ihbar butonları yangın kaçış yollarında tesis edilecek ve her kaçış/çıkış
noktasında bir adet yangın ihbar butonu bulunacaktır. Yangın ihbar butonlarının bir
kattaki her hangi bir noktadan o kattaki her hangi bir yangın ihbar butonuna yatay erişim
uzaklığı 50 m’yi geçmeyecek şekilde düzenlenecektir. Tüm yangın ihbar butonları görülebilir
ve kolayca erişilebilir olacaktır. Yangın ihbar butonları, yerden en az 110 cm ve en fazla 140
cm yükseklikte monte edilecektir.
90
35.2.11- Sesli ve ışıklı uyarı cihazlarının hatları PVC boru içerisinde plastik izoleli, en az
2x 2,5 mm² kesitinde iletkenlerle yapılacaktır. Rutubetli yerlerde tesisat, etanş
malzeme ile sıva üstünden yapılacaktır.
35.2.12- Sesli uyarı cihazları binanın her yerinde, yerden 150 cm yükseklikte ölçülecek ses seviyesi,
ortalama ses seviyesinin en az 15 dBA üzerinde olacak şekilde yerleştirilmiş sesli uyarı cihazları, 100
cm uzaklıkta en az 85 dBA, en çok 120 dBA ses seviyesi elde edilecek özellikte olacaktır.
35.2.13- Yangın alarm sisteminin, detektörler veya butonlardan gelen sinyalin türüne göre panelin ön
yüzünde ve detektörlerin üzerinde bulunan ışıklı göstergeler yardımıyla kullanıcıyı bilgilendirecektir.
35.2.14- Yangın algılama sistemi projelendirilmesi ve tesisi, ilgili teknik şartname ve Binaların
Yangından Korunması Hakkında Yönetmeliğin 4. Bölümünde belirtilen yangın algılama ve uyarı
sistemleri göz önüne alınarak yapılacaktır.
35.3- Sistemin ana ve yardımcı elemanları
35.3.1- Konvansiyonel yangın alarm santralı,
35.3.2- Konvansiyonel tekrarlayıcı yangın alarm paneli,
35.3.3- Konvansiyonel detektörler,
35.3.3.1- Konvansiyonel optik duman detektörü,
35.3.3.2- Konvansiyonel iyonize duman detektörü,
35.3.3.3- Konvansiyonel kombine sıcaklık detektörü,
35.3.3.4 - Konvansiyonel optik duman ve sıcaklık detektörü,
35.3.3.5- Konvansiyonel iyonize duman ve sıcaklık detektörü,
35.3.3.6- Foto-elektrik ışın (beam) detektörü,
35.3.3.7- Patlayıcı gaz detektörü,
35.3.3.8- Karbonmonoksit gaz detektörü,
35.3.4- Konvansiyonel dahili yangın ihbar butonu,
35.3.5- Konvansiyonel harici yangın ihbar butonu,
35.3.6- Dahili elektronik yangın ihbar sireni,
91
35.3.7- Dahili elektronik yangın ihbar flaşörü,
35.3.8- Dahili elektronik yangın ihbar siren flaşörü,
35.3.9- Harici elektronik yangın ihbar sireni,
35.3.10- Harici elektronik yangın ihbar siren flaşörü,
35.3.11- Paralel ihbar lambası,
35.4.2- Santral, gelişmiş elektronik teknolojisi ile imal edilmiş olacak ve 5, 10, 15, 20, 25,
30, 40, 50, 60 veya 70 yangın bölgesine sahip olabilecektir.
35.4.4- Yangın ihbar santralında, standart olarak en az 1 adet süpervize (hat kopuk ve kısa devre arıza
denetimi) edilmiş sesli alarm çıkışı ve itfaiyeye ya da uzaktaki bir yangın mücadele merkezine ya da
bir gözlem istasyonuna sinyalizasyon için alarm ve arıza çıkışları bulunacaktır
35.4.5- Konvansiyonel yangın ihbar santralı, algılama ve alarm cihazlarına giden tüm hatları açık devre,
kısa devre ve hat üzerinde bulunan cihazların yerinden sökülmesi gibi arızalara karşı sürekli olarak
denetim altında tutulacaktır.
35.4.6- Santralın topraklanması bağımsız olarak 5 ohm’ dan büyük olmayacak şekilde yapılacaktır.
35.12- Foto-elektrik ışın (beam) detektörü
35.12.1- Yangın alarm sisteminde, geniş hacim ve yüksek tavanlı mekanlarda ışın tipi duman detektörü
kullanılacaktır.
35.12.2- Işın tipi duman detektörü, verici ve alıcı olmak üzere 2 parçadan oluşacak ve kesinlikle
yansıtıcı kullanılmayacaktır. Verici ve alıcı arasındaki mesafe 5m’den 100 metreye kadar açılabilir
olacaktır.
35.12.12- Alıcı üzerinde paralel ihbar lambası çıkışı olacaktır. Alıcı ve verici cihazlar arasında
senkronize çalışmayı ve bilgi (data) haberleşmesi için 2x0.80+0.80 J-Y(St) yangın kablosu
kullanılacaktır.
35.16- Konvansiyonel harici yangın ihbar butonu
35.16.1- Sistemde manuel ikaz elemanı olarak çalışacak ve sıva üstü ve sıva altı montaja uygun
olacaktır.
36.1- Analog adresli ( akıllı, interaktif ) yangın alarm sistemi
36.2- Sistem tasarımı ve genel özellikleri
36.2.1- Yangın alarm sisteminde, kontrol paneli ile detektörler, butonlar ve saha kontrol modülleri
arasındaki karşılıklı ( interaktif ) iletişim, bir protokol çerçevesinde sayısal olarak yapılacak ve iletişim
sırasında bir hataya meydan vermemek için veri paketleri, bozulmaya karşı sürekli kontrol edilecektir.
Veride bozulmaya yol açmamak için ve olası hataları minimuma indirmek için tesisat, PVC boru
içerisinde plastik kılıflı ve plastik izoleli J-Y(St) ekranlı iletkenleri havi hususi yangın kablolarıyla sıva
92
altında yapılacaktır. Rutubetli yerlerde tesisat etanş malzeme ile sıva üstünden yapılacak ve taksimat
kutuları arasındaki hatlarda aynı şekilde yapılacaktır.
36.2.2- Network sistemi ile birbirine bağlanacak santrallar arasındaki tesisat bu işe uygun netilekteki
iletkenler ile sıva altında yapılacak, rutubetli yerlerde etanş malzeme ile sıva üstünden ve taksimat
kutuları arasındaki hatlarda aynı şekilde yapılacaktır.
36.2.3- Yangın alarm sisteminin beslemesi, sadece yangın alarm sistemini besleyen bir otomatik sigorta
üzerinden ve eğer binada mevcut ise jeneratör ya da kesintisiz güç kaynağı gibi bir ikincil besleme
kaynağından yapılacaktır.
36.2.4- Yangın alarm sistemlerinde, yüksekliği 4 m’yi geçmeyen tavanlarda en çok her
50 m² ye, daha yüksek tavanlarda en çok her 40 m² ye bir duman detektörü
yerleştirilecektir.
36.2.5- Yangın alarm sistemlerinde yüksekliği 4 m’yi geçmeyen tavanlarda, en çok her
40 m² ye, daha yüksek tavanlarda en çok her 30 m² ye bir sıcaklık detektörü
yerleştirilecektir.
36.2.6- Yangın ihbar butonları yangın kaçış yollarında tesis edilecek ve her kaçış-çıkış noktasında bir
adet yangın ihbar butonu bulunacaktır. Yangın ihbar butonlarının yerleşimi, bir kattaki her hangi
bir noktadan o kattaki her hangi bir yangın ihbar butonuna yatay erişim uzaklığı 50 m’yi geçmeyecek
şekilde düzenlenecek, tüm yangın ihbar butonları görülebilir ve kolayca erişilebilir olacak ve yangın
ihbar butonları yerden en az 110 cm., en fazla 140 cm. yükseklikte monte edilecektir.
36.2.7- Sesli ve ışıklı uyarı cihazların hatları PVC boru içerisinde plastik izoleli, en az
2x 2,5 mm² kesitinde iletkenlerle rutubetli yerlerde tesisat etanş malzeme ile
sıva üstünden yapılacak ve taksimat kutuları arasındaki hatlarda aynı şekilde yapılacaktır.
36.2.8- Sesli uyarı cihazları, binanın her yerinde yerden 150 cm. yükseklikte ölçülecek ses seviyesi,
ortalama ses seviyesinin en az 15 dBA üzerinde olacak şekilde yerleştirilmiş olacak, sesli uyarı cihazları
300 cm. uzaklıkta en az 75 dBA en çok 120 dBA ses seviyesi elde edilecek özellikte olacaktır.
93
Download