(Microsoft PowerPoint - LEKELER SUSUZ \307IKAR MI elvin ert\374rk)

advertisement
LEKELER SUSUZ
ÇIKAR MI?
Günlük Yaşam Olayı:
Kuru temizleme nasıl yapılır?
Kimya Konusu :
Kimyasal Bağlar
Çözeltiler
Kimya Konusu Đle Đlişkisi:
Çözünme olayında kimyasal bağların rolü
ve günlük yaşamda kullanılan çözücülerin
seçiminde kimyasal bağların önemi
HEDEFLER VE DAVRANIŞLAR
1.
HEDEF : Kuru temizlemeyi kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR :
1.Kuru temizlemenin hangi amaçlarla
yapıldığını açıklar.
2.Kuru temizlemenin özelliklerini belirtir.
3.Kuru temizlemede kullanılan çözücülere
örnekler verir.
4.Kuru temizlemenin avantajlarını sıralar.
2.
HEDEF : Atomları bir arada tutan kuvvetleri
kavrayabilme
DAVRANIŞLAR :
1-Atomları bir arada tutan kuvvetlerin varlığını
bilir ve kimyasal bağ olarak adlandırır.
2-Kimyasal bağların kurulmasının nedenlerini
açıklar.
3-Kimyasal bağ çeşitlerini açıklar.
3. HEDEF: Đyonik bağı ve özelliklerini
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR :
1.Đyonik bağın tanımını yapar.
2.Đyonik bağın özelliklerini açıklar.
3.Đyonik bağın oluşumunu açıklar.
4.Đyonik bağlı bileşiklere örnekler verir.
4. HEDEF : Kovalent bağı ve özelliklerini
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR :
1. Kovalent bağın tanımını yapar.
2. Kovalent bağın özelliklerini açıklar.
3. Kovalent bağın oluşumunu açıklar.
4. Kovalent bağlı bileşiklerin özelliklerini
açıklar.
5-Kovalent bağlı bileşiklere örnekler verir.
5. HEDEF : Polar kovalent bağı ve özelliklerini
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1. Polar kovalent bağın tanımını yapar.
2. Hibritleşmeyi açıklar.
3. Polar kovalent bağın özelliklerini açıklar.
4. Polar kovalent bağın oluşumunu açıklar.
5. Polar kovalent bağlı bileşiklere örnekler verir.
6. Polar kovalent bağlı bileşiklerin özelliklerini
açıklar.
6. HEDEF: Apolar kovalent bağı ve özelliklerini
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR :
1. Apolar kovalent bağın tanımını yapar.
2. Apolar kovalent bağın özelliklerini açıklar.
3. Apolar kovalent bağın oluşumunu açıklar.
4. Apolar kovalent bağlı bileşiklerin özelliklerini
açıklar.
5. Apolar kovalent bağlı bileşiklere örnekler verir.
ÇÖZELTĐLER
7. HEDEF : Çözelti ve özelliklerini kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1- Çözünme kavramını açıklar.
2- Çözeltiyi homojen bir karışım olarak açıklar.
3- Çözeltinin bileşenlerini açıklar.
4- Çözeltilerin özelliklerini açıklar.
8. HEDEF: Suyun yapısal özelliklerini kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1- Suyun fiziksel özelliklerini açıklar.
2- Suyun molekül yapısını açıklar.
3- Suyun neden iyi bir çözücü olduğunu açıklar.
4- Suyun iyi bir çözücü olarak yaşamımızdaki
önemini örneklerle açıklar.
9. HEDEF:Çözelti çeşitlerini kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1- Çözeltileri hallerine göre sınıflandırır ve açıklar.
2- Çözünmüş olan madde miktarına göre çözeltileri
sınıflandırır ve açıklar.
3- Doygunluk durumuna göre çözeltileri
sınıflandırır ve açıklar.
4- Elektrik iletkenliğine göre çözeltileri sınıflandırır
ve açıklar.
5- Tüm çözelti çeşitlerine günlük yaşamdan
örnekler verir.
10. HEDEF:Maddelerin çözünürlüklerini
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1- Çözünürlük kavramını açıklar.
2- Gazların sudaki çözünürlüğünün canlılar için
önemini belirtir.
3- Maddelerin sudaki çözünürlüklerini karşılaştırır.
4- Sulu çözeltilerde maddelerin çözünürlüğünü
ifade eden uygun birimleri kullanır.
11. HEDEF:Çözünürlüğe etki eden faktörleri
kavrayabilme.
DAVRANIŞLAR:
1- Sıcaklığın çözünürlüğe etkisini açıklar.
2- Basıncın çözünürlüğe etkisini açıklar.
3- Çözücü türünün çözünürlüğe etkisini açıklar.
4- Çözünenin türünün çözünürlüğe etkisini açıklar.
5- Ortak iyon içeren bir çözeltideki çözünürlüğü
örneklerle açıklar.
KURU TEMĐZLEME
KURU TEMĐZLEME
NEDĐR?
HANGĐ AMAÇLARLA KURU
TEMĐZLEMEYĐ KULLANIRIZ?
NEDEN KURU
TEMĐZLEME
DENĐLMEKTEDĐR?
KURU TEMĐZLEMEDE HANGĐ
MADDELER KULLANILIR?
KURU
TEMĐZLEME
NEDĐR VE
NASIL YAPILIR?
Kuru temizlemede leke türlerine göre çeşitli çözücüler kullanılır.
Bunlar :
Apolar yapılı lekeler
Apolar yapılı leke
çıkarıcılar
(Yağ,mürekkep,mum,zift lekesi)
CCl4,C2Cl4,C2HCl3
Polar yapılı lekeler
(oje,kan lekesi)
Polar yapılı leke
çıkarıcılar
Gliserin (C3H8O3 ) , aseton
(C3H6O )
Đyonik yapılı lekeler
(Beyaz şarap,salça,ketçap,ter
lekeleri )
Đyonik yapılı leke
çıkarıcılar
Anyonik,katyonik yüzey aktif
maddeler
Kuru
temizleme işleminde kullanılan
leke çıkarıcılar çeşitli çözücülerdir.Bu
çözücüler apolar,polar ya da iyonik
yapılarına göre lekelere etki eder ve
kendilerine benzer yapıdaki lekeleri
çözerek giysi yüzeyinden lekelerin
uzaklaşmalarını sağlar.
KURU TEMĐZLEME
Kazara giysisinin üzerine kerosen döken Joly Belin adında bir
Fransız, hayretle bunun giysisinin üzerindeki lekeyi
temizlediğini görür. Bu işin üzerine giden Belin, 1840'lı yıllarda
Paris'te ilk kuru temizleme işletmesini açar.
Bu temizlemeye her ne kadar kuru temizleme deniyorsa da
kuru olarak yapılmayan; ancak su, sabun, deterjan v.b.
çözücüler kullanılmadan; perkloretilen kimyasal çözücüsünün
kullanılmasıyla yapılan temizlemedir.
Başlangıçta kuru temizlemede çözücü madde
olarak gaz ve kerosen kullanılıyordu.
Günümüzde ise hemen hemen tüm dünyada
“perkloroetilen” veya kısaca “perk” diye
tanımlanan bir çözücü kullanılmakta.
C2Cl4
Giysilerinizi evde çamaşır makinesinde yıkarken
kirleri çözen madde sudur.
Ancak örneğin yünlü kumaşlarda olduğu gibi, birçok
kumaş türünde su etkili olmayabilir.
Kuru temizlemede suyun yerine bir petrol ürünü
kullanılır. Đnsanlarda ıslaklık, suyla temas anlamında
algılandığından bu işleme kuru temizleme denilir.
Aslında olay kuru ortamda yapılmaz.
Elbiseler, kuru temizleyicide su yerine bu
çözücü ile temizlenir. Çözücü
buharlaşmasın, havayı kirletmesin ve
tekrar kullanılabilsin diye her seferinde bir
yerde toplanır. Bu şekilde temizlenen
giysiler, ütülenince yeni gibi dururlar.
Kuru
temizlemenin
avantajlarından biri
de kumaşların
çekmelerine ve
şekillerini
kaybetmelerine yol
açmamasıdır.
Bu temizlemede kullanılan perkloroetilen,
HĐDROFĐLĐK özelliğe sahip (su emerek şişen,
kısalan kumaşlar) tekstil liflerini bozmaz.
Kumaş liflerinin temizleme sırasında aldıkları bu
kimyasal madde, kurutma esnasında uçar.
Çünkü perkloroetilen, 70 derecede
buharlaşarak, kumaşı bozmadan, kumaş
üzerinde ve bünyesinde su gibi nemlilik
bırakmadan, suda olduğu gibi kumaşı şişirip
kısaltmadan ve çektirmeden kumaşı kendi
normal boyutunda bırakarak buhar olarak terk
eder.
KĐMYASAL BAĞLAR
KĐMYASAL BAĞLAR
Kimyasal bağ, moleküllerde atomları bir
arada tutan kuvvettir. Bir bağın
oluşabilmesi için atomlar tek başına
bulundukları zamankinden daha kararlı (az
enerjiye sahip) olmalıdırlar. Genelleme
yapmak gerekirse bağlar oluşurken
dışarıya enerji verirler.
Atomlar bağ yaparken, elektron dizilişlerini
soygazlara benzetmeye çalışırlar. Bir
atomun yapabileceği bağ sayısı, sahip
olduğu veya az enerji ile sahip olabileceği
yarı dolu orbital sayısına eşittir.
Soygazların bileşik oluşturamamasının
sebebi bütün orbitallerinin dolu
olmasındandır
Suyun molekül içi bağları :
Suyun molekülleri arası bağları :
ĐYONĐK BAĞLAR
Elektronegatiflikleri farklı olan iki atom arasındaki
elektron alış verişi sonucunda oluşan (+) ve (-) yüklü
iyonlar birbirlerine iyonik bağlarla bağlanır. Bu iyonlar
arasındaki bağ elektrostatik çekim kuvvetidir.
Metaller elektron vererek (+) değerlik, ametaller elektron
alarak (–) değerlik alırlar. Bu şekilde oluşan (+) ve (–)
yükler birbirini büyük bir kuvvetle çekerler. Bu çekim
iyonik bağın oluşumuna sebep olur. Onun için iyonik bağlı
bileşikleri ayrıştırmak zordur.
Elektron aktarımıyla oluşan bileşiklerde, kaybedilen ve
kazanılan elektron sayıları eşit olmalıdır.
Örnek olarak NaCl verecek olursak Na
(sodyum) bir elektron vererek Na+
katyonunu oluşturur ve bu elektron Cl
(klor) tarafından alınır ve Cl- anyonunu
oluşturur. Đki zıt yüklü iyon arasındaki
elektrostatik çekim nedeniyle iyonik bir
bağ oluşur. Bu kuvvetli çekim
kuvvetinden dolayı erime noktaları
yüksektir.
Đyonik katılar belirli bir kristal yapı
oluştururlar.
Đyonik bağlı bileşikler oda sıcaklığında katı
halde bulunurlar.
Đyonik bileşikler katı halde elektriği iletmez.
Sıvı halde ve çözeltileri elektriği iletir.
NaCl, MgS, BaCl2 bileşikleri iyonik bağlı
bileşiklere örnek olarak verilebilir.
KOVALENT BAĞLAR
Elektronegatiflikleri
birbirine yakın
veya aynı olan atomların elektronlarını
ortaklaşa kullanmaları sonucunda
oluşan bağa kovalent bağ denir. H2,
F2, Cl2, O2, P4, S8 kovalent bağlı
moleküllerdir.
Lewis kuralına göre
Cl ile Cl birer elektronlarını ortaklaşa
kullanarak kovalent bağ oluşturur. Bu
elektron çifti bağ olarak çizgi şeklinde
gösterilir.
Cl-Cl
Aynı iki atom arasında bir elektron
çiftinden daha fazla elektron ortaklaşa
kullanılabilir. Buna çoklu kovalent bağ ismi
verilir. Çift bağda, iki atom arasında iki
elektron çifti, üç bağda ise üç elektron çifti
bulunur.
Kovalent Bağlı Moleküllerden
Oluşan Maddelerin Özellikleri
Kovalent bağlı moleküllerden oluşan maddeler,
iyonik ve metalik bağlı maddelere nazaran daha
düşük kaynama ve erime noktasına ve ayrıca
daha düşük erime ve buharlaşma ısılarına
sahiptirler.
Çünkü bir iyonik bileşiği eritirken çok kuvvetli
olan iyonik bağları kırmak için yüksek sıcaklığa
ısıtmak gereklidir.
Halbuki moleküllerden oluşan bir katı maddeyi
eritmek için iyonik bağa göre çok daha zayıf olan
moleküller arası çekim kuvvetlerini yenmek,
gerekeceğinden daha düşük bir sıcaklığa
ısıtmak kafi olacaktır.
Düşük yoğunlukludurlar, gaz sıvı ve katı
haldedirler.
Katı halde iken kırılgan ve zayıf yumuşak veya
mumsu bir yapıları vardır.
Elektrik ve ısıyı çok az iletirler.
Genellikle organik çözücülerle çözünebilirler.
Hidrojen atomları arasında
oluşan kovalent bağ :
Hidrojen ve Oksijen atomları
arasında oluşan kovalent bağ :
Şekil :H2 ve HI de Bağ Uzunlukları
Tablo : Bazı Yaygın Tekli, Çiftli ve Üçlü Bağların
Ortalama Bağ Uzunlukları
Bağ türü
C—H
C—O
C=O
C—C
C=C
C≡C
C—N
C=N
C≡N
N—O
N=O
O—H
Bağ uzunluğu (A°)
1.07
1.43
1.21
1.54
1.33
1.20
1.43
1.38
1.16
1.36
1.22
0.96
POLAR KOVALENT BAĞ
POLAR KOVALENT BAĞ
Elektronegatiflikleri birbirinden farklı iki atomun
oluşturduğu kovalent bağlarda ortak kullanılan
elektron çifti eşit olarak paylaşılmaz. Daha
elektronegatif olan atom tarafından bu elektron çifti
daha fazla çekilir ve böylece polar kovalent bağ
oluşur.
Bazı atomlar arasındaki elektronegatiflik sırası
aşağıda verilmiştir.
F>O>N>Cl>Br>C>I>H
Cl (klor) atomunun elektronegatifliği H
(hidrojen) atomundan çok fazla olduğu için
ortak elektronlar klor atomu tarafından daha
çok çekilir ve hidrojen kısmi pozitif yükle
yüklenirken, klor kısmi negatif yükle yüklenir.
Böylelikle dipol moment oluşur.
Dipol momenti olan moleküller polardır.
H+δ - Cl-δ
HĐBRĐTLEŞME
Kovalent bağlar, orbitallerin örtüşmesi
sonucunda gerçekleşirler. Orbitallerinde
örtüşebilmesi için, örtüşmeye katılan orbitallerin
birer elektron içermesi gerekmektedir.Her atom
çiftleşmemiş elektron sayısı kadar bağ yapabilir.
Đki veya daha fazla atom orbitallerini, birbirleri ile
hibritleşmeye uygun simetriye getiriler. Böylelikle
oluşan yeni orbitallere hibrit orbitalleri denir.
Hibirtleşmenin gerçekleşebilmesi için orbitallerin
enerjileri birbirine yakın olmalıdır.
Sigma bağı
)
pi Bağı
P orbitallerinin dikey olarak örtüşmesi ile olur.
sp Hibritleşmesi
BeF2 örneği verilerek sp hibritleşmesi
açıklanabilir. Öncelikle atomların elektron
dizilimleri yazılır.
4Be : 1s2
2s2
9F :1s2 2s2 2p5
Be’ nin 2 tane bağ yapabilmesi için 2 tane
yarı dolu orbitalinin olması gerekiyor . Bu
nedenle 2s2 deki 2 elektronundan birini bir
sonraki kabuğa uyarır. Aşağıdaki gibi bağ
yapmaya hazır 2 tane yarı dolu orbital
oluşturur.
2 tane F atomunun 2pz deki elektronları
bu orbitallere yerleşerek sp hibritleşmesi
gerçekleştirirler.
.
BeCl2 bağ açıları 180° olan doğrusal sp hibriti
yapar.
sp2 Hibritleşmesi
BH3 örneği verilerek sp2 hibritleşmesi
açıklanabilir. Öncelikle atomların elektron
dizilimleri yazılır
5B : 1s2
2s2
2p1
1H : 1s1
B nin 3 tane bağ yapabilmesi için 3 tane yarı
dolu orbitalinin olması gerekiyor . Bu nedenle
2s2 deki 2 elektronundan birini bir sonraki
kabuğa uyarır. Aşağıdaki gibi bağ yapmaya
hazır 3 tane yarı dolu orbital oluşturur.
3 tane H atomunun da 1s1 deki elektronları bu orbitallere
yerleşerek sp2 hibritleşmesini gerçekleştirirler.
BH3 molekülü bağ açıları 120° olan üçgen
düzlem yapıya sahip sp2 hibritini oluştururlar.
sp3 Hibritleşmesi
H atomunu elektron dağılımı
1H : 1s1
Karbon atomunun elektron dağılımı
6C :1s2 2s2 2p2 şeklindedir.
Bu durumda karbon atomunun bağ
yapabilecek 2 tane eşleşmemiş elektronu
gözüküyor. Fakat 4 hidrojen atomu ile bağ
yapması bekleniyor. Bu durumda 2s2 deki
iki elektrondan biri 2pz orbitaline uyarılır.
Böylece karbon atomunu 4 tane bağ
yapabilecek yarı dolu orbitali oluşur.
Böylelikle hidrojen atomu 4 tane yarı dolu
orbitale birer elektronunu vererek
bağlanma yapar.
C bir tane s ve 3 tane p orbitalini
kullanarak bağ açıları 109.5° olan
tetrahedral sp3 hibritleşmesini
gerçekleştirdi.
Bu örnekle karbon atomunun her zaman 4
bağ yaptığını gördük. Diğer bir gösteriş
şekliyle C değerlik bağ elektron sayısı 4
tür (2s2 2p2) Buradaki 4 tane elektron C
atomu üzerine tek tek yerleştirilir. H
atomunun değerlik elektron sayısı 1 (1s1)
olduğundan ve 4 tane H atomu bulunduğu
için her bir H atomunun elektronu C
atomunun elektronu ile eşleşir.
Ortaklanmamış elektronlarda sigma
bağı gibi düşünülür.
Buna da örnek olarak NH3 (amonyak)
verebiliriz.
7N: 1s2 2s2 2p3
Normalde N (azot) H (hidrojen) ile 3 bağ
yapıyor gibi gözüküyor ama eğer lewis
yapısını çizecek olursak,
7N: 1s2 2s2 2p3
N’ nin 3 tane bağ yapabilecek elektronu bulunmaktadır.
Buda H atomunun 1 s1 orbitalindeki bir elektron ile 3
tane bağ yapabileceğini gösteriyor.
N üzerindeki bağa katılmayan ortaklanmamış
elektronlarda bağ gibi sayılacağından sp3
hibritleşmesi yapacaktır. Ortaklanmamış elektron
çifti çekirdeğe daha yakındır. Bu yüzden s
karakteri artar dolayısıyla bağ açısı artar.
Bağ elektronları birbirini iter. Ortaklanmamış
elektron çiftinin itme kuvveti bağ
elektronlarınkinden daha fazladır.
Ortaklanmamış elektronların itme kuvveti fazla
olduğu için beklenen 109.5° açıdan sapma
gösterir.
APOLAR KOVALENT BAĞ
APOLAR KOVALENT BAĞLAR
Aynı elektronegativiteye
sahip atomlar arasında
kurulan kovalent
bağdır.Aynı ametal
atomları arasında
bulunur.
Örneğin;
Đki hidrojen atomu
elektronları ortaklaşa
kullanarak bağ
oluştururlar.
Benzer şekilde H2, F2, Cl2, O2, N2,
P4 , S8 kovalent bağlı moleküllerdir.
Su molekülü polardır. Polar poları çözer
prensibine uygun olarak da su, polar molekülleri
çözer.Bu yüzden polar moleküllere hidrofilik
(suyu seven) denir.
Apolar moleküllere ise suda çözülmediğinden
hidrofobik (suyu sevmeyen) denir.Örneğin yağ
bileşiği suda çözülmez ve hidrofobiktir.
Bazı moleküllerde ise bir ucunda polar veya
iyonlaşmış bir bölge , diğer ucunda ise apolar bir
bölge bulunur. Yani hem polar hem de apolar
özellik gösterirler, böyle moleküllere “ampifatik”
moleküller denir.Örneğin bu özelliği hücre
zarının yapısında görürüz: Hücre zarındaki
fosfolipidlerin baş kısmı hidrofilik iken kuyruk
kısmı hidrofobiktir.
ÇÖZELTĐLER
ÇÖZELTĐLER
ÇÖZÜNME OLAYI
Bir maddenin başka bir madde içinde gözle
görülmeyecek kadar küçük parçacıklar hâlinde
dağılmasına çözünme; elde edilen homojen
karışıma çözelti denir.
Çözünme olayı sırasında örneğin yemek tuzu
(NaCl) suda Na+, Cl- iyonlarına ayrılır ve bu
iyonlar su içinde homojen olarak dağılır. Çay
şekeri suda iyon oluşturmadan moleküller
hâlinde çözünür.
Maddeler çeşitli fiziksel özelliklerde çözeltiler
oluşturabilirler. Genel olarak bir çözelti çözücü
ve çözünenden oluşmaktadır.
Çözeltiler kendi aralarında üçe ayrılırlar;
a. Doygun çözelti
Çözebileceği maksimum maddeyi çözmüş olan
çözeltiye denir.
b. Doymamış çözelti
Çözebileceği kadar maddeyi çözmemiş olan
çözeltiye denir.
c. Aşırı doymuş çözelti
Bazı durumlarda çözeltinin derişikliği doygunluk
sınırını aşabilir. Bu gibi çözeltilere aşırı doymuş
çözeltiler denir. Bu çözeltiler oldukça kararsızdır.
Küçük bir etki ile fazlalıklar çöker ve doygun bir
çözelti elde edilir.
Çözeltiler çözünenin miktarına göre
ikiye ayrılırlar;
a. Derişik çözelti
Belli bir miktar çözücüde, fazla miktarda
çözünen içeren çözeltilere derişik çözelti
denir.
b. Seyreltik çözelti
Belli bir miktar çözücüde, az miktarda
çözünen içeren çözeltilere seyreltik çözelti
denir.
Çözeltiler elektrik iletkenliklerine göre ikiye
ayrılır:
a. Elektrolit olmayan çözeltiler
Suda çözündüğünde iyon oluşturmayan
maddelerin çözeltileri elektrik akımını iletmez. Bu
maddeler elektrolit olmayan maddelerdir.
Elektrik ak›mını iletmeyen çözeltilere elektrolit
olmayan çözeltiler denir.
b.Elektrolit çözeltiler
Suda çözündüğünde iyonlar oluşturan ve elektrik
akımını ileten çözeltilerdir.
ÇÖZÜNÜRLÜK
Belli bir s›caklıkta 100g veya 100 cm3
suda doymuş bir çözelti oluşturmak için
çözünebilen madde miktarına çözünürlük
denir.
Çözünürlüğün birimi g madde/100 g
çözücü veya g madde/100cm3 çözücü
olarak ifade edilir.
Örneğin,25°C’de KNO3'ün çözünürlüğü,
(60 gram/100 ml su’dur). Yani 25°C’de 100
ml su en fazla 60 gram KNO3 çözebilir.
ÇÖZÜNÜRLÜGE ETKI EDEN
FAKTÖRLER
1.Çözünen ve çözücü maddenin türü
2.Sıcaklık
3.Basınç
4.Ortak iyon etkisi
Çözücünün türü:
Çözünürlük, çözücü ve çözünen maddenin
türüne bağlıdır.
Örneğin; su (H2O) polar bir çözücüdür. iyonik bir
madde olan yemek tuzu (NaCl) suda çok
çözünür,apolar bir çözücü olan karbon
tetraklorürde (CCl4) çözünmez.
Apolar olan moleküller apolar olan çözücülerde
çok çözünür.
Örneğin, apolar iyot (I2), yine apolar
karbontetraklorür içinde oldukça çok çözünür.
Genellikle çözücü olarak su kullanılır.Su
molekülleri bir oksijen atomuna bağli iki
hidrojen atomundan meydana gelmiştir ve
molekülerin sekli bir V harfine
benzer.Molekülde oksijenin bulunduğu
kısım pozitif yüklüdür.
Bir molekül farklı atomlardan meydana
gelmişse her bir atomun elektronlara karşı
ilgisi farklı olur.Bunun sonucu olarak
molekülün bir kısmında elektron fazlalığı
ve bunun sonucu olarak da kısmı negatif
yük,bir kısmında ise elektron noksanlığı ve
bunun sonucu olarak da kısmi pozitif yük
görülür.
Bu şekildeki moleküllere POLAR
moleküller denir.
Su bir polar moleküldür,Oksijen atomu
bölgesi kısmen negatif,hidrojen atomlari
bölgesi ise kısmen pozitif yük gösterir. Öte
yandan elektron dağılımı kutuplaşma
göstermeyen veya kısaca APOLAR
moleküller denir.
Ayni tür atomlardan meydana gelen
moleküller apolar özelliktedir.
Örneğin;H2 apolar özellik gösterir.
Çözeltiler için genel olarak su kural
söylenebilir;
Benzer benzeri çözer.Yani polar çözücüler
polar çözünenleri,apolar çözücüler ise
apolar çözünenleri çözer.
Bunun nedeni şu şekilde
açıklanabilir.Polar bileşiklerde moleküller
arası çekim kuvveti oldukça
kuvvetlidir.Molekülün negatif yüklü kısmı
öteki molekülün pozitif yüklü kısmı
tarafından çekilir.
Böylece bütün moleküller arasında bir bağ
yapısı kurulur.Apolar bir molekül polar bir
moleküldeki bağ yapısını bozarak
çözemez.Karbontetraklorür (CCI4) bir
apolar moleküldür ve polar bir molekül
olan suda çözünmez.
Çünkü su molekülleri arasındaki çekim
kuvveti karbontetraklorür ile su molekülü
arasındaki çekim kuvvetinden çok daha
fazladır.
Bu iki sıvı birbiri ile karışmaz,iki fazli bir
sistem meydana getirir. Đyot(I2) bir apolar
moleküldür ve yine apolar bir molekül olan
karbontetraklorür(CCI4) de çözünür. Kati
haldeki I2 molekülleri arasındaki çekim
kuvveti ile saf CCI4 molekülleri arasındaki
çekim kuvveti hemen hemen ayni
büyüklüktedir. Dolayısıyla iyotkarbontetraklorür çekimi mümkündür.Bu
çekim sonunda iyot molekülleri CCI4
molekülleri ile karişabilir.
Bir katının sıvı da çözünmesi olay da aynı
şekilde açıklanabilir.Burada da polar
çözücü için polar özelliğe sahip bir katının
olması gerekir.Buna en iyi örnek sodyum
klorürün(NACI) suda çözünmesidir.
Sodyum klorür kristalinde pozitif yüklü
sodyum iyonları (NA+) ve negatif yüklü
klorür iyonları vardır.
Çözücünün su olduğu sistemlerde su
molekülleri ile çevrilmiş pozitif veya negatif
yüklü iyonlara HIDRATE IYON denir.
Örneğin;NACI
çözünmesinde etrafı
su molekülleri ile
çevrilmiş olan NA+ ve
CI- iyonları birer
hidrate
iyondur.Pozitiflik veya
negatiflik yüklü
iyonların suda
çözünmesi sırasında
etrafında yer alacak su
moleküllerinin sayısı
gelişi güzel olmayıp
çoğunlukla önceden
bellidir.
Molekül Yapısının Etkisi
Yukarıda polarlıkları benzeyen
maddelerin birbirinde çözündüklerini
gördük. Moleküllerin polarlıklarını ise
molekül yapıları belirlemektedir. Bu
nedenle molekül yapısı ile çözünürlük
arasında bir ilişki olmalıdır. Vitaminler,
moleküllerin yapıları ile polarlık ve
çözünürlük arasındaki ilişki için
verilebilecek uygun bir örnektir.
AVitamini
H
CH3
C
H
HC
H
C
H
C
H
H
CH
C Vitamini
H
H
3
H
O
CH3
C
C
C
C
C
O HH
H
C
C
C
C
C
C O H
C
O
H
H
H
H
H
C
O C
C
H
H
CH3
C
C
H
O H
H O
A ve C vitaminlerinin molekül yapıları. C vitaminin
polar bağ sayısı oldukça fazladır. A vitamininde
ise polar bağlar çok azdır.
Vitaminler çözünürlüklerine göre yağda çözünen
(A, D, E ve K) vitaminler ve suda çözünen (B ve
C) vitaminler olmak üzere iki gruba ayrılırlar.
A vitamini çoğunlukla C ve H atomlarından
oluşmuş apolar bir moleküldür. Dolayısıyla
benzer yapıdaki vücut yağlarında çözünebilirler
ve suda çözünmezler. Diğer taraftan C vitamini
birçok O-H ve C-O bağlarını içermektedir.
Molekül yapıları polar olanlar suda çözünürler ve
yağlarda çözünmezler. Çoğunlukla A vitamini
gibi apolar maddelere hidrofob (suyu
sevmeyen), C vitamini gibi polar maddelere
hidrofil (suyu seven) maddeler de denilir.
Sıcaklığın etkisi
Maddelerin çözünürlükleri sıcaklıkla
değişir. Çözünme olayının ekzotermik veya
endotermik oluşuna göre sıcaklık
çözünürlüğe etki eder. Isı alarak çözünen
maddelerin çözünürlüğü sıcaklıkla artar.
Katıların çözünürlüğü genellikle sıcaklıkla
artar. Gazların çözünürlü¤ü ise sıcaklıkla
azalır.
Basıncın etkisi
Katıların ve sıvıların çözünürlükleri üzerine
basıncın etkisi çok azdır. Ancak gazların
sıvılardaki çözünürlüğüne basıncın etkisi
oldukça fazladır. Basınç arttıkça gazların
sıvılardaki çözünürlüğü de artar. Örneğin gazoz
ve soda üretiminde yüksek konsantrasyonlarda
CO2 ancak yüksek basınç altında
sağlanmaktadır.
Soda veya gazoz şişesinin kapağı açıldığında
(üzerindeki basınç kaldırıldığında) CO2 gazı
kabarcıklar halinde çıkar ve sıvı içindeki CO2
konsantrasyonu azalır.
Ortak iyon etkisi
Bir katıyı saf su yerine, bu katıya ait iyonu veya
iyonları içeren bir çözeltide çözersek bu katının
çözünürlüğü saf suya göre oldukça azalır.
Çözünürlüğün azalmasını bir örnekle
açıklayalım. Örneğin sodyum klorür çözeltisi
(NaCl (k) → Na+1 + Cl-1) içerisinde AgCl(k)
katısını çözersek AgCl(k) Ag+ + Cl- şeklinde
iyonlaşır.
AgCl çözeltisinde NaCl'den gelen Cl- iyonlar› Clderişimini arttırdığından sistem bunu azaltmak
için geri tepkimeyi hızlandırır. Yani Ag+ ve Cliyonları birleşerek AgCl katısının çökmesine
sebep olur. Dolayısıyla AgCl‘nin çözünürlüğü
azalmış olur.
5E MODELĐNE GÖRE DERS
EVRELERĐ
GÜDÜLEME:
Dersin güdüleme evresinde öğrencilere
“kuru temizleme” günlük yaşam olayını
vererek ilgilerini konuya çekmeyi
amaçlarım.Günlük yaşam olayını
anlatırım,soru cevap yöntemini kullanarak
öğrencilerin fikir yürütmelerini sağlamaya
çalışırım.
KEŞFETME:
Öğrencilerin kuru temizleme olayındaki
kimyasal bağların çözünürlüğe etkisini
keşfedebilmeleri için onlara benzer örnekler
vererek (asetonunun ojeyi çıkarması; suyun
içinde alkolün çözünmesi gibi) bu maddelerin
özelliklerini düşünmelerini sağlamaya
çalışırım.Soru cevap yöntemini
kullanırım,onlara yol göstermeye
çalışırım.Bundan başka öğrencilere çeşitli
çözücülerin özelliklerini araştıracakları poster
çalışması yaptırabilirim.
AÇIKLAMA:
Öğrencilere sunum yaparak konuyu
anlatabilirim.Bilgisayarda kimyasal bağları
gösterebilecek modeller seçerek
öğrencilere farklı molekül modelleri
gösteririm. Kavram haritası kullanarak ayrı
ayrı kimyasal bağlar ve çözeltiler
konularını kısaca gösterebilirim.
KĐMYASAL
BAĞLAR
ĐYONĐK BAĞ
KOVALENT BAĞ
POLAR
KOVALENT
BAĞ
APOLAR
KOVALENT
BAĞ
UYARLAMA:
Farklı tür çözeltilere ve çözücülerin
kullanım alanlarına günlük hayattan
örnekler verilmesini isteyebilirim.
DEĞERLENDĐRME:
Öğrencilere çoktan seçmeli sorular
sorabilirim.Kavram haritası ve
yapılandırılmış gridden
yararlanabilirim.Bundan başka soru cevap
yönteminden yararlanabilirim.
Aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
A. NH3 'ın geometrisi, üçgen piramittir.
B. CH4 'ın geometrisi düzgün dörtyüzlüdür.
C. CO2 'in geometrisi doğrusaldır.
D. H2O 'un geometrisi üçgen piramittir.
E. BeCl2 'ün geometrisi doğrusaldır.
Aşağıdaki bileşiklerden hangisi iyonik bağa
sahiptir?
A. BeCl2
B. NH3
C. NaCl
D. CO2
E. NO2
Azot molekülünde (N2) aşağıdakilerden hangisi
atomları birarada tutar?
A. Tekli kovalent bağ
B. Çiftli kovalent bağ
C. Üçlü kovalent bağ
D. Đyonik bağ
E. Magnetik dipol bağ
Aşağıdaki moleküllerden hangisinde bağ daha polardır?
(Elementlerin elektronegativite değerleri; H = 2,1
F = 4,0 Cl = 3,0 Br = 2,8 ve I = 2,5)
A. H—F
B. H—Cl
C. H—H
D. H—Br
E. H—I
SONUÇ:
Sonuç olarak öğrencilere kimyasal
bağların maddelerin yapılarında ve
özelliklerinde büyük etkiye sahip olduğunu
çözünürlük,kaynama noktası gibi özellikleri
belirleyebildiklerini ve kuru temizleme
günlük olayında da apolar maddelerin
apolar yapılı çözücülerde
çözündüğünü,polar yapılı maddelerin de
polar yapılı çözücülerde örneğin suda
çözünebileceğini söyleyebilirim.
KAYNAKLAR
1.
2.
3.
4.
5.
6.
7.
8.
9.
10.
www.kimyaegitimi.com
www.kimyaevi.com
www.chemgapedia.de
www.netchemie.de
www.zum.de
www.wsg.musin.de
www.uni-bielefeld.de
www.spiralex.de
www.fırat.edu.tr
www.meine-molekuele.de
HAZIRLAYAN :
ELVĐN ERTÜRK
20239634
Download