akdeniz`de bir alman zırhlısı

advertisement
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
AKDENİZ’DE BİR ALMAN ZIRHLISI
İngiltere’nin Akdeniz filosundaki muharebe gemilerini geri çekmesinin ve bu filoyu
tamamen kruvazörlerden oluşacak şekilde yeniden yapılandırmasının temel nedeni
Alman donanmasının Kuzey denizinde İngiliz donanması karşısında ciddi bir tehdit
olarak ortaya çıkmasıydı. 20. yüzyılın ilk yıllarında giderek Avrupa’nın en güçlü
devleti haline gelen Almanya, ekonomik ve siyasi yönden dünyada daha etkin hale
gelmek amacıyla doğuya doğru genişlemeye ve yeni pazarlar elde etmeye
çalışıyordu. Bu amaçla Almanya donanmasını güçlendiriyor ve Uzak Doğu’da,
Afrika’da ve Akdeniz’de de kendi savaş gemilerini konuşlandırmak istiyordu.
Uzun yıllar Akdeniz’de Alman imparatorluk donanmasının tek temsilcisi İstanbul’da
demirli SMS Loreley (925 ton, 61 metre boy) istasyon gemisi olmuştu. Alman
Büyükelçiliği’ne bağlı bir yat görünümünde olmakla birlikte aslında bu gemide
askeri istihbarat ve haberleşme görevleri yürütülüyordu. Loreley dışında Akdeniz’de
Alman varlığı ancak kışın Akdeniz’e inen askeri eğitim gemileri ile görülüyordu
ancak bu durum Balkan savaşı ile değişecekti. 8 Ekim 1912 günü başlayan 1. Balkan
savaşı Osmanlı ordularının hezimeti ile sonuçlanmış ve Bulgar ordusu ancak Çatalca
önlerinde durdurulabilmişti. İstanbul’un düşebileceği ihtimaline karşılık büyük
devletler İstanbul’daki vatandaşlarını ve elçiliklerini korumak üzere Kasım ayı
başlarında savaş gemilerini İstanbul’a göndermişlerdi. Bu gemiler arasında
İngiltere’den Weymouth ve Hampshire, Fransa’dan Leon Gambetta ve Victor Hugo,
İtalya’dan Emanuela Filiberto ve Coatit, Avusturya-Macaristan’dan Aspern ve
Admiral Spaun, Rusya’dan Rotislav and Kagul ve İspanya ‘dan Reina Regente
kruvazörleri yer alıyordu.
Giderek güçlenen Almanya’nın Akdeniz’de de gücünü hissettirmesi zamanı
geldiğine inanan Kaiser Wilhelm, Deniz Bakanı Tirpitz’in teklifine uyarak
Balkanlardaki vatandaşlarını ve ülke çıkarlarını korumak üzere Amiral Trummler
komutasında bir Akdeniz filosu oluşturulmasını onayladı ve 1 Kasım 1912’de seyir
tecrübelerini henüz tamamlamış olan Goeben’in yeni oluşturulan Akdeniz filosunun
sancak gemisi olarak Akdeniz’e gönderilmesine karar verildi.
Goeben’in omurgası 12.08.1909 tarihinde Hamburg’da Blohm & Voss tersanesinde
kızağa konmuş ve 28.03.1911 günü denize indirilmişti. Yaklaşık bir yıl süren donatım
ve tecrübeler sonunda Moltke sınıfı olarak bilinen savaş kruvazörü sınıfının ikinci ve
son gemisi olan Goeben 02.07.1912 tarihinde Alman donanmasına katıldı.
Goeben 28 Ağustos 1912 günü seyir tecrübelerini tamamlayarak 29 Ağustos-24 Eylül
1912 tarihleri arasında Alman donanması ile sonbahar tatbikatlarına katıldı. Seyir
tecrübelerinde 28 knot hıza ulaşan Goeben İngiliz muharebe kruvazörleri ile
kıyaslandığında daha güçlü türbinlere sahip olduğundan daha ağır bir zırh
korumasına sahip olduğu halde daha hızlıydı. Topları 11 pusluk olduğu halde
namluların, cephanenin ve menzil bulma cihazlarının kalitesinden dolayı Goeben
18500 yardadan isabetli atışlar yapabilmekteydi. Bu avantajları karşısında Goeben’in
kazanları kalitesizdi ve gemi kazan borularının basınç testleri tamamlanamadan
donanmaya katılmıştı. Bu yüzden yeni bir gemi olmasına rağmen Goeben’in
kazanları su kaçırıyordu.
28
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Goeben dizayn edilirken geminin Kuzey denizinde baskın harekatı yapacağı
öngörülmüştü bu nedenle İngiliz muharebe kruvazörlerine kıyasla daha az kömür
taşıyordu ve bu nedenle seyir çapı daha kısaydı. Geminin kısa süreli harekat
gerçekleştireceği öngörüldüğü için mürettebat yaşam mahalleri dar ve sıkışıktı.
Kazan dairelerinin havalandırması da yetersiz olduğundan mürettebat için gemideki
koşullar uygunsuzdu. Diğer taraftan geminin yaralanması durumunda beka
kabiliyetini sağlamak üzere su geçmez bütünlüğe büyük önem verilmiş ve çok
sayıda sugeçirmez perde ile bölünmüştü.
6 Kasım günü Wilhelmshaven’den Akdeniz’e hareket eden Goeben 12 Kasım 1912’de
muhtemel rakibi olan İngiliz donanmasının Akdeniz üssü Malta’yı ziyaret etti ve 15
Kasım günü Breslau ile birlikte İstanbul’a vardı. Balkan savaşı nedeniyle İstanbul’da
bulunan savaş gemileri arasında en azametlisi olarak Goeben göz dolduruyordu.
Nisan 1913’te modern hafif kruvazörler Dresden ve Strassburg, Goeben ve Breslau’a
katıldı. Balkan krizinin geçmesine rağmen Alman filosu Akdeniz’de kaldı ve Haziran
1913’e gelindiğinde Akdeniz’de kalıcı bir Alman filosu oluştuğu İngiltere tarafından
da kabullenildi. Nitekim 20 Ağustos 1913’te İngiliz Donanma karargahından
Akdeniz filosu komutanı Milne’e gönderilen savaş emirlerinde çıkabilecek bir
İngiltere-Almanya savaşında Alman gemilerinin Avusturya-Macaristan donanması
ile birlikte harekat gerçekleştirebileceği bu nedenle İngiliz kuvvetlerinin Malta’da
konsantre olması ve Adriyatik çıkışını sürekli kollaması isteniyordu.
1913 ilkbaharında Doğu Akdeniz’de tatbikat yapan Goeben Yunan kralı Yorgo
tarafından ziyaret edilmek üzere Selanik’e de uğramıştı ancak ziyaretten bir gün
önce 18 Mart 1913 günü Yunan kralı Yorgo öldürüldü. Suikast sonrası Amiral
Trummler komutasındaki Goeben Atina’da 2 Nisan günü yapılacak cenaze töreni
için Pire’ye hareket etti. Aynı törende İngiltere’yi Akdeniz filo komutanı Amiral
Milne komutasındaki HMS Inflexible muharebe kruvazörü temsil ediyordu. 1 Nisan
günü Amiral Trummler ve Amiral Milne uzun bir görüşme yaptı. Bu görüşmede
konu Osmanlı İmparatorluğu’nun çökmeye başlaması ile Doğu Akdeniz’de ortaya
çıkan otorite boşluğu idi ve Amiral Milne Fransa’nın Lübnan ve Suriye’de hakimiyet
kurmak için uğraştığından şikayet ederek kendilerinin de bölgede güç gösterisi
yapması gerektiğine değindi. Amiral Trummler Goeben muharebe kruvazörü ile
Strasbourg ve Dresden kruvazörlerinden oluşan filosu ile 4 Mayıs 1913 günü
Mersin’e geldi ve burada 1 hafta kalarak Almanya’nın bu bölgede bir Fransız
oldubittisine izin vermeyeceği mesajını verdi.
Kazan ve türbinlerinde sorunlar yaşayan Goeben 21 Ağustos 1913’te Pola’ya geldi ve
burada bakıma alındı. Bu arada Goeben’in keşif kruvazörleri olan Dresden ve
Strassburg Eylül 1913’te geri çekildi. 13 Ekim 1913’te Goeben’in onarımı
tamamlanmak üzereyken Amiral Trummler geri çağrıldı ve Alman Akdeniz filosu
komutanlığına Amiral Wilhelm Souchon atandı. Amiral Souchon göreve başlayınca
bakım-onarım işlemleri 16 Ekim 1913 tarihinde sona eren Goeben ile askeri ve politik
açıdan önemli Akdeniz limanlarını ziyarete başladı. Bu ziyaretler sırasında Souchon
sadece askeri içerikli bilgi toplamakla kalmıyor ayrıca çıkması muhtemel bir savaşta
kilit rol oynayabilecek insanlarla tanışıyordu. İlk olarak Souchon Kasım 1913’te
29
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Messina limanını ziyareti sırasında limanda sancak gemisi Voltaire ile ziyaret
yapmakta olan Fransız Amiral Lapeyrere ile tanıştı. Aralık 1913’te İskenderiye
ziyareti sırasında Amiral Souchon burada bulunan İtalyan Donanma komutanı
Amiral Lodovico ile tanıştı. Bu geziler sırasında Souchon, Amiral Milne dışında
Akdeniz’deki tüm güçlü isimlerle tanıştı. İngiliz gemileri Alman gemileri ile aynı
anda aynı limanda olmaktan kaçınıyordu. Genellikle İngilizler liman ziyaretlerini
Goeben’den hemen sonra ve güçlü bir filo ile gerçekleştiriyor ve Goeben’in yarattığı
izlenimi silmeyi hedefliyorlardı.
Mart 1914’te Souchon Goeben’de 28 Haziran 1914 günü suikasta uğrayacak Arşidük
Franz Ferdinand ve karısını ağırladı. Aynı ziyaret sırasında Souchon AvusturyaMacaristan Donanma komutanı Amiral Haus ile görüştü ve savaş çıkması
durumunda ilk hedefin Afrika’daki 19. Fransız ordusunu Fransa’ya taşıyacak olan
nakliye gemileri olması konusunda iki amiral görüş birliğine vardılar.
Mayıs ayındaki İstanbul ziyareti bir çok parti ve davete sahne oldu. 15 Mayıs 1914
günü İstanbul’a gelen Goeben boğaz girişinde Alman büyükelçiliğinin hemen
karşısında demirledi. Ertesi gün Souchon ve subayları Padişah’ı ziyaret etti. 17 Mayıs
pazar günü Souchon Istanbul’da yaşayan Almanlar için gemide bir çay partisi verdi.
70 kişilik bandonun çaldığı valsler eşliğinde Goeben akşamüstü bir boğaz turu yaptı.
Aynı akşam Sultan Mehmet Reşat Souchon’un onuruna bir akşam yemeği verdi ve
bir nişan taktı. 20 Mayıs çarşamba günü Souchon Bahriye Nazırı Cemal Paşa ile
görüşürken Alman denizciler şehre yayılmıştı. Geminin bandosu şehrin değişik
yerlerinde konserler veriyordu. 22 Mayıs günü ziyaret sona erip Goeben ayrılacağı
sırada Taşkışla’nın arkasındaki askeri barakalarda bir yangın çıktı. Bu sırada kömür
ikmali ile uğraşan 150 kadar Alman denizcinin de katıldığı söndürme çalışmaları
sırasında üç Alman denizci öldü fakat bu davranış Osmanlı yöneticilerinde ve
İstanbul halkında çok olumlu izlenim bıraktı. Ölen Alman denizciler için İstanbul
halkının da katıldığı büyük bir cenaze töreni düzenlendi.
İstanbul’dan ayrılan Amiral Souchon Goeben’in kazanlarındaki kaçaklar konusunda
endişeliydi ve bu endişelerini Deniz Bakanı Tirpitz’e bildirdi. Souchon’a göre iki ay
içinde Goeben harekat yapamaz duruma gelecekti. Bunun üzerine geminin Temmuz
başında Pola’da onarıma alınması planlandı. Ayrıca Goeben’in Ekim 1914’te kardeşi
Moltke ile görev değişimi de planlandı ancak gelişen olaylar Goeben’in İstanbul’a
kaçışı ile sonuçlandığından bu değişim geçekleşemedi.
İstanbul ziyaretinden sonra Goeben ziyaret amacıyla Hayfa’ya gitti. 28 Haziran günü
Souchon, Ferdinand’a suikast olayını haber aldı ve çıkması muhtemel savaşa
hazırlanmak
üzere
Almanya’nın
müttefiki
olan
Avusturya-Macaristan
İmparatorluğu’nun kontrolündeki Pola’ya hareket etti. 10 Temmuz 1914 günü
Pola’da bakıma alınan Goeben’de 13 günde 4460 kazan borusu değiştirildi.
Büyük kaçış macerasında Goeben’e eşlik eden SMS Breslau hafif kruvazörü 10 Mayıs
1912’de hizmete girmiş ve 26 Eylül 1912’de Alman açık deniz filosunda
(Hochseeflotte) keşif kruvazörü olarak hizmete başlamıştı. 12-20 Eylül 1912
tarihlerinde Imparator’un Norveç gezisinde Hohenzollern yatına refakat ettikten
sonra 5 Kasım 1912’de Akdeniz filosuna katılan Breslau 1913 yılının Nisan ve Mayıs
30
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
aylarında Karadağ sahillerinde uygulanan uluslararası ambargoya katıldı ve 10
Ağustos-27 Ekim 1913 tarihleri arasında Goeben ile birlikte İstanbul’u ziyaret etti.
1914 yılının Mart ayında Trieste’de bakım gören Breslau, 8 Temmuz 1914 günü Korfu
yakınlarında kader arkadaşı Goeben muharebe kruvazörü ile buluştu. Bu tarihten
itibaren İstanbul’a kaçışa kadar Breslau, Goeben’e eşlik edecek ve onun kaderini
paylaşacaktır. Temmuz ayının son günlerinde Goeben Pola’da tamirdeyken ciddi bir
bakım-onarıma gerek duymayan Breslau Arnavutluk prensini destekleyen
uluslararası filoda görev almak üzere İtalya’nın güney kıyılarında demirledi. Bu
filoda İngiltere’yi Defence zırhlı kruvazörü temsil ediyordu. 30 Temmuz gecesi
Defence mürettebatı Breslau kruvazörüne akşam yemeğine davetliydi ve birkaç gün
sonra düşman olacaklarını bilmeyen İngiliz ve Alman denizciler birlikte eğlendiler.
Ertesi sabah Breslau Adriyatik’ten çıkmak üzere yolda bulunan Goeben’in kömür
ikmal işlemlerini talip etmek üzere Brindisi’ye hareket emri aldı. Breslau’ın demir
aldığını gören Amiral Troubridge Defence kruvazörü ile Adriyatik çıkışına doğru
yola çıktı.
Goeben ve Breslau kruvazörlerinin genel özellikleri
Tersane
Kızağa konuş
Denize indirme
Hizmete giriş
Hizmetten ayrılış
Tam boy (m)
Su hattı boyu (m)
Genişlik (m)
Su çekimi (m)
Yüklü deplasman (t)
Standart deplasman (t)
Kazanlar
Türbinler
Güç (shp)
Şaft sayısı
Seyir sıası (nm)
Azami hız (knot)
Borda zırhı
Güverte zırhı
Toplar
Torpidolar
Mürettebat
Goeben
Blohm & Voss
Ağustos 1909
Mart 1911
Temmuz 1912
Aralık 1950
186.6
186
29.5
8.2
25400
22780
24 Schulz-Thornycroft
4 Parsons
85000 hp
4
4120 nm @ 14 knot
28.6
270 mm
50 mm
5 x 2 280 mm
12 x 1 150 mm
12 x 1 88 mm
4 x 50 cm
1013
Breslau
Vulkan, Stettin
Nisan 1910
Mayıs 1911
Mayıs 1912
20 Ocak 1918’de battı
138.7
136
13.5
4.8
5587
4550
16 kömür 2 petrol
2 AEG Vulcan
33500 hp
2
5810 nm @ 12 knot
27.5
60 mm
40 mm
12 x 105 mm
1916 2x150 + 10x105 mm
1917 8x150 mm
2 x 50 cm
373
31
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Alman donanmasının İstanbul’daki istasyon gemisi SMS Loreley
Kaiser Wilhelm ve Alman Deniz Bakanı Amiral Tirpitz
Alman Akdeniz filosunun sancak gemisi Goeben muharebe kruvazörü
32
K.Sarıöz
Goeben’den Yavuz’a
Alman Akdeniz filosu komutanı Amiral Souchon
SMS Breslau hafif kruvazörü
33
Download