Cİnsel İstİsmar

advertisement
CİNSEL İSTİSMAR
(VELİ SUNUMU)
CİNSEL İSTİSMAR;
Henüz cinsel gelişimini tamamlamamış bir
çocuğun ya da ergenin bir erişkin tarafından
cinsel arzu ve gereksinimlerini karşılamak için
güç kullanarak, tehdit ya da kandırma yoluyla
kullanılmasıdır.
BU AMAÇLA;
Dokunma ya da dokundurtma,
Cinsel içerikli konuşma,
Teşhircilik ve Röntgencilik yapması,
Cinsel sömürü,(Fuhuşa zorlama- pornografi
izletme)
Irza geçme ve
‘Sürtünme’ şeklinde davranışlar sergilerler.
İSTİSMARCININ ÖZELLİKLERİ
Sosyal ortamda ve aile içinde iletişimi sınırlı,
İçe kapanık,
Saldırgan bir yapıya sahip,
Patolojik aile yapısına sahip,
Özsaygı düzeyi düşük,
Duygu yoksunluğu gibi genel özellikler taşır.
Ancak bu özellikleri taşıyorsa kesin ‘İstismarcı’ dır ya da
taşımıyorsa İstismarcı’ değildir demek doğru olmaz.
MAĞDURUN ÖZELLİKLERİ
Olayı gizleme eğilimi,
İlgi ve sevilme ihtiyacı duyması,
Cinsel merakının istismarcı tarafından kullanılması,
Erişkinler tarafından yönetilme durumu.
İSTİSMARCI KİM OLABİLİR?
Yetişkin bir yabancı/ tanıdık erkek,
Yetişkin bir yabancı/ tanıdık kadın,
Tanıdık/ yabancı bir yaşıtı,
Yaş olarak kendinden büyük çocuk ve
Aileden biri de olabilir.
ENSEST İLİŞKİ
Çocuk ile resmi ya da gayri resmi akrabalıkları olan ve
kanunen evlenmeleri yasak aile bireyleri tarafından yapılan
cinsel istismar biçimidir.
Anne-oğul, baba-kız, erkek kardeş-kız kardeş
Üvey baba ve üvey kardeş
Amca, dayı gibi bir akraba ile olan istismardır.
Ensest ilişkide genellikle ‘devamlılık’ vardır.
Ensest, cinsel istismarın en çok görülen ve en kabul
edilemez biçimidir.
İSTATİSKİ BİLGİLER
Cinsel saldırı suçlarının toplam % 47’si çocuğa
yönelik suçları oluşturuyor,
İstismar vakalarında tespit edilen en küçük çocuk
yaşı 4,
Türkiye Psikiyatri Derneği Türkiye’de çocukların %
33’ü cinsel istismara uğradığını belirtiyor, (Dünya
ortalaması % 20)
İstismarcıların % 85 tanıdık birisi oluyor,
İSTATİSKİ BİLGİLER
İstismara uğrayan çocukların % 70’i 11 yaşından
küçüklerden oluşuyor,
İstismarın yüzde 80-95’lik bölümü 25-40 yaş arası
evli erkekler tarafından yapılıyor ve olay genellikle ev
ile okul arasındaki bölgede gerçekleşiyor,
İstismarcıların yaş ortalaması 26 iken, yaş aralığı 12
ile 67 arasında değişiyor,
DİKKAT: Çocuğa yönelik cinsel istismar vakalarının
sadece % 10-15’i adli mercilere intikal ediyor.
RİSK FAKTÖRLERİ
ÇOCUKLA İLGİLİ FAKTÖRLER;
Yaşının küçük olması,
Bazı zihinsel ve fiziksel gelişim bozukluklarının
olması,
Süreğen tıbbi hastalığının olması,
AİLE İLE İLGİLİ FAKTÖRLER;
İşlevselliği bozuk aile yapısı,
Ebeveynlerin cinsel sorunlarının bulunması,
Baskın ve söz tutma isteyen ana-baba modeli,
Sosyal izalosyon; ana babaların çoğunda aile dışı sosyal ilişkilerde
kısıtlılık ve zorlanma vardır.
Ebeveynlerin boşanmış olması,
Aile içi şiddet,
Alkol ve madde kullanımı ve ekonomik sıkıntı,
Rol çatışması( Anne eşlik ve ev kadınlığı rolünü kızına bırakır)
Evin fiziki durumunun yetersizliği.
ENSEST İLİŞKİDE İSE:
Rol çatışması( Anne eşlik ve ev kadınlığı rolünü kızına
bırakır)
Ebeveynlerin cinsel sorunlarının bulunması,
Annenin hasta olması veya evi terk etmesi,
Yetişkinlerin çocukla aynı odayı yada aynı yatağı
paylaşmaları,
Aile bireylerinde görülen psikiyatrik bozukluklar,
Annenin gece çalışmak zorunda olması nedeniyle çocuklara
baba ya da üvey babanın bakması,
6-8 yaşlarında ve kız çocuğu olmak,
Anne ve ya babanın ya da her ikisinin ailesinde de daha
önce ensest ilişkinin varlığı risk faktörleridir.
Cinsel istismara uğrayan çocuklar travma yaşarlar.
Bazı etkenler yaşanan bu travmanın daha da artmasına
neden olur.
Peki Nedir Bu Etkenler?
İstismarcının tanıdık ya da aile içinden olması,
Saldırının devamlılığı,
İstismarcı ve mağdur arasındaki yaş farkının fazla
olması,
Olay sırasında zor ve şiddet kullanılmasıdır.
Ebeveynler olarak çocuğunuzun bu travmayı
atlatabilmesi için bir uzmana danışmanız çocuğunuzun
ruhsal sağlığı açısından önemlidir.
Travma yaşayan çocuk;
Tekrarlayan zihinsel canlandırmalar yaşar,
Korku ve kaygı oluşur.
Çocukluk çağı cinsel istismar mağdurları çoğu zaman durumu hiç
kimseye söylemezler.
Çünkü;
Günah işlediğini bu yüzden cezalandırılacağına inanır ya da terk
edileceği korkusu yaşar.
Utanç ve suçluluk duygusu yaşar.
İstismarcının tehditlerinden korkarlar.
İstismarcıyı korumak isteyebilir, sevebilir ama yaptıklarını
sevmezler.
Nasıl anlatılacağını bilmeyebilirler.
Cinsel davranışların yanlış olduğunu bilmeyebilirler.
Arkadaşları tarafından dışlanabileceklerinden korkarlar.
Kendilerini koruyamadıkları için suçlanmaktan korkarlar.
Gammaz olarak adlandırılmak istemezler.
İyi çocukların cinsellikle ilgili sözcükleri kullanmasının doğru
olmadığı söylenmiştir.
Büyüklerle (otorite figürleriyle) cinsel konuları konuşmaktan
utanırlar, korkarlar.
Bu nedenle çocuklarımıza kendilerini üzen olayları annebabalarına anlatabileceklerini vurgulamak önemlidir.
Travma yaşayan çocukta dört durum oluşur;
İhanete uğrama hissi,
Cinsellik,
Güçsüzlük,
Damgalanma.
İstismara uğrayan çocuk ihanet hissi yaşar. Çünkü yetişkini dürüst
ve güvenilir olarak görür.
Cinsel gelişimde sorunlar oluşur, erotik davranışlar sergilemeye
başlayabilir.
Rastgele cinsel ilişkiye girme eğilimi ortaya çıkabilir.
Güçsüzlük; İstismarcının tehdidi ile karşı karşıya gelir. Toplum ve
aile tarafından ona inanılmaması durumunda güçsüzlük yaşar.
Damgalanma; Pişmanlık, utanç ve suçluluk içeren bir süreçtir.
İstismar ilk meydana geldiğinde çocuk bunu genellikle kendi rızası
ile meydana gelmiş gibi algılar ve suçluluk duyar.
Mağdur istismarın yükünü etrafa zarar verdiği ve bu yüzden hak
ettiği şeklinde yaşamaya devam eder. Bu olumsuz benlik algısı ile
ya kendini izole eder yada kendi bedeni üzerinde diğer insanların
hakkı olduğuna inanır.(Cinselliğe aşırı yönelimin temeli budur.)
CİNSEL İSTİSMAR YAŞAYAN ÇOCUKLARIN
VERDİĞİ TEPKİLER
10 Yaş Altı;
Fobik kaçınmalar( İstismarcı ile aynı ortamda bulunmak istememe),
Uyku sorunlarının ortaya çıkması,
İdrar kaçırma davranışının görülmesi,
Regresif davranışlar( yaşının altında davranışlar sergilemesi),
Giyinirken ve soyunurken tedirgin olması,
Resim yada davranışlarında ‘cinsel’ içerikli temalar,
Cinsel bilgi düzeyinde artış olması,
Ani davranış değişikliği görülmektedir.
10 Yaş Üstü;
Kendine zarar verme davranışı,
Okul ve arkadaş sorunlarının ortaya çıkması,
Suça yönelme,
Depresyona girme ve sosyal geri çekilme,
Yeme bozukluklarının oluşması,
Tekrarlayan istismarlara maruz kalma riski taşıması,
Ani davranış değişikliği görülmektedir.
İSTİSMARIN ETKİLERİ
Bireyin kendilik algısı zedelenebilir. Olumsuz benlik algısı
oluşabilir.
Dissossiyasyon görülür. Yani gözlerini bir noktaya dikip
uyaranlara cevap vermeme hali.
Anksiyete, depresyon, alkol ve madde bağımlılığı ve intihar
girişiminde bulunma gibi sonuçlar doğurur.
Kişiler arası ilişkilerde aşırı yakınlaşma/ uzaklaşma görülür.
Yetişkinlikte yakın ilişki kuramama, ilişkiyi red etme görülebilir.
Cinselliğe karşı aşırı yönelim ya da çekingenlik ve pasiflik oluşur.
CİNSEL İSTİSMARLA
İLGİLİ DOĞRU
BİLİNEN YANLIŞLAR
Cinsel istismar konusunda hikaye uyduran
çocuk sayısı çok azdır.

Cinsel istismar öyküsü çocuğun hayal
gücünün ürünü olamaz.
Eğer bir çocuk cinsel olarak istismar
edildiğine ilişkin bilgi veriyorsa temel
yaklaşım çocuğa inanmak olmalıdır.
YANLIŞLAR
DOĞRULAR
İSTİSMARCI;
Boş sokakları,
Umumi tuvaletleri yada
Parkları tercih etmez.
Okul ve çevresi,
Evle okul arasındaki yol,
Bir akrabanın yada arkadaşının evi,
Çocuğun kendi evini tercih eder.
Çocuğun rahat ve gevşek olduğu zamanlarda; oyun zamanları,
banyo yada yatma zamanını tercih eder.
YANLIŞLAR
DOĞRULAR
İSTİSMARCI;
% 80-95’lik
25-40 yaş
arası evli ve sosyal hayatı
olan şüphe çekmeyen bir
aile babasıdır.
Kötü görünümlü,
Yabancı kişilerden değil,
İSTİSMAR
Cinsel istismar vakaları her
yerde yaşanmaz, bazı
kültürlerde, ülkelerde yaşanır.
Her kültürde,her ülkede
ve her sosyo-ekonomik
grupta rastlanmaktadır.
YANLIŞLAR
Çocuk; yaşadıklarını, cinsel
istismarı bile, yakın zamanda
ya da büyüyünce unutur.
Fazla kurcalanmamalı.
DOĞRULAR
Çocuklar cinsel İstismarı asla
unutmazlar…
“Hayattaki en kötü şey hafızayı
değiştirememenizdir.”
sözleri, çocukluğunda cinsel
istismara uğramış bir yetişkine
aittir.
ÇOCUKLARIMIZI CİNSEL İSTİSMARDAN
KORUMAK İÇİN NASIL GÜÇLENDİREBİLİRİZ?
Çocuğunuza yaşına uygun cinsel eğitim verin.
Güvenliğini nasıl sağlayabileceği konusunda çocuğunuzu
eğitin.
Bedenlerini korumayı öğretin.
İyi / Kötü dokunma hakkında bilgi verin.
‘Hayır’ demeyi ve yardım istemeyi öğretin.
Her zaman sır saklanmayacağını belirtin.
‘CİNSELLİK’ KONUSUNDA BİLGİLENDİRİN!
Çocuğunuza yaşına uygun cinsel bilgiler verin.
Cinsellikle ilgili soru sormasına izin verin ve soruları çocuğun
gelişim dönemine uygun olarak cevaplayın.
GÜVENLİĞİNİ NASIL SAĞLAYABİLECEĞİ KONUSUNDA
ÇOCUĞUNUZU EĞİTİN.
Çocuklara güvende olma hakları olduğunu ve kimsenin bunu
ellerinden alamayacağını söyleyin.
Çocuklarınıza, güvenliklerini korumak için gerekirse kendilerine
zarar veren kişiden kaçmak, yüksek sesle bağırmak ve onu
tekmelemek gibi bazı kural dışı davranışlarda bulunabileceklerini
anlatın.
İnşaatlarda, boş ve terk edilmiş evlerde, bodrumlarda, ailenin
bilgisi olmadan oynamaması gerektiğini, ayrıca ailenden izinsiz
arkadaş ve komşu evlerine gitmemesi gerektiğini öğretin.
Çevrede kötü insanlar olabileceği ve kandırmak için çeşitli
hikayelerle anlatabileceklerini ama buna inanmaması gerektiğini
öğretin. “Annen kaza geçirdi; ben doktorum, seni yanına
götüreceğim” vb…
Sanal ortamlarda tanımadığınız insanlarla arkadaşlık yapmayın.
MSN ve Facebook’ta özel görüntülerinizi paylaşmayın
tanımadığınız kişilerle görüntülü görüşme yapmayın.
Çok iyi tanımadığınız kişilerle baş başa vakit geçirmeyin.
Ailenizin haberi olmadan kafelere, internet kafelere ve oyun
salonlarına gitmeyin.
Ailenizin bilgisi dahilinde gittiğinizde de yediklerinize ve
içtiklerinize dikkat edin.
Tanımadığınız ve güvenmediğiniz kişilerden ağrı kesici vs. ilaç
alıp içmeyin.
Geceleri geç saatte sokakta yalnız başınıza kalmayın.
BEDENLERİNİ KORUMAYI ÖĞRETİN.
Çocuklarınıza bedenlerinin kendilerine ait olduğunu, özellikle iç
çamaşırları ile kapatılan bölgelerin çok özel bölgeler olduğunu ve
kimsenin bu bölgelere dokunma hakkının olmadığını anlatın.
Dokunulmayı reddetmeyi ve sınırlar koymayı öğretin: Çocuğunuza
bedeninin kendisine ait olduğunu, ellenmek veya öpülmek
istemiyorsa buna ‘Hayır’ deme hakkının olduğunu öğretin.
İYİ DOKUNMA
Çocuğumuza, kimlerin kendisine
dokunabileceğine, öpebileceğine
ve sarılabileceğine kendisinin
karar verme ve “hayır” deme
hakkını vermeli, bu hakkının
olduğunu bilmesini sağlamalıyız.
KÖTÜ DOKUNMA
Herhangi birinin uygunsuz
bir
şekilde
dokunması
halinde
yapabileceklerini
öğretmeliyiz.
İYİ DOKUNMA
Sevdiğin kişilerin sana sarılması ve öpmesi güzel bir şeydir.
Uyandığında annenin sana sarılması ve öpmesi,
Babanın iyi geceler dilemek için sarılması ve öpmesi,
Anneanne ve dedenin ziyarete geldiklerinde herkesin birbirini
kucaklaması ve öpmesi.
KÖTÜ DOKUNMA
Kendini rahatsız hissetmene neden olan dokunmalar genellikle
kötü dokunmalardır.
Birisi sana istemediğin bir şekilde dokunduğunda bunu
gizlemek zorunda değilsin.
Kendinin kötü olduğunu düşünme. Kötü olan sen değil, sana
kötü bir şekilde dokunan kişidir.
Bedenin sana aittir. Sen istemiyorsan kimse sana
dokunmamalıdır.
Kötü dokunmanın ne olduğunu bilmek ister misin?
KÖTÜ DOKUNMA
Canını acıtan dokunma kötü dokunmadır.
Dokunulmasını istemediğin halde sana dokunulursa bu bir kötü
dokunmadır.
Dokunan kişi kendini rahatsız hissetmene neden oluyorsa, bu
kötü bir dokunmadır.
Dokunma seni korkutuyor ve sinirlendiriyorsa bu bir kötü
dokunmadır.
Dokunan kişi bunu hiç kimseye söylememeni istiyorsa bu bir
kötü dokunmadır.
Dokunan kişi bunu başkasına söylersen sana bir zarar
vereceği tehdidinde bulunuyorsa bu bir kötü dokunmadır.
‘HAYIR’ DEMEYİ VE YARDIM İSTEMEYİ
ÖĞRETİN
Çocuklara herhangi birisi onları incitmeye
kalkarsa hayır demeleri gerektiğini söyleyin.
Çünkü birçok çocuğa büyüklerin söylediklerine
itaat etmeleri öğretilmiştir.
HAYIR
“Hayır”, “Hayır teşekkürler”
“Hayır olmaz”
MAZERET BİLDİRME
“Hayır teşekkürler, sigara dumanından
çok rahatsız oluyorum, beni öksürtüyor.”
ATLATMA
“Hayır, teşekkürler, şimdi değil.”
KONUYU DEĞİŞTİRMEK
“Hayır teşekkürler, ben bir bardak su
alabilir miyim?”
HAYIR TEKRARI
“Hayır içmiyorum. Hayır teşekkürler.”
YÜRÜYÜP GİTMEK/
ORTAMDAN SAKINMAK
“Hayır” de ve ortamı terk et.
Biri onlara kötü, rahatsız edici bir şey yaparsa arkadaşlarından
ya da büyüklerinden yardım istemeyi öğretin.
Onlara sizinle her türlü sorunu paylaşabileceği inancını
yerleştirin.
Etkili aile içi iletişim işinizi kolaylaştıracaktır.
Ona doğru gelmeyen şeyleri size rahatlıkla söyleyebileceğini
ifade edin. Bazen çocuklarımızın olayları abarttığını düşünürüz
ne olursa olsun söylediklerini kulak ardı etmeyin.
Çocuğunuza inanın eğer yardım istiyorsa bunu geri çevirmeyin.
Çocuklar bu konularda çok ender yalan söylerler.
HER ZAMAN SIR SAKLANMAYACAĞINI
BELİRTİN.
Çocuklarınıza bazı sırların hiçbir
zaman saklanmaması gerektiğini
öğretin.
Hiç kimsenin senin, özel yerlerine dokunmaya hakkı
yoktur. Hiç kimsenin seni, kendi özel yerlerine
dokundurtmaya da hakkı yoktur. Birisinin senden özel
yerlerine dokunmanı istemesi ya da seninkilere
dokunması saklayacağın bir sır değildir. Anlatmama
sözü vermiş olsan bile, anlatırsan başına çok kötü
şeyler geleceği söylenmiş olsa bile, böyle bir şey
olursa anlatmalısın.
Mutlaka söylemelisin. Sır saklaman gerektiği doğrudur.
Ama bu saklanmaması gereken kötü bir sırdır.
BİZLER ÇOCUKLARIMIZA;
İyi dokunma ile kötü dokunmayı ayırt etmeyi,
İstemediği bir durumda “HAYIR” diyebilmeyi,
Kişisel alanlarını bilmeyi ve korumayı,
Kendilerinin suçu olmadığını,
Sorunlarla baş edebilmeyi,
Haklarını bilip savunabilmeyi,
Kendini ifade etmeyi,
Kendine ilişkin olumlu ve güçlü yanlarını fark etmeyi,
Kendini güvende hissetmediğinde yardım alması gerektiğini
öğretmeliyiz.
BU BİLGİLERİ ÇOCUĞA VERİRKEN ÇOK
DİKKATLİ OLMAMIZ GEREKMEKTEDİR.
Çünkü panik havasında sıkça yapılan
hatırlatmalarla verilen bilgiler çocukları
insanlardan korkan, her şeye şüpheyle bakan
saplantılı kişilikler haline getirebilmektedir.
ÇOCUĞUN İSTİSMAR EDİLDİĞİNİ FARK ETTİNİZ, YA
DA ÖĞRENDİNİZ...
Çocuğu istismar
ortamından en
kısa sürede
uzaklaştırın
Çocuğa
yardım
edin
Bildirimde
bulunun
Çocuğu
istismar
ortamından
en kısa sürede
uzaklaştırın


Mümkünse istismar eden kişiyi
çocuktan uzaklaştırın
Eğer istismarcıyı
uzaklaştıramıyorsanız çocuğu
istismar ortamından uzaklaştırın
(ör: başka bir akrabanın yanına
götürün/ gönderilmesini sağlayın)
Çocuğa
yardım
edin

Çocuğun yanında olun,

Çocuğa destek olun,

Çocuğun tedavisi ve
rehabilitasyonu için yardım
sağlayın
ÇOCUĞA YARDIM ETMEZSENİZ...
 İstismar
devam edebilir
 Çocuğun size güveni sarsılır
 Kendine inanılmadığını düşünür
 İstismarın kendi suçu olduğunu düşünür
 Kendini değersiz hisseder
İkinci kez istismara maruz kalabilir ve bu
daha ağır sonuçlara yol açabilir.
BİLDİRİMDE BULUNMAZ İSENİZ...
 Öz
saygısı ve kendine güveni kaybolur
 Hayata güveni ve saygısı azalır
 Yaşamın doğruları ile ilgili yanlışlar edinir
 Gelecek beklentisi ve ümidi söner
 Kendisi istismarcı bir erişkin olabilir
 Çocuk istismarının tüm izlerini erişkin yaşlarına
taşır
 Ölebilir…
Çocuğun
istismarı, şiddeti de artarak
devam eder
İstismarcı cezasız kalır ve yaptığının
onaylandığını, hakkı olduğunu düşünmeye
başlar
Başkalarını da istismar etmeye başlayabilir
(fiziksel, duygusal,cinsel)
Bildirimde bulunun ve
Bildirimde Bulunurken;
Mağdurun vücudunda yada giysilerinde herhangi bir
temizleme yapmayın.
Hemen sağlık kuruluşuna götürün.
Banyo yaptırmak ve giysileri değiştirmek gibi
davranışlar saldırganın ve suçun belirlenmesinde
yardımcı olabilecek ipucu ve kanıtların yok olmasına
yol açabilir.
İLGİLİ KURUMLARA KONU İLE İLGİLİ BİLGİ VERİN.
Download